Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği

Transkript

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği
Meclis, 23 Nisan’ý Kosovalý Türklerin
resmi bayramý olarak onayladý
21 resmi bayramý içeren
Resmi Bayramlar Yasasýný 3
ertelemeden sonra kabul eden
Kosova Meclisi, Kosovalý
Türklerin resmi bayramý
olarak 23 Nisan’ý onayladý.
Kervan, “Ekim ayýna kadar
Kosova Türkleri yasaya ek
önerilerini sunabilirler” dedi.
Seçim sisteminde
konsensüs sağlandı
Uzun zamandan beri üzerinde tartışılan Seçim
Yasası ve seçim sistemi ile ilgili siyasi parti liderleri
arasında konsensüs sağlandı. Cumhurbaşkanı
Fatmir Seydiu, Kosova’nın tek seçim bölgesi olması,
seçimlerin açık liste ile yapılması, topluluklara
ayrılan kontenjanların ve yüzde 5’lik seçim
barajının korunmasını karara bağlandığını açıkladı.
Haberin sayfa 3’te
Topluluk sorunları
masaya yatırıldı
Haber sayfa 11’de
KOSOVA TÜRKLERÝNÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
KDTP Prizren Şubesinde
22 Haziranda seçim var
SAYI: 429
YIL: 10
Perşembe , 29 Mayıs 2008
Fiyatý: 0.50
Kosova Demokratik Türk Partisi (KDTP) Prizren Þubesi Yönetim Kurulu,
partinin þube seçimlerinin 22 Haziran’da yapýlmasýný karar baðladý. Yönetim
Kuruluna aday olmak isteyen parti üyelerinin 17 Hazirana kadar adaylýklarý
için şubeye başvurmaları gerekiyor. Parti Genel Başkanı Mahir Yağcılar da
basına yayınlamış olduğu bildiri ile bugüne kadar belli sebeplerden dolayı
partiden ihraç edilen adayların, bu seçimlerde aday olabilmeleri için parti
içinde af niteliğinde bir karar aldığını kamuoyu ile paylaştı.
K
osova Demokratik
Türk
Partisi
(KDTP)
Prizren
Þubesi Yönetim Kurulu, 22
Mayýs 2008 tarihinde
Prizren’de
düzenlediði
toplantýda, KDTP Merkez
Yönetim Kurulu’nun 13
Nisan 2008 tarihli seçim
kararýna dayanarak, 22
Haziran 2008 tarihinde
(Pazar günü) Þube Seçim Kongresi düzenleme kararýný adý. Prizren Þubesi tarafýndan
sabýna daðýtýlan bildiride, “KDTP Merkez
Seçim Komisyonu tarafýndan hazýrlanan
2008 Parti Seçim Programý ve Kriterleri
Belgesi’nin 6’ýncý Maddesi uyarýnca, 5
Mayýs 2008 tarihine kadar Partimize üye
olan herkes Parti seçimlerde seçme ve
seçilme hakkýna sahiptir. Ayný Belge’nin
3’üncü Maddesi uyarýnca, aday baþvurularý,
Þube tarafýndan belirlenen seçim tarihinden
beþ gün önce sona erer. Bu durumda KDTP
Prizren Þube Seçim Kongresi’ne katýlacak
adaylarýn en geç 17 Haziran 2008’e kadar
baþvurularýný tamamlamalarý gerekecek.
Þube organlarýna aday olmak isteyen
üyelerimiz, 27 Mayýs 2008 tarihinden
itibaren Pazar hariç her gün, gündüzün Saat
11:00 ila 14:00 ve akþam Saat 19:00 ila
21:00’de Þubemize baþvurabilirler. KDTP
Prizren Þubesi olarak, seçimlerin Partimiz
ve halkýmýz için hayýrlý uðurlu olmasýný
temenni ederiz. Tüm üyelerimize ve basýn
mensuplarýna
saygýyla
duyurulur” deniliyor.
Yağcılar’dan Genel Af
Kosova Demokratik Türk
Partisi Genel Başkanı ve
Çevre ve Alan Planlama
Bakanı Mahir Yağcılar, 22
Haziran 2008 tarihinde
gerçekleşecek olan KDTP
Prizren Şube Seçim Kongresi öncesinde
basına yayınladığı bildiriyle, daha önce partiden ihraç edilen yada üyeliği iptal edilen
adaylara genel af çıkardığını açıkladı.
Yağcılar’ın kamuoyuna yayınladığı bildiride; “KDTP Tüzüğüne bağlı olağan parti
seçimleri düzenleme kararı alınmıştır. Bu
kararla beraber KDTP MYK tarafınca seçim
komisyonu kurulmuş ve seçim takvimi ilan
edilmiştir. Bu takvime göre parti seçimleri
15 Temmuza kadar gerçekleştirilmelidir. Bu
seçimler Kosova Türk topluluğu için önemli olduğu kadar Kosova geneli için de önem
taşımaktadır. Kosova bağımsızlık ilanından
sonra ve bağımsızlık sürecinin fiilen 15
Hazirandan itibaren yürürlüğe geçmesiyle
beraber, Kosova yeni bir siyasi ve uluslararası ortam içerisinde bulunacaktır.
Enis TABAK
Haberin devamı sayfa 3’te
Cumhurbaşkanı Fatmir Seydiu Kosova’da topluluk
haklarının korunmasında önemli başarılar
kaydedildiğini ifade ederken, AGİT Topluluklar
temsilcisi ise topluluk haklarının korunmasının
ideal olmadığını belirtirken, bu konuda daha titiz
çalışmanın gerekliliğine işaret etti.
Haber sayfa 2’de
Bulgaristan vizeleri artýk
Priþtine’de veriliyor
Priþtine’deki Bulgaristan Büyükelçiliðinde,
Bulgaristan’a gitmek isteyen Kosova vatandaþlarý
için vizeler verilmeye baþladý.
Haber sayfa 6’da
Türkiye Kosova’da ki
komutayý Avusturya’ya
devrediyor
Mehmetçik, Kosova’da KFOR bünyesindeki 5
komuta bölgesinden biri olan Çok Uluslu Güney
Tugayý komutasýný Avusturya ordusuna devrediyor.
Haber sayfa 11’de
Kosova
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Kosova Uluslararası Yönetim
Gurubu (ISC) Kosova’yı görüştü
K
Uluslararası Sivil Bürosu
Başkanı ve Başbakan
Haşim Thaçi , BM Kosova
Özel temsilcisi Marthi
Ahtisaari’nin Kosova paket
önerisinin Kosova’da
başarıyla hayata geçirildiğini ve Kosova kurumlarının 15 Hazirandan
sonra Ahtisaari planına
göre yetkileri üstleneceğine
dikkat çektiler.
osova Uluslararası Yönetim Gurubu
(ISC) gurubunu oluşturan 22 ülke temsilcileri Ahtisaari’nin Kosova paket önerisinin nasıl gerçekleştiğini değerlendirmek
amacı ile Priştine’de bir araya geldiler.
Görüşmede bağımsızlık sürecinin yanı sıra,
Ahtisaari planı, ekonomik kalkınma ve Temmuz
ayında yapılacak olan Bağışçılar Konferansı
masaya yatırıldı.
Başbakan Thaçi görüşmede hükümetinin
Ahtisaari tarafından Kosova paket önerisinden
çıkan görevler çerçevesinde yapmış oldu çalışmalar hakkında bilgi verdi. Thaçi, “15 Haziranda
Kosova’da yeni anayasa yürürlüğe girmesiyle
hem uluslararası toplumun yetkisi hem de
Kosova hükümetinin sorumlulukları belli olacaktır. Biz yürütme olarak bu sorumluluğu
üstlenmeye hazırız. Uluslararası toplumun da bu
konuda yardımıyla Kosova genelinde otoritemizi sağlayacağız” diye konuştu.
BM Kosova’da başarılı çalışmalar gerçekleştirdiğini ifade eden Thaçi, “Birleşmiş
Milletlerin Kosova sürecinde vermiş olduğu
katkı tartışılmaz. Kendilerine bugüne kadar
Kosova’ya sunmuş oldukları yardımlardan
dolayı teşekkür etmek istiyorum. Ama Ahtisaari
çözüm öneri paketine göre Birleşmiş Milletlerin
Kosova’da ki varlığı sona ermiştir. Ama Kosova
ile BM arasında duvarların yaşanmasına karşı
gelmeliyiz. Kosova’nın gelecekteki amaçlarının
başında BM üyeliği bulunmaktadır” diye konuştu.
ISC misyonu şefi Piter Feith ise 15 Haziranın
Kosova için önemli bir gün olduğunu işaret
ederken, bu tarihten sonra Kosova hükümetinin
yeni yetkilere sahip olacağını söyledi. ISC misyonunun da fonksiyonel olduğunun altını çizen
Feith, misyonun Kuzey Kosova’da da görevini
sürdüreceğini söyledi.
Uluslararası Sivil Bürosu Başkanı ve
Başbakan Haşim Thaçi görüşme ardından yaptıkları açıklamada, BM Kosova Özel temsilcisi
Marthi Ahtisaari’nin Kosova paket önerisinin
Kosova’da başarıyla hayata geçirildiğini ve
Kosova kurumlarının 15 Hazirandan sonra
Ahtisaari planına göre yetkileri üstleneceğine
dikkat çektiler.
Topluluk sorunları masaya yatırıldı
Cumhurbaşkanı Fatmir Seydiu Kosova’da topluluk haklarının korunmasında
önemli başarılar kaydedildiğini ifade ederken, AGİT Topluluklar temsilcisi ise
topluluk haklarının korunmasının ideal olmadığını belirtirken, bu konuda daha
titiz çalışmanın gerekliliğine işaret etti.
C
umhurbaşkanı Fatmir Seydiu, Kosova
ziyaretinde bulunan AGİT Topluluklar
yöneticisi Knut Vollebek’i kabul etti.
Seydiu, Volebek ile yaptığı görüşme ardından
gazetecilere yaptığı açıklamada Kosova’da
çalışmalarını sürdüren Sırp paralel organlarını
çalışmalarına son vermesi gerekliliğine işaret
ederken, “Kosova’nın geleceği ve bütünlüğü
için Kosova’da çalışmalarını sürdüren paralel
organların çalışmalarına son verme zamanıdır.
Bu konuda herkesin üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerekmektedir” diye konuştu.
Kosova’nın Sırbistan’da 11 Mayısta yapılan
seçimler ile ilgili tutumuna da değinen Seydiu,
Kosova’nın geleceğini bu kurumlarda
değil, yerli kurumların çalışmalarında
Sırpları temsil eden siyasiler ile
tartışılabileceğini söyledi.
Kosova kurumlarının uluslararası
toplum ile işbirliği yapmasının büyük
önem taşıdığını belirten Seydiu, bu
işbirliğinin Kosova’nın uluslararası
örgütlerine entegre olması konusunda
hayati önem taşıdığını söyledi.
Kosova’da toplulukların haklarının
korunmasında önemli başarılar
kaydedildiğine dikkat çeken
Cumhurbaşkanı, toplulukların haklarının korunmasında uluslararası standartlara saygılı olunduğunu ve ileride de saygı duyulacağını söyledi.
AGİT Topluluklar Yöneticisi Knut Volebek ise
görüşme ardından yapmış olduğu açıklamada
Kosova’da topluluk haklarının korunmasında
önemli başarıların kaydedildiğini ifade ederken,
yine de Kosova’da topluluklar arası ilişki durumunun ideal olmadığını söyledi. Her şeye rağmen bu doğrultuda bir gelişmenin sağlandığını
ifade eden Volbek, Kosova’da istikrarın ve
geleceğin sağlanmasında toplulukların önemli
bir yapı taşını oluşturduğunu sözlerine ekledi.
2
Di Karlo : “B a ğı m s ızl ık
kararımmız değişmez”
Amerika Birleşik Devletleri, Kosova’nın bağımsızlığına desteğini sürdürmeye devam ediyor.
Kosova ziyaretinde bulunan Amerikan yetkili Di
Carlo, 15 Haziranda Anayasasının yürürlüğe
girmesi ile bağımsızlık sürecinde önemli
mesafelerin kat edileceğini söyledi.
A
BD Dışişleri Bakanı Avrasya sorumlusu Rozmari Di
Carlo, Kosova üst düzey yetkilileri ile yaptığı
görüşmelerde Kosova’nın bağımsızlığına vermiş
olduğu desteği sürdürdü. Ziyaretleri çerçevesinde
Cumhurbaşkanı Fatmir Seydiu ile bir araya gelen Carlo,
görüşmede Kosova’nın bağımsızlık süreci, Kosova’da uluslararası toplumun varlığı ile ABD — Kosova ilişkileri ele
alındı.
Cumhurbaşkanı görüşme ardından yapmış olduğu açıklamada Di Carlo’nun ziyaretinin önemine değinirken, Carlo’ya
Amerika’nın bugüne kadar Kosova’ya yapmış olduğu destek
ver yardımlardan dolayı teşekkürlerini sunduğunu söyledi.
Kosova kurumlarının 15 Hazirandan sonra daha fazla ve
önemli yetkilere sahip olacağının altını çizen Seydiu,
Kosova’nın AB ve NATO’ya üye olmak için üzerine düşen
görevi üstleneceğini söyledi.
Carlo, Seydiu ile gerçekleştirdiği görüşmeler ardından
yapmış olduğu açıklamada Kosova’da 17 Şubattan sonra
kaydedilen başarılardan memnuniyet duyduğunu söyledi.
Carlo, “ABD Kosova’nın bağımsızlığını dün desteklediği gibi
bugünde sürdürmektedir. Dışişleri bakanımız, Kosova’nın
bağımsızlığı ABD’nin tutumunun değişmeyeceğini ve
Kosova’ya desteğin artarak devam edeceğini açıkça ifade etti.
Biz de hükümet olarak bu Kosova’nın bağımsızlığını destekleme taraftarıyız” diye konuştu.
Kosova’ya Uluslararası Yönetim grubu toplantısına katılmak için gelen Di Carlo, Kosova’nın bağımsızlığını tanıyan
devletlerin sayısında artışın olacağının altını çizdi. Carlo,
“Kosova’da bulunmaktan çok mutluyum. Sizin vasıtanız ile
Kosova vatandaşlarının bağımsızlığı bir daha kutlamak istiyorum. Bağımsızlık ilan edildiği tarihten bugüne de kaydedilen
başarılardan, özellikle de Ahtisaari çözüm öneri paketi
çerçevesinde kabul edilmesi gereken yasaların ile yeni
Anayasanın kabul edilmesinden büyük memnuniyet duymaktayız” diye konuştu.
Kosova’nın en büyük sorunu olan ekonomik kalkınmaya
ABD olarak yardımda bulunmaya hazır olduklarını ifade
eden Di Carlo, “Biz gerek ekonomik yardım gerekse diğer
yardımlar için Kosova anayasasının yürürlüğe gireceği ve
hükümetin yeni yetkileri üstleneceği 15 Haziranı sabırsızlıkla
bekliyoruz” diye konuştu.
Uluslararası toplum yetkilileri arasında Kosova’da AB’nin
yeni EULEX görevinin sürdürülmesi için tartışmalar
yapıldığını belirten Di Carlo, “AB tarafından Kosova’da
planları hazırlayan bir ekibimiz mevcut. ICO’nun başında
Piter Feith bulunuyor. ABD’nin de bu misyonda görev alması
için tartışıyoruz. Biz de bu yönde çalışmalarımızı sürdüreceğiz” diye konuştu.
ABD ile Kosova arasındaki ilişkilerine de değinen Di
Carlo, “Kosova ile yapacağımız ilişiler için tartışmalar sürüyor. Kosova’ya ne kadar daha çok yardımda bulunacağımızı
tartışıyoruz. Ama ABD ile Kosova arasında ilişkilerin çok iyi
bir seviyede yürütüleceği konusunda hiçbir kuşkumuz bulunmamaktadır” diye konuştu.
3
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Kosova
KDTP Prizren Şubesinde
22 Haziranda seçim var
B
u siyasi durum ve realite, vatandaşların her günkü hayatı açısından
da önemli olacaktır. Daha iyi hayat
şartlarının sağlanması için daha iyi yönetim
ve çalışmalara ihtiyaç duyulacaktır.
Reformlara ihtiyaç duyulacaktır. Ancak
reform ve kalkınma yolu, zor ve dikenli olacaktır. Bu arada Türk topluluğunun da bu
yolda
yerini
bulması
gerekecektir.
Anayasanın sunduğu olanaklar, Anayasanın
fiilen uygulanması ve verilen hakların
yaşatılması için daha iyi toplumsal örgütlenmeye ihtiyaç duyulmaktadır. Bilindiği gibi
her başarılı örgütlenmenin temelinde birlik,
beraberlik, siyasi ve sivil kenetlenme ve her
bireyin
mücadeleciliği
yatmaktadır.
Dolayısıyla bu seçimler yeni Kosova
gerçeğinde, Kosova Türk topluluğu için yeni
bir sayfadır ve yeni bir fırsattır. Birlik ve
beraberliğin sağlandığı, siyasi ve sivil örgütlerin kucaklandığı, her bireyin ortak çıkarlara odaklandığı seçim sonuçlarını arzulamaktayız. KDTP Seçim Komisyonun aldığı
kararlarına göre 5 Mayıs 2008 itibariyle parti
üyesi olmuş her bireye seçme ve seçilme
hakkı verilmektedir. Seçimlerin demokratik
ve şeffaf olması için kriterler belirlenmiş ve
bu süreçte denetimin yapılması kararlaştırılmıştır. Bu isteklerin yerine getirilmesinin en iyi yolu demokrasi ve parti
kürsüsüdür. Toplumsal birlik ve beraberliğin
sağlanması, çeşitli dedikodulara son verilmesi, topluluğumuzun yek vücut olması hayati
önemi taşımaktadır. Dolayısıyla bu birliği
sağlama amacı adına Genel Başkan olarak
genel af anlamını kullanarak, bugüne kadar
partiden ihraç edilen üyelerin, son seçimlerde bağımsız aday veya başka partilerde
aday olarak katılan bireyleri, bugüne kadar
çeşitli sebeplerden üye olmayan saygın soydaşlarımızı aday listelerinde yer almalarını
davet ediyorum. Tüzüğümüz uyarınca bu
konudaki yetki Şubelere aittir. Dolayısıyla
Şube Yönetim Kurullarında bu karara uyulmasını rica ediyorum. Bu seçimlerin önemini dikkate alarak tüm partilileri en büyük ciddiyet ve sorumlulukla seçim sürecine katılmalarını davet ediyorum. Seçimlerin adil,
şeffaf ve demokratik olmasını temenni ediyorum. Bu seçimleri son dönemlerde zedelenmiş olan imajımızı düzeltme fırsatı olarak
görüyorum. Seçimlerden güçlü, enerjik ve
moral dolu çıkmalıyız. Kosova’da bizi
bekleyen zorluklar karşısında yek vücut
olarak başarılı olabiliriz. Anayasamızdaki
Türkçe’mizin canlı olması, Bayrağımızdaki
yıldızımızın parlaması ve 23 Nisan
Bayramımızı neşe dolu kutlanması bizim
görevimizdir. Ancak birlik ve beraberlik
sayesinde başarılı olabiliriz. Bu vesileyle
KDTP seçimlerinin başarılı gerçekleşmesini
ve hayırlara vesilelere olmasını diliyorum.
Seçilecek adaylarımıza şimdiden başarılar
diliyor, seçilmeyecek adaylarımıza da,
seçilenleri denetim altında tutup, topluluk
çıkarlarımızın gerektirdiği durumlarda da
seçilen temsilcilerimizi desteklemelerini
bekliyorum” ifadeleri yer alıyor.
Seçim sisteminde konsensüs sağlandı
Uzun zamandan beri üzerinde tartışılan Seçim Yasası ve seçim sistemi ile ilgili siyasi parti
liderleri arasında konsensüs sağlandı. Cumhurbaşkanı Fatmir Seydiu, Kosova’nın tek seçim
bölgesi olması, seçimlerin açık liste ile yapılması, topluluklara ayrılan kontenjanların ve
yüzde 5’lik seçim barajının korunmasını karara bağlandığını açıkladı.
A
htisaari çözüm öneri paketi
çerçevesinde kabul edilmesi
gereken Seçim Yasası ile ilgili
Cumhurbaşkanı sürecin hızlandırılması
ile ilgili yapmış olduğu girişimler sonuç
verdi. Cumhurbaşkanının, siyasi parti
temsilcileri ile hafta sonu gerçekleştirmiş olduğu yuvarlak masa toplantısında
Kosova’nın tek seçim bölge olması,
seçimlerin açık listeler ile yapılması,
topluluklara ayrılan kontenjan ile yüzde
5’lik barajın korunması konusunda fikir
birliğine varıldı.
Cumhurbaşkanı Fatmir Seydiu
Kosova parlamentosunda yer alan parti
liderleri ile yaptığı toplantıdan sonra
basına verdiği demeçte, Kosova Seçim
Yasa Tasarısının tüm parti liderleri onayı
ile kabul edildiğini ve en geç 15 Haziran
2008 tarihine kadar Kosova Meclisi’nde
görüşüleceğini bildirdi. Kararın içeriğinde de bahseden Cumhurbaşkanı,
Kosova’da seçimler bir bölgede yapılacağını bildirirken, “Yuvarlak masa
toplantısına katılan siyasi liderler ile
dokuz yıldan sonra ilk defa bir yasa
üzerinde konsensüs sağlandı. Toplantıda
üzerinde fikir birliğine vardığımız yeni
Seçim Yasasına göre seçimlerin bir
bölgede yapılması yönünde karar aldık.
Ahtisaari’nin çözüm öneri paketi uyarınca seçimlerin açık listelerle yapılması ve
kadınların mecliste temsiliyeti konusunda karar aldık” diye konuştu.
Toplantıda yeni seçim yasası ile ilgili
yeniliklere de değinen Seydiu, UNMIK
yönergesinde değişikliklerin yapıldığını
söyledi. Fatmir Seydiu, yeni Seçim Yasa
Tasarısının, geçen seçimlere kıyasen,
çok sorunlara sebep olduğu için tercihli
listede 10 adayın yerine 1 adaya oy verilmesini, parti liderine oy verilmemesinin öngördüğünü de belirtti.
Toplantıda Kosova’da seçim bölgelerinin artması önerileri olduğunu
belirten Seydiu, bu öneriler destek
almadığını söyledi. Seydiu, “Kosova’da
7 yada daha fazla seçim bölgesinin
olması yönünde öneriler toplantıda gündeme getirildi. Ama biz yine de eski sisteme yani tek seçim sistemine sadık
kaldık” diye konuştu.
Kosova yeni Seçim sisteminin uluslararası toplum uzmanları yardımı ile hazırlandığını
ifade eden Seydiu, yeni yasa
tasarısının Avrupa standartlarına
uygun bir şekilde yapıldığını
söyledi. Yuvarlak masa toplantısında Kosova yeni Seçim
yasasında % 5 barajın kalması
karar kabul edildi.
Başbakan yardımcısı Ram
Manay toplantı ardından yaptığı
açıklamada yuvarlak masa
toplantısının
ana
noktası
demokrasinin direğini oluşturan
seçimlerin tartışıldığını söyledi.
Aday listesinde parti adayların hangi
yerde olacağının önem arz etmeyeceğini
ifade eden Manay, “Önceki seçimler
aday listesinde yer alan ilk on adaya
avantaj sağlıyordu. Bu da parti listeleri
oluşturulduğu zaman adaylar arasında
anlaşmazlıklara yol açıyordu. Bu yüzden de yeni yasa tasarısı ile bunun önüne
geçilecektir” diye konuştu.
Kosova Meclisi tarafından kabul
edilmesi beklenen Yeni Seçim Yasasına
göre “Bir artı” sistemine göre seçmen
bir oyunu başkana ve diğer oyunu ise
istediği diğer bir adaya verme hakkına
sahip olacak.
Kosova yeni Seçim Yasası’nın
mecliste
anayasasının
yürürlüğe
girmesinden önce kabul edilmesi bekleniyor.
Kosova
H a r a d i n a y , hükümete yüklendi
K
osova’nın Geleceği için İttifak (AAK) Parti Başkanı
Ramuş Haradinay Yakova’da yaptığı bir konuşmasında, hükümeti yeteneksiz, hazırlıksız, somut planı
olmayan ve rüşvet olaylarına karıştığı gerekçesiyle eleştirdi.
Haradinay, “Ne yazık ki Kosova’yı şu anda rüşvet olaylarına
karışık olan bir yönetim tarafından yönetilmektedir.
Halkımız artık bu kişilerin kim olduğunu ve neler yaptıklarını öğrenmiş bulunuyor” diye konuştu. Halkın her şeyi çok
iyi gözlemlediğini ve zamanı geldiği zaman suçluları cezalandıracağını ifade eden Haradinay, hükümetin etkisiz politikaları da kabul edilemez olarak değerlendirdi. Hükümetin
bu şartlar altında da sağlıklı çalışmadığına dikkat çeken
Haradinay, “Şu an hükümetin getirmiş olduğu durum kabul
edilemez. Devlet kendi işlevliğini Kosova’nın dört bir yanında yapamaz durumda. Bu yüzden de şu anki hükümetten
cesaretli adımlar atmasını beklemek hayalden öteye gitmeyecektir” diye konuştu.
A
Rupel: Avrupa Birliği
Kosova’da görev alacak
vrupa Birliği Dönem
başkanı
Slovenya
Dışişleri
Bakanı
Dimitry Rupel, Kosova’da
Avrupa Birliği varlığını belirlendiği şekilde temsil edileceğini
ifade
ederken,
Kosova’da ki AB misyonunda
herhangi bir değişikliğin söz
konusu olmadığını söyledi.
