haziran 2016 - WordPress.com
Transkript
haziran 2016 - WordPress.com
™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı 1 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı içindekiler KÜNYE İmtiyaz Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni Müslim Akil Avci Hukuk Danışmanı Ayhan Kanlı Yazarlar Ayhan Kanlı Ahmet Durmuş Ahmet Ergüç Elif Köroğlu Naz Kuran Rafet Fatih Çakmak Serdar Üstüntaş Koray Güçlü Murat Altun © Her hakkı saklıdır. Yazılan yazıdan yazarı sorumludr. 2 AVRUPA GOL KRALI: TANJU ÇOLAK Serdar ÜSTÜNTAŞ Türkiye’de henüz özel bir televizyon kurulmamıştı ve maçlar yayın krizi çıkmazsa o zamanki adıyla TV 1’de yani TRT 1’de yayınlanıyordu. Henüz 5 yaşında bir çocuğun hayatında izlediği ya da hatırladığı ilk maç yayınlanacaktı. 1 Mart 1989 Çarşamba günü saat 21.30. Bir çocuk için saat geç sayılsa da kendisinden 8 yaş büyük ağabeyi ve aile fertleriyle birlikte izlediği ilk maç olacaktı. Monako- Galatasaray maçı Şampiyon Kulüpler Kupası Çeyrek Final ilk maçıydı. Sahada ne olup bittiğinden habersiz şekilde televizyon izliyordu küçük çocuk. Birden sol tarafta Prekazi beliriverdi. Üstüne cümlelerce övgüler dizilen sol ayağıyla ceza sahasına arka direğe doğru bir top gönderdi. Ele avuca sığmayan sanki gol için yaratılmış sarı formalı ve 10 numarayı giyen 1.70’lik delikanlı önündeki iki savunma adamına aldırmadan kafasını uzatıyor ve takımını 1-0 öne geçiriyordu. Çocuğun abisi o golün heyecanıyla ayağa fırlıyor ve goooool diye bağırıyordu. Çocuk da abisinin heyecanına ortak oluyor ve abisine soruyordu. Golü kim attı? Abisi Tanju, Tanju diye cevap veriyordu. Hayatında ilk defa bir futbolcunun adını haykırıyordu küçük çocuk: Gooool Tanjuuuuu…. EFSANE SPORCULAR SERİSİ-3- ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı Tanju Çolak. Bay Gol ya da kral lakaplı Tanju Çolak. 7 defa gol kralı olmuş, golü koklayan, gol arayan, gol için yaratılmış efsanevi futbolcu. Dünyada Pele, Maradona ne ise bizde de Tanju Çolak vardı 80’ler ve 90’larda. Bu sayımızda Tanju Çolak’ı işleyeceğiz. Neden Metin Oktay, Lefter, Hakan Şükür veya başka bir futbolcu değil de Tanju Çolak diye sorabilirsiniz. Bunun cevabı çok basit. Çünkü Tanju Çolak’ın Avrupa Gol Kralı olup Altın Ayakkabı alan ilk ve tek Türk futbolcusu olduğu cevabını vereceğiz. Karadeniz’de sonbahar yaşanırken Atatürk’ün 1919’da ayak bastığı şehir Samsun’da yağmurlu günler devam ediyordu. Ülke bir hafta sonraki seçime hazırlanıyordu. Çolak ailesini ise tatlı bir heyecan sarıyordu. Aralarına bir erkek bebek daha katılmıştı 10 Kasım 1963’te. 3 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı olmuştur. Aslında Tanju şampiyondur ama hile ile elinden birincilik alınmıştır. Bu yarışmadan sonra Tanju’ya büyüklerde futbolculuk yolu açılıyordu. Samsun Yolspor ile futbolculuk kariyerine başlar. Futbol oynarken lise yıllarında 19 Mayıs Lisesini de Türkiye şampiyonu yapar ve yıldızını iyice parlatır. Genç Milli Takım Teknik Direktörü Erkan Kural onu keşfeder ve Genç Milli Takıma alır ve ilk maçında Romanya’ya gol atar. Böylelikle amatörlük dönemi sona erer ve profesyonelliğe Samsunspor ile merhaba der. Mustafa ve Fahriye çiftine artık Tanju da eşlik ediyordu hayat yürüyüşünde. Futbolla ilk tanışması her küçük çocuk gibi kalede oluyordu Tanju’nun. Bahçelerinde bir gün incir ağacından düşmesiyle kolunu kırıyor ve kale devri onun için kapanıyordu. Oyunda arkadaşlarına öyle bir yapışıyordu ki artık ona sülük demeye başlamışlardı. 11 yaşındayken mahalle takımıyla Samsun Bölge takımıyla yaptığı maç hayatını değiştirmeye başlamıştır. 6-1 yenildikleri maçtan sonra takımının tek golünü atan Tanju’ya Bölge Takımının Teknik direktörü Cumhur Dilek transfer teklifinde bulunur. Ailesinin kabul etmesiyle artık bir futbolcu olmuştur Tanju. Minikler ve yıldızlar derken bir gün Türkiye genelinde penaltı yarışması yapılmış ve Tanju yüzlerce kişi arasından ikinci 4 18 yaşına girdiği 1981’de çıktığı ilk profesyonel maçta 5. Dakikada Giresunspor ağlarına bıraktığı golle profesyonel gol sağanağını başlatan Tanju 2. Ligde 2 defa gol krallığı yaşıyordu. 1985-86 sezonunda altın dönemini yaşayan Samsunspor ligi 3. Sırada bitirmiş ve Tanju Çolak 33 golle gol kralı olmuştur. Böylelikle Samsunspor ilk defa süper ligde gol kralı çıkartmış oluyordu. Attığı 33 gol ona Avrupa Bronz Ayakkabı ödülünü de getiriyordu. Tanju Çolak büyüyordu. Büyürken takımını büyütüyordu. Ertesi sezon Tanju Çolak yine gol kralı oldu. Artık Samsun’da büyüyen o 1.70’lik afili delikanlı tüm Türkiye’ye meydan okumalıydı, şampiyon olmalıydı. İstanbul’a gitti. Sarı kırmızı formayı giydi ve Derwall ile Denizli’nin emrine girdi. Galatasaray formasıyla ilk sezonunda yıllardır kırılamayan 38 gollük Metin Oktay’ın rekorunu tarihe gömdü ve 39 golle hem Türkiye’nin ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı hem de Avrupa’nın gol kralı oldu. Avrupa Altın Ayakkabı ödülünü aldı. Galatasaray ligde fırtına gibi esti ve Tanju’nun ilk lig şampiyonluğu da bu sezon geldi. Her şey çok güzeldi Tanju için. Artık Avrupa’ya kupalarda meydan okuma vakti gelmişti. Günümüzdeki adı Şampiyonlar Ligi olan ve o zaman Şampiyon Kulüpler Kupası’nda ilk turda Avusturya ekibi Rapid Wien’e 1 gol atmış ve takımının turu geçmesinde önemli rol oynamıştı. 2. Turda rakip İsviçre’nin Neuchatel Xamax takımı idi ilk maç 3-0 kaybedildi. Fakat rövanşta inanılmaz goller atan Tanju’nun hatt- trick’i ve Uğur’un iki golü turu Galatasaray’a getirmişti. Bir sonraki rakip çeyrek finalde Fransız şampiyon Monako idi. Teknik direktörler Arsene Wenger idi. Weah ve Fofana gibi dönemin çok büyük isimli futbolcuları da kadrodaydı. Monako’daki maçı Tanju’nun uçarak attığı kafa golüyle 1-0 galip bitiren Galatasaray rövanşta ise 1-1 berabere kalıyor ve yarı finale çıkıyordu. Tanju zirve yapıyor ve takımını da zirve yaptırıyordu. 