Misyonun Kosova’da ne
zaman göreve başlayacağı
hakkında açıklama yapmaktan
kaçınan Rupel, “Misyonun
Kosova’da ne zaman göreve
başlayacağı ile ilgili bir tarih
vermem doğru olmaz. Ama
misyonun Kosova’da en kısa
zaman içinde göreve başlaya-
Y
cağını ifade edebilirim”
diye konuştu. Avrupa
Birliği içinde Kosova’nın
bağımsızlığı konusunda bir
fikir ayrılığının olduğunu
kabul eden Rupel, “Ama bu
birliğin Kosova’ya göndereceği misyonları etkilememektedir. Birlik üyeleri
olarak EULEX ve Sivil
Ofisin Kosova’da görev
almasını destekliyor ve
arzuluyoruz” diye konuştu.
UNMIK’in yetkilerini
AB’ye ne zaman devredeceğini de açıklamaktan
kaçınan Rupel, herkesi bu
konularda biraz beklemeye
davet etti.
Kosovalılarla görüşen
Dora'ya yaylım ateşi
unanistan Dışişleri Bakanı Dora Bakoyani, Kosova yüzünden Atina’da yaylım ateşine
tutuldu. Bakoyani’nin, Bulgaristan’da yapılan Güneydoğu Avrupa zirvesinde, gelecekte olası bir KKTC devletine örnek teşkil etmemesi için tanımadığı Kosova’nın
Dışişleri Bakanı İskender Huseni ile gizli görüşmesi Atina’da büyük tepki çekti. Ana muhalefetteki Pasok Partisi’nden yapılan açıklamada "Bakoyani suçüstü yakalandı" denildi.
Başbakan Kostas Karamanlis’in bu görüşme için önceden haberdar olmadığı ve memnuniyetsizliğini dile getirdiği öne sürüldü. Hükümet Sözcüsü Yardımcısı Evangelos
Andonaros, birkaç dakika süren bu görüşme için açıklama yapma gereği duymadıklarını
belirterek, tepkileri yatıştırmaya çalıştı. Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Yorgos Kumuçakos ise
görüşmenin önceden programlı olmadığını söyledi.
: 4 27
ý
y
a
S
KOSOVA TÜRKLERÝ’NÝN ÝLK BAÐIMSIZ GAZETESÝ
Haftalýk gazete
Sahibi ve Genel Müdürü:
Mehmet BÜTÜÇ
Yazı İşleri Müdürü:
Sencar KARAMUÇO
Ýç Haberler: Fevzi KARAMUÇO
Kültür: Ýskender MUZBEG
Yayýn Koordinatörü:
Taner GÜÇLÜTÜRK
Balkan ve Ankara Muhabiri:
Erhan TÜRBEDAR
Gilan Muhabiri: Celal MUSTAFA
Mamuþa Muhabiri: Suphi MAZREK
Muhabirler Koordinatörü: Enis TABAK
Muhabir: Yüksel POMAK
Spor: Ýsmail MAKASÇÝ,
Abdülkadir BIYIKLI
Mizanpaj: Eren BÜTÜÇ
Yazýlarda ortaya atýlan
fikirler, yazarlara
aittir. Gazetemizin resmi
görüþü deðildir.
Yazýlarýn sorumluluðu
yazarlara aittir.
e-mail:
[email protected]
[email protected]
Adres: Adem Yaþari No: 8,
Prizren/Kosova
Tel. 029 623 503
Fax: + 381 (0)29 623 503
Perşembe, 29 Mayıs 2008
4
UNMIK’in yeni
yöneticisi kim olacak?
Kosova’da UNMIK’in geleceği ne olacağı bilinmezken
şimdi de yeni Kosova UNMIK yöneticisinin kim olacağı
tartışılmaya başlandı. Yeni yönetici olarak Francesko
Bastagli’nin ağır bastığı iddia edildi.
A
htisaari çözüm öneri paketi çerçevesinde savaştan sonra
UNMIK’in yürütmüş olduğu görevi Avrupa Birliği misyonunun üstlenmesi gerekiyor. Ama bu konuda çeşitli
senaryolar kamuoyunda tartışılmaya devam ederken, UNMIK
Yöneticisinin yerine kimin geçeceği gündeme oturdu. Şu anki
UNMIK Yöneticisi olan Rüker’in 15 Hazirandan sonra yeni
anayasanın yürürlüğe girmesiyle Birleşmiş Milletler ile sözleşmesi sona eriyor. Adını açıklamaktan kaçınan bir diplomat, BM Genel
Sekreteri Ban Ki Mun’un yerine yeni yönetici arayışına başladığı
iddiasında bulundu. Mun’un listesinde birkaç kişi olduğunu ifade
eden diplomat, bunlar arasında en önemlisinin İtalyan diplomat
Francesko Bastagli olduğu iddiasında bulundu.
İtalyan diplomat, üç yıl kadar 2002 ila 2005 yılları arasında
UNMIK’in sivil yönetimi şefi olarak görev yapmıştı. Kosova’da
görevde bulundu. Bastalgi, Kosova’da görevde bulunduğu dönem
içinde UNMIK’ten Kosova kurumlarına yetkilerin devredilmesi
yetkilisi görevini yürütmüştü. Bastagli ayrıca 2007 yılına dek Batı
Sahara’da BM Genel Sekreteri Özel temsilcisi olarak görev yaptı.
Bastagli, 34 yıldan beri BM örgütünde göreve yapmaktadır.
Schefer: “NATO Kosova’da
istikrarı sağlamaya görevlidir”
N
ATO Genel Sekreteri
Yap Hop De Schefer,
Bulgaristan ziyareti
çerçevesinde
Başbakanı
Sergey Stanişev ile bir araya
geldiği görüşmede Kosova
sorununu gündeme getirdi.
Görüşmede
Kosova’nın
bağımsızlığı ile istikrarsının
bölgeye sunacağı destek
görüşüldüğü
bildirildi.
Schefer ve Stanişev görüşme
ardından düzenledikleri basın toplantısında Kosova’da ve
komşu ülkelerde istikrarın bölgenin geleceği için büyük önem
taşıdığını ifade ettiler.
Sırbistan ile ilişkilere de değinen NATO Genel Sekreteri
Schefer, geçen ay Bükreş’te düzenlenen NATO zirve toplantısında Belgrat’ın NATO’ya üye olması için reformların yapılması sinyalini gönderdiklerini söyledi.
Banka:
Raiffeisen Bank
Yeni Dönem
Hesap No:
1502001000171635
Yeni Dönem KTM Þirketi
Danýþma Kurulu:
Baský:
Fikri Þiþko (Ýl Mahkeme Yargýcý)
“SIPRINT” basýmevi Refki Taç (Avukat, Uluslararasý Hukuk Uzmaný)
Prizren
Zeynel Beksaç (Türkçem Dergisi Sahibi)
Agim Rifat Yeþeren (Belediye Kamu Avukatý)
Levent Koro (UNDP Ekonomi Uzmaný)
“Yeni Dönem”
Kosova Türk Medyasý Elsev Brina (Türk Dili Öðretmeni)
yayýnýdýr.
5
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Kosova
Ekonomik kalkınma için stok lazım!
K
osova,
Avrupa’nın
en
yoksul
ülkelerinden
birini
oluşturuyor.
Bağımsızlığın kazanılmasından sonra
yaşam standardının düzenlenmesi beklenirken,
günden güne ekonomideki çalkantılar hayatı
daha derinden etkilemeye devam ediyor.
Kosova İstatistik Kurulu 2008 yılının geçen
yılın Nisan ayına kıyasen açıklamış olduğu
enflasyon rakamlarında bir yılda enflasyonun
yüzde 13.6’lık bir atış gerçekleştiğini açıkladı.
Geçen yılın Nisan ayına kıyasen en büyük zammın yüzde 68.3 ile yağda yaşandığı gözlerden
kaçmazken, bunu yüzde 58.2 ile ekmek ile buğdayda yaşandığı açıklandı.
Kosova Ticari ve Endüstri Bakanı Lütfi
Jarku konu ile ilgili yaptığı açıklamada, başında
bulunduğu bakanlığın yapılan zamlara müdahale yetkisi olmadığını savundu. Jarku,
artışların nedeninin Kosova’da fiyatların pazar
ekonomisinden dolayı yaşandığını söyledi.
Bakanlığının bu zamların önüne geçilmesi için
yedek stokların kurulması için yasal temel oluşturmak için çalıştığını belirten Jarku, bu stoklar
sayesinde zamların önüne geçilebileceğini
söyledi. Jarku, “Yedek stoklar yasa tasarısı
hazırlanmasının son aşamasında bulunuyor. Bu
tamamlandıktan sonra kabul için meclise havale
edilecektir” diye konuştu.
Kosova hükümeti bu güne dek yoksul
ailelere yardım etme konusunu masaya yatırılmadığını ifade eden Jarku, “Bu sorunu görüşme
sorumluluğu Çalışma Bakanlığı ve Sosyal
Bakanlığı ya da Ekonomi ve maliye bakanlığı
tarafından ele alınıp, çözüme kavuşturulmalıdır” diye konuştu. Kosova vatandaşlarının
en önemli sorununun işsizlik olduğuna dikkat
çeken Jarku, yiyeceklere yapılan zammın da
hayatı daha da zorlaştığını söyledi.
Ekonomi uzmanları karamsar
Kosovalı Ekonomi uzman Safet Gırcaliu,
Kosova’da yapılan zamları önlemek için yedek
stokların kurulması gerekliliğine işaret etti.
Gırcaliu, yedek stokların yardımı ile pazarda
fiyatların atmasını önleyebileceğini söyledi.
Kosova hükümetinin en kısa bir süre içinde gıda
ve diğer maddelerin toplanması için stratejik
stoklar kurması gerektiğine işaret eden Gırcaliu,
aynı zamanda yerli üreticilerin de stimüle
etmesi gerektiğini söyledi.
“Cumhurbaşkanı Günü” kutlandı
C
umartesi
günü
‘Cumhurbaşkanı Günü’
Priştine’de Bağımsızlık
Konutunda törenle kutlandı.
Cumhurbaşkanı Fatmir Seydiu
törende yapmış olduğu konuşmada, Kosova tarihinde 24
Mayıs gününün özel bir önem
taşıdığını vurguladı. Seydiu,
“24 Mayıs günü bağımsızlık
savaşı, özgürlük ve demokrasi
için önemli bir gündür. Çünkü,
24 Mayıs 1992 günü Kosova
kurumlarının kurulma temelleri
atılmıştır. Bunun yanı sıra 1991
yılının Eylül ayında düzenlenen
halk oylaması ile Kosova’nın bağımsızlığı ilan
edilmiştir. Bu önemli günde her Kosova vatandaşı, İbrahim Rugova ve Fehmi Agani gibi
Kosova için hayatlarını vermiş olan büyük
siyasetçileri hatırlamalıdırlar” diye konuştu.
Törenin yapıldığı eski Kosova Yazarlar
Birliği şimdiki Bağımsızlık evin önemine de
değinen Seydiu, “Bu evde Arnavut siyasi partileri planlarını tasarlamış, Anayasa Bildirgesi,
Bağımsızlık Bildirgesi, seçimlerin yapılması,
sosyalist Yugoslavya’da Arnavutların durumu ve
diğer önemli sorunların çözümü için kararlar
alınmıştır” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Seydiu, konuşmasının
sonunda eski merhumlar Cumhurbaşkanı
İbrahim Rugova’ya, efsanevi UÇK Komutanı
Adem Yaşari ile Kosova’nın bağımsızlık
sürecinde yaşamını kaybeden kişilere teşekkür
etmeyi ihmal etmedi.
Törende, Kosova’nın üst düzey görevlileri,
Kosova Demokratik Birliği temsilcileri ve merhum Başkan İbrahim Rugova’nın aile üyeleri de
hazır bulundu.
Kutlama
öncesinde
Cumhurbaşkanı
Seydiu’nun eski merhum Cumhurbaşkanı
İbrahim Rugova’nın anıtına çelenk bıraktı.
Okullarda þiddetti yasaklayan
Memorandum imzalandý
O
kullarda þiddet olaylarýna son vermek adýna Güvenlik Memorandumu imzalandý.
Priþtine’de yer alan ‘Sami Frasheri’ Lisesi’nde imzalanan memorandumu, Eðitim, Bilim ve
Teknoloji Bakaný Enver Hoxhaj, Ýçiþleri Bakaný Zenun Pajaziti, Adalet Bakaný Nekibe
Kelmendi, Çalýþma ve Sosyal Esirgeme Bakan Yardýmcýsý Cerç Deday ve Kosova Yargý
Konseyi’nden Recep Hacimusa imzaladýlar.
Anlaþma okullarda þiddet olaylarýna son vermek amacýyla Ýçiþleri Bakanlýðý ile Eðitim Bakanlýðý
arasýnda ortak bir hareket planýnýn oluþturulmasýný içeriyor.
Eðitim Bilim ve Teknoloji Bakaný Enver Hocay konu ile ilgili yapmýþ olduðu açýklamada,
“Memorandum, okullarda þiddet olaylarýnýn önüne geçilmesi açýsýndan önemli bir adým
hüviyetindedir. Memorandum ayrýca bir yönetim komitesinin kurulmasýný da öngörmektedir. Bu
komitenin içinde, memorandumu imzalayan tüm bakanlýklar yer alacaktýr” diye konuþtu.
Kosova gündemi
Sencar Karamuço
Devlet içinde devlet
K
osova ile Sýrbistan arasýnda kýsa bir zaman içinde
þiddetini kaybettiði bir mücadele yaþanýyor.
Bugüne kadar tarihin tozlu sayfalarýnda Kosova ile
ilgili büyük mücadeleler veren iki tarafý bu sefer karþý
karþýya getiren olay Kosovalý Sýrplarýn kimin tarafýndan
yönetileceðinden kaynaklanýyor.
Sýrbistan, baðýmsýzlýk ilanýndan sonra hukuksal olarak
kaybettiði kutsal topraðý Kosova’yý NATO müdahalesinden
sonra Sýrplarýn yoðun olarak yaþadýðý bölgelerde hayata
koyduðu paralel organlarý hukuksal olarak hayata geçirmek
istiyor. Yani Kosovalý Arnavutlarýn, Miloþeviç’in
Kosova’nýn özerkliliði iptal etmesinden sonra Kosova
kamu kurum ve kuruluþlarýnýn çalýþmalarýný boykot etmesi
politikasýný bu sefer resmi olarak Sýrbistan yürütme arzusu
peþinden koþmaktadýr. Çünkü, baðýmsýzlýk ilaný ve uluslar
arasý toplumun önemli aktörlerin baðýmsýzlýðý kabul etmiþ
olmasýndan sonra Sýrbistan ancak bu paralel yönetim
organlarý ile Kosova üzerinde hak sahibi olabilenin yollarýný aramaktadýr. Kosova’da söz sahibi olma konusunda
Sýrbistan’ýn son þansý olan bu olay son günlerde Sýrp dýþ ve
iç politikasýnýn en önemli önceliði konusuna denk düþüyor.
Sýrbistan bu paralel belediye yönetimlerini 11 Mayýs seçimlerinden galip çýkan Kosovalý Sýrp siyasiler ile hayata
geçirmeyi arzu etmektedir. Sýrbistan Hükümetinin
Kosova’dan Sorumlu Bakaný hafta baþýnda gerçekleþtirmiþ
olduðu Kosova ziyaretinde, Kosovalý Sýrplara bu konuda
hazýr olmalarý çaðrýsýnda bulunmasý Sýrbistan’ýn bu olaya
ne kadar önem verdiðini kanýtlar niteliktedir. Sýrbistan
yönetimi bu paralel organlarýn kurulmasýna gerekçesini ve
hukuksal boyutunu hiçbir zaman kararlarýný kabul etmekten
kaçýndýðý Birleþmiþ Milletlerin 1244 nolu kararýna
dayandýrmaktadýr. Sýrbistan’ýn bu tavrý “Denize düþen,
yýlana sarýlýr” atasözü ile örtüþmektedir. NATO müdahalesinden sonra Kosova’da ki BM misyonuna Kosova’yý
bölecek gözü ile bakan Sýrbistan, baðýmsýzlýk ilanýndan
sonra misyonuna kurtarýcý gözü ile bakmaktadýr. Baþka bir
deyiþle Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný ilan ettiði Ahtisaari
çözüm öneri paketi çerçevesinde Kosova’da yönetimi
denetleyecek olan Avrupa Birliði Misyonuna UNMIK’i tercih etmektedir. Buradan da görüleceði gibi Sýrbistan artýk
olaya kötünün iyisi, dostumdur felsefesi ile bakmaktadýr.
Sýrbistan yönetimi devlet içinde devleti andýran bu paralel sistemi oluþturmak için hazýrlýklarý tamamlama arifesi
içinde bulunuyor. Bu strateji çerçevesinde bir hafta yada on
gün içinde Kosova’da Sýrplarýn yoðun olarak yaþadýklarý
Mitroviça, Novobýrdo, Zveçan, Leposavliç, Zubin Potok ve
Þtýrpçe’de pararlel organlarýn kurulup hayata geçirilmesi
bekleniyor.
Sýrbistan tarafýndan bütün bunlar yaþanýrken, Priþtine
olaya elinde yetki olamamasýndan dolayý tepki vererek
karþýdan izleme durumunda kalmýþ bulunuyor. 15 Haziran
ile Anayasanýn yürürlüðe girmesini bekleyen Priþtine ancak
UNMIK’ten yetkileri devralmasýndan sonra olaya müdahale edebilecek olmasý Sýrplarý bu konuda avantajlý kýlmaktadýr. UNMIKin de olaylara müdahale etmeye yanaþmamasý ve sadece 11 Mayýsta Kosova’da yapýlan seçimleri
geçersiz saymasý Kosova’yý devlet içinde yeni bir devletin
kurulmasýna itmektedir. Baðýmsýzlýk ilaný ile yönetim
konusunda var olan karmaþanýn son bulmasýný beklerken,
bu paralel organlarýn hayata geçmesi durumunda
Kosova’da yönetim tam anlamý ile bir karmaþaya dönecektir.
6
Kosova
Prizren’in Osmanlý saat
Fevzi Karamuço
kulesini Kanada onarýyor
Quo vadis
Kanada’nýn Uluslararasý Tarihi Miras Vakfý tarafýndan onarýmý baþlayan 400
yýllýk tarihi Osmanlý Saat Kule’si 90 yýl aradan sonra yine çalýþacak.
Kosova?
Perşembe, 29 Mayıs 2008
K
osova baðýmsýz oldu. 41 ülke baðýmsýzlýðý tanýndý. Baðýmsýzlýk
ile Kosova artýk kendi kaderini kendi çizme hakkýna sahip
oldu. Baþka bir deyiþle, Kosova devlet olma fonksiyonuna
sahip oldu. 15 Haziranda yeni anayasanýn yürürlüðe girmesi bekleniyor.
Anayasanýn yürürlüðe girmesi ile Kosova tam anlamý ile kendi ayaklarýnýn üstünde durma fonksiyonuna sahip olacak. Kosova, Anayasanýn
yürürlüðe girmesi ile kendi ayaklarýnda durma, kendi gözleri ile görme
yetkilerine sahip oluyor.
Ama il etapta kendi adýmlarý atmasý zor gibi gözüküyor. Çünkü 15
Hazirana artýk iki haftadan az bir zaman kaldý. Bu tarihe dek
Kosova’nýn geleceði açýsýndan önemli çözülmemiþ sorunlar bulunmaktadýr.
Ahtisaari planý ile 15 Haziranda Kosova Meclisi tarafýndan kabul
edilen yeni anayasa yürürlüðe girecek. Yeni Anayasanýn yürürlüðe
girmesi ile UNMIK’in Kosova’da görevi sona eriyor. Bunun yerine
ICO (Uluslararasý Sivil Dairesi) ve EULEX denilen AB Misyonu
göreve baþlýyor. Teorideki tarifi bu. Ama pratikte bunun hayata geçirilmesi konusunda problemler bulunuyor. Evdeki hesap, çarþýda uymuyor. Çünkü, baðýmsýzlýk ilaný ile UNMIK misyonunun görevi sona ermesi gerekirken, misyon halen varlýðýný sürdürüyor. Rusya ve Sýrbistan
BM 1244 sayýlý karar göre UNMIK’in gelecekte de bu görevini
sürdürmesini istiyor. Diðer taraftan Kosova’nýn baðýmsýzlýðýný tanýyan
devletler ise UNMIK’in görevi sona ermesi için baský yapýyor. Onlar,
Kosova’da dokuz yýl görev yapan UNMIK yerine artýk EULEX (Yasa
ve düzenin güçlenme misyonu) misyonunun görev almasý taraftarý.
Slovenya’da bir araya gelen AB yetkilileri, Kosova’da EULEX misyonu ile ilgili herhangi bir geri adýmýn söz konusu olmadýðýný ve misyonun planlandýðý gibi görevine baþlayacaðýný açýkça ifade etmeleri, bu
konudaki kararlýlýklarýný açýkça gözler önüne serdi.
Kosova’da UNMIK’in kaderi ile tartýþmalar sürerken Kosova’nýn
baðýmsýzlýðýný tanýyan devletler arasýnda Kosova’da Marhi Ahtisari’nin
paket önerisinin gerçekleþmesini izleyecek Kosova için Ýzleme gurubu
kuruldu. Priþtine’de 22 Mayýs’ta üçüncü defa bir araya gelen bu grup,
Kosova’nýn geleceði ile ilgili yapýlmasý gereken konularý masaya
yatýrdýlar.
UNMIK’in Kosova’da görevi için diplomaside de tartýþmalar sürüyor. Bu konuda en iyi çözümün bulunmasý amaçlanýyor. Yani, iki tarafý
memnun edecek bir çözüm aranýyor. Bu çözüm bulma görevini BM
Genel Sekreteri Ban Ki Mun üslendi. Mun’un, bu günlerde bu konu ile
ilgili karar almasý bekleniyor.
Kosova kurumlarý yeni anayasanýn yürürlüðe girmesi ile yönetimde
tüm yetkilere sahip oluyor. EULEX ise polis, savcý ve yargý alanýnda
Kosova’ya yardým için geliyor. Onlar Kosovalýlara tarafsýz çalýþma usul
ve tekniklerini öðretecekler.
Kosova statüsünün çözülmesinde olduðu gibi þimdi de UNMIK
misyonunun var oluþu ile ilgili AB ve ABD bir yandan Rusya ve
Sýrbistan diðer yandan sorunlar ortaya çýkýyor. 1999 yýlýndan beri
Kosova’da UNMIK bünyesinde yapýlan deðiþmeler ile ilgili Rusya’nýn
da yer aldýðý BM Güvenlik Konseyi tarafýndan karar alýnmadan
yapýlmýþtýr. Ama Kosova’da yeni anayasanýn yürürlüðe girmesi ile
UNMIK bünyesinde deðiþmelerin yapýlmasý kaçýnýlmazdýr. Çünkü
baðýmsýzlýðýna kavuþan Kosova UNMIK’ten artýk yetikleri devralmasý
gerekmektedir. Kosova’da demokrasinin geliþimi için hayati önem
taþýyan bu konuda uluslararasý toplumda üzerine düþen görevi yerine
getirmelidir.
U
zun zaman hizmet
vermediði için
bakýmsýz kalan
Prizren’in Osmanlý döneminden kalan Saat Kulesi
en nihayet eski haline getirilip, adýna yakýþýr bir þekilde Saat Kulesi olarak
hizmet vermeye hazýrlanýyor.
Prizren ziyaretinde bulunan Kanada’nýn Uluslararasý
Tarih Miras Vakfý heyeti
tarihi Saat Kulesinin içler
acýsý durumunu tespiti üzerine hemen devreye geçti.
Prizren Kültür ve Tarih
Eserlerini Koruma Kurumu
ile ortaklaþa gerçekleþen
çalýþmalar sonucu Osmanlý Saat Kulesi eski haline kavuþacak.
Osmanlý Saat Kulesinin onarým projesine 8.000 euro tutarýnda destek saðlayan
Kanada’nýn Uluslar arasý Tarih Miras Vakfý, üç yýl önce Prizren’in Maraþ semtindeki
Çýnar-Anýt Aðacý’nýn çevresini düzenleme projesine 16.000 euro deðerinde destek
saðlamýþtý.
Dört yýl önce Fransa tarafýndan desteklenen projeyle Priþtine’nin Osmanlý Saat
Kulesi’nden sonra Prizren’in Osmanlý Saat Kulesi’nin de onarým çalýþmalarý baþladý.
Sýrada Rahovça ve Mamuþa’daki “Mahmut Paþa” Saat Kuleleri de onarýlmayý bekliyor.
Bulgaristan vizeleri artýk
Priþtine’de veriliyor
K
Priþtine’deki Bulgaristan Büyükelçiliðinde, Bulgaristan’a gitmek isteyen
Kosova vatandaþlarý için vizeler verilmeye baþladý.
onuyla ilgili açýklamayý hafta içerisinde Kosova ziyaretinde bulunan Bulgaristan
Dýþiþleri Bakaný Yardýmcýsý Milen Keremedchiev ile ayrý ayrý gerçekleþen
görüþmeleri ardýndan Kosova Ýçiþleri Bakaný Zenun Payaziti ve Adalet Bakaný
Nekibe Kelmendi yaptý.