1990-1991 sezonunda 31 golle gol kralı olurken bu defa Avrupa Gümüş Ayakkabı ödülünü alan Tanju için çok sevdiği, çocukluktan beri tuttuğu takım olan Galatasaray’a yöneticilerin verdiği sözleri tutmaması nedeniyle veda etmek zorunda kalmıştı. Artık ezeli rakipteydi. Fenerbahçe günleri başlamıştı Tanju için. O gollerini sıralıyordu. Öyle ki 1992-93 sezonunda Karşıyaka maçına çıkmış bir maçta 6 gol birden atıvermişti. O sezon 27 golle son kez gol kralı olmuştu. Yaş olarak 30’lu yaşlara girmişti. Eski vücut dinginliği yoktu ve magazin haberleri de kendisini yormaya başlamıştı. Cem Uzan onu İstanbulspor’a astronomik bir fiyatla transfer etti ve İstanbul’un sarı siyahlı ekibine geçti. İstanbulspor’da 21 maçta 17 gol attı ve birden ne 5 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı olduysa o talihsiz olay başına geldi. Kamuoyunda Mercedes Davası olarak bilinen davada hüküm giydi ve mecburen cezaevine girdi. Futbolculuk dönemi artık bitmişti. 2 yıla yakın bir şekilde kader mahkûmu olmuştu futbolun büyük golcüsü. İşte o dava olmasaydı Tanju gol sayısını 300’e rahat çıkaracak kadar büyük golcüydü. 1996 yılında birkaç televizyon programına katıldı ve bir de hayatını ele alan dizi çekti. 1998 yılında Fenerbahçe ile Bursaspor arasında oynanan maçta jübile yaptı. Futbolu bıraktıktan sonra teknik adamlık kariyerine hızlı bir giriş yaptı fakat futbolculuğu kadar teknik direktörlükte başarılı olamadı. Siirt Jetpaspor’da ve Göztepe’de teknik direktörlük yaptı. Yine kısa bir dönem A2 Milli Takımın teknik direktörlüğünü de yaptı. 2000 yılında Progol adlı menajerlik şirketini kurmuştur. Halen televizyonlarda ve gazetelerde spor yorumculuğu yapan Tanju Çolak bir dönem de Siirtspor’un başkanlığını da yürütmüştür. Galatasaray kongre üyesi de olan Tanju Çolak istatistikler açısından da oldukça iyi bir yere sahip. 6 Ülkemizde bir sezonda bir futbolcunun attığı en fazla gol olan 39 gol ve bir maçta atılan ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı en fazla gol olan 6 gol Tanju Çolak’a aittir. Süper Ligde 5 kez, 1. Ligde 2 kez gol kralı olmuştur. Avrupa’da Altın Ayakkabı, Gümüş Ayakkabı ve Bronz Ayakkabı alan ilk ve tek Türk futbolcudur. Türkiye Süper Liginde attığı 240 gol ile Hakan Şükür’ün attığı 249 golün ardında 2. Sırada bulunan Tanju Çolak en fazla gol atan oyuncu rekorunu 13 yıl elinde tutmuştur. Futbol kariyeri boyunca 296 maçta 257 gol atarak maç başı 0.87 gol ortalaması yakalamıştır. Bu oran onu maç başına en yüksek gol atan 2. Futbolcu yapmıştır. Birinci futbolcu ise 0.89 ortalama yakalayan Metin Oktay’dır. En yüksek gol ortalamasını ise Galatasaray’da yakalayan Tanju Çolak 107 maçta 116 gol atmış ve adeta takımını her maçta 1-0 önde başlatmıştır. A Milli Takımda zor bir dönemde yer alan Tanju 31 maçta 9 gol atarak ay yıldızlı formaya da katkıda bulunmuştur. 2 defa Dünya Karmasında oynayan ender futbolcular arasına da girmiştir. Şu anda 53 yaşında ve gelecek nesil futbolcuları Tanju Çolak Futbol Akademisinde hazırlayan Tanju Çolak futbolumuzun yükselişinde bir dönüm noktası. Ceza sahasında topla buluştuğunda 5 yaşındaki küçük bir çocuğun ilk haykırışı olan, kendisinin 70’li yıllarda yaşadığı sokak futbolunu 90lı yıllarda her gol atan çocuğun kendisini Tanju gibi görmesini sağlayan, Avrupa Gol Kralı olan ve aleme nam salan ve golleriyle gurur abidemiz olan Tanju Çolak bizim yaşayan futbol efsanelerimizden biri olarak hep anılacak ve gönlümüzde hep öyle kalacak. 7 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı BİR YILDIZ DERYASI ;COPA AMERİCA Koray GÜÇLÜ Bu yaz oldukça sıcak geçecek.. Önce Copa America ,sonra Euro 2016 ve sonra da Rio 2016.. Futbola ve sporun tüm güzelliklerine doyacağız. COPA AMERİCA BU SENE ÇOK FARKLI Copa America aslında 2 senede bir yapılan bir turnuva olmasına karşın, gelişen olaylara göre tarih değişir. Kupanın 100. yılı anısına gerçekleştirilecek turnuvanın ev sahipliğini üstlenmek üzere Güney Amerika Futbol Konfederasyonu (CONMEBOL) ve Kuzey, Orta Amerika ve Karayipler Konfederasyonu (CONCACAF) ile anlaşma sağladılar. Ve bu sefer daha büyük bir katılım ile (16 takım ) ile müthiş bir heyecan bizleri bekliyor. Copa America Centanario 3-26 Haziran arası Amerika’da düzenlenecek. 4 grupta toplam 16 takımın şampiyonluk mücadelesi yapacağı turnuva adeta bizi futbola doyuracak. MAÇLAR 10 AYRI KENTTE Seattle (Century Link Field ) Kapasite :67.000 Chicago (Soldier Field ) Kapasite :63.500 Foxborough (Gillette Stadium ) Kapasite :68.756 East Rutherford (Metlife Stadium ) Kapasite :82.566 Santa Clara (Levis Stadium) Kapasite :68.500 8 Pasadena (Rose Bowl) Kapasite :92.542 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı Glendale (Univercity of Phoenix Stadium ) Kapasite :63.400 Houston (NRG Stadıum) Kapasite:71.795 Orlando (Camping World Stadıum) Kapasite :60.219 Phladelphia (Lincoln Financial Field ) Kapasite:69.17 İŞTE GRUPLAR A GRUBU ABD,KOLOMBİYA,KOSTA RİKA,PARAGUAY B GRUBU BREZİLYA,HAİTİ,EKVATOR,PERU C GRUBU MEKSİKA,URUGUAY,VENEZUELA,JAMAİKA D GRUBU ARJANTİN,ŞİLİ,BOLİVYA,PANAMA İŞTE TURNUVAYI DAHA ÖNCE KAZANANLAR: 15 KEZ URUGUAY 1916, 1917, 1920, 1923, 1924, 1926, 1935, 1942, 1956, 1959, 1967, 1983, 1987, 1995, 2011 14 KEZ ARJANTİN 1921,1925,1927,1929,1937,1941,1945,1946,1947,1955,1957,1959,1991,1993 8 KEZ BREZİLYA 1919,1920,1922,1949,1989,1997,1999,2004,2007 2 KEZ PARAGUAY 1953,1979 2 KEZ PERU 1939,1975 9 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı 1 KEZ BOLİVYA 1963 1 KEZ ŞİLİ 2015 1 KEZ KOLOMBİYA 2001 MAÇLAR TÜRKİYE’DE YAYINLANACAK Bu dev heyecan Türkiye’de A spor ve A haber ekranlarından canlı olarak ekranlara gelecek. FAVORİM 10 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı Benim turnuvada favorim Arjantin ve Kolombiya. SÜRPRİZ Bence sürpriz ev sahibi Amerika ve bazı önemli yıldızlarını getirmeyecek olsa da Brezilya.Uruguay ve Paraguay’da kalitesi ile fark yaratabilir. MERAK UYANDIRAN TAKIMLAR Haiti ve Panama bu turnuvada merak uyandıracak takımlar olacaklar. TURNUVANIN YILDIZLARI Bence turnuvada bir çok yıldız ve yıldız adayı sahne alacak .Kolombiya’dan James Rodriguez ,tabi ki kadroda olursa süperstar Messi,Brezilya’dan Douglas Costa ve Alex Texeira ,Uruguay’ın yıldızı Cavani,Şili’nin yıldızı Alexis Sanchez turnuvaya damga vurabilir.. 115 TAKIM BU TURNUVAYI İZLEYECEK 115 takımın squat ve yetkilileri bu turnuvayı izleyecek. DİP NOT: Türkiye’den daha bu turnuva için akreditasyon yapan yok. Bakalım sıcak yaz günlerinde gecelerimiz hangi yıldızlarla aydınlanacak.. HAKEDEN KAZANSIN .. 