Bulgaristan Dýþiþleri Bakaný Yardýmcýsý Milen Keremedchiev, vizelerin Avrupa Birliði
istemleriyle uyumlu olacaðýný, vize fiyatlarýnýn da diðer AB üye ülkeleriyle uyumlu olacaðýný
açýkladý.
Keremedchiev, Bulgaristan’a turist göndermek için ilgi gösteren iki turistik acente ile
anlaþma sürecinde olduklarýný ve gelecek yýldan itibaren Bulgaristan vizeleri için dolaysýz bir
þekilde baþvurunun gerçekleþebileceðini söyledi. Avrupa Birliði ve Sýrbistan arasýnda daha
önceden anlaþmanýn var olmasý nedeniyle, Eski Yugoslavya pasaportlarýna sahip olanlar için
vize fiyatýnýn 35 Euro olacaðýný belirten Keremedchiev, böyle bir anlaþmasý olmayan tüm
devletler için vize fiyatýnýn 60 Euro olacaðýný açýkladý. Kosova Cumhuriyeti Bulgaristan’la
vize kolaylýðýna dair herhangi bir anlaþma imzalamýþ deðil.
B
Thaçi:
“Hükümet,
yargıda reforma
kararlı”
aşbakan Haşim
Thaçi, Kosova
Gazetecilik ve
Halkla İlişkiler Kurumu
tarafından düzenlenen
‘Geçiş döneminde
adalet’ konulu yuvarlak
masa toplantısına katıldı.
Başbakan, yuvarlak
masa toplantısında yapmış olduğu konuşmasında, “Yerli kurumlar
yargıda reformların yapılması ve bunun uluslararası standartlara ulaşması doğrultusunda
gereken kapasitelere sahiptir. Bu sürecin kolay gerçekleşmeyeceğini, ancak gerçekleştirmek
için çok kararlı olduğumuzu vurgulamak isterim” dedi.
7
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Balkan
ER H AN
TÜ R BE D AR
Ankara
Mektubu
E-posta:[email protected]
E konomistler: Sýrbis tan için
en iyisi Avr upa yanlýsý
hükümet olacaktýr
Yeni Sýrp hükümetini kurma amaçlý görüþmeler kritik
safhaya girerken, yerel ekonomistler ülkenin en çok
Avrupa entegrasyonunu hýzlandýracak bir kabineden
yarar saðlayacaðýný söylüyorlar.
S
ýrbistan’daki siyasi partiler bu ayýn baþlarýnda yapýlan parlamento seçimlerinin
ardýndan yeni hükümeti kimin kuracaðý konusundaki müzakereleri sürdüredursunlar, Belgradlý ekonomistler Sýrbistan Cumhurbaþkaný Boris Tadiç liderliðindeki
Avrupa yanlýsý Demokrat Parti (DS) etrafýnda oluþan koalisyonun dýþ yatýrýmcýlarýn
güvenini kazanma olasýlýðýnýn çok daha fazla olduðu görüþündeler.
Ekonomistler, Avrupa entegrasyonu uðruna, DS merkezli bir hükümetin enflasyon
sorunuyla baþa çýkýp ülkenin ekonomik istikarýný koruyacaðýný da söylüyorlar.
Kurulacak hükümet, 11 Mayýs seçimlerinde 20 sandalye kazanan Sýrbistan Sosyalist
Partisi etrafýndaki koalisyona baðlý durumda. Sosyalistler Radikaller ve Sýrbistan
Demokratik Partisi (DSS) ile görüþmelere baþlamasýna karþýn planlar suya düþtü. Sosyalist
koalisyondaki bazý liderler þimdi DSS ile müzakereleri sonlandýrýp DS ile görüþmelere
baþlamak istiyorlar.
DSS ve Radikaller, Sýrbistan’ýn SAA yoluyla Kosova’nýn 17 Þubat’taki baðýmsýzlýðýný
dolaylý yoldan tanýmýþ olacaðýný öne sürerek anlaþmayý geçersiz ilan edeceklerini iddia
ediyorlar.
Belgradlý ekonomist Sasa Cogociç <i>Southeast European Times</i>’a verdiði
demeçte, Sýrbistan Radikal Partisi ve Sosyalist koalisyonun yeni hükümeti kurmasý
halinde, dýþ yatýrýmcýlarýn Belgrad’ýn AB ile iliþkileri nasýl yürüttüðünü görene kadar ihtiyatlý davranacaklarýný söyledi.
Ancak Cogoviç, DS ve Sosyalistlerin iktidar olmasý halinde, “politikalarýna aþina
olduklarý ve 2000 yýlýndan beri iþbirliði yaptýklarý yetkililer yönetime gelecekleri için”
yatýrýmcýlarýn geri durmayacaklarýný belirtti. Ekonomist Jurij Bajec, Sýrbistan’ýn “gelecek
dönemde yýllýk %7’lik bir GSYÝH büyümesi saðlamaya yetecek bir doðrudan dýþ yatýrýmý
saðlayacak bir hükümete ihtiyacý olduðunu” söyledi. Bajec, “Bunun gibi bir þey için de
yýlda 3 milyar avro deðerinde doðrudan dýþ yatýrým akýþý ve uzun ödemesiz sürelere sahip
2 milyar avroluk elveriþli krediler gerekiyor.” dedi. Ekonomist, bu kadarlýk doðrudan dýþ
yatýrým giriþinin ancak “AB’nin Sýrbistan’ýn ekonomik ortaðý olduðunu anlayan” Avrupa
yanlýsý bir hükümetle elde edilebileceðini de ekledi. Bajec, “Avrupa standartlarýný uygulayacak Avrupa yanlýsý bir hükümet yalnýzca Avrupa’dan deðil, Rusya, Çin ve Hindistan da
dahil olmak üzere bütün dünyadan gelecek yatýrýmcýlar için güvenlik ve istikrarý güvence
altýna alacaktýr.” dedi.
Ancak bazýlarý farklý görüþte. Ekonomist Jovan Dusaniç yabancý çýkarlarýn Sýrbistan’a
daha çok özelleþtirmeler yoluyla yatýrým yaptýklarýný, yeþil alan yatýrýmlarýnýn bunun
yanýnda ufak kaldýðýný söyledi. Dusaniç Belgrad merkezli Politika gazetesinin özel bir
ekinde yayýnlanan yazýsýnda, yeni hükümeti kim kurarsa kursun, petrol sanayii ve elektrik
kuruluþu gibi büyük varlýklarýn satýþý yoluyla dþ yatýrým çekmenin zor olmayacaðýný ileri
sürdü.
Ekonomist Rusya ve Çin örneklerini kullanarak, yeþil alan yatýrýmlarý konusunda iktidarda kimin olduðu veya ülkenin uluslararasý itibarýnýn ne olduðunun deðil, ülkenin
yatýrýmcýlara ne gibi þartlar sunduðunun önemli olduðunu söylüyor.
B
BH mahkemesi Bosnalý Sýrp polis
memurunu 13 yýla mahkum etti
H Mahkemesinin Savaþ Suçlarý Dairesi eski bir Bosnalý Sýrp polis memuru
olan Zeljko Lelek’i 13 yýl hapse mahkum etti. Mahkeme sanýðý 1990’larýn
baþlarýnda Visegrad kasabasýnda Bosnalý Müslümanlara iþkence ve zulüm ve
Müslüman kadýnlara tecavüz etmekten suçlu buldu.
Öte yandan Lahey savaþ suçlarý mahkemesi (ICTY) iki Bosnalý Sýrp ve bir Kosovalý
gazeteciyi þartlý tahliye etti. Eski bir yüksek rütbeli Bosnalý Sýrp ordu komutaný olan
Radivoje Miletiç ve Sýrp Cumhuriyeti (SC) Ýçiþleri Bakanlýðýnda görevli eski bir
komutan yardýmcýsý olan Ljubomir Borovcanin’in, 26-30 Mayýs 2008 arasý dönemi
SC’de geçirmelerine izin verildi. Mahkeme ilk savunma tanýðýný 2 Haziranda dinleyecek.
Sýrbistan Soykýrým Suçlamasýndan
Dolayý Tekrar Mahkemede
H
ýrvatistan’ýn Uluslararasý Adalet
Divaný’nda Sýrbistan ile
Karadað devletlerine karþý
açmýþ olduðu soykýrým davasýna istinaden ön duruþmalar 26 Mayýs Pazartesi
günü görülmeye baþlandý. Yaklaþýk 9 yýl
önce, Birleþmiþ Milletlerin “Soykýrým
Suçunun Önlenmesi ve Cezalandýrýlmasý
Sözleþmesi”nin ihlal edildiði gerekçesiyle, Hýrvatistan, Sýrbistan ve
Karadað’a karþý dava açmýþtý. Söz
konusu davada, 1991—1995 yýllarý
arasýnda Hýrvatistan’da soykýrýmýn
gerçekleþtiði ve bu suçu iþleyen Sýrp
silahlý güçlerin, istihbaratçýlarýn ve
deðiþik milis güçlerin faaliyetlerinin
doðrudan doðruya Sýrbistan ve Karadað
yetkililerinin kontrolü altýnda olduðu
belirtiliyor. Bu yüzden Hýrvatistan,
Sýrbistan’ýn soykýrýmdan suçlu bulunmasýný ve tazminat ödemesini talep
ediyor. 26-30 Mayýs 2008 tarihleri
arasýnda sürecek olan ön duruþmalarda,
sadece davayla ilgili Uluslararasý Adalet
Divaný’nýn yargýlama yetkisi üzerine
gelen itiraz hakkýnda ifadeler alýnacak.
Hýrvatistan 2 Temmuz 1999’da, o
sýralarda Yugoslavya Federal
Cumhuriyeti’ni oluþturan Sýrbistan ve
Karadað’a karþý, Soykýrým Suçunun
Önlenmesi ve Cezalandýrýlmasý
Sözleþmesi’nin IX. maddesine dayanarak dava açmýþtý. Bu madde
gereðince, Soykýrým Sözleþmesi’nin
yorumu, uygulanmasý veya yerine getirilmesine iliþkin olarak sözleþmeci
taraflar arasýnda çýkan uyuþmazlýklar
Uluslararasý Adalet Divaný’na sunulacaktýr. Sýrp yetkililer, Soykýrým
Sözleþmesi’nin IX. maddesine belirtilen
koþullar saðlanmadýðý gerekçesiyle,
Hýrvatistan’ýn açmýþ olduðu soykýrým
davasýna Uluslararasý Adalet Divaný’nýn
bakmaya yetkili olmadýðýný savunuyor.
Bir baþka ifadeyle, Belgrad, davanýn
açýldýðý sýrada Yugoslavya Federal
Cumhuriyeti’nin Birleþmiþ Milletler
üyesi olmadýðýný ve Soykýrým
Sözleþmesi’ni imzalamadýðýný
belirterek, Uluslararasý Adalet
Divaný’ndan davayý reddetmesini talep
ediyor.
20 Mart 1993’te Bosna-Hersek de
Sýrbistan’a karþý soykýrým davasý
açmýþtý. Sýrp yetkililer ayný söylevle
Uluslararasý Adalet Divaný’nýn Bosna
davasýna da bakmaya yetkili olmadýðýný
savunmuþ, ancak mahkeme üç sefer
davaya bakmakla yetkili olduðunu açýklamýþtýr. Bu þekilde Birleþmiþ Milletler
üyesi olmadan da Yugoslavya Federal
Cumhuriyeti’nin “davalý” olabileceðini
kararlaþtýran Uluslararasý Adalet Divaný,
ilginç bir þekilde, ayný ülkenin “davacý”
olma hakkýný tanýmamýþtýr. Hatýrlatmak
gerekirse, Nisan 1999’da Yugoslavya
Federal Cumhuriyeti, kendisine yönelik
bombardýman yüzünden bazý NATO
ülkelerine karþý Uluslararasý Adalet
Divaný’nda dava açmaya kalkýþýnca,
Birleþmiþ Milletler üyesi olmadýðý
gerekçesiyle talebi reddedilmiþtir. Bu
yüzden, Hýrvatistan’ýn soykýrým
davasýnýn görülmesine iliþkin
Uluslararasý Adalet Divaný’nýn nasýl bir
karar alacaðý belirsiz olduðu
söylenebilir.
Bosna-Hersek’in Sýrbistan ve
Karadað’a karþý açmýþ olduðu soykýrým
davasýna istinaden Uluslararasý Adalet
Divaný’nýn 26 Þubat 2007’de aldýðý
karar, Hýrvatistan’ý kendi soykýrým
davasýndan oldukça soðutmuþtu. Hatta o
sýralarda Hýrvatistan’da, soykýrým
davasýndan vazgeçip, Sýrbistan ile bir
çeþit anlaþmaya gidilmesi gerektiði
yönünde tartýþmalar yürütülmüþtü.
Hýrvatistan’ý böyle bir karamsarlýða iten
neden, Srebrenitsa belediyesiyle sýnýrlý
olsa dahi, Uluslararasý Adalet
Divaný’nýn Bosna-Hersek’te soykýrýmýn
iþlendiðini teyit etmiþ, ancak
Sýrbistan’ýn bu soykýrýmdaki rolü
hakkýnda yeterince delilin bulunmadýðýný söylemiþ olmasýydý.
Bilindiði gibi, Uluslararasý Adalet
Divaný’nýn Srebrenitsa’da soykýrýmýn
iþlendiðine yönelik karar almasýný
kolaylaþtýran unsurlardan birisi, daha
önce Eski Yugoslavya Üzerine
Uluslararasý Ceza Mahkemesinin bazý
þahýslarý Srebrenitsa’da soykýrým iþlemiþ
olmaktan suçlu bulmuþ olmasýydý. Oysa
söz konusu ceza mahkemesinde hiç
kimse Hýrvatistan’da soykýrým iþlemekten suçlu bulunmamýþtýr.
Soykýrým hukukunda önemli yer alan
“özel kasýt”ýn kanýtlanmasý gereði
yüzünden, devleti deðil, bir bireyi bile
soykýrýmdan suçlu bulmak oldukça zordur. Hýrvatistan’ý Uluslararasý Adalet
Divaný’nda temsil eden Ývan Þimonoviç
bir seferinde Sýrbistan liderlerinin
Hýrvatistan’da iþlenen suçlara karýþtýklarýný gösteren saðlam kanýtlara sahip
olduklarýný açýklamýþtý. Ancak yine de,
dava görüþülmeye baþlarsa, Hýrvatistan
zorlu bir ispatlama süreciyle yüzleþecektir.
Uluslararasý Adalet Divaný’nýn,
Hýrvatistan’ýn açmýþ olduðu soykýrým
davasýna bakmaya yetkili olup
olmadýðýný 2008’in sonbaharýna kadar
açýklamasý bekleniyor. Bu konuda
Hýrvatistan’ýn lehine bir karar çýkarsa,
Uluslararasý Adalet Divaný’nýn davayý
hükme baðlamasý en az iki yýl sürebilir.
Diðer taraftan, Hýrvatistan’ýn soykýrým
davasý görüþülmeye baþlarsa,
Sýrbistan’ýn da ayný mahkemede
Hýrvatistan’a karþý benzer bir soykýrým
davasý açmasý gündeme gelebilir.
Dünya Turu
Latin Amerika’nýn AB’si: Unasur
Latin Amerika’daki 12 ülke, siyasi ve
ekonomik entegrasyonu güçlendirmek
amacýyla Güney Amerika Birliði’ni
(Unasur) kurdu. Brezilya’nýn ev sahipliði
yaptýðý zirvede, 12 ülkenin devlet
baþkanlarý, Güney Amerika Ülkeleri
Birliðini (Unasur) kuran anlaþmayý
imzaladýlar. Ancak, liderler savunma ve
ticaret konularýnda görüþ farklýlýklarýný
aþamadýlar.
Brezilya Devlet Baþkaný Luiz Inacio
Lula da Silva, zirvedeki konuþmasýnda,
Avrupa Birliði’nin bölgesel versiyonu
olarak yorumlanan Unasur’u selamlayarak, diðer Latin Amerika ve Karayip
ülkelerini de bu giriþime katýlmaya davet
etti. Güney Amerika’nýn küresel aktör
olduðunun iþaretlerini verdiðini,
hükümetler arasýndaki farklýlýklarýn ise
bir canlýlýk yarattýðýný belirten Da Silva,
“bazýlarýnýn kýtamýzda görmek istediði
istikrarsýzlýk, hayatýn, özellikle siyasi
hayatýn emaresidir. Sokaklarda protesto
gösterisi yapan insanlar olmadan
demokrasi olmaz” dedi.
Köhler yeniden
cumhurbaþkanlýðýna aday
Almanya Cumhurbaþkaný Horst Köhler,
23 Mayýs 2009 tarihinde yapýlacak
cumhurbaþkanlýðý seçiminde ikinci kez
aday olacaðýný açýkladý. Köhler, yaptýðý
açýklamada, vatandaþlardan büyük
destek gördüðü için cumhurbaþkanlýðý
seçiminde yeniden aday olmak istediðini
söyledi. Almanya’da geçen yýllarda
önemli geliþmeler saðlandýðýný, ancak
hala eksiklikler bulunduðunu belirten
Köhler, “Bu ülkenin bana verdiklerini
bir parça olsun geri vermek istiyorum.
Bu nedenle de elimden gelen her þeyi
yapmak istiyorum” diye konuþtu.
Lübnan’da Miþel Süleyman yeni
cumhurbaþkaný
Lübnan’da General Miþel Süleyman,
yeni cumhurbaþkaný seçildi. General
Süleyman, 18 aydýr derin siyasi krizden
bir türlü çýkamayan ve Katar’ýn baþkenti
Doha’da Arap Birliðinin giriþimiyle
yapýlan müzakerelerde anlaþmaya varýlmasýný takiben bugün parlamentoda
yapýlan seçimle ülkenin yeni cumhurbaþkaný oldu. Oturuma katýlan 128 milletvekilinden 118’i Genelkurmay
Baþkaný Süleyman’ýn Cumhurbaþkaný
seçilmesi yönünde oy kullandý.
Lübnan’ýn yeni cumhurbaþkaný Miþel
Süleyman, Suriye ile diplomatik iliþki
kurulmasý çaðrýsýnda bulundu.
Süleyman, seçilmesinin ardýndan
mecliste yaptýðý konuþmada, Lübnan ve
Suriye arasýnda, “iki ülkenin yararýna
olacak diplomatik iliþkiler, her ülkenin
sýnýrlarýna ve egemenliðine karþýlýklý
saygý çerçevesinde kardeþçe iliþkiler”
istediklerini söyledi.
Almanya Lizbon Anlaþmasý’ný onayladý
AB anayasasý olarak kabul edilen Lizbon
Anlaþmasý, Alman Eyalet Temsilciler
Meclisi (Bundesrat) tarafýndan onaylandý. Toplantýya katýlmayan Sosyal
Demokrat Parti (SPD) üyesi Berlin
Eyaleti Baþbakaný Klaus Wowereit,
çekimser oy kullanma kararýyla, sosyal
ve adil olmadýðý gerekçesiyle anlaþmaya
karþý çýkan koalisyon ortaðý Sol Parti’yi
yumuþatmýþ oldu. Bundestag ve
Bundesrat tarafýndan kabul edilen
Lizbon Anlaþmasý’nýn yürürlüðe girebilmesi için Cumhurbaþkaný Horst
Köhler tarafýndan da imzalanmasý
gerekiyor.
Carter: Clinton artýk
býrakmalý
ABD’nin eski baþkanlarýndan Jimmy
Carter, Demokrat Partinin baþkan aday
Dünya
Almanya’da þiddet arttý,
suç azaldý
Almanya Ýçiþleri Bakaný Wolfgang Schaeuble, 2007 yýlýnda suç iþleyen gençlerin sayýsýnýn 2006 yýlýna göre azaldýðýný, ancak þiddete baþvuran gençlerin
sayýsýnýn arttýðýný söyledi.
A
lmanya Federal Ýçiþleri bakaný
Wolfgana
Schaeuble,
Brandenburg Eyaleti Ýçiþleri
Bakaný Jörg Schönbohm ile birlikte
düzenlediði basýn toplantýsýnda, 2007
Yýlý Suç Ýstatistik Raporunu açýkladý.
Yaþlarý 14 ile 18 arasýnda deðiþen ve suç
iþledikleri için gözaltýna alýnan gençlerin
sayýsýnýn 2007 yýlýnda bir önceki yýla
göre yüzde 0,4 oranýnda azaldýðýný
bildiren Schaeuble, ancak þiddet olaylarýna karýþan gençlerin oranýnýn ayný
dönem içinde yüzde 4,9 oranýnda arttýðýný söyledi.
Schaeuble, suç iþleyen iþleyen
Almanlarýn sayýsýnýn yüzde 1,4 oranýnda
artarak 1 milyon 804 bin 605’e yükseldiðini, yabancýlarýn sayýsýnýn ise yüzde 2,5 gerileyerek 490 bin 278 olduðunu ifade etti.
Schaeuble, Almanya’da iþlenen suç
olaylarýnýn azalmasýnýn ve bu olaylarýn
açýklýða kavuþturulma oranýnýn artmasýnýn
memnuniyet verici olduðunu, ancak özellikle içkinin tesiriyle gençler arasýndaki þiddet olaylarý ve kadýnlarýn iþlediði suç olaylarýnýn artmasýnýn da üzücü olduðunu ifade
etti.
Suç iþleyen yabancý gençlerin sayýsýnýn
sorulmasý üzerine de Schaeuble, bunun
istatistiklerde ayrýca kaydedilmediðini
belirtti.
8
adaylarýndan Hillary Clinton’un artýk
yarýþý býrakmasý gerektiðini söyledi.
Carter, süper delege olarak bilinen
birçok Demokrat Partili ileri gelenin, 3
Haziranda ön seçimlerin sona ermesiyle
Hillary Clinton ya da rakibi Barack
Obama’yý destekleyip desteklemeyeceðini açýklayacaðýný belirtti. Bu yarýþýn
sonucunun belli olduðunu belirten
Carter, eski bir baþkan olarak kendisinin
bir süper delege olduðunu hatýrlatarak,
Clinton’un bu yarýþý býrakmasýnýn
zamanýnýn geldiðini kaydetti.
Medvedev’in Çin gezisinde iki önemli
karar
Schönbohm da, hýrsýzlýk, dolandýrýcýlýk
ve soygun olaylarýndaki azalmanýn memnuniyet verici olduðunu, ancak yoðun bir
þekilde artýþ gösteren kredi kartý
dolandýrýcýlýðýna karþý mücadele etmeleri
gerektiðini söyledi.
Bakan Schaeuble’nin açýkladýðý Suç
Ýstatistik Raporuna göre, Almanya’da 2007
yýlýnda suç iþlediði için gözaltýna alýnan
490 bin 278 yabancýnýn, 108 bin 055 tanesi
Türk. Türkleri 33 bin 291 kiþiyle
Polonyalýlar, 24 bin 607 ile Ýtalyanlar, 20
bin 331 ile Sýrplar, 15 bin 040 ile
Romanyalýlar, 13 bin 654 ile Ruslar ve 12
bin 713 ile Iraklýlar izliyor.
Hapisteki Özbek kadýna
insan haklarý ödülü
Özbekistan’da hükümetin 3 yýl önce bir protesto gösterisinde güç
kullanmasýný eleþtirdiði için hapsedilen Özbek kadýn, insan haklarý
ödülüne layýk bulundu.
O
Perşembe, 29 Mayıs 2008
n tane insan haklarý örgütünün ortaklaþa verdiði, Martin Ennals Ýnsan Haklarý
Savunucularý Ödülü’nün, bu yýl Özebkistan’da hapiste bulunan Muteber
Tadjibaeva’ya verilmesi kararlaþtýrýldý. Tadjibaeva, bundan 3 yýl önce Özbek
hükümetine karþý bir gösteride, polisin aþýrý güç kullanmasýný eleþtirdiði için tutuklanmýþtý.
Ýnsan haklarý gruplarý yaptýklarý açýklamada, hala hapiste bulunanTadjibaeva’nýn
saðlýk durumunun kötü olduðunu
belirterek, hemen serbest býrakýlmasýný istediler.
Açýklamada, Tadjibaeva’nýn “insan haklarý
için mücadele etmenin, ölüm ve hapisle
sonuçlanabilen tehlikeli bir faaliyet olduðu
bir ülkede fevkalade cesur bir kadýn
olduðu” belirtildi.
Özbekistan’ýn doðusundaki Andican
kentinde 2005 Mayýs’ýnda gerçekleþen
hükümet karþýtý ayaklanmalarý bastýrýrken
polisin, 700 kiþiyi öldürdüðü iddia ediliyor.
Eylemin üstünden üç yýl geçmesine raðmen
Özbekistan, olaya karýþanlara hala baský
uyguluyor.
Ödül adýný, Uluslararasý Af örgütünün
ilk genel sekreteri Ýngiliz avukat Martin
Ennals’dan alýyor.
Rusya Devlet Baþkaný Dimitriy
Medvedev’în Çin gezisinde, iki ülkenin
lideri ABD’nin füze savunma sistemi
kurma planlarýný kýnadýklarýný açýkladý
ve Çin’e, Rusya’nýn yardýmýyla bir
milyon dolar deðerinde nükleer tesis
kurulacaðýný açýkladý. Çin Devlet
Baþkaný Hu Jintao ile Pekin’i ziyaret
etmekte olan Rusya Devlet Baþkaný
Dýmitri Medvedev’in imzaladýðý ortak
açýklamada, ABD’nin füze savunma sistemi kurma planlarý kýnandý ve “Her iki
taraf da, dünyanýn çeþitli bölgelerine
konuþlandýrýlanlar dahil küresel savunma sistemleri oluþturulmasýnýn ya da bu
tip iþbirliði planlarýnýn, stratejik dengeye ve istikrara yardýmcý olmayacaðýna,
silahlarýn kontrolü ve yayýlmasýnýn
önlenmesi sürecine zarar vereceðine
inanmaktadýr” denildi.