11 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı ZUMBA FİTNESS Rafet Fatih ÇAKMAK Eğlenerek forma girmeye hazır mısınız? İşte Zumba programı tam olarak bunu sağlıyor. Zumba heyecanlandırıcı, efektif, takip etmesi kolay, Latin danslarından ilham alan, bol kalori harcatan bir dans-fitness egzersizidir. Öyle ki milyonlarca insan Zumba yaparak neşe içinde kilo verip sağlıklı kalıyorlar. Zumba Fitness: Doğuş Hikayesi Bazen büyük fikirler aksiliklerden doğar. 90’ların ortalarında yaratıcısı Alberto “Beto” Perez dahil hiç kimse Zumba® programının bu kadar başarılı olacağını tahmin etmemişti. Sonraları Beto, Zumba®’nın ortaya çıkışını mutlu bir kaza olarak ifade edecektir. Kolombiyalı fitness eğitmeni olan Beto bir gün dersine her zamanki aerobik müziklerini getirmeyi unutur. Çantasının içinden çıkan kendisi için yaptığı karışık kaseti (salsa, merengue) dersinde kullanmaya karar verir. Müziğe uygun tekrarlı hareketler yerine içinden geldiği gibi özgün bir koreografi ile dersini verir. Beto’nun enerji tüm derstekilere yayılır ve herkes bu yeni derse bayılır. Böylece devrimsel yeni bir dans-fitness egzersizi doğmuş oldu: Zumba Fitness-Part. Zumba Fitness: Yükseliş Hikayesi 2001 yılında Beto bu yeni dans-fitness egzersizini Miami’ye getirdi. Burada diğer iki Alberto ile tanıştı. Adaşları da Kolombiyalıydı. Üç Alberto şirketi kurup Zumba Fitness olarak isimlendirdiler. Önce DVD’ler geldi. Daha sonra ise sınıf ve Zumba eğitmen talepleri. Bu talepleri karşılamak için 2005 yılında Zumba Academy™ kuruldu. Böylece lisanslı Zumba eğitmenleri sınıflarında Zumba öğretmeye başladı. Arkasından Zumbawear™ (Zumba kıyafetleri ve aksesuarları), Zumba CD’leri ve 2008 yılında tüm zamanların en çok satan ev fitness DVD’si, “Zumba Fitness Total Body Transformation System” piyasaya çıktı. 2010 yılında ise video oyunu Wii, Xbox ve PS3 platformlarında meraklılarının beğenisine sunuldu. 12 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı Zumba ’nın Türkiye Macerası Zumba Fitness’i Türkiye’de ilk kez Hillside City Club, 2009 yılında yaratıcısı Beto Perez ile düzenlediği Masterclass ile tanıttı. Masterclassın hemen ardından Beto’nun eğitim verdiği sertifikalı Hillside eğitmenleri eşliğinde bugün yüzlerce takipçisi olan Zumba derslerini başlattı. 2011 yılında ise yurt dışından gelen eğitmenlerce verilen kurslarda onlarca kişi lisans alarak Zumba® eğitmeni oldular. 2012 yılında Didem Zeybek Amerika’da aldığı eğitim sonucu Türkiye’nin ilk ve tek Zumba Jammer’i oldu. Düzenlediği 13 koreografi oturumuyla, onlarca Zumba® eğitmeninin gelişimine yardımcı oldu. 2013 yılında Didem Zeybek, Zumba Fitness tarafından Türkiye’nin Zumba Education Specialist (ZES) adayı olarak gösterildi. Amerika’da aldığı eğitim sonunda Didem Zeybek Türkiye’nin ilk ve tek Basic 1 ZES’i oldu. 2014 yılında ise Basic 2 ZES’i seçildi. Artık Türkiye’de düzenlenen Zumba Basic 1, Zumba Basic 2, Zumba Kids/Kids Jr eğitimleri Didem Zeybek tarafından Türkçe olarak veriliyor. Tüm Dünya’da