Koçaryan’a ömür boyu maaþ jesti
Ermenistan’da göreve yeni gelen
Cumhurbaþkaný Serj Sarkisyan, kendinden önceki cumhurbaþkaný Koçaryan’ýn
ömür boyu bin dolar emekli maaþý
almasý için bir karar çýkardý. Türkiye
karþýtý tutumuyla tanýnan Ermenistan’ýn
eski Cumhurbaþkaný Robert
Koçaryan’ýn desteði ile Nisan ayýnda
göreve gelen yeni ermeni lider Serj
Sarkisyan, Koçaryan’ýn ‘hizmetlerini’
unutmayarak kendisine ömür boyu bin
dolarlýk emeklilik maaþý baðladý.
Ýngiltere’de sigara yasaðýný
geniþletme planý
Ýngiltere Saðlýk Bakaný Alan Johnson,
sigara yasaðýný geniþleterek, sigara
satýþýnýn tezgah altýna indirilmesini
istiyor. Johnson, Ýngiliz yayýn kuruluþu
BBC’ye yaptýðý açýklamada,
Ýskoçya’nýn, dükkanlarda açýkta sigara
satýþýný yasaklama giriþimini olumlu
bulduðunu söyledi. Johnson, Ýngiliz
hükümetinin de ülke genelinde benzer
bir kuralý yürürlüðe koymayý
düþündüðünü ifade etti. Ýngiltere’de
sigara yasaðýnýn geniþletilmesi kapsamýnda, sigara makinelerinin yasaklanmasý gibi öneriler bulunuyor. Ýþ yerleri,
lokanta ve barlarda sigara yasaðýnýn
bulunduðu Ýngiltere de sigaraya aðýr
vergiler de getirilmiþ durumda.
Etiyopya’da eski diktatöre ölüm cezasý
Etiyopya’nýn eski lideri Albay Mengistu
Haile Mariam, gýyabýnda ölüm cezasýna
çaptýrýldý. Etiyopya’nýn eski diktatörü
Mengistu Haile Mariam ile ilgili, on
yýla yakýn bir süredir devam eden
davaya bakan yüksek mahkeme,
Mariam’ýn cezasýný idama çevirdi.
Mariam hakkýnda, 11 Ocak’ta verilen
karar ise müebbet hapis cezasýný
öngörüyordu. Mahkeme, Mengistu’yla
birlikte 18 kiþiyi daha idam cezasýna
çarptýrdý. 1991 yýlýnda iktidardan
düþtükten sonra Zimbabve’ye sýðýnan
Mengistu, 1977 ve 78 yýllarýnda
estirdiði terörle soykýrýmdan suçlu
bulunmuþtu. Mengistu, 1974’te son
imparator Haile Selasiye’yi deviren
cuntanýn üyesiydi. Zimbabve, kendisine
sýðýnan Mengistu’yu iade etmeyeceðini
açýklamýþtý.
Dünya Turu
9
Türkiye
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Gül, Japonya’ya gidiyor
Türkiye Cumhurbaþkaný Abdullah Gül, resmi
ziyaret için 3 Haziran’da Japonya’ya gidiyor.
Gül’ün heyetinde devlet bakanlarý Kürþad
Tüzmen ve Mehmet Þimþek ile TOBB Baþkaný
Rifat Hisarcýklýoðlu’nun da aralarýnda bulunduðu 150’ye yakýn iþadamý da yer alacak.
T
ürkiye Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün 3-8
Haziran tarihlerin arasýndaki seyahati, Türkiye’den
Japonya’ya cumhurbaþkaný düzeyinde gerçekleþtirilecek ilk ziyaret olacak. Cumhurbaþkaný Gül, Japon
Ýmparatoru Akihito ve diðer üst düzey devlet
görevlileriyle biraraya gelecek.
Türkiye’de yatýrýmlarý bulunan Japon þirketlerinin üst
düzey yöneticileriyle de görüþecek olan Gül, iki ülke
iþadamlarý arasýnda Tokyo’da düzenlenecek Ýþ Forumu ile
Osaka’da düzenlenecek Yatýrým Forumu toplantýlarýna da
katýlacak.
Cuhurbaþkaný Gül, 7 Haziran’da da Kushimoto
kentinde Ertuðrul Þehitlik Anýtý’ndaki anma törenine
katýldýktan sonra Osaka’ya geçerek ziyaretini tamamlayacak.
Yunanistan Genelkurmay
Baþkaný Türkiye’de
Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Yaþar Büyükanýt’ýn davetlisi olarak Türkiye’ye
gelen Yunanistan Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Dimitros Grapsas’ýn
temaslarý baþladý.
Y
unanistan
Genelkurmay
Baþkaný
Orgeneral
Dimitrios
Grapsas,
Genelkurmay Baþkaný Orgeneral Yaþar
Büyükanýt’ý Genelkurmay Karargahý’nda ziyaret
etti. Orgeneral Büyükanýt, resmi davetlisi olarak
Türkiye’ye
gelen
konuk
Genelkurmay
Baþkaný’ný resmi törenle karþýladý. Ýki ülke milli
marþlarýnýn çalýnmasýnýn ardýndan Orgeneral
Grapsas, tören kýtasýný selamladý. Büyükanýt ve
Grapsas’ýn karargah binasýna geçiþleri sýrasýnda
bando tarafýndan Yunan ezgileri seslendirildi.
Orgeneral Grapsas’ýn Þeref Defteri’ni imzalamasýndan sonra, iki komutan el sýkýþarak basýn
mensuplarýna poz verdi.
Atatürk ve Venizelosu örnek verdi
Görüþmenin baþlangýcýnda basýn mensuplarýnýn
kýsa bir süre görüntü almasýna izin verildi. Bu
sýrada, Konuk Genelkurmay Baþkaný Türkiye ile
Yunanistan’ýn ortak bir þansý olduðunu, Venizelos
ve Atatürk gibi çok büyük iki lidere sahip
olduðunu dile getirdi. Grapsas, “Bu iki lider
oldukça önemli. Savaþtan sonra büyük emek vererek iki halkýn barýþý için gayret gösterdiler. Onun
için görevimiz, bugün bu iki büyük liderin adýmlarý üstünde bu yola devam etmek. Tarihe hakkýný
vermek istiyorsak ve halklarýmýzý dediðimiz
kadar çok seviyorsak bunu yapmalýyýz” diye
konuþtu.
Orgeneral Büyükanýt da Grapsas’ýn sözlerine
aynen katýldýðýný belirterek, ziyaretin önemine
iþaret etti. Orgeneral Büyükanýt, “Venizelos ile
Atatürk, çok kýsa sürede barýþ saðlamýþlardýr.
Atatürk 1933’te Yunan Büyükelçisiyle yaptýðý
görüþmede þunu söylüyor: ‘Askerler hep savaþ
yaparlar zannedilir ama onlar barýþý da iyi
yaparlar.’ Güvenlik þemsiyesini askerler olarak
biz saðlayabilirsek, politikacýlar da daha iyi diyalog kurabilirler” dedi.
Erbakan’ýn ev hapsi baþladý
Kapatýlan RP’nin son genel baþkaný Necmettin Erbakan hakkýnda verilen 2 yýl 4 aylýk
cezasýný çekmek üzere Altýnoluk’taki yazlýðýnda...
Ýstanbul’dan Atlasjet Havayollarýna ait tarifeli uçakla Edremit Körfez Havaalaný’na gelen ve uçaktan
korumalarýnýn yardýmýyla inen Erbakan, tekerlekli
sandalye ile kendisini bekleyen özel otomobile
bindirildi.
Polis eskortu eþliðinde, Altýnoluk beldesindeki
yazlýðýna giden Erbakan, burada, yolda kendisine
eþlik eden polislere teþekkür etti. Erbakan, daha
sonra, cezasýný çekeceði evine çekildi.
Kapatýlan RP’nin son genel baþkaný Necmettin
Erbakan, “Kayýp Trilyon” davasýnda “özel belgede
sahtecilik” suçundan yargýlandýðý mahkemece 2 yýl
4 ay hapse mahkum edilmiþti.
Hükümet, Gül’ün araya
girmesinden memnun
Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek, Cumhurbaþkaný
Abdullah Gül’ün yargý-hükümet gerilimiyle ilgili
yaptýðý açýklamayý olumlu bulduðunu belirterek,
Gül’ün Yargýtay Baþkaný’yla yaptýðý görüþmenin de
faydalý olduðunu söyledi.
T
ürkiye Hükümeti Sözcüsü ve Baþbakan Yardýmcýsý Cemil Çiçek,
Bakanlar Kurulu toplantýsýnýn ardýndan gazetecilerin sorularýný
yanýtladý. Çiçek, Cumhurbaþkaný Abdullah Gül’ün yargý ile
hükümet arasýndaki gerilime iliþkin yaptýðý açýklamayý þöyle deðerlendirdi: “Sayýn Cumhurbaþkanýn takdirleridir. Ben o konuya girmek
istemem. Ama bu ülkenin insanlarý, bu ülkenin kurumlarý olarak her
türlü konuyu görüþerek konuþarak çözmek en doðru, en makul yoldur.
Dolayýsýyla bu tür bir geliþmeyi þahsen olumlu karþýlarým. Netice
itibariyle yargý da bizimdir, hükümet de bu ülkenin hükümetidir.
Parlamento da bu ülkenindir. Dün açýkça da ifade etmeye çalýþtýðým
gibi, devletin bu 3 erki biri diðerinin hasmý deðildir, düþmaný deðildir,
rakibi deðildir, alternatifi de deðildir. Anayasaya göre herkesin görev,
yetki ve sorumluluklarý bellidir ve her erkin görevi bu ülkenin huzur,
refah içerisinde yaþamasýný temin etmektir Anayasadaki kurallar
çerçevesinde. O nedenle devletin birliðini, milletin birliðini ve bütünlüðünü temsil eden Sayýn Cumhurbaþkanýnýn olaylar karþýsýnda böyle
bir çaba içinde olmasý da kendi takdirleridir. Ýçeriðini bilemem ama
faydalý bir görüþme olduðunu düþünüyorum.”
GAP 3.8 milyon
kiþiye iþ verecek
GAP Eylem Planý’ný Diyarbakýr’da açýklayan Türkiye
Baþbakaný Recep Tayyip Erdoðan, projeyle birlikte 3.8
milyon kiþiye iþ saðlanacaðýný, 1.8 milyon hektar alanýn
suya kavuþacaðýný söyledi. Plan kapsamýnda bölgede
kalkýnma ve cazibe merkezleri kurulacak.
H
ükümetin 6 aydýr hazýrladýðý ve yaklaþýk 28 milyar YTL’lik
büyüklüðe sahip olan GAP Eylem Planý’nýn ayrýntýlarýný
Baþbakan Recep Tayyip Erdoðan Diyarbakýr’da açýkladý.
Erdoðan, Diyarbakýr Ziya Gökalp Spor Salonu’nda düzenlenen GAP
Eylem Planý tanýtým toplantýsýna yaptýðý konuþmada, Güneydoðu, Doðu
ve Ýç Anadolu bölgeleri baþta olmak üzere Türkiye’nin refah ve
istikrarý için çok önemli olan büyük bir hamleye start vermek üzere bir
aya gelindiðini belirtti. “Diyarbakýr’da bu büyük hadisenin ilaný için
buluþmaktan memnuniyet duyduðunu” ifade eden Erdoðan, þöyle
devam etti: “Finansman kaynaðýmýzý belirledik, yapýlacak iþleri somut
bir takvime baðladýk. Bu projeler gerek bölge insanýmýz, gerek
Türkiye’nin her tarafýnda bütün milletimiz için talih deðiþtirecek ve
bunun yanýnda tarihe bir yeni dönemin baþlangýcý olacak önemli oranda
sonuçlar üretecektir.”Yapýlacak yeni düzenlemeyle TRT’nin bir kanalý
bundan böyle bölgedeki dilleri sürekli olarak anons eder hale geleceðini belirten Erdoðan, “Hem sosyoekonomik kalkýnmayý saðlayacak olan
yeni eylem planýmýz, hem yeni yayýn açýlýmýmýz, toplumsal yapýmýzý,
birlik ve bütünlüðümüzü güçlendiren bir sosyal restorasyon meydana
getirecektir” dedi.Erdoðan, GAP’ýn olumlu sonuçlarýnýn sadece bölgeye deðil tüm Türkiye’ye yansýyacaðýný söyledi. GAP projesinin 1.8
milyon hektar alanýn sulanmasýný saðlayacaðýný belirten Erdoðan, yýlda
27 milyar kilovatsaat elektrik üretiminin saðlanacaðýný, kiþi baþý gelirin
yüzde 209 artacaðýný ve toplamda 3.8 milyon kiþiye iþ imkanýnýn
saðlanacaðýný kaydetti.Erdoðan, 2008 yýlýnda 1 milyar YTL’lik ek
ödenekle bölgedeki yatýrýmlarýn toplam kamu yatýrýmlarý içindeki
payýnýn yüzde 7’den yüzde 12’ye yükseltileceðini söyledi.
Baþbakan Erdoðan, GAP’ýn dýþýndaki diðer bölgelerin de eðitim,
sulama, içme suyu ve saðlýða yönelik yatýrýmlarý kapsamýnda ilave 1.3
milyar YTL’lik kaynak aktarýlacaðýný ifade etti.
Güncel
10
Türkiye Kosova’da ki komutayý Tuðgeneral Tarçýn,
Avusturya’ya devrediyor
Kosova’da veda
turlarýna baþladý
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Mehmetçik, Kosova’da KFOR bünyesindeki 5 komuta bölgesinden biri olan
Çok Uluslu Güney Tugayý komutasýný Avusturya ordusuna devrediyor.
T
Enis TABAK
ürkiye, geçtiðimiz yýl Almanya’dan
devraldýðý Çok Uluslu Güney Tugayý
Komutanlýðý’ný, 29 Mayýs tarihinde
yapýlacak devir teslim töreniyle Avusturya’ya
devredecek. Tuðgeneral Uður Tarçýn komutasýndaki Türk askeri, profesyonellik, disiplin ve icra
faaliyetleriyle askeri çevreler tarafýndan son
derece baþarýlý olarak deðerlendirilen bir yýllýk
emir komuta döneminde gerek barýþ ve istikrarýn
saðlanmasý gerekse de sosyal faaliyetleriyle
Kosovalýlarýn büyük takdirini kazandý.
Kosova’da genel ve yerel seçimlerin yapýldýðý,
ardýndan Kosova’nýn baðýmsýzlýðýnýn ilan
edildiði, Kosova Anayasasý’nýn Meclis tarafýndan onaylandýðý ülkede, siyasi geliþmeler açýsýndan kritik bir dönemde KFOR’da komutayý
üstlenen Mehmetçik önemli bir sýnavý baþarýyla
vermiþ oldu. NATO harekatýnýn sona erdiði 1999
yýlýndan bu yana Kosovalýlarýn hep
yanýnda olan Mehmetçik, soylu
çalýþmalarý ve baþarýlý projelerle
halkýn gönlünde taht kurdu.
Kosova’nýn Güney Komuta bölgesinde barýþ ve istikrarýn muhafaza
edilmesi misyonunu eksiksiz yerine
getiren Mehmetçik, sosyal ve
yardýmlaþma faaliyetleriyle de halkla
yakýnlaþma konusunda diðer ordulara örnek oldu.
Kosova’da KFOR bünyesinde 16
bin asker görev yapýyor. Türk birliði
ise Prizren bölgesinde 800 asker ile
görevini sürdürüyor.
Mehmetçikten anlamlý hediyeler
M
ehmetçik, güvenlik ve
istikrarýn teminin yaný sýra
Kosova eðitimine destek
sunmaya devam ediyor. Mehmetçik,
Türkiye’de
duyarlý
insanlarýn
Kosovalý kardeþlerine armaðan etmiþ
olduklarý kitap ve CD’leri Kosovalý
öðrencilerin kullanmasý için Gençlik
Merkezine hediye etti.
Çok Uluslu Güney Tugayý Basýn
Sözcüsü Binbaþý Vedat Yumþak konu
ile ilgili yapmýþ olduðu açýklamada,
“Bildiðiniz gibi Mehmetçik olarak hayatýn her
alanýnda Kosovalý dost ve kardeþlerimizin yanýnda olmaya çalýþýyoruz. Ýmkanlarýmýz dahilinde
tabi ki yine bu kapsamda sivil askeri iþbirliði projelerimiz çerçevesinde kardeþlerimizin yanýnda
olmaya devam ediyoruz. Son bu kitap
yardým faaliyet benim þahsýmla ilgili bir
olay. Yaklaþýk bir ay önce Türkiye’ye izne
gittiðim sýrada kýzýmýn okulunu ziyaret
ettim ve oradaki yetkililer ile Kosova’da
ki kardeþlerimizden bahsettim. Onlarýn
burada ne kadar güç þartlarda eðitimlerine devam ettiklerini bahsettim ve kendilerinden buraya yardýmda bulunmalarýnýn
yani armaðan göndermelerinin çok uygun
olacaðýný ifade ettim. Bunun üzerine
okulun öðretmenleri ve müdürü iki
günlük kýsa bir çalýþma ile yaklaþýk 100
civarýnda kitap ve 30 -40 kadar müzik
CD’sini temin ederek, Kosovalý kardeþlerine iletilmek üzere bana teslim ettiler.
Bizde burada faydalý olacaðýný düþündüðümüz
Gençlik Merkezine bu emanetleri teslim ettik. Bu
küçük bir faaliyet ama faaliyetin devamýnýn geleceði konusunda iyimserim” diye konuþtu.
Alpay HALKO
Önümüzdeki Perþembe günü gerçekleþecek olan devir
teslim töreniyle bir yýllýk süresini tamamlayacak olan
Prizren’deki Çokuluslu Güney Tugayý Komutaný
Tuðgeneral Uður Tarçýn, veda turlarýna baþladý.
Y
Enis TABAK
arýn gerçekleþecek olan devir teslim töreniyle bir
yýllýk süresini tamamlayacak olan Prizren’deki
Çokuluslu Güney Tugayý Komutaný Tuðgeneral
Uður Tarçýn, veda turlarýna baþladý. Geçtiðimiz yýl Alman
askerinden Çokuluslu Güney Tugayý Komutanlýðý’ný
devralan Türk askeri, bir yýllýk baþarýlý görevi ardýndan 29
Mayýs Perþembe günü görevini Avusturya askerine devredecek. Görevinin sona ermesine kýsa bir süre kala veda
turlarýna baþlayan Tuðgeneral Tarçýn, sorumlu sahasý olan
güney bölgesi Prizren Belediye Baþkaný Ramadan
Muya’yý ziyaret ederek vedalaþtý. Yaklaþýk bir saat süren
ikili görüþmeler ardýndan basýnýn karþýsýna çýkan iki temsilci, Prizren bölgesinde durumun güvenli ve sakin
olduðunu belirttiler. Basýnýn sorularýný da yanýtlayan
Baþkan Ramadan Muya ve Tuðgeneral Uður Tarçýn, son
bir yýl içerisinde gerçekleþtirdikleri karþýlýklý iþbirliðinden memnun olduklarýný dile getirdiler. Tarçýn, görevi
süresince Prizren bölgesinde durumun sakin olduðunu ve
Çok Uluslu Güney Tugay sorumluluk sahasýnda insanlarýn barýþ, huzur ve güvenini saðladýklarýný söyledi. Türk
askerinin sivil halkla iþbirliði çerçevesinde çok baþarýlý
iþlere imza attýklarýný ifade eden Tuðgeneral Tarçýn,
Prizren halký tarafýndan çok iyi karþýlandýðýný ve
Kosova’dan güzel anýlar ve dostluklarla ayrýlacaðýný dile
getirdi. Muya da Tuðgeneral Uður Tarçýn’a veda ziyareti
için teþekkür ederek Türk KFOR’u ile bugüne kadar
yapýlan iþbirliðini baþarýlý olarak deðerlendirdi. Muya,
Türk KFOR’unun Prizren ve diðer bölgelerde eðitim ve
saðlýk alanýnda büyük iþler yaptýðýnýn altýný çizdi. Basýn
toplantýsý ardýndan Prizren Belediye Baþkaný Ramadan
Muya, Tuðgeneral Tarçýn’a katkýlarýndan dolayý bir tablo
hediye etti.
11
K
Güncel
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Meclis, 23 Nisan’ý Kosovalý Türklerin
resmi bayramý olarak onayladý
osova
Meclisi
geçen
oturumunda Resmi Bayramlar
Yasasýný onayladý. 21 Resmi
Bayramý içeren yasayý 46 milletvekili
evet derken, 32 milletvekili karþý çýktý
ve 9 milletvekili çekimser oy kullandý.
Resmi Bayramlar Yasasýna göre,
Kosova’nýn resmi bayramlarý 3
kategoride sýnýflandýrýldý.
Birinci kategorideki resmi
bayramlar arasýnda, Yeni Yýl, 17 ÞubatBaðýmsýzlýk Günü, 9 Nisan- Anayasa
Günü, 1 Mayýs- Ýþçiler Günü ve 9
Mayýs- Avrupa Günü yer alýyor.
Kosova’da 2 Müslüman bayramý
yaný sýra 4 Hýristiyan olmak üzere
toplam 6 dini bayram da resmi olarak
kutlanacak.
En fazla tartýþmalara yol açan
bayramlar arasýnda ‘Ad — hoc’
Komisyonu’nun önerisi üzerine ‘anma
niteliðini’
taþýyacak
bayramlar
oluþturdu. Arnavut siyasi partilerinin
ýsrarý üzerine Arnavutlarýn 3 milli
bayramý yasaya isimleri deðiþtirilerek
eklendi: 28 Kasým- Ulusal Bayrak
Günü yerine Arnavutlar Günü, 12
Haziran- Kurtuluþ Günü yerine Barýþ
Günü, 6 Mart Þehitler Günü yerine de
Gaziler Anma ve Hatýrlama Günü
olarak resmi bayramlar listesine geçti.
Sýrp topluluðu temsilcileriyle
yapýlacak görüþmelerden sonra Resmi
Bayramlar Yasasýna 2 Sýrp milli
bayramýnýn
da
eklenmesi
öngörülürken, Kosova’da yaþayan
diðer topluluklar da kendi bayramlarýný
resmi olarak kutlayacaklar. Kosova
Meclisi’nin
onayladýðý
devlet
bayramlarý yasasýna göre, Kosova’da
yaþayan Türk, Sýrp, Boþnak, Goralý,
Roman ve Aþkalilerin bayramlarý da
resmi olarak kutlanacak.
Komisyon çalýþmalarýna katýlan ve
23 Nisan’ý Türk Bayramý olarak teklif
eden Kosova Demokratik Türk Partisi
(KDTP) Milletvekili Enis Kervan, 7 +
Parlamento grubu adýna ‘Ad — hoc’
Komisyonunda
Arnavut
Milli
Bayramlarý yaný sýra topluluklarýn da
bayramlarýnýn kutlanmasý mücadelesini
verdiðini söyledi. Bunun sonucunda 23
Nisan- Türkler Günü, 8 Nisan- Romlar
Günü, 15 Þubat- Aþkaliler Günü, 28
Eylül- Boþnaklar Günü ve 6 MayýsGoralýlar Günü olarak kutlanacak.
‘Ad — hoc’ Komisyonu Baþkaný
Fehmi Mujota, Resmi Bayramlar
Yasasýnýn uzlaþma soucu kabul
edildiðini ifade ederken, Kosova
Hükümeti’nin önerdiði tasarý geçtiði
süreçte deðiþikliklere uðradýðýný da
belirtti.
Kosova’da 2000 yýlýndan bu yana
Türk
topluluðu
ve
Türkiye
Kurumlarýnýn kutladýðý 23 Nisan
Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramý
önümüzdeki yýldan itibaren resmi
olarak Türkler Günü olarak kutlanacak.
Türk KFOR’undan
haberler
22 Mayýs tarihinde, Ýstanbul’un
“Özel Sezin” Okullarý öðrencilerinin gönderdiði giyim eþyalarý,
Ýstanbul’dan temin edilen diðer
kýrtasiye malzemeleri, bir video
kamera ve bir fotoðraf makinesi
Türk Helikopter Birliði mensuplarýnca Yablaniça Köyü “Þar”
Ýlköðretim Okulu öðrencilerine
teslim edildi. Daha önceleri
olduðu gibi bu kez de Türk
Helikopter Birliði mensuplarý giriþimiyle Türkiye’den temin edilen yardýmlar
Kosovalý çocuklarýn yüzünü güldürdü.
Türk KFOR’u Prizren’de çevre faaliyeti düzenledi
Türk KFOR’ Prizren’nin “Motrat Qiriazi” ilköðretim örencileri ile birlikte
Çevre temizlik faaliyeti düzenledi. Çok sayýda öðrenci ve Türk KFOR‘u mensubunun katýldýðý temizlik faaliyeti okul önünden baþlayarak Prizren’nin Maraþ
semtine kadar devam etti.