olduğu gibi Türkiye’de de çok sevilen Zumba hızlı bir şekilde yükselmeye devam ediyor. Zumba’nın İnanılmaz Faydaları Stresinizi atmanızı sağlar Eğer amacınız stres atmaksa Zumba tam size göre! Hatta bu konuda o kadar başarılı ki size terapiden bile daha iyi gelecek! Zumba’nın canlı hareketleri hem moralinizi yükselten endorfinleri salgılamanızı sağlayacak hem de dans ettikçe endişelerinizden kurtulacaksınız. Koordinasyonunuzu geliştirir Kişinin, yaşlandıkça, iyi bir koordinasyona sahip olmasının önemi artar. Şimdi koordinasyonunuz sizin ilk derdiniz olmasa da bu derslerin faydalarını ileriki yaşlarınızda bile görmeye devam edeceksiniz. Kilo vermenizi sağlar Zumba’nın en önemli faydalarından biri, tabii ki, kilo vermenizi sağlamasıdır. Bir Zumba dersi toplam 600 ila 1000 kalori arasında kalori yakmanızı sağlar. Vücudunuz sıkılaşır Zumba’nın bir diğer mükemmel faydası vücudunuzu sıkılaştırmasıdır. Çünkü siz farkında bile olmadan bütün vücudunuz çalışır. Yeni arkadaşlar edinmenizi sağlar Zumba derslerine düzenli olarak katılarak yeni kişilerle tanışabilir ve yeni arkadaşlıklar kurabilirsiniz. Her yaşa uygundur Zumba, her yaştan insanın katılabileceği bir egzersiz sınıfıdır. Hatta sadece çocuklar ya da yaşlılar için özel Zumba dersleri bile vardır. Kendinize olan güveninizi arttırır Zumba dersi boyunca yaptığınız dans hareketleri duruşunuzu düzeltir, koordinasyonunuzu geliştirir, kendi kendinize oluşturduğunuz kısıtlamaları ortadan kaldırır ve kendinizi iyi hissetmenizi sağlar. Bütün bu değişimler hemen moralinize ve görünüşünüze yansır. Unutmayın, kendini iyi hisseden biri aynı zamanda kendine olan güvenini de geliştirir. 13 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı Ruh halinizi iyileştirir Pek çok araştırma, egzersiz yapmanın, endorfin salgılayarak, insanın kendini daha iyi hissettiğini kanıtlamıştır. Zumba’nın depresyonuyenmede en etkili egzersizlerden biri olduğu da göz önüne alınırsa ne kadar çok endorfin salgılamanızı sağladığını anlayabilirsiniz. Kimler Zumba yapabilir? Zumba, ayağa kalkıp dans edebilen herkes için uygundur. Dans burada, son derece liberal bir terim. Bu nedenle, daha önceden bir dans deneyimine ya da dans yeteneğine ihtiyacınız yok. Her yaşta, her vücut tipinde ve beden ölçüsündeki insan Zumba derslerine katılabilir. Eğer biraz kalça sallayabiliyor ve müzikten hoşlanıyorsanız bu ders tam size göre! Zumba ve sağlık Bazı araştırmaların da kanıtladığı üzere, Zumba gibi dans tipi aerobik egzersizleri, düzenli olarak yapıldıklarında, kardiyopulmoner dayanıklılığını arttırmak gibi bir özelliğe sahipler. Zumba Sınıfları Zumba programı sizlere çeşitli Zumba sınıfları sunuyor. Zumba size doğduğunuz andan (Zumbini), olgun (Gold) zamanlarınıza kadar eksiksiz bir Zumba programı sunar. Zumba®: Bir Zumba sınıfını ders yaparken gördüğünüzde denemek için sabırsızlanacaksınız. Zumba sınıfları size yüksek enerjili Latin ve uluslararası egzotik ritimler eşliğinde egzersiz yapma imkânı sunar. Katılımcılar enerji patlaması eşliğinde forma girerler. Zumba yapması kolay, oldukça