Faaliyete Kosova Türk Tabur
Komutaný Kurmay Yarbay
Kerim Acar ve KDTP
Milletvekili Müferra Þinik de
katýldý. Türk KFOR‘u tarafýndan tahsis edilen otobüslerle
Kosova halký arasýnda
Karabaþ Baba Mezarlýðý
olarak da bilinen Osmanlý
Mezarlýlýðý öðrenciler tarafýndan temizlendi.
Kervan: “Ekim ayýna kadar Kosova
Türkleri yasaya ek önerilerini
sunabilirler”
KDTP Milletvekili Enis Kervan,
Resmi Bayramlar Kanununun 5.3.
maddesine göre, Ekim ayýna kadar
Kosova Türklerinin resmi bayramlar
takvimine yeni bayramlar ekleme ve
önerme haklarýna sahip olduklarýný
vurguladý. Önerilerin Cumhuriyet
Bayramlar
Komisyonuna
sunulabileceðini
ifade
eden
Milletvekili Kervan, buna göre yeni
önerileri komisyon, Kosova Hükümeti
ve Kosova Baþkanýyla ortaklaþa istiþare
halinde belli olacaðýný kaydetti Kervan,
kanuna göre, Kosova Türklerinin
Belediye
düzeyinde
de
resmi
bayramlarýný önerme haklarýna sahip
olduklarýný belirtti.
23 Nisan’ýn Kosova Türklerinin
resmi bayramý olarak kabulünü Yeni
Dönem gazetesine deðerlendiren
Kervan, “Genelde Ahtisari paketinden
çýkan yasa tasarýlarý Ad-Hoc
komisyonunda deðiþikliðe uðramaz.
Türkçe’nin resmiyeti düzeyiyle ilgili
topluluklara ait yasa tasarýsýnda
vermiþ olduðum mücadele bu yasa
tasarýsýný deðiþtirmeye yetmedi. Ben
de o yasalar paketine komisyon
toplantýsý ve meclis oturumunda hayýr
demiþtim. Bu sefer de deðiþiklik
olmasaydý tabii ki hayýr diyecektim.
Elbette ki komisyon üyesi olarak
Arnavut topluluðunun üç bayram
önerisini
destekledim.
Ama
deðiþikliklere Türk Toplumunun
önerisinin de eklenmesini ýsrar ettim.
Ýki gün önce meclis oturumunda
yasanýn ilk okunuþu sýrasýnda da bu
öneride bulunmuþtum. Üç gün süren
komisyonu
toplantýlarý
Ad-Hoc
sýrasýnda vermiþ olduðum mücadele
ve lobicilik çalýþmalarý netice verdi. Ve
KDTP’nin almýþ olduðu karara göre
Kosova Türklerinin resmi bayramý
olarak 23 Nisan’ýn kutlanmasý
önerisini resmiyete dökmeyi baþardýk.
Bu baþarý sonrasý diðer topluluklarýn
da bayramlarýnýn resmileþmesine
vesile olduk. Topluluklarý temsil eden
tek
milletvekili
olarak
diðer
topluluklarýn bayramlarýnýn yasaya
önererek
destekte
eklenmesini
bulundum. Bu kazaným, ýsrarlý
olunduðu ve gerçekler doðrultusunda
mücadele edildiði halde çoðunluk
topluluk ile istiþareyle, uluslararasý
camianýn da desteðini alarak
baþarýnýn elde edilebileceðini en iyi
bir þekilde göstermiþtir. Bu vesileyle
tüm Kosovalý Türklere resmi
bayramlarýný kutlarým. Ayrýca bu
süreçte esirgemedikleri destekler için
komisyondaki Arnavut parlamenter
gurup milletvekillerine ve uluslararasý
camia temsilcilerine Yeni Dönem
aracýlýðýyla teþekkür ederim” dedi.
Taner Güçlütürk
Türkçem Dergisi anadil
nöbetine devam ediyor
O
n yýldýr yayýn etkinliðini sürdüren Türkçem Çocuk Dergisi’nin Mayýs
sayýsý okurlar eline ulaþmýþ bulunuyor. Çocuklarýn seve seve okuduklarý
Türkçem Dergisi bu kez de zengin bir içerik taþýyor. Kapakta Türkçenin
ilk ansiklopedik sözlüðünü hazýrlayan ve Doðumunun 1000. Yýlý
vesilesiyle UNESCO tarafýndan
2008 yýlý Kaþgarlý Mahmut’un yýlý
olarak ilan ediliþini konumlayan
logoya yer verilmiþ. Ayrýca, Prizren
Türk tiyatrocularýnýn Konya’da
düzenlenen “Bin Nefes Bir Ses”
Uluslararasý Türkçe Tiyatro Yapan
Ülkeler Festivali’nde Kosova’yý
baþarýyla temsil ediþi, son dönemlerde þiirleriyle dikkatleri üzerine
toplayan Taner Güçlütürk’ün
“Yörük Düðünü” adlý þiiriyle
Cojep’in bu yýl uluslararasý
düzeyde düzenlediði Türkçe þiir
yarýþmasý bölümünde ikinciliði elde
adiþinin haberi yer alýyor.
Nasrettin Hoca’dan Keloðlan’a,
Ergenekon Destaný’ndan masal,
öykü, çeþit içerikte yazýlara, ad
yapmýþ þairlerin þiirlerine, sizden
gelen þiir ve resimlere, eðlence ve
daha nice ilgi ile okuyacaðýnýz bir
sürü zengin içerikle Türkçem dergisi sizlerle buluþuyor. Türkçem Dergisi Editör
yazýsýnda da vurgulandýðý gibi, “…Anadilimizin güzelliðiyle yeni yeni günlere
ulaþmak, anadilimizin kývraklýðýyla nice yengileri göðüslemek, Balkanlarda bu
dilin nöbetine durmak gururluca ve inançla!” iþte böyle bir anlayýþ içinde yayýn
hayatýný devam etkemkte…
Güncel
Eski Otomobiller
Prizren’de yarýþtý
Perşembe, 29 Mayıs 2008
12
Kültürel eserleriyle açýk müzeyi andýran Kosova’nýn tarihi Prizren
þehri, bu sefer de tarihe tanýklýk eden eski otomobilleri aðýrladý.
Z
amana direnen 70’lik “güzeller” Prizren’de boy göstererek, eski kaldýrýmlarda adeta defile yaptý. Balkan
ülkelerinin en yaþlý otomobilleri tüm ihtiþamlarýyla tarihi Þadýrvan Meydaný’nda görücüye çýktý. Otomobil sahipleri de
yaþlý “güzellerinin” yanýnda gururla poz verdi. 1929-1972 yýllarýný kapsayan çeþitli marka otomobiller, Prizrenlileri adeta
büyüledi. Eski otomobil meraklýlarý ve turistler, güneþ altýnda
parýldayan tarihi otomobillerden uzun süre gözlerini alamadý.
Cami ve kiliselerin arasýnda yer alan meydanda gün boyu
duran eski otomobiller, özellikle pazar günü Prizren’e ziyarete
gelen turistlerin ilgi odaðý oldu. Prizren, Kosova’nýn baðýmsýzlýða kavuþmasýnýn ardýndan ilk defa Bosna, Karadað,
Sýrbistan, Makedonya ve diðer Balkan ülkelerinden gelen 30
kadar “motorlu“ misafirini aðýrladý.
Organizasyonu, tarihi kent Prizren’e çok yakýþtýðý þeklinde
yorumlayan otomobil meraklýlarý, eski otomobiller arasýnda en
çok 1929 model Oldsmobile’a ilgi gösterdi. Saray Bosna’dan gelen otomobil
sahibi Senad Huseni, böyle bir organizasyona katýlmaktan son derece mutlu
olduðunu belirtti. Huseni, Kosova’da Balkan ülkelerinden gelen eski otomobiller
“revüsünün” deðiþik bir organizasyon olduðunu ve halk tarafýndan her zaman
büyük ilgi gördüðünü söyledi. Oldtimer Club tarafýndan organizasyonu yapýlan ve
Prizren Belediyesi tarafýndan desteklenen bu ilginç aktiviteyi Prizren Kültür
Çöpler nereye aittir?
D
ünya Çevre Günü nedeniyle Prizren’in Þadýrvan Meydanýnda Resul
Yusufi tarafýndan sergi açýldý. Çevreye karþý duyarlýlýðý teþvik etmek ve
bunu davranýþlara yansýtarak örnek olmak amacýyla yola çýkan Yusufi,
Prizren halkýnýn yoðun ilgisiyle karþýlaþtý. Birçok yerel ve uluslararasý
sergilerde eserleriyle dikkati üzerine çekmeye baþaran Resul Yusufi, çevre
korunmasýna katkýda bulunmak amacýyla çöplerden oluþan sergiyi Þadýrvan’da
açtý. Yusufi bu sergisine “Çöpler nereye aittir?!” ismini verdi. Yusufi tarafýndan
baþlatýlan temizlik kampanyasýný çok sayýda kuruluþun desteðini ve takdirini
topladý. Yusufi’nin yazýp yönettiði çok sayýda Pantomim oyunu da bulunuyor.
Kare Bulmaca No: 54
Soldan Saða
1. Kuzey Avrupa’da bir ülke
2. Bir Peygamber - Prizren’li þarkýcý Þekerci
3. Sodyum’un kýsaltmasý- Seçkin -Alfabenin
dördüncü harfi
4. Alfabenin ilk harfi- Bayan tenisçi ÞiefiRadyum2un kýsaltmasý
5. Masonlar Derneði Üyesi- Ýng. Danslý, içkili
eðlence yeri
6. Yolcu Ve turistlere imkaný saðlayan çelikten dolap
Geçen haftaki bulmacanın çözümü NO:53
Müdürü Adnan Yaðcýlar’ýn eþliðinde gezen Prizren Belediye Baþkaný Ramadan
Muja, misafirlerle tek tek ilgilendi.
1972 model “Jeep” sahibi Eþref Qafleshi
de kendisinden çok sevdiði otomobilini ilk
defa Kosova’da bu organizasyonda teþhir
etmekten mutluluk duyduðunu söyledi.
Ýsviçre’de yaþayan Qafleshi, buralarda eski
otomobillerin korunmasý ve bu tutkunun
geliþtirilmesi gerektiðini belirtti. Saray
Bosna’dan gelen 1929 model Mercedes
marka spor otomobil de, sergilenen otomobiller arasýnda fazlasýyla ilgi gören “yaþlý
güzeller” arasýnda yer aldý. Otomobil sahibi
Mirhat Hadzidediç, kendini az çok ayrýcalýklý
hissettiðini söyledi.”Yaklaþýk 80 yýllýk bu
modeldeki nadir bir otomobile sahip olmak
bir ayrýcalýk olsa gerek. Organizasyonda yer
aldýðým için mutluyum. Þirin Prizren’e bu
organizasyon çok yakýþtý” diye konuþan
Hadzidediç, bu aktivitede katýlýmcý sayýsýnýn giderek artacaðýndan emin olduðunu
söyledi.
Organizatör Oldtimer Club Baþkaný Ehat Oreshka, organizasyonun çok beðenildiðini ve gelenek halini alacaðýný bildirdi. Oreshka, baðýmsýz Kosova’ya Balkan
ülkelerinden gelen eski otomobil sahiplerinin de son derece memnun olduklarýnýn
altýný çizdi.
Bu yaz sýcak ve
eðlenceli geçecek!
Yaz boyunca “Zizu”
barda Türkçe canlý
müziðin zevki yaþanacak.
Makedonya’nýn ad yapmýþ
“Süleyman&Sultan Calls”
gurubunun solisti Süleyman
Sait, bundan böyle her
Çarþamba akþamý Bayan`da
yani “Zizu” Bar`da sahne alacak.Türkçe ve Ýngilizce
popüler müziði yaný sýra pop
ve rock eserlerinin en seçkin örneklerinin seslendirileceði gecede sizi de aramýzda
görmek istiyoruz.Bayan’ýn misafirperverliði ve Süleyman Sait’in zengin repertuarýyla yaz gecelerine unutulmaz anlar katmak istiyorsanýz, arkadaþlarýnýzla, dostlarýnýzla ve sevdiklerinizle birlikte her Çarþamba akþamý Zizu Bar’a bekliyoruz.
Canlý performans ile Türkçe müziðin en seçkin örnekleri gecelerinize yýldýz gibi
düþecek! Unutmayýn Çarþamba akþamlarý Zizu Bar’da çok eðlenceli geçecek!
Yaza Merhaba Partisi
Tarih: 4 Haziran 2008
Yer: Bayan-Zizu Bar
Saat: 21:00
Hazýrlayan: Abdülhadi Taduþka
Yukarýdan Aþaðýya
1. Hýrvatistan’ýn bir futbol takýmý (zagreb’in)
2. Eskiden kullanýlan sopa- Beygir
3. Sodyum’un kýslatmasý- ‘’Great Systems
Elektrik’‘
4. İyotun kýslatmasý- ABD’li aktör Flin
5. Ýtalya’da bir kent
6. Erkek sanatçý þentürk- Potasyum2un kýsaltmasý
7. Refugee Fondacion teah - Baryum’un kýsaltmasý
8. Arnavutça var- Bayan Aktör Eva
9. Türkiye’nin baþkenti
Sarp, Dona, eto, Damar, Na, Kino, A,C, Þans, KS,
Adamo, Aaf, Rona, Tina
13
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Fahri Mermer...
Yazar,gazeteci,
şair...
O, sadece iyi bir yazar, baþarýlý bir gazeteci deðil,en önemlisi
çocuklarýna,ailesine baðlý bir ebeveyin,ailevi görevlerini yerine
getirebilen eðitici, ögretici bir baba, evinin direði idi.
Hayatýmdaki en deðerli güvenceyi, en deðerli varlýðý çaðrýþtýran
babamdý. “Baba” derken bile içimdeki cesaretle derdim, çünkü
ona güvenir, ondan güç alýrdým. Þimdi de yazýlarýný, þiirlerini
okurken, arkadaþlarýnýn,çevresindeki onun deðer verdiði çoðu
insanýn ona verdiði deðeri görmek bana ve aileme gurur veriyor.
Hala, şiirleriyle, yazilariyla yaþatýlýyor...
Küçükken, babam bana çok masal anlatýrdý,benim için þiirler
yazardý. Onu hep masallarýn baþ kahramaný yapardým,çünkü o
benim her zaman baþ kahramanýmdý. Büyürken de anlatamadýðý,
söyleyemediði ama gözbebeklerinden anladýðým dile gelmez
sevgiydi babam. Her çocuðun sevdiði ve kendini yerine koyduðu bir masal kahramaný vardýr. Ben de “Kýrmýzi Baþlýklý Kýzý
sever ve hep kendimi onun yerine koyardým. Babamýn masaldaki rolü de canavar kurtu vuran avcý idi.
Bunu kendisi de “AKŞAM OLUNCA” şiirinde şöyle
dile getirmiş:
“Akþam olunca
caným sýkýlýr
onu bunu düþünmekten
ve alýrým kýzýmý yanýma
dalarýz masallar dünyasýna
o kýrmýzý baþlýklý kýz olur
beni avcý yapar
ve hemen
kurdu vurmamý ister”
Bir dediðimi iki etmemiþ, bize hiçbir sýkýntýsýný yansýtmadan
sevgi ve þefkatle yaklaþmýþ, her zaman elimden tutup doðru
yolu göstermiþ bir babanýn evladý olmak ne güzel bir duygu.
Ben de onu çok sever yanýndan ayrýlmazdým. Arkadaþlarým
hayret ederlerdi bir kýz çocuðunun babasýna bukadar baðlý
olmasýna.Babam ilk öðretmenimdi!...
Yazý yazmayý, kitap okumayý,þiiri,vatan,millet,bayrak
sevgisini,imanýn en büyük erdem
olduðunu,dürüstlüðü,doðruyu,güzeli,insanlýðý... kýsacasý her þeyi
ondan öðrendim.
Þimdi aramýzdan ayrýlalý yedi yýl oldu. Çocuklarýnýn en verimli çaðlarýnda,ona ihtiyaçlarýnýn en çok olduðu dönemde
aramýzdan ayrýldý.
Ýnsan her þeye alýþýyor, hayat devam ediyor desek de “baba”
kelimesi geçen her cümlede içim cýz ediyor. Bazen de gözlerim
doluyor babamla geçirdiðimiz günleri düþünürken. “Akan her
damla gözyaþýmda, yüreðimde koca bir ateşsin BABAM”...
Sigaranýn zararlarýný anlatýrdý bize. Ýçmeyin sakýn derdi ama
elinden de düþürmezdi mereti. Belki de en yakýn arkadaþý, dert
ortaðý oydu, kimbilir. Fakat o arkadaþ onun ona davrandýðý
kadar adil davranmadý. Buradan arkadaþlarýmýzý iyi seçmemiz
gerektiði dersini de alýyoruz.
“Seni ne kadar çok sevdiðimizi, ne kadar çok özlediðimizi
anlatmaya kelimeler yetersiz kalýr. Þimdi dualarýmýz seninle.
Seni çoook seviyoruz BABAM”...
“baban”dediler ey babam!
Analdým ama sana konduramadým...
bir ulu çýnardýn gözümde
dallarýna benzerdi kollarýn
of!!!
Kollarýný özledim babam!
Çok zamandýr sarýlmadýn...
NUREL MERMER
Güncel
Türkçenin Kosova’sý
Y
Mutluluk
Yayýlabilir
ýllar önce bir yerde bir þey okumuþtum.
Birçok yönden derin düþününce ortadaki
zincirlerini bulmuþtum. Yaþadýðýmýz
hayatta, özellikle toplumsallýk içindeyken bizi
zincirleme etkileyen bazý özellikleri görmüþtüm.
Bunlar da çok basitti. Tek þartý istemek.
Hayatýmýzda, kendimizden çýkýp insanlara;
dostlarýmýza, tanýdýklarýmýza veya hiç
tanýmadýklarýmýza
yönelirken
nasýl
davrandýðýmýz oldukça önemlidir aslýnda.
Küçük, oldukça basit söz ve eylemler çok büyük
bir mekanizmayý harekete geçirebiliyor. Nasýl
mý? Þöyle:
Bindiðiniz
bir
taksiden
inerken
sürücüye,”Bu yolculuk için teþekkür ederiz.
Arabayý çok iyi kullandýnýz” demek gibi... Taksi
sürücüsü kýsa bir þaþkýnlýk anýndan sonra
kendine gelecek ve mutlu olacak. Bir þey
söylese de söylemese de olaydan olumlu yönde
etkilenecektir. Bu sayede de, sizden sonra
trafikte geçireceði sürede daha sakin, dikkatli ve
anlayýþlý olacaktýr. En azýndan olma ihtimali
doðacaktýr.
“Ýnsan tek baþýna toplumu ne kadar
etkileyebilir, dendiðini duymak zor deðil. Tek
baþýna deðil ki. Az önceki örnekle sürücünün
gününe renk katýldýðý muhakkak. Varsayalým ki
otuz müþterisi olacak. Sürücü bu otuz müþteriye
iyi davranacak, çünkü biri ona iyi davrandý. Bu
müþteriler de kendi elemanlarýna, tezgâhtarlara,
garsonlara, hatta kendi ailelerine iyi
davranacaklar. Sonuçta bu iyi niyet yüzlerce
kiþiye yayýlabilir.
Hiç de fena deðil, ne dersiniz?” “Peki, bu
sürücünün, bizim iyi niyetimizi baþkalarýna
geçireceðini nereden bilebiliriz?” “Bilemeyiz.
Mantýðýn hatasýz olmadýðýný bildiðimiz için, o
günümüzde 10 farklý kiþiyle iliþki kurmakla
gerçekleþme ihtimali doðurulmuþ, arttýrýlmýþ
olunur. Eðer 10 kiþiden üçünü mutlu edebilirsek,
sonuçta kaba hesapla 3000 kadar kiþinin
tavýrlarýný dolaylý olarak etkileyebiliriz.”
Bu bahsettiðim mantýk kusursuz olmayabilir
ancak, iþe yaramasa bile bize ne kaybettirir ki?
Alpay
ÝÐCÝ
Ýnsanlara selam vermek ve onlarý saymaktan ne
kötülük gelir? Gelmez elbet.
Posta çalýþanlarýnýn, paranýn yaný sýra
ihtiyaçlarý olan bir þey, onlara, ne kadar iyi
söylenmesi.”Ama
iyi
çalýþtýklarýnýn
çalýþmýyorlar
ki!”
diyebilirsiniz.
“Ýyi
çalýþmýyorlar, çünkü iyi çalýþýp çalýþmadýklarýný
kimsenin umursamadýðýný düþünüyorlar. Neden
kimse onlara güzel bir þey söylemiyor?”
Düþünmekte fayda var.
SULTAN-I YEGÂH
Þamdanlarý dolanýnca eski zaman sevdalarýnýn
Baþlar ay doðarken saltanatý sultan-ý yegâhýn
Nemli yumuþaklýðý tende denizden gelen ahýn
Gizemli kanatlarý ruhta ölüm karanlýðýnýn
Baþlar ay doðarken saltanatý sultan-ý yegâhýn
Yansýyan yaslý gülüþmelerdir karasevdalý suda
Bülbüller kýrýlýr umutsuzluktan yalnýzlýk
korusunda
Eylem daðýlmýþ gönül tenha çalgýlar kýþ
uykusunda
Ölümün tartýþýlmazlýðý nihayet anlaþýlsa da
Baþlar ay doðarken saltanatý sultan-ý yegâhýn
Bir baþkasýnýn yaþantýsýdýr dönüp arkamýza
baksak
Çünkü yaþadýklarýmýz baþkasýnýn yargýsýna
tutsak
Su yasak rüzgâr yasak açýk kapýlar yasak
Belki bu karanlýkta yasaklarý yasaklasak
Baþlar ay doðarken saltanatý sultan-ý yegâhýn
Attila Ýlhan
Fot o : Na fi z L ok v i ça
Agim Rifat
ÞÝÝRÝN ATEÞÝ
Teþfik etmek, Kosova Türk þiirinin yolunu açýp tekrar
tekrar ateþini yakmak adýna, bundan böyle bu sayfada usta
þair Agim Rifat Yeþeren, her hafta bir þiirle çýkacak
karþýnýza sevgili okuyucular.
Ýstanbul
Sana Yakýþýrdý
-Orhan Veli’ye-
Diþ fýrçasýna
Son haliyle sarýlmýþ
Son dizelerin
Hatýrlattý bana da
Masmavi göklerden
Bembeyaz bir martýnýn düþüþünü
d
e
n
i
z
e
Þehrin en can alýcý yerinde
O þehrin ki senden önce
Öyle bir kimliði yoktu
Adý yoktu
Kitabý
Senden sonra da olmayacaktý
Ve
Ne Boðaziçi’nde durdu gemiler
Ne Üsküdar’da türküler
Güzel kadýnlar hala güzel
Hala öyle çeþni ezel
Rakýlar çeþit çeþit
Sen böyle mi olacaktýn
Gözlerin kapalý
Ýstanbul’u dinlemeyecektin
Ýstanbul böyle mi olacaktý
Kültür
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Balkan Türk Þiiri
14
PORTRE III
Hazýrlayan: Agim Rifat
-cahit sýtký tarancý-
karanlýðý sevmemiþ dedelerimiz
onlarýn ardýndan biz de küstük karanlýða
bir avuntudur çöker üzerimize
karanlýðýn ardýndan aydýnlýða kavuþtukça
kimler sevmedi sevilmedi yirmi yaþýnda
kimimiz mecnun olduk kimimiz şirin
bahara sevindik yalvardýk kýþa
hep sevdiklerimiz yüzünden küstük yaşama
yitirilen sevilere aðladýk
sevgiyi ararken gözbebeklerinde sevdiklerimizin
koþuþtuk yeþil vadilerde kýzýl daðbaþlarýnda
masmavi gökyüzünde uçtuk turnalar gibi
þiir yazdýk güne övgü yerine
yanýbaþýmýzda hep günler kalsýn diye
çaldýðýmýz ýþýnlarýný güneþin gizlediksede geceye
karanlýðý yitiremedi gözlerimiz.
Suat Engüllü
O Yoksa Ben de Yokum!!!
Hayal þehrimi de al götür
Yýktýrma en son umudumu
Duydun mu yýkýlan taþlarýn çýðlýðýný
Kopardýlar eti týrnaðýndan þimdi
Bu topraklarda hüznün türküsü seslenir
Elimde umutlarýn kýrýntýlarý kalmýþ
Ne Vardar ovasýnýn þalvarlý kýzlarý
Ne de Debreli Hasanýn martini kalmýþ...
Sessiz fýrtýnalara benzer þimalin
Haykýrsanda döksen içini be... döksen içini...
Ne geçmiþteyim ne de bugünde
Bir saða bir sola dönmüþ hüznüm
Yýkýlmýþ mihrabýn taþýný taþýrým sýrtýmda
Aðýr gelmez tüy gibidir yükün
Asker selamý ile karþýlanýrdým her sabah
Üstünden geçtiðim yollar utansýn þimdi
Akmadý, akamadýn Vardara
Seni götürmesin hiçbir güç mezara
Sen bendeysen vatan olur bu toprak
Sen yoksan neye yarar ki mýzrak
Vatan senin olduðun yerdir bana...
Edaný özledim
Sedasýný yürüyen yollarýn
Sen bayraðýmsýn benim
Yükseklerde dalgalanýrsýn ancak
Ýnmeyen sancaksýn
Fatihin emanetisin yaþanacak
Var olmak için sebep bul da gel
Çýk meydana ey asker
Bastýðýn yerden yücel
Beþyüzyýlýn hatrýna, arkana bakmadan gel
Gel mihrabým, geliþinle yýk hüznümü
Selam ver yine, asker duruþunla geçenlere...
Elvedalar yakýþmadý sana
Sen varoluþun sancaðýsýn
Gitmek helal olmaz ki sana
Geçilmez sensiz bu diyarlarda
Topraktan varol, deðiþmeden dön yine...
Korkarým ki tozunu silecekler
Korkarým ki, tamamen deðiþtirecekler
Korkularýmý yýk ta gel
Ben, olduðum gibi varým
Varolduðum gibiyim de
De ki, deðiþmesin geleceðim
De ki, yetim kalmayalým
De ki yanmayalým
De ki burdayým bre burdayým...
Öksüz kaldý bir yaným,
Karþýnda bir düþman doðdu
Nasýl bakacaksýn ona
Nasýl karþý karþýya kalacaksýn
Karpoþla...
Ýçim yanýyor
Yangýnlarýn sebebi yokoluþun
Var etmem lazým seni
Sen ölmeyen askersin
Geçemiyorum
Geçmeyeceðim de
Senden geçmeyeceðiz bre...
Tutunduðum dalsýn yaþayacak
Sen varsýn diye burdayým
Ne Tuna ne Meriç ne Vardar
Þimdi söndüremez içimdeki ateþi
Sen olmazsan neye yarar bu gurbet
Gurbetleri yaþatanlar utansýn ...
Bilemedik istemeyi
Sahip çýkamadýk
Ellere veriliþinde yumrukladýk göðsümüzü
Þimdi neye yarar bu kahramanlýk
Neye yarar gidene baþ kaldýrýþ
Ucuza sattýlar seni
Ucuz kahramanlýklara tok bu yürek
Masa devir gönlünü yak yak bre
Yumrukla þimdi boþ duvarlarý
Neye yarar onsuz direniþ
Sen kötüsün, korumadýn
Sen benden kötüsün savunmadýn
Kavgalar diz boyu almýþ baþýný giderken
Etimizi yedik, baþýmýzý eðdik
Ne birliktir þimdi yaþanan ne dirlik
Ellerin aklý ile baþsýz beyinler
Ben burda ben olduðum için varým
Kendim olmayacaksam neye yarar
Neye yarar yaþayýþým...
Neye yarar yakarýþým...
Neye yarar anlýmýn teri...
Neye yarar þimdi neye...
Beni ayýrýn herkesten
Bende yýkýlayým mihrab gibi
Kýzgýn sulara atayým kendimi
Gün kaybolma günüdür
Çilemde býrakýn beni
Dargýným
O yoksa ben de yokum bre, yokum þimdi....
Leyla Þerif EMÝN
“Köprü Dergisi”, “Vardar Nehri Kýyýsýndaki Osmanli
Eserleri” konulu 27. sayýsýnda yayýmlanmýþtýr.
15
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Ýnsan duygusunu, düþünce ve hayalini yansýyan bir ayna olarak sanat ve kültür..
PRÝZREN’DE KÜLTÜR, SANAT
VE ÞAÝRLÝK GELENEÐÝ IX
ÞEYH HACI ÖMER LÜTFÝ
EFENDÝ HAZRETLERÝ - a
H
(1870–1929)
acý Ömer Lütfi Efendi. 13.1.1870 yýlýnda Prizren
— Kosova’da doðdu. Öz adý Ömer, soyadý ve
mahlasý Paçariz’dir. Dedeleri Gora’ daki Rapça
köyünden gelmedir. Dedesi, imam Hatip olarak Prizren’e
geldiðinde anadilleri kýsa bir zaman sonra Türkçeye dönmüþtür. Babasý Mustafa Efendi Prizren’de tanýnmýþ din
âlimlerinden bir olarak, burada 50 yýl imamlýk görevini
yapmýþtýr. Yakup ve Mehmedali adýndaki iki kardeþi
vardýr.
Ömer Lütfi Efendi Prizren’de iptidaiye ve Rüþtiye’yi
bitirdikten sonra, lise olmadýðýndan tahsiline bir müddet
devam edemez. Bu sýrada, babasý onu terziliðe verir.
Kendisinin de dediði gibi, tam bir ay boþ iðne geçirir.
Öyle ki, ustasý ondan sadece dükkâný temizlemesini ve
su getirmesini ister. Bu durumu öðrenen babasý, Ömer
Lütfi’yi oradan alýr ve 1887 yýlýnda Ýstanbul’da Fatih
Medresesinde bulunan aðabeyi Mehmedali’nin yanýna
gönderir. Ýstanbul’da çok sevdiði Harbiye Okuluna yazýlmak istediyse de, Ekrem ve Hacý Rüstem Þporta adlý iki
arkadaþýnýn etkisinde kalýp ve Fatih Medresesine kaydolunur.
1892 yýlýnda Prizren’e vaki bir dönüþünde, þehrin
tanýnmýþ þahsiyeti Hasan Efendi ve Türk subayý Ýsmail
Efendi ile birlikte Yakova’ya gider ve burada melâmete
intisap eder. Ýntisabýndan sonra Ýstanbul’a döner ve derslerine devam eder ve yeni yeni þiirler yazmaya baþlar.
Bu þiirlerinin birkaçý Ýlan-i Meþrutiyete kadar Sultan II.
Abdülhamid’i övenlerden olduðundan þair, Sultan
tarafýndan deðerlendirilmiþtir. Ýlân-i Meþrutiyetten sonra
II. Abdülhamid hapishaneye kapatmak istediði zaman
(1892/93) Jön Türkler meydana çýkar. Öyle ki Ömer
Lütfü, devletin gözüne düþerek hapsedilir.
1901 tarihinde aðabeyi Mehmedali’nin Prizren’e dönmesiyle, Ömer Lütfi de hemþerisi Ali Tevfik ile birlikte
Kahire’ye gider. Türkçe ve Farsçadan baþka Arapçayý da
çok iyi bildiðinden, güçlük çekmeden El-Azhâr. Üniversitesine girer ve öðrenimini burada devam ettirir. Bundan
sonra. Onun ilginç yolculuklarý baþlar. 1902 yýlýnda
hacca gider. Oradan dönüþte Sudan’a uðrar. 8 Mart 1905
tarihinde, Prizren’e Hacý Ömer olarak döner ve dönüþü,
Ýstanbul yoluyla gerçekleþmiþtir. Selanik’e vardýðýnda
Hafýz Vehbi Traka’dan kardeþi Mehmedali’nin bir yýl
önce Prizren’de öldüðünü haber alýr.
1907 yýlýnda “Hürriyet” ilân olduktan sonra Hacý
Ömer Lütfü, siyasi faaliyetine kendini tamamýyla baðlar.
Bu siyasi faaliyeti sayesiyle Ýttihat ve Terakki Genç Türk
Kulübünün baþkaný olur ve kýsa zamanda siyasi alanda
da ününü ve ismini duyurtmaya baþarýr. Hatta bu yönde,
büyük bir otorite saðlayan Hacý Ömer Lütfi Efendi,
saðladýðý bu otoritesiyle 1911 yýlýnda Talat Paþa çaðrýsýyla Yemen’de beliren bir Arap Ayaklanmasýný bastýrýp,
Ýsyankârlarý Türk Devletine baðlamakla görevlendirilir.
Bu iþi baþardýktan sonra, tekrar Sudan’a gider. Oradan
Girit’e geçer ve Prizren’e döner.
Osmanlý Devletinin yýkýlmasýyla, Jön Türk hareketine
katýlan Hacý Ömer Lütfi’nin I. Dünya savaþýnýn hemen
ardýndan Kosova’daki Sosyalist Ýþçi Hareketini benimseyerek bu hareket için muhtelif faaliyetlerde bulunmuþtur. O dönemde Kosova’da önemli bir siyasi adam olan
Hacý Ömer Lütfi Efendi, Sosyalist Birliðine sunmuþ
olduðu yardýmlarý sayesiyle, 1920 yýlýndaki seçimlerde
Sosyalist Partisi mebusu olmuþtur. Bu dönemde
Sosyalist Partisinin propagandasý anlamýný taþýyan
“Çiftçi ve Ýþçi Kardaþlarýma” þiirini de yazmýþtýr. Bu
sebeplerden dolayý Hacý Ömer Lütfi polisler tarafýndan
izlenerek birkaç defa evi basýlmýþtýr, hatta kendide birkaç
defa emniyete çaðrýlmýþtýr. Ayný yýl sosyalist faaliyetlerin
yasaklanmasý üzerine, gördüðü lüzum üzerine kendini
siyasetten alýkoyan Hacý Ömer Lütfi tam anlamýyla
melâmete yönelmiþtir. Divanýnda yer alan aþaðýdaki son
mýsrasýnýn da bu sebeple yazýldýðýna inanýlmaktadýr.
Karýþma Lütfi kesretle
Yakin ehli, muhabbetle
Þeref bul ehl-i vahdetle
Olurlar vakf-ý mana…
Prizren’e döndüðünde kýsa bir zaman sonra Þeyh
Hulusi Efendi Melami Tekkesi Þeyhi olur. Þeyhliði
esnasýnda devlet tarafýndan verilen her türlü yardýmý reddeder ve gece gündüz ihvanýyla sanki onlarýn mürþitleri
deðilmiþ gibi baþ baþa verip melâmet zevkini sürdürür.
Bu aþký ve zevkini, hayatýnýn sonuna dek devam ettirir.
Hacý Ömer Lütfi 25,10.1928 tarihinde doðduðu yer
olan Prizren’de Hakk’ýn rahmet deryasýna göçer. Terzi
Mahalle Mezarlýðýnda gömülüyken, oranýn hastane
yapýlmasý sebebiyle, naþý-kemikleri þehir mezarlýðýna
nakledilir ve bu mezarlýðýn hemen giriþinin sað tarafýnda
Sofi Baba Türbesi ardýnda defnedilir.
Yakýnlarý Hacý Ömer Lütfi’nin son günlerini þöyle
anlatmýþlardýr: Hacý Ömer Lütfi’nin hayatýnýn sonu yaklaþmýþtý. Heyecanlý ve aðýr yaþam koþullarý kendisinde
büyük izler býrakmýþtý. Erken yaþlandý ve çöktü.
Yaþamýnýn sonunda olduðunu hissederken tamamen
tekkeye ve onun için tek gerçek varlýk olduðunu, iyiliðin
ve mutluluðun haklý bir kaynaðý olan Allah’a yöneldi.
Oldukça çok yazýyor, ama bu yazdýklarý artýk siyasi
anlamlý veya bir çaðrý deðildi, bunlar sýrf kendi için ve
kendi nefsi için yazdýðý dini þiirlerdi, Tamamen kendine
kapanarak doðal yaþamla her çeþit iliþkiyi kesmiþti.
Bazen kendisini gerçekler götüren ve gizemcilikten
alýkoyan tek þey çok sevdiði ilk evladý Þükriye idi. Baba
ve kýz arasýndaki sevgi karþýlýklýydý. Babasýnýn ölümünden bir yýl sonra Þükriye de henüz beþ yaþýnda iken vefat
etmiþtir
Zamanýnýn büyük bir kýsmýný Hacý Ömer Lütfi ibadet
ederek tekkede geçirirdi. Sonra rahatsýzlanýp yataða
düþtü. Rahatsýzlýðýn yirmi birinci günü cuma idi. Çok
zayýftý. Can vermeden önce baþý altýndaki yastýk altýndan
bir meblað çýkararak gömülme masraflarýný karþýlamak
için onu bekleyenlere verdi. Verdikten sonra son arzusunun da Tekke avlusunda deðil þehir mezarlýðýnda
gömülmesini bildirmiþtir.
Hacý Ömer Lütfi’nin bütün zaman yanýnda olan ve en
çok sevdiði ihvanlarýndan Fafýz Fethi Efendi, Þeyhi Hacý
Ömer Lütfi’nin vefatýyla ilgili yazmýþ olduðu “Prizrenli
Hacý Ömer Lütfi Efendinin Tarihi Ýrtihali Þiirinde”
Raif VIRMİÇA
Kültür
Hacý Ömer Lütfi’nin
ölümünün ne zaman gerçekleþeceðine dair önceden
bildiðini þu mýsralarla dile getirmektedir.
Söyledi FETHÝ sýr iþin eliyle,
þeyhimiz gitti sararyi vahdete.
Göçmeden evvel yirmi gün tamam,
Söyledi tarihi bak kudrete.
Dert gamle söyledi tarihini,
Yusuf’i aldi Hüdayi cennete.
Tarih vefatý 25 teþrinievvel 1929
Arabî tarih 22 cemaziyülevvel 1348
Cuma günü defnolunmuþtur.
Rahmetullahi aleyhi.
Hacý Ömer kendine sadýk, gururlu ve onurluydu.
Yazýlmamýþ bir kurala göre Tanrý yolundan dönüp ve ne
kadar güvenceli ve insancýl olan baþka bir yola düþen
þeyh (siyasete) hiçbir zaman baðýþlanmayacaðýný biliyordu, bu yüzden tekkenin avlusunda gömülmeyi istememiþti dolayýsýyla Allah’ýn kulu olarak piþmanlýk ve
vicdan azabý çektiði için kendini bu çeþit cezalandýrmaya
yönlendiðine inanýlmaktadýr.
Hacý Ömer Lütfi’nin ölümü bütün müritlerini ve
Prizren halkýný üzmüþtü. En çokta müridi ve öðrencisi
olan Hafýz Fethi’yi üzmüþtü, çünkü Hafýz Fethi Þeyhi ve
öðretmeni olan Hacý Ömer Lütfi’yi babasýndan daha
fazla seviyordu. Þeyhine büyük sevdadandýr ki onun
ölümünden sonra büyük üzüntü duyan Fethi þeyh ve
öðretmenine çok sayýda þiirler yazmýþtýr. Metnin
devamýnda ilk defa burada yayýnlanmamýþ divanýndan þu
þiirini aktarmaya hacet gördük.
Her dem ki geçer yâdý azýnýn hatýrýmdan
Eþkým yerine kan dökülür didelerimden
Hicran ateþi yaktý beni külli külletti
Mecnun gibi daðda gezerim ol kederimden
Berk sanmayýnýz mülki semade gürünendir
Ahu þeririmdir çýkýyor hep ciðerimden
Dünya gözüme muzlim olup ayrý düþünce
Ol ruhi revan mürþidi can Þeyh Ömer’imden
FETHÝ nice þat ola bu gönül ruhi Revansýz
Sevmýþtým ani ben ziyade üst pederimden.
Hacý Ömer Lütfi Efendi, Türk edebiyatýnda geniþ yer
saðlayýp mührünü vuran bir þahsiyettir. XIX ve XX. asýrlarý birbirine baðlayan köprüde yaþayan bir þair olarak,
bütün eserleriyle yeter derecede tanýnmýþtýr. Estetik tarih
ve siyasi anlayýþý iþleyiþi, eserlerinde kuvvetlidir. Anlam
nitelikleri, dil telleri bakýmýndan kendisinden önce geçen
buralardaki þairler içinde Türk edebiyatýna yeni çaðdaþ
unsurlarýný taþýmýþtýr. Maalesef kendisinden sonra
muhtelif sebeplerle az yetiþen ihvanlarýnýn sadece az bir
bölümü üstatlarýnýn getirdiklerini sürdürebilmiþlerdir.
Hacý Ömer Lütfi’nin yetiþtirdiði âþýk ve ihvanlardan en
önemlisi Hafýz Ahmet Fethi Efendidir. Hacý Ömer Lütfi,
yazmýþ olduðu eserleriyle, halk eþitliði için büyük bir
savaþçý olduðu yanýnda, kardeþliði ve halka eðilmeyi
cesaretle savunur. Þiir verimliliðiyle bu topraklarda
yetiþen Türklerin içinde birinci sýrayý alýr.
Onun çok sayýda eserleri, birkaç çeþit el yazmada,
hatta kendi el yazmasýnda arþiv ve þahsi kütüphanelerde
bulunmaktadýr. Maalesef bütün bu el yazmalar bugüne
kadar bir araya toplanamamýþtýr ve yayýnlanmamýþtýr ki
bu Kosova Türk Edebiyatý için büyük bir kayýptýr. Hacý
Ömer Lütfi, Ýstanbul’daki medrese sýralarýnda bulunduðu
dönemde yazdýðý þiirlerinin birkaçýný orada çýkan Fen ve
Edep ve Tercüman-ý Hakikat gazetesinde yayýmladý.
Prizren’de bulunduðu zamanlarda Üsküp’te yayýmlanan
Hak, Top, Mücahide-i Milliye ve Sosyalist Fecri
gazetelerinde basýlmýþ, öteki el yazmalarýnýn bir bölümü
de çok daha geçlerde yayýmlanmýþtýr. (Devam edecek)
Kültür-Sanat
Perşembe, 29 Mayıs 2008
16
Eurovision’da zafer Rusya’nýn, Deli 7. oldu
S
53. Eurovision Þarký Yarýþmasý’nýn finalinde 272 puan toplayan Rusya birinci oldu.
Yarýþmaya Mor ve Ötesi’nin “Deli” isimli þarkýsýyla katýlan Türkiye ise 7. sýrayý aldý.
ýrbistan’nýn baþkenti Belgrad’da yapýlan 53.
Eurovision Þarký Yarýþmasý’nda birinciliði
Rusya kazandý. Dima Bilan, ‘Believe’ isimli
parçasýyla 272 puan topladý ve ilk sýrayý aldý. 2006
yýlýnda Yunanistan’ýn Baþkenti atina’da yapýlan yarýþmaya da katýlan Dima Bilan, ülkesine ilk Eurovision
birinciliðini getirdi. Rusya’yý, 230 puanla Ukrayna ve
218 puanla Yunanistan izledi. Türkiye’yi “Deli” adlý
þarkýyla temsil eden Mor ve Ötesi ise yarýþmada 138
puanla 7. oldu.
Sýrp televizyonu RTS’nin yönetimi altýnda yayýnlanan
53. Eurovision Þarký Yarýþmasýnýn finali, Avrupa’nýn
yaný sýra Ýspanyol resmi televizyon istasyonu TVE
tarafýndan kablodan ABD, Güney Amerika, Kuzey
Afrika, Avustralya, Japonya’dan da izlendi. Yarýþmayý
100 milyon kiþinin izlediði tahmin ediliyor.
Mor ve Ötesi: Çok iyi sonuç
53. Eurovision Þarký Yarýþmasýnda Türkiye’yi temsil
eden Mor ve Ötesi grubunun gitaristi Kerem Özyeðen,
yarýþmayý 7. olarak bitirmelerini “kendileri için çok iyi
bir sonuç” olarak nitelendirdi.
Kerem Özyeðen, “Yarýþmada komþu ülkelerin birbirini kollamasý eminim ki etkili oldu, ama yine de biz
birçok insana ulaþtýk ve kendi dilimizde iyi müzik
yapmaya çalýþan bir grubun bu renkli cümbüþ içinde
baþarýlý olduðunu gösterdik” diye konuþtu.
En çok dikkat çekenin Türkiye’ye 8 puan veren
Ýngiltere olduðunu belirten Özyeðen, Rus sanatçý
Dima Bilan’ýn birinci olmasý konusuyla ilgili olarak,
bunu “doðru bir sonuç” olarak görmediðini kaydederek, sözlerini þöyle sürdürdü: “Gerçek þu ki,
Eurovision’da en sevilmeyen karakter olarak görülüyordu, ama Ruslarýn Dünya Paten Þampiyonu Evgeni
Pluþenko’yu Dima’nýn basýn toplantýsýna getirmeleri
ve maddi açýdan büyük propaganda ve promosyon
yapmalarý muhakkak Rusya’nýn lehine oynadý. Bu
akýllý bir giriþimdi, ama benim için 1 numara deðil.
Bence 1 numara olmasý gereken ülke Ukrayna veya
Yunanistan’dý ve öyle de gözüküyordu.”
“Yarýþmayý 7. olarak bitirmemiz bizim için çok
iyi bir sonuç” diyen Özyeðen, beklemedikleri yerlerden Türkiye’ye puanlar geldiðini ifade ederek,
“Ancak Gürcistan ve Yunanistan’dan, promosyon
turu yaptýðýmýz ülkelerden puan gelmemesi beni
biraz þaþýrttý” dedi.
Yarýþmanýn baþýnda beklediklerinden daha iyi
puan topladýklarýný, ancak sonuna doðru gelen puanlarýn azaldýðýný belirten Özyeðen, “Eurovision
benim için en güzel olaylardan biri. Burada
geçirdiðimiz en güzel tecrübelerden biri, diðer ülkelerden müzisyenler, sahne iþçileri ve sanatçýlarla bir
araya gelmek ve deneyimi paylaþmak. Aslýnda farklý müzik türlerinin de ortak noktalarda nasýl buluþabildiðini gördük. Ön yargýlarýn aþýlmasý konusunda
iletiþimin ne kadar önemli bir faktör olduðunu da fark
ettik” dedi.
Eurovision Þarký Yarýþmasýna Türkiye’den katýlan
heyetin baþkaný Kürþat Özkök de, sýralamada ilk 7
ülke arasýnda yer alan Türkiye’nin, ev sahibi
Sýrbistan’ýn yaný sýra kendi dilinde þarký söyleyen tek
ülke olduðunu hatýrlattý. Özkök, “Bu anlamda biz
kendimizi baþarýlý olarak görüyoruz” dedi.
Harun Tekin Ve Burak Güven
“Deli” adlý þarkýyý seslendiren Mor ve Ötesi grubunun
diðer elemanlarý Harun Tekin ile Burak Güven ise
“Türkiye’ye iyi hisle döndüklerini” söylediler.
En Ýyi Yönetmen
ödülü Ceylan’ýn
61. Cannes Film Festivali’nde En Ýyi Yönetmen ödülünü Nuri Bilge
Ceylan aldý. Ceylan ödülünü kucaklarken, “Benim yalnýz ve güzel
ülkeme ithaf ediyorum” dedi. Ceylan, üçüncü kez Cannes’da ödül
alarak bir rekora da imza attý.
6
1. Cannes Film Festivali muhteþem bir
törenle sona erdi. Oscar’dan sonra
sinema dünyasýnýn en önemli ödülleri
kabul edilen Cannes’a üçüncü defa katýlan
Nuri Bilge Ceylan yine bir ödül almayý
baþardý. Ceylan’ýn “Üç Maymun” filmiyle
En Ýyi Yönetmen ödülünü aldýðý festivalde
Altýn Palmiye’ Fransýz yönetmen Laurent
Cantet “Entre les murs” isimli filmine gitti.
‘Üç Maymun’, Sean Penn’in baþkanlýðýný yaptýðý ve Sergio Castellitto, Natalie
Portman, Alfonso Cuaron, Apichatpong
Weerasethakul, Alexandra Maria Lara,
Marjane Satrapi, Rachid Bouchareb’den
oluþan jüri tarafýndan deðerlendirildi.
Ceylan’ýn rakipleri arasýnda Changeling
(Clint Eastwood), The Palermo Shooting
(Wim Wenders), Adoration (Atom Egoyan),
Che (Steven Steven Soderbergh) gibi güçlü
isimler vardý.
Jüri baþkaný Sean Penn’in anonsundan
sonra kürsüye gelen Ceylan, “Bu ödülü birisine ithaf etmek istiyorum... Yalnýz ve güzel
ülkem Türkiye’ye...” dedi.
Sonucun kendisini þaþýrttýðýný belirten
Ceylan, “Büyük onur duydum” diye konuþ-
Bu Eurovision’un yorucu geçtiðini kaydeden Tekin ve
Güven, “Kaliteli müzik ve þarký getirdik. Mutluyuz,
büyük tecrübe sahibi olduk. Önümüzdeki yýl
Eurovision’a katýlacak sanatçýlara kolay gelsin” dediler.
Önümüzdeki yýl Rusya’da yapýlacak Eurovision
Þarký Yarýþmasýnýn iki yarý final ve bir finalle
sonuçlanmasý bekleniyor. Türkiye önümüzdeki yýl
yine yarý finalde yarýþacak. Avrupa Yayýn Birliðinin
(EBU) yeni puanlama sisteminde yarý finalde yüksek
puan toplayabilecek ülkenin o ülkelerle ayný grupta
olmasý bu yýl olduðu gibi engellenecek. Önümüzdeki
yýl EBU’ya en çok para yatýrýmý yapan Ýngiltere,
Fransa, Ýspanya ve Almanya ile Belgrad’daki yarýþmayý kazanan Rusya doðrudan finalde yarýþacak.
tu ve “Üç Maymun”u festivalin yarýþma
bölümüne alan ve kendisini En Ýyi
Yönetmen seçen jüriye teþekkür etti.
Nuri Bilge Ceylan, 1995 yapýmý ‘Koza’
adlý ilk kýsa filmiyle Cannes’da yarýþmaya
seçilmiþti. 2003 yýlýnda ‘Uzak’ Jüri Büyük
Ödülü ile erkek oyuncu ve 2006’da ise
‘Ýklimler’ ile Cannes Film Festivali Büyük
Yarýþma bölümüne katýlýp Fipresci
Ödülü’nü kazandý.
Ceylan, ‘Üç Maymun’la üçüncü kez
Altýn Palmiye adayý olarak ve üçüncü kez
ödül alarak bir rekora imza attý.
Altýn Palmiye Cantet’nin
Dünyanýn en önemli film festivallerinden
biri olarak sinema sektörünün kalbinin attýðý
Cannes’da büyük ödül Altýn Palmiye’yi ise
Fransýz yönetmen Laurent Cantet “Entre les
murs” isimli filmi aldý. Fransa’ya kendi
ülkesinde tam 21 yýl sonra bir Altýn Palmiye
getiren film, Fransýz toplumunun eðitime
bakýþýný yansýtýyor. Altýn Palmiye ödülünü
Robert de Niro takdim etti.