verimli ve tamamen neşelendirici, coşturucu bir egzersizdir. Öğrenciler arasında sıkı bir bağ oluşturur. Zumba® Step: Step ile Zumba›yı harmanlayan bu derste hem step sayesinde kalça ve bacak kaslarınızı güçlendirecek hem de Zumba yaparak eğleneceksiniz. Zumba® Gold: Zumba Gold özgürlükçü 60 kuşağını hedef alır. Zumba formülü bu yaş grubuna göre modifiye edilmiştir. Zumba Gold hayatlarını aktif bir şekilde geçirmek isteyen olgun yetişkinler için arkadaşlığı, çoşkuyu ve form tutmayı amaçlar. Tüm bunları yaparken aynı zamanda hoşça vakit geçirmenizi ve yaptığınız egzersizden maksimum neşe duymanızı hedefler. Zumba® Toning: Konu vücut şekillendirmeye geldiğinde Zumba Toning çıtayı yükseltir. Hedeflenen vücut şekillendirici egzersizleri ve yüksek tempolu kardiyo egzersizlerini birleştiren Zumba Toning, yine Latin dans figürlerinden esinlenir. Öğrenciler bu derste hafif el ağırlıkları kullanarak kolları, omuzları, karnı, kalçaları ve basenleri çalıştırırlar. Aqua Zumba®: Zumba havuz partisi olarak da telaffuz edebileceğimiz Aqua Zumba su sıçratarak, esnetme yaparak, gülerek eğlenerek havuzda yapılan eğlenceli bir egzersizdir. 14 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı Zumba formülünü havuz egzersizlerine adapte eder ve güvenli, su bazlı bir kondisyon ve vücut şekillendirici bir ders ortaya çıkarır. ritmi hissederken kendi vücut ağırlığınızı kullanarak kas gücünüzü, dayanıklılığınızı arttırın ve vücudunuzu forma sokun. Zumba® Kids ve Zumba® Kids JR: 4-12 yaş ve beraber öğrenme sınıfıdır. Zumbini programı sayesinde çocuk gelişim bilimi Zumba›nın sihiri ile buluşur ve bebeğinizle aranızda çok özel bir bağ kurulur. aralığındaki çocuklar için dizayn edilmiş bir Zumba çeşididir. Çocukların zevk alacağı şarkılar ve onların yapabileceği hareketler eşliğinde yüksek enerji seviyesine sahip bir egzersizdir. Zumbatomic çocuğunuzun odaklanmasını ve kendine olan güvenini sağladığı gibi metabolizmasını hızlandırır. Ayrıca koordinasyon yeteneğini de geliştirir. Ayrıca ebeveynlerin çocukları ile beraber spor salonuna gitmesini sağlayarak ailece bu deneyimi yaşamalarına imkan tanır. Zumba® in the Circuit: Antrenmanınızı keyif alarak maksimum hale getirin. Zumba in the Circuit 30 dakika boyunca Latin danslarından esinlenen hareketleri ve kuvvet egzersizlerini kombine eder. Böylece ders içinde metabolizmanız hızlanrır, kuvvet antrenmanlarından faydalanır ve mükemmel Zumba hareketleri yaparsınız. Üstelik hepsi bir derste. Bir ağırlık istasyonundan diğerine reggaeton, salsa, merengue, hip-hop ritimleri ile gidersiniz. Zumbini™: 0-3 yaş grubu için şarkı söyleme Zumba, en yüksek enerjiye sahip egzersizlerden biridir ve çok da eğlencelidir. Çoğu zaman spor yaptığınızın farkına bile varmazsınız ve kendinizi müziğe kaptırırsınız. Bizce Zumba’yı mutlaka deneyin! Kaynak: 1. İstenbella.com 2. Kadınlarklubü.com 3. ZIN Ayşegül ÇAKMAK Zumba® Gold-Toning: Bu program olgun yetişkinlere iki Dünyanın en iyisini sunar. Zumba Gold Toning özel heyecan verici ritimler eşliğinde yapılan bir dans-fitness programı ile düşük ağırlıklarla yapılan direnç antrenmanını birleştirir. Böylece katılımcılarının kas kuvvetlerinin artmasına, kemik yoğunluklarının yükselmesine; hareketliliklerinin, duruşlarının ve koordinasyonlarının gelişmesine yardımcı olur. Zumba Sentao™: Zumba Fitness®›ın en son çıkardığı fitness programı olan Sentao, sandalye eşiliğinde yapılır. Sandalye bazlı kareografi ile güç, dayanıklılık ve denge hedeflenir. Şimdi bir sandalye kapın ve bu yüksek enerji seviyeli Zumba dersinde, 15 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı ACITAN TABIRLER Murat ALTUN Ülkemizde futbol anlamında kötü alışkanlıklarımız var maalesef. Bunlardan bazıları, takımların puan durumu veya kurasına göre yapılan yorumlar. Örnek vermek gerekirse, özellikle Avrupa kupalarında eşleştiğimiz rakiplerle ilgili kullandığımız ‘LOKUM GİBİ’ deyimi çok başımızı ağrıttı. Karşılarında kazanabileceğimizi düşündüğümüz rakipler belirliyoruz ve onlarla eşleşmeyi yeğliyoruz. Sonunda dilediğimiz takımlardan biri olunca, manşetler belirttiğim tabirle süsleniyor. Buram buram rehavet kokan düşünce yüzünden, adı sanı duyulmamış ya da potansiyel bakımından takımlarımızdan düşük meziyette olan ekiplere, elenme üzüntüsünü yaşadık kaç kere. Son iki sezona değinirsek neler olmadı neler. Geçen sezon Beşiktaş’ın Belçika temsilcisi Club Brugge kurasını hatırlayın. Liverpool gibi ekol olmuş bir takımı eledikten sonra, hayli kolay geldi sanırım. İstanbul’da hüsran yaşadık ardından. Küçümsemek gibi olmasın; sezon başında Rabotnicki diye var olduğunu bile yeni öğrendiğimiz bir takım çıktı Trabzonspor karşısına. Eşleşmenin sonucuna inanamadık ama o takım tanıttı bize kendisini... Bursaspor’un Gürcistan’dan ‘misafiri sayılan’ Chikhura’da eledi bizi anımsadıysanız. En son söyleyeceğim olay, UEFA kupasında favori saydığımız temsilcimiz Fenerbahçe’nin, diğer seçeneklerin arasından, umduğumuz gibi Portekiz temsilcisini çekince, bazı gazete manşetlerinde mizah amaçlı, Braga logosunun yerine ‘fıstıklı lokum’ kullanıldığına bile şahit olmuştuk. Tırnak içerisinde hakeme rağmen eleyebileceğimiz takıma elenerek, Ülkemize kazandırılacak üçüncü Avrupa kupası hayali de suya düştü ne yazık ki... Böyle yaparak kulüplerimize asla fayda getiremeyiz. Bu tür işleri bırakmalıyız artık. Örneklerde belirttiğim gibi, Türk futbolu adına canı yanan biz oluyoruz çünkü. HENÜZ BİTMEDEN Spor toto süper ligde şampiyonluk yarışı içinde bir icad var. ‘ŞAMPİ’! Beşiktaş için son zamanlarda sık sık kullanılan tabir. Çoğu Fenerbahçe taraftarı da bu düşünceme katılır; bu sezon 16 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı oynadığı futbol ile şampiyonluğu hak eden taraftır siyah beyazlılar. Mersin mücadelesinde gördüklerim yüzünden böyle söyledim. Ama matematiksel olarak bitmeden, puan olarak avantajı olsa dahi bu tabirin kullanılmasına karşıyım. Nitekim fikstürlerine hafta hafta baktığımızda, oynayacakları takımlar neredeyse birbirine denk güçlerdi. Bu konuda kim avantajlı tartışmaları da olmuyor değil. Aynı sayıda deplasmanda ve aynı sayıda ev sahibi olacaklardı. Bu kadar basit