Kim, hangi ödülü kazandý?
Altýn Palmiye’den sonra gelen büyük ödülü
ise bu yýl Ýtalyan yönetmen Mateo
Garrone’nýn “Gomorrah” isimli filmi aldý.
- En Ýyi Senaryo ödülünü Jean Pierre Luc
Dardenne’nin “Le Silence de Lorna” isimli
filmi kazandý. Ödülü, geçen yýl bu ödülü
kazanan yönetmen Fatin Akýn takdim etti.
- En Ýyi Erkek Oyuncu ödülü, yönetmen
Steven Soderbergh’in “’Che” filmindeki
rolüyle Benicio del Toro’ya verildi. Ödülü,
del Toro’ya ünlü Fransýz oyuncu Valerie
Lemercier verdi.
- En Ýyi Kadýn Oyuncu ödülünü, Walter
Salles’in yönettiði “Linha de Passe” isimli
filmdeki rolüyle Sandra Corbeloni kazandý.
Ödülü Fransýz oyuncu Jean Reno anons etti,
ancak Corbeloni bebeðini yeni kaybettiði
için törene katýlamadý. Jüri ödülünü, Paolo
Sorrentino’nun “Il Divo” isimli filmi aldý.
Festivalde, Altýn Kamera ödülünü “Hunger”
filmindeki baþarýsýyla Steve McQueen
alýrken, en iyi kýsa metrajlý filmin ödülünü
ise “Megatron” Marian Crisan kazandý.22
filmin Altýn Palmiye için yarýþtýðý 61.
Cannes Film Festivali’nde Catherine
Deneuve ile Clint Esatwood’a da özel ödül
verildi. Fransýz oyuncu Edouard Baer’in
sunduðu ödül törenini, dünyanýn bir çok
ülkesinde televizyon kanallarý canlý yayýnladý. 61. Uluslararasý Cannes Film Festivali,
Barry Levinson’un yönettiði kara mizah
“What Just Happened” isimli filmin gösterisi ile sona erdi.
Üç Maymun
Türkiye’den ana yapýmcýlýðý Zeyno FilmZeynep Özbatur tarafýndan gerçekleþtirilen
film, Türkiye-Fransa-Ýtalya ortak yapýmý
olarak gerçekleþti.Baþrollerinde Yavuz
Bingöl, Hatice Aslan, Ahmet Rýfat Sungar
ve Ercan Kesal’ýn yer aldýðý filmin
senaryosu Ebru Ceylan, Ercan Kesal ve
Nuri Bilge Ceylan tarafýndan yazýldý.
Çekimleri ise üç ay sürdü.
Küçük zaaflarýn büyük yalanlara dönüþerek
parçaladýðý bir ailenin gerçeði örtbas ederek
her þeye raðmen bir arada kalma çabasý.
Altýndan kalkamayacaðý acýlara ya da
sorumluluklara maruz kalmamak adýna
gerçeði bilmek istememek, onu görmemek,
duymamak, hakkýnda konuþmamak ya da
günümüz tabiriyle “Üç Maymun”u oynamak, onun varolduðu gerçeðini ortadan
kaldýrýr mý?
Ta n ı t ı m
CEM TOPSAKAL ve Bedrettin KORO (2007)
KOSOVA’DA YAÞAYAN TÜRKÇE EÐÝTÝM, Prizren:
Bay Yayýnlarý, 192 sf., ISBN: 978-9951-514-00-2.
17
Perşembe, 29 Mayıs 2008
C
Doç. Dr. S. Dilek YALÇIN-ÇELÝK*
em Topsakal ve Bedrettin Koro’nun
Kosova’da Yaþayan Türkçe Eðitim adlý
kitabý, 2007 yýlýnda, Prizren’de, Bay
(Balkan Aydýnlarý ve Yazarlarý) yayýnlarý tarafýndan basýlmýþtýr. Kitap büyük boy, 192 sayfadan
oluþmaktadýr.
Yazarlarýmýzdan Cem Topsakal, 1968 yýlýnda
Amasya’da doðmuþtur. 1989 yýlýnda, Ýstanbul
Üniversitesi, Hukuk Fakültesi’nde lisans programýný tamamladýktan sonra 1997 yýlýnda Van
Yüzüncü Yýl Üniversitesi, Sosyal Bilimler
Enstitüsü’ne baðlý olan Eðitim Yönetimi ve
Denetimi alanýnda yüksek lisans programýný,
2003 yýlýnda da Marmara Üniversitesi Eðitim
Bilimleri Enstitüsü’nde Eðitim Bilimleri doktora
programýný bitirmiþtir. Kendisi 2004 yýlýndan
itibaren üç yýl süre ile Priþtine Üniversitesi,
Prizren Eðitim Fakültesi, Türkçe Sýnýf Öðretmenliði Bölümünde öðretim üyesi olarak
çalýþmýþtýr. Þu anda Van Yüzüncü Yýl Üniversitesi, Eðitim Fakültesi’nde öðretim üyesi olarak
görevine devam etmektedir.
Kitabýn diðer yazarý Bedrettin Koro, 1947
yýlýnda Prizren’de doðmuþtur. Priþtine Üniversitesi, Felsefe Fakültesi Tarih Bölümü’nde 1976
yýlýnda lisans, 1984 yýlýnda da yüksek lisans programýný tamamlamýþtýr. 1971-1983 yýllarý arasýnda Prizren’de öðretmen olarak çalýþan Bedrettin
Koro, 1983 yýlýnda Prizren Pedagoji
Kurumu’nda Türk eðitimi sorunlarý konusunda
danýþman olmuþ, 1992 yýlýnda Eðitim
Bakanlýðýna baðlý olarak tarih dersi müfettiþliklerinde bulunmuþtur. Kendisi, 2001 yýlýndan
itibaren Kosova Eðitim Bilim ve Taknoloji
Bakanlýðý’na baðlý olan Prizren Eðitim
Dairesi’nde, Türk topluluðu eðitim uzmaný
olarak görevine devam etmektedir. Ayný zamanda Priþtine Üniversitesi, Prizren Eðitim
Fakültesi, Türkçe Sýnýf Öðretmenliði Bölümü’ne
konuk öðretim üyesi olarak dersler vermekte,
ders kitaplarý ve bilimsel yayýnlar hazýrlamaktadýr.
Kosova’da Yaþayan Türkçe Eðitim adlý
kitap, görüldüðü gibi alanýnda uzman ve deneyim sahibi iki kiþinin ortak birikimleri sonucu
ortaya çýkmýþtýr. Kitap, Kosova’da eðitim öðretim konusunda önemli bilgiler içeren, boþluklarý
dolduran bir nitelik taþýmaktadýr. Bununla birlikte þu gerçekliðe dikkat çekilmelidir. Kosova’daki
Türkçe eðitim öðretim konusu, daha önceki
dönemlerde de çeþitli yazarlar ve uzmanlar
tarafýndan ele alýnmýþtýr. Nevzet Hüdaverdi’nin
Priþtine’de Türkçe Eðitim adlý kitap boyutundaki
çalýþmasý bir yana, Prof. Dr. Nimetullah
Hafýz’ýn, Doç. Dr. Dilek Yalçýn Çelik’in, Yard.
Doç. Dr. Cevdet Þanlý’nýn, Yard. Doç. Dr. Cem
Topsakal’ýn ve yine Bilim Uzmaný Bedrettin
Koro’nun Kosova’daki Türkçe eðitimi ve öðretimi üzerine yayýnlanmýþ makaleleri bulunmaktadýr. Hal böyle ise de, gerek kitap, gerekse
makaleler, Kosova’daki Türkçe eðitimi bütünü
ile ele alamamakta, konu bir þekilde sýnýrlandýrýlarak iþlenmektedir. Örneðin Nevzat
Hüdaverdi, sadece Priþtine’deki Türkçe eðitim
konusu üzerinde dururken, makaleler, yüksek
eðitim programlarý eðitim stratejileri üzerinde
yoðunlaþmaktadýr. Dolayýsýyla Kosova’da
Yaþayan Türkçe Eðitim adlý kitabýn, Kosova
“genel eðitim sistemini ve bu sistem içerisindeki
Türkçe eðitim ve öðretimin yerini belirleme”
gayreti ile, kitap boyutunda ve yoðunluðunda
yazýlmýþ olmasý önemlidir. Bütüncül bir perspektiften Kosova eðitim sistemi ve Türkçe eðitimin
çok yönlü bakýþ açýsý ile irdelenmesi, bunun bilimsel bir metotla iþlenmesi yönüyle bir ilki
baþarmasý da dile getirilmesi gereken bir
konudur.
Kosova’da Yaþayan Türkçe Eðitim adlý
kitap, “Önsöz”, “Tablo, Þema, Grafik Listeleri”,
“Giriþ” ve “Kaynakça” dýþýnda on bir bölümden
oluþmaktadýr. Birinci bölüm “Kosova’da Türkçe
Eðitim ve Öðretime Bir Bakýþ”, ikinci bölüm
“Kosova Eðitim Yöntemi”, üçüncü bölüm
“Kosova Eðitim Sistemi ve Eðitim Ýstatistikleri”,
dördüncü bölüm “Kosova Türk Cumhuriyetleri
ile Türk ve Akraba Topluluklarýndan Öðrenci
Getirme Projesi”, beþinci bölüm “Eðitim Plan ve
Programlarý”, altýncý bölüm “Ders Kitaplarý ve
Yardýmcý Araç Gereçler”, yedinci bölüm
“Kosova’da Türkçe Ýlk, Orta ve Yüksek Öðretimde Kadro Durumu ve Öðretmen
Yetiþtirmenin Önemi”, sekizinci bölüm
“Kosova’da Türkçe Eðitim Öðretiminde Öðretmenlerin Hizmetiçi Eðitimi”, dokuzuncu bölüm
“Kosova Türk Toplumu Kurum, Kuruluþ ve
Üyelerinin Türkçe Eðitim Sorunlarýna Yaklaþýmý
ve Çözüm Önerileri”, onuncu bölüm
“Kosova’da Eðitimin On Yýllýk Stratejisi” ve on
birinci bölüm “Kosova’da Türkçe Eðitim-Öðretimin Geleceði” baþlýklarýný taþýmaktadýr.
“Önsöz” kýsmýnda, çalýþmasýnýn genel plâný,
çerçevesi ve sýnýrlarý hakkýnda bilgi verilmektedir.
“Kosova’da Türkçe Eðitim ve Öðretime Bir
Bakýþ” baþlýðýný taþýyan birinci bölümde,
Kosova’daki Türkçe eðitim ve öðretimin tarihsel
bir perspektiften ele alýndýðý görülür. Bu bölüm,
üç alt baþlýk halinde düzenlenmiþtir. 1455-1912
yýllarýný kapsayan “Osmanlý Dönemi”, 19121945 ve ya 1951 yýllarýný kapsayan
“Yugoslavya
Krallýðý Dönemi” ve
1951-1999 yýllarýný
kapsayan “Sosyalist
Yugoslavya
Dönemi”. Bölüm,
kitabýn ileriki sayfalarýnda, bölgedeki
eðitim ve öðretimin
yapýsýný veren ince
detaylara geçilmeden önce, okurunu,
tarihsel bir bilgi ile
donatmakta, onun
konu hakkýnda
birikim ve bilgi
sahibi olmasýna yardýmcý olmaktadýr. Geneli ve
bütünü kavrayan okur, Kosova’da Türkçe eðitim
ve öðretimin hangi dönemlerde, nasýl bir geliþim
sergilemiþ olduðunu kavramaktadýr. Diðer yandan burada iþlenen konu baþlýklarý, tarihsel perspektif ve bilgi, araþtýrmacýlar için esin kaynaðý
olabilmektedir. Bu konular, eðitim bilimcileri
dýþýnda tarih, edebiyat, sosyoloji, antropoloji gibi
alanlarda çalýþanlarýn farklý bakýþ açýlarý ile
yeniden ele alarak yorumlayabilecekleri, zenginlik katacaklarý konular olmaktadýr.
Ýkinci bölüm, “Kosova Eðitim Yöntemi”
baþlýðýný taþýmaktadýr. Kosova’ya, NATO’nun
1999 yýlýnda müdahalesinden sonra eðitim yönetiminde ve sisteminde deðiþmeler olmuþtur. Bu
deðiþimler ve Kosova’da eðitim konusu, 19992007 yýllarýný kapsayan dönem ile sýnýrlandýrýlmýþ, en yeni bilgiler ýþýðýnda, bu son
dönem eðitim ve öðretimi tartýþmaya açýlmýþtýr.
“Kosova Eðitim Sistemi ve Eðitim Ýstatistikleri” baþlýðýný taþýyan üçüncü bölümde, 2002
yýlýnda Kosova Eðitim Bilim ve Teknoloji
Bakanlýðý’nýn yeniden düzenleyerek kurduðu
eðitim yapýsý göz önünde bulundurularak, eðitim
kurumlarý istatistiki bilgilerle deðerlendirilmektedir. Buna göre, okul öncesi eðitim, ilkokul ve
alt orta öðretim, üst orta öðretim, özel eðitim,
yüksek öðretim kurumlarý tek tek verilmiþ,
öðrenci (kýz, erkek), öðretmen ve öðretim üyesi
profili çýkartýlmýþ, mezunlarýn durumlarý veriler
ýþýðýnda belirlenmiþ, özel eðitime tabi kiþilerin
sayýlarý ve durumlarý sergilenmiþtir.
“Kosova Türk Cumhuriyetleri ile Türk ve
Akraba Topluluklarýndan Öðrenci Getirme
Projesi”, baþlýðýný taþýyan dördüncü bölümde,
Türkiye Cumhuriyeti’nin Türk ve Akraba topluluklarýnýn eðitim düzeyini arttýrmak, yetiþmiþ
insan gücü gereksinimini karþýlamaya yardýmcý
olmak, Türk dostu yeni bir nesil geliþtirmek
amacýyla baþlattýðý bir yüksek öðretim projesinden söz edilmektedir. Bu projeye göre, Türkiye
Cumhuriyeti, 1992-1993 eðitim öðretim döneminden itibaren günümüze kadar Türk
Cumhuriyetleri ile Türk ve Akraba
Topluluklarýnýn seçtiði öðrencilere devlet bursu
tahsis ederek Türkiye Üniversitelerinde yüksek
öðrenim imkaný saðlamaktadýr. Kitabýn bu
bölümünde, kýsa adýyla “Büyük Öðrenci Projesi”
kapsamýnda Kosova’dan Türkiye’ye gidecek
öðrencilerin seçimi, devlet burslusu öðrencilerin
sayýsý, öðrencilerin branþlarýna göre daðýlýmlarý,
mezuniyet ve baþarý durumlarý istatistiki bilgiler
ýþýðýnda verilmiþ ve bölüm sonunda bir tartýþma
kýsmý oluþturulmuþtur. Tartýþma bölümü önemlidir. “Büyük Öðrenci Projesi” kapsamýnda
Kosova’dan Türkiye’ye gidecek öðrencilerin
durumu, Kosova’ya döndükten sonraki sonuçlarý
deðerlendirilirken verilen öneriler okurlar
tarafýndan dikkate alýnmalýdýr.
Beþinci bölüm, bilindiði gibi, “Eðitim Plan
ve Programlarý” baþlýðýný taþýr. Burada, Kosova
eðitim programlarýnýn hangi ilkeler üzerine
kurulu olduðu, programlarýn anahtar þemalarý,
program konularýnýn yeni eðitim boyutlarý
çerçevesindeki durumu, program alanlarý ve
ilgili dersler, Kosova’da 2001 yýlýndan itibaren
geçerli olan yeni müfredat çerçevesi gibi temel
konular iþlenmiþ, açýklamalar yapýlmýþ, örnekler
verilmiþ, istatistiki bilgiler sunulmuþtur.
“Ders Kitaplarý ve Yardýmcý Araç Gereçler”
konusunun iþlendiði altýncý bölümde, öncelikle
tartýþýlan konu ders kitaplarýnýn durumudur.
Savaþ sonrasýnda, 2005 yýlýna kadar Türkçe ders
kitaplarýnýn yayýnlanamadýðý Kosova’da bu tarihten sonraki geliþmeler anlatýlýr. Özgün tarzda
yazýlmýþ olan Türkçe, tarih, resim ve müzik ders
kitaplarý, Türk öðretmenleri tarafýndan Türk dili,
tarihi ve kültürüne uygun olarak hazýrlanmaktadýr. Diðer ders kitaplarý Arnavutça’dan tercüme
edilmektedir. Kosova’da Türkçe eðitim konusunda ders kitabý yazýmý aþamasýnda da özel
komisyonlar kurulmuþ, hâlâ eksiklikler bulunmasýna raðmen bu alanda önemli adýmlar
atýlmýþtýr. Kosova’da eðitim ve öðretimde
yardýmcý araç ve gereçlerin ekonomik nedenlerden ötürü basýlamadýðý gerçeði gözler önüne serilmiþtir.
Yedinci bölüm “Kosova’da Türkçe Ýlk, Orta
ve Yüksek Öðretimde Kadro Durumu ve Öðretmen Yetiþtirmenin Önemi” baþlýðýný taþýmaktadýr. Türkler, Kosova Geçici Yönetimi Anayasal
Çerçevesi gereðince, Kosova ilk ve orta öðretim
yasasý ve Kosova yüksek öðretim yasasý hükmünce Kosova’da eðitim ve öðretimin her
kademesinde anadilinde öðrenim görme hakkýna
sahiptir. Bu gerçeklikten yola çýkan
yazarlarýmýz, 2005-2006 eðitim öðretim yýlýndan
itibaren Kosova’da dört kent ve iki köyde
Türkçe eðitim ve öðretim yapýlmýþtýr. Bu altý
yerleþim bölgesinde yer alan öðretim kurumlarýndaki öðretmen kadrosu, öðretim üyelerinin
sayýsý ve unvanlarý, öðretmen yetiþtirme
gereksinimi, öðretim kurumlarýndaki kalifiyeli
ve kalifiyesiz derslerin durumu, Türkçe öðretimde görev yapan öðretmenlerin branþlarý, yaþ
gruplarý, ihtiyaç duyulan kadrolar ve öðretmenlikle ilgili kontenjanlar gibi meseleler tek tek
sergilenmiþ, sonuç ve öneriler sunulmuþtur.
Sekizinci bölümde, “Kosova’da Türkçe
Eðitim Öðretiminde Öðretmenlerin Hizmetiçi
Eðitimi” anlatýlmaktadýr. Öðretmenlerin meslek
yaþamlarý boyunca zaman zaman performans ve
yeterliklerini arttýrmak ve meslekî bilgi ve
becerilerini geliþtirmek amacýyla hizmetiçi
eðitim adýyla düzenlenen etkinliklerin
Kosova’daki durumu, 2000 yýlýndan itibaren
kitapta yer almaktadýr. Bu bölümde, hizmetiçi
etkinlik ve seminerlerin ne zaman, nerede
yapýldýðý, kaç öðretmenin katýldýðý, hizmetiçi
eðitimin hangi konularý kapsadýðý gibi meselelere açýklýk getirilmiþ, sorun ve çözüm önerileri sunulmuþtur.
Dokuzuncu bölüm, “Kosova Türk Toplumu
Kurum, Kuruluþ ve Üyelerinin Türkçe Eðitim
Sorunlarýna Yaklaþýmý ve Çözüm Önerileri”
konusuna ayrýlmýþtýr. Bilindiði gibi 1999 yýlýnda,
NATO’nun Kosova’ya müdahalesi ile baþlayan
yeni dönem içerisinde, bölgede, eðitim sorunlarýna yeni yaklaþým ve öneri biçimleri ortaya
çýkmaya baþlamýþtýr. Bu amaçla, kitabýn bu
bölümünde, 1999-2006 yýllarý arasýnda Türkçe
eðitim konusunda ortaya problemlerin
sergilendiði görülmektedir. “Kosova Türk Öðretmenler Derneði’nin Prizren UNMIK Valisi’nden
istekleri”, “Türk Demokratik Birliði Partisi’nin
Priþtine Üniversitesi Rektörlüðü’nden istemleri”,
“Türk Demokratik Birliði Partisi
Milletvekillerinin UNMIK Eðitim ve Bilim
Bölüm Baþkanýndan Ýstekleri” þeklinde sýralanan
açýklamalar dikkat çekicidir. Yine eðitim sorunlarý ve çözümleri için Kosova eðitim kurultaylarýnýn düzenlenmesi ve bunlarýn dile getirilmesi,
istekler, varýlan ya da ulaþýlamayan hedeflerin
anlatýldýðý bu bölüm, bence kitabýn deðerli ve
önemli kýsýmlarýndan birisidir.
Onuncu bölüm, “Kosova’da Eðitimin On
Yýllýk Stratejisi” ve on birinci bölüm
“Kosova’da Türkçe Eðitim-Öðretimin Geleceði”
baþlýklarýný taþýmaktadýr. Onuncu bölüm açýklamalar ile deðerlendirmeleri bir arada sunarken
on birinci bölümde istatistikler, tablo ve þemalar
ile Kosova’nýn gelecekteki eðitimi konusunda
beklentilerinin açýklandýðý görülmektedir.
Kitap, zengin ve yeterli bir kaynakçaya
sahiptir. Bu, çalýþmanýn hazýrlanmasý aþamasýnda
yazarlarýnýn birikimlerini yaptýklarý ön hazýrlýk
çalýþmalarý ile destekledikleri anlamýna gelmektedir.
Sonuç olarak þu denilebilir. Kosova’da Türkçe
eðitim, kýsa bir süre sekteye uðramýþ olsa da,
yaklaþýk altý yüz yýllýk bir geçmiþe sahiptir.
Kosova’da Yaþayan Türkçe Eðitim adlý kitap, bu
tarihsel süreci göz önüne alarak Kosova’daki
Türkçe eðitimi çok yönlü irdelemeyi amaç edinmiþtir. Bunun için eðitim kurumlarý, öðretmenler, öðrenciler, ders araç ve gereçleri ile eðitim
mekanlarý, eðitim sorunlarý gibi temel konular
bilimsel bakýþ açýsý ile ele alýnmýþtýr. Kitap,
konuyu sunuþ biçiminin yaný sýra, uyguladýðý
bilimsel yöntem ile de önemli bir örnek olmuþtur. Eðitim kuramlarý, tarihsel geliþim süreci ve
tarihî eleþtiri metodu, sentez ve analiz metotlarý,
genelden özele ya da özelden genele ulaþma,
istatistiki verileri kullanma ve tablolar yolu ile
açýklamalarý destekleme gibi birçok metodu
bünyesinde barýndýrmaktadýr. Bu yönüyle
Kosova’da Türkçe eðitim ve öðretim konusunda
anlatýlanlar kadar anlatým biçiminde de baþarýya
ulaþmýþ bir ilk durumundadýr.
* , Hacettepe Üniversitesi, Edebiyat
Fakültesi, Türk Dili ve Edebiyatý
Bölümü Öðretim Üyesi, Ankara,
Türkiye
Sağlık
Ç
Perşembe, 29 Mayıs 2008
En iyi doðal ilaç, balýk
18
Balýk ve diðer su ürünlerinden haftada üç kez düzenli þekilde tüketmenin,
vücudun tüm gereksinimini karþýladýðý belirtildi.
anakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ)
Su Ürünleri Fakültesi Avlama ve Ýþleme
Teknolojisi Bölümü Öðretim Üyesi Yrd. Doç.
Dr. Nermin Berik, balýk ve diðer deniz ürünlerinin,
insanlýk tarihi boyunca baþlýca besin kaynaklarýndan
olduðunu, insanlarýn yerleþik düzene geçmeden önce
bile kolay elde edilebildiði için balýk ve diðer deniz
ürünlerinin en çok tüketilen besinler arasýnda yer
aldýðýný belirtti.
Su ürünlerinin besin bileþimleri bakýmýndan
insanýn gereksinim duyabileceði tüm maddeleri
içerdiðini bildiren Yrd. Doç. Dr. Berik, bu
“muhteþem maddeleri” alan ve hareketli bir yaþam
süren insanýn saðlam bir zihin ve vücuda sahip olacaðýný söyledi.
Yrd. Doç. Dr. Berik, su ürünlerinin gýda olarak iyi
ve kaliteli protein kaynaklarý arasýnda yer aldýðýný,
yüzde 18-25 oranýnda protein içerdiðini belirterek,
“Su ürünlerinin içerdiði protein biyolojik olarak
deðerlidir ve her besindeki protein içeriðinde bulunmayan insan için elzem amino asitleri ideal oranlarda
içerir” dedi.
A, K ve D vitamini deposu
Balýk etinin, kemik geliþiminde, gözün farklý ýþýklara
uyum saðlamasý ve görebilmesinde, vücudun baðýþýklýk sisteminin güçlendirilmesinde önemli rolü olan A
vitamini; kalsiyumun kemiklere yerleþmesi, kemik
saðlýðý ve geliþiminde görevli olan D vitamini ve
özellikle kanýn akýþkanlýðýnda görevli K vitamini
bakýmýndan oldukça zengin olduðunu belirten Yrd.
Doç. Dr. Nermin Berik, þunlarý söyledi:
“Haftada üç kez düzenli balýk ve diðer su ürünlerinden tüketme vücudun tüm gereksinimi karþýlýyor,
her gün tüketmenin ise bir zararý olmuyor. Balýk
etinin yað içeriðini temel olarak uzun zincirli çoklu
doymamýþ yað asitleri oluþturur. Bu yað asitleri göz
saðlýðý, kanýn akýþkanlýðý, beyin fonksiyonlarý, kalp
krizi, kalp damar hastalýklarý, damar sertliði, depresyon, migren, eklem romatizmalarý, þeker hastalýðý,
yüksek kolesterol ve tansiyon ile kanser gibi pek çok
hastalýktan korunmada önemli saðlýk etkilerine sahiptir.”
“Halk saðlýðýný koruyacak doðal ilaç”
Yrd. Doç. Dr. Nermin Berik, söz konusu olumlu etkilerinin saðlanabilmesi için haftada en az 300 gram
yaðlý balýk tüketiminin önerildiðini, uzmanlarýn
hamilelik ve emzirme döneminde olan kadýnlarýn
anne ve çocuk saðlýðý açýsýndan haftada en az 3-4 kez
balýk tüketmesi gerektiðine iþaret ettiðini kaydetti.
Halk saðlýðýný koruyacak baþlýca doðal ilacýn su
ürünleri olduðunu vurgulayan Berik, bu ürünlerin
bebeklerden, yaþlýlara, hastalardan, sporculara,
hamilelerden kýsýrlýk tedavisi görenlere kadar
herkesin sofrasýnda yer alabilecek koruyucu ve
destekleyici ender gýdalar arasýnda bulunduðunu
söyledi.
Kansere karþý gýda rehberi
O
DTÜ Gýda Mühendisliði Bölümü
öðretim görevlisi Dr. Uður
Göðüþ’ün, son yýllarda dünya
genelinde görülme sýklýðý artan çeþitli
kanser türlerinden korunma ve tedavi
sürecinde tüketilmesi faydalý olan besinlerle ilgili “Kansere Karþý Gýda Rehberi”
isimli kitabý çýktý. Dr. Uður Göðüþ,
Pehlivan Yayýnlarýndan piyasaya sürülen
kitabýnda, kansere doðrudan etkisi olan
gýdalar, beslenme türünün kanserle iliþkisi,
seçilecek gýdalarýn tüketilmesi ile kanserden korunma yollarý ve tedavi sürecinde
hangi yiyeceklerin tüketilmesi gerektiði
gibi birçok konuya açýklýk getiriyor.
Araþtýrmalara göre, kanser vakalarýnýn
yüzde 65’inin doðrudan alýnan gýdalarla ve
beslenme tipine baðlý geliþtiðini belirten
Göðüþ, bunlarla birlikte sigara ve alkol
tüketimi ile hareketsiz yaþam biçiminin
benimsenmesinin bu oraný yüzde 85’e
çýkardýðýný bildirdi.
Kanserden korunmada ve zararlý oksidanlarýn dýþarý atýlmasý için antioksidan tabletlerin kullanýlmasý ya da bundan zengin
asidik ve narenciye meyvelerin tüketilmesini öneren Göðüþ, antioksidan kullanýlýrken
B ve C vitaminlerinin tercih edilmesini,
karaciðer ve böbrekte yaðlanmaya neden
olduðu için A ve E vitaminlerinden uzak
durulmasýný öneriyor.
Kansere yakalanmadaki risk
faktörleri
Göðüþ, hareketsiz yaþam biçimi, sigara ve
alkol tüketimi, yaðlý kýrmýzý et ve et ürünleri, yaðlý kanatlý et ve et ürünlerinin
yenilmesi, fazla yaðlý gýda tüketimi, unlu
mamullerin alýnmasý, yemeklerde fazla tuz
kullanýlmasý, sebze, meyve, baklagil, su ve
tam buðday gýdalarýnýn tüketimine önem
verilmemesinin kansere yakalanma riskini
artýrdýðýný belirtti.
Kansere karþý mücadelede baðýþýklýk sisteminin kuvvetli olmasýnýn en önemli silah
olduðuna dikkati çeken Göðüþ, baðýþýklýk
sisteminin güçlenmesi için bol antioksidan
alýnmasý gerektiðini vurguladý.
Soya proteinleri ve lifli gýdalarýn kansere
etkisi
Göðüþ’ün, kitabýnda yer verdiði bilgilere
göre, soya fasulyesi ve soyalý ürünlerde
bulunan soya proteinler, hayvansal proteinlerin kalitesine yakýn bitkisel protein
grubunu oluþturuyor ve içindeki “daidzein”
ve “genistein” maddeleri özellikle prostat
ve göðüs kanseri riskini azaltýyor, kontrol
altýna alýyor.
Brokoli, karnabahar, beyaz lahana gibi iç
içe yapraklý, dallý ve köklü sebzeler de
içindeki “isotiyonat” adlý maddenin etkisiyle kanser oluþumunu engelliyor. Bu
madde, en çok brokolide bulunuyor.
Kansere karþý korunmada, sebze ve
meyvelerin, kabuk, zar, sap, çekirdek gibi
sindirilmeyen kýsýmlarýný oluþturan lifli
gýdalar tüketilmeli...
Kansere karþý korunmada, sebze ve
meyvelerin, kabuk, zar, sap, çekirdek gibi
sindirilmeyen kýsýmlarýný oluþturan lifli
gýdalarýn tüketilmesi gerekiyor. Bu nedenle
özellikle mide ve baðýrsak kanserinden
korunmak için patates kýzartýrken kabuklarýnýn soyulmamasý, elma, þeftali,
domatesin kabuklu tüketilmesi öneriliyor.
Çünkü, lifler sayesinde kanserojen maddelerin baðýrsaklardan emilerek kana karýþmasý ve diðer organlarda kanser oluþturma
riski azalýyor.
Bitkisel yaðlarýn kýzartmalarda çok az ve
bir kez kullanýlmasý, ayrýca sucuk, salam
ve ýzgara yapýlan gýdalarýn sýk
tüketilmemesi gerekiyor.
Ýçerdiði Omega 3 yað asitleri dolayýsýyla
kansere karþý koruyucu olan balýk
tüketilmesi, günde 8-10 adedi geçmeyecek
þekilde kabuklu yemiþ yenilmesi, havuç,
domates, soðan, sarýmsak, kereviz, enginar
ve semizotunun mutfakta bol kullanýlmasý,
sütsüz bitter çikolata tüketilmesi ve sentetik östrojen haplarý yerine soya ve soyalý
ürünlerdeki bitkisel östrojenlerin tercih
edilmesi, hazýr turþu, ekmek, kek ve çorba
gibi gýdalardan uzak durulmasý, un, tuz ve
þekerin olabildiðince az tüketilmesi öner-
iliyor.
Özellikle enginar ve kereviz, kandaki
kolesterolün fazlasýný safra asidine
dönüþtürerek, kolesterolün dengede tutulmasýný saðlýyor, damar kireçlenmesine
karþý koruyor, proteinlerin kan, kemik, hormon, sinir ve hücre yapýmýnda daha rahat
kullanýlmasýný saðlýyor, kandaki yað ile
toksiklerin dýþký ile atýlýmýnýný saðlayarak
kansere yakalanma riskini azaltýyor.
Et ve et ürünlerinin 65-70 dereceden fazla
ýsý düzeyinde piþirilmemesi, bu ürünlerin
sýnýrlý tüketilmesi, aþýrý yaðlý yemeklerden
uzak durulmasý gerekiyor.
Güçlü bir antioksidan olan C vitamini
içeren meyve ve sebzelerin her gün düzenli
olarak tüketilmesi öneriliyor. Özellikle
gýdanýn ekþilik ve sululuk oraný arttýkça C
vitamini oranýnýn da arttýðýna dikkat çekiliyor. Ancak bu besinler tüketilirken
doðrama, parçalama, ýsýtma, ýzgara ve
haþlama sýrasýnda vitamin deðerinin
azaldýðý belirtilerek, mümkün olduðunca
iþlem görmeden taze tüketilmesi tavsiye
ediliyor.
Prostat ve mide kanserlerine yakalanma
riskini düþürmede özellikle yeþil ve sarý
renkte olan portakal, limon, muz, þeftali,
kayýsý, brokoli, ýspanak, maydanoz, semiz
otu gibi gýdalarýn tüketilmesi gerekiyor.
Mantarlarýn da kansere karþý koruyucu etkisi olduðu, baðýþýklýk sistemini
kuvvetlendirdiði ifade ediliyor.
Ahududunun da kansere yakalanma riskini
azalttýðý, özellikle siyah ahududunun
yemek borusu kanserine yakalanma riskini
düþürdüðü, tümör oluþumundan itibaren de
tümörün geliþimini yavaþlattýðý belirtiliyor.
Birçok ülkede sýk tüketilen yosunun da
hücrelere kanserojen madde giriþini
engelleme özelliðine sahip olduðu, yer
elmasýnýn da hücre içine toksik giriþini
önlediði, bu nedenle mevsiminde bu tür
gýdalarýn tüketilmesi gerektiði tavsiye
ediliyor.
Fazla demir alýmý risk faktörü
Normal þartlarda kan hücrelerinin çoðal-
Kanser vakalarýnýn yüzde 65’inin
doðrudan alýnan gýdalarla ve
beslenme tipine baðlý olarak
geliþtiðini belirten Dr. Uður
Göðüþ, “Bunlarla birlikte sigara
ve alkol tüketimi, hareketsiz
yaþam biçiminin benimsenmesi
halinde bu oran yüzde 85’e
çýkýyor” dedi.
malarý ve kan yapýmý için demir yönünden
zengin gýdalarýn tüketilmesinin önemli
olduðu, ýspanakta ve pek çok bitkisel gýdada bulunan demirin, “kaliteli” demir
olmadýðý, kýrmýzý et, balýk, kanatlý etleri ile
yumurtada bulunan demirin ise
“sindirilebilir, kana karýþabilir” özellikli ve
yüksek oranlý olduðu belirtiliyor.
Araþtýrmalara göre, kandaki fazla miktardaki demir içeriði ile kanser arasýnda sýký iliþki bulunuyor. Özellikle baðýþýklýk sistemi
zayýf, genetik olarak kansere yatkýn
bireyler, ihtiyacýndan fazla demiri, et ve et
ürünleri ile vücutlarýna aldýklarýnda kansere
yakalanma riski artýyor. Bu nedenle,
kansere yakalanma riski genetik nedenlerle
yüksek olan bireylerin özellikle demir
yönünden kan testlerini düzenli yaptýrmalarý öneriliyor.
Kansere karþý mücadeledeki ilk adým ise
karaciðer saðlýðýnýn korunmasýndan geçiyor. Vücuda zararlý ürünler ve mikroplar,
karaciðerde etkisiz hale getirildiði için
karaciðer tahrip oluyor ve baðýþýklýk sistemi zayýflýyor. Bu nedenle karaciðere zarar
verebilecek gýdalardan uzak durulmasý
gerekiyor.
19
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Gençlik
DOSTLUÐA DAÝR..
Kýrlangýcýn biri, bir adama aþýk olmuþ.
Pencerenin önüne konmuþ, bütün
cesaretini toplamýþ, röfleli tüylerini
kabartmýþ, güzel durduðuna ikna
olduktan sonra, küçük sevimli
gagasýyla cama vurmuþ. Týk.....
Týk......Týk....
Adam cama bakmýþ.Ama içeride
kendi iþleriyle uðraþýyormuþ.
Meþgulmüþ! Kimmiþ onu iþinden
alýkoyan? Minik bir kýrlangýç!
Heyacanlý kýrlangýç, telaþýný bastýrmaya çalýþarak, derin bir nefes almýþ
þirin gagasýný açmýþ, sözcükler
dökülmeye baþlamýþ.
Hey adam!Ben seni seviyorum.
Nedenini niçinini sorma. Uzun
zamandýr seni izliyorum.Bugün
cesaret buldum konuþmaya.Lütfen
pencereyi aç ve beni içeri al.Birlikte
yaþayalým.
Adam birden parlamýþ: Yok daha
neler? Durduk yerde sen de
nerden çýktýn þimdi? Olmaz,
alamam,demiþ.Gerekçeside pek
sersemceymiþ:
Sen bir kuþsun! Hiç kuþ, insana aþýk
olur mu?
Kýrlangýç mahçup olmuþ.Baþýný önüne
eðmiþ.Ama pes etmemiþ, bir süre
sonra tekrar pencereye gelmiþ,gülümseyerek bir kez daha þansýný denemiþ:
Adam, adam!Hadi aç artýk þu
pencereni.Al beni içeri! Ben sana dost
olurum.Hiç canýný sýkmam!
Adam kararlý, adam ýsrarlý: Yok ,yok ben seni
içeri alamam demiþ.Biraz da kaba mýymýþ,
neymiþ lafý kýsa kesmiþ.Ýþim gücüm var,
git baþýmdan. Aradan bir zaman geçmiþ, kýrlangýç son kez adamýn penceresine
gelmiþ: Bak soðuklar da baþladý, üþüyorum
dýþarýda. Aç þu pencereyi al beni içeri.Yoksa,
sýcak yerlere göç etmek zorunda kalýrým.Çünkü
ben ancak sýcakta yaþarým.Piþman olmazsýn,
seni eðlendirirm.
Birlikte yemek yeriz, bak hem de sen de yalnýzsýn’ yanlýzlýðýný paylaþýrým, demiþ.
BAZILARI GERÇEKLERÝ DUYMAYI
SEVMEZMÝÞ! Adam bu yalnýzlýk
meselesine içerlemiþ.Pek bir sinirlenmiþ: Ben
yalnýzlýðýmdan memnunum,demiþ. Kuþtan onu
rahat býrakmasýný istemiþ.Düpedüz kovmuþ.
Kýrlangýç , son denemesinden de baþarýsýzlýkla
çýkýnca,baþýný önüne eðmiþ, çekip gitmiþ. Yine
aradan zaman geçmiþ.Adam, önce düþünmüþ,
sonra kendi kendine itiraf etmiþ:Hay benim
akýlsýz baþým; demiþ.Ne kadar aptallýk ettim!
Beklenmedik bir anda karþýma çýkan bir
dostluk
fýrsatýný teptim. Niye onun teklifini kabul
Sizden Gelenler...
Bir Umut Düşer
Yüreğime
Akþam olunca, bir umut düþer yüreðime
Belki sesini duyarým diye gün batýnca hava kararýnca,
bir hüzün çöker yüreðime.
Sensizlik kabusum olur her gece.
Korkarým düþlerimden, bir gün bu þehir sokaklarýnda
caddelerinde,
beni göremezsen eðer sakýn hic üzülme.
Sevda çeke çeke ýssýz bir köþede yýðýlýp kalmýþtýr de,
kendi kendine.
Ýnan ki aþktýr ölüme bile deðer,
zaten senin yokluðun ölümden de beter.
Gülümser Çakal
Bilmedin
Sen beni hiç tanýmadýnki, hiç bilmedin sana olan
etmedim ki? Þimdi böyle kös kös oturacaðýma ,
keyifli vakit geçirirdik birlikte.
Piþman olmuþ olmasýna ama iþ iþten
geçmiþ.Yine de kendi kendini rahatlatmayý
ihmal etmemiþ: Sýcaklar baþlayýnca, kýrlangýcým
nasýl olsa yine gelir.Ben de onu içeri alýr, mutlu
bir hayat sürerim.
Ve çok uzunca bir süre, sýcaklarýn gelmesini
beklemiþ.Gözü yollardaymýþ.
Yaz gelmiþ, baþka kýrlangýçlar gelmiþ.
Ama......
Onunki hiç görünmemiþ.
Yazýn sonuna kadar penceresi açýk beklemiþ
ama boþuna.
Kýrlangýç yokmuþ! Gelen baþka kýrlangýçlara
sormuþ ama gören olmamýþ.Sonunda danýþmak
ve bilgi almak için bir bilge kiþiye
gitmiþ.Olanlarý anlatmýþ.
Bilge kiþi gözlerini adama dikmiþ ve demiþ ki:
“KIRLANGIÇLARIN
ÖMRÜ 6 AYDIR....”
HAYATTA BAZI FIRSATLAR VARDIR, SADECE
BÝR KEZ ELÝNÝZE GEÇER
VE
DEÐERLENDÝRMEZSENÝZ
UÇUP GÝDER!
HAYATTA BAZI
ÝNSANLAR VARDIR,
SADECE BÝR KEZ
KARÞINIZA
ÇIKAR;DEÐERÝNÝ
BÝLMEZSENÝZ KAÇIP
GÝDERLER!
VE ASLA GERÝ
DÖNMEZLER!
Dikkatli olun....
Farkýnda olun.....
Ve bir düþünün bakalým;
Acaba siz bugüne kadar pencerenizden kaç kýrlangýç kovaladýnýz?
tutkumu
Bazen yaný baþýmdaydýn, ben sana ulaþamadým,
bazen de çok uzaklardaydýn, sesimi bile duymadýn.
Sen beni hiç tanýmadýn ki hiç bilemedin çektiðim
acýlarý
gecelerce aðladýðýmý, karanlýða isyanýmý ve çaresizliðimi anlamadýn.
Sen beni hiç tanýmadýn ki ben ise mutluydum yanýnda
sen farkýnda olmasan bile ben seni beklentisiz sevdim,
Ben seni öylesine sevmek için sevdim
Sen bilmedin....
Meyrem Vehapi
Ýlk imza Keita’dan
T
Spor
ransferin hýzlý takýmlarýndan olmasý beklenen Barcelona,
ilk transferini resmen tamamladý. Katalan ekibi,
Sevilla’nýn orta saha oyuncusu Seydou Keita ile sözleþme
imzalarken, Portekizli Deco’nun takýmdan ayrýlmasý kesinleþti.
Transfer dömeninin baþýndan itibaren Keita’yý transfer etmek
için yoðun çaba harcayan Barcelona sonunda Del Nido’yu ikna
etti ve 14 milyon euro ödeyerek Malili yýldýzý renklerine baðladý.
Pep Guardiola’nýn en çok istediði isim olan Keita, Katalan
ekibiyle 4 yýllýk sözleþme imzalarken, sözleþme süresince 90
milyon euro getirirse serbest kalacak.
Mestella stadý çöktü, 4 ölü !
V
alencia’nýn maçlarýný oynadýðý Mestalla
Stadý’nda yapýlan inþaat sýrasýnda iskele
çöktü. Ýspanya 1. Futbol Ligi (La Liga)
takýmlarýndan Valencia’nýn maçlarýný oynadýðý
Mestalla Stadý’nda yapýlan bir inþaat sýrasýnda iskelenin çökmesi sonucu 4 iþçinin öldüðü bildirildi.
Stadý büyütmek için yapýlan çalýþmalar sýrasýnda
kurulan yaklaþýk 20 metre yüksekliðindeki metal
inþaat iskelenin çökmesi sonucu 4 iþçinin öldüðü
belirtildi. Verilen bilgilerde, iþçilerin 20 ile 30 yaþlarý
arasýnda olup, ikisinin Ýspanyol, Bolivya ve Ekvator
vatandaþlarý olduklarý kaydedildi. Kazada yaralananlarýn da olduðu açýklandý.
FIFA Irak’ý
men etti!
F
IFA, ‘hükümetin futbola müdahale etmesi’
gerekçesiyle, Irak’ý müsabakalardan 1 yýl men
etti. FIFA yöneticileri, Avustralya’nýn Sydney
kentinde düzenlenen FIFA Ýcra Kurulu toplantýsýnýn
ilk gününde, Irak Futbol Federasyonu’na (IFA) müsabakalardan 1 yýl men cezasý verdi. Irak
Hükümeti geçen hafta, Irak Milli Olimpiyat Komitesi ile IFA da dahil, tüm spor federasyonlarýnýn laðvedildiðini açýklamýþtý. Ýcra Kurulu, cezanýn, Irak hükümetinin perşembe gününe kadar
“fesih kararýný ortadan kaldýrdýk” yönünde yazýlý bir açýklama yapmasý halinde ortadan kalkabileceðini belirtirken, FIFA Baþkaný Sepp Blatter, “Irak hükümetinin fesih kararýnýn Irak’ý Dünya
Kupasý elemelerinden alýkoyacaðýna inanamýyorum. Irak Milli Takýmý, geçen yýl Malezya’da
Asya þampiyonu olduðunda, ülkesine umut ve neþe getirmiþti” dedi.
2
Kaka` ameliyat oldu
007’de dünyada yýlýn futbolcusu seçilen AC Milanlý Kaka,
sezonun bitmesinin ardýndan býçak altýna yattý.Dizine
artroskopi yapýlan yýldýz futbolcunun ameliyatýnýn iyi
geçtiði açýklandý. Buna karþýn Brezilyalý oyuncunun sahalara ne
zaman döneceði konusunda bir açýklama yapýlmadý.Kaka’nýn,
önümüzdeki ay Paraguay ve Arjantin ile oynanacak Dünya
Kupasý eleme maçlarýnda forma giymeme olasýlýðýnýn bulunduðu
belirtildi.Ameliyat öncesi sorularý yanýtlayan Kaka ise, hazýrlýk
maçlarýnda olmasa bile15 Haziran‘daki Paraguay ve 18
Haziran’daki Arjantin maçlarýnda oynayacagýný düþündüðünü
söyledi.
Perşembe, 29 Mayıs 2008
Leverkusen’de
Labbadia dönemi
B
ayer 04 Leverkusen, Bruno
Labbadia’yý teknik direktörlük görevine getirdi.
Alman Birinci Ligi (Bundesliga)
takýmlarýndan Bayer 04
Leverkusen, Bruno Labbadia’yý
teknik direktörlük görevine getirdi. Leverkusen Kulübü tarafýndan
bugün tanýtýlan Labbadia’yla, iki
yýllýk bir sözleþme imzalandýðý
bildirildi. Alman ikinci ligi takýmlarýndan SpVgg Greuther Fürth’te
daha önce görev yapan Labbadia,
geçen hafta görevine son verilen
Michael Skibbe’nin yerine getirildi. Ýtalyan kökenli Labbadia,
Alman milli takýmýnýn yaný sýra
Budesliga’da Bayern München, Werder Bremen ve 1. FC
Kaiserslautern takýmlarýnda forma giymiþti.
Egemen
Trabzonspor’da !
T
ransfere hýzlý giriþ
yapan Trabzonspor,
Bursaspor’lu
Egemen’i transfer etti.
Trabzonspor,
Bursaspor’un takým kaptaný Egemen Korkmaz ile
3 yýllýðýna anlaþmaya
vardý.
Trabzonspor Kulübü
Asbaþkaný Hayrettin Hacýsalihoðlu, yeni sezonda güçlü bir takým
oluþturmak için transfer çalýþmalarýný sürdürdüklerini söyledi.
Asbaþkan Hacýsalihoðlu, daha önce görüþtükleri Bursasporlu
Egemen ile 3 yýllýk anlaþmaya vardýklarýný belirterek, “Egemen
bugün Bursaspor kulübüyle yaptýðý görüþmede bir sonuca varamayýnca, biz de daha önce yaptýðýmýz görüþmeler doðrultusunda
kendisiyle anlaþmaya vardýk. Egemen’in Trabzonspor’a güç katacaðýna inanýyoruz. Kendisi çok deneyimli ve tecrübeli bir oyuncu” diye konuştu.
Almanya’nın en
iyisi Ribery
B
ayern Münih’in lig
şampiyonluğunda
büyük katkısı olan
Franck Ribery, Kicker’in
düzenlediği ankette
Bundesliga’nın en iyi
oyuncusu seçildi…
268 futbolcunun bulunduğu ankette Kicker dergisi Frank Ribery’nin
Bundesliga’da yılın oyuncusu olduğunu açıkladı.
Oyların yüzde 57.8 ini
talya Milli Takýmý’nýn ve AC Milan’ýn 30 yaþýndaki orta saha kazanan Fransız oyuncu,
oyuncusu Gennaro Gattuso, kulübüyle 3 yýllýk sözleþme imzal- yüzde 24.8 lik oy oranıyla ikinci sıradaki Luca
adý.Düzenlenen basýn toplantýsýyla kulübünde kaldýðýný açýkToni’nin açık ara önünde
layan ve transfer dedikodularýna açýklýk getiren Gattuso,
“Kulüpten ayrýlmýyorum; çünkü aklýmda hiçbir þüphe yok. Futbol yer aldı.Werder
Bremen’in vazgeçilmezlerinden Brezilyalı oyunkurucu Diego da
kariyerime Milan’da son vereceðim. Kesin olarak 2011 yýlýna
oyların %8.5 ini alarak üçüncülüğe yerleşti. 25 yaşındaki Ribery,
kadar buradayým. 2011’den sonra neler olacaðýný hep birliklte
yaşadığı sakatlıklara rağmen Bayern’de oynadığı futbolla
göreceðiz” dedi.
1999-2000 sezonunda AC Milan’a gelen Ýtalyan oyuncu, 1 Seri izleyenleri kendisine hayran bıraktı. Bayern, Ribery’nin de iyi
oyunuyla hem Lig Şampiyonluğu’na hem de Almanya Kupası’na
A, 2 Þampiyonlar Ligi, 2 UEFA Süperkupa, 1 Ýtalya Ligi
uzandı.
Süperkupa ve 1 Dünya Kulüpler Kupasý þampiyonluðu yaþadý.
Milan Gattuso ile yeniledi!
Ý

Benzer belgeler

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği

Kosova - Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği sahipliği yaptı. Türkiye ve KKTC dışında Kosova, Bosna Hersek, Makedonya, ve Bulgaristan’dan delegasyonların katılımı ile düzenlenen etkinliklerin açılışını TBMM 22. Dönem Başkanı Bülent Arınç yapt...

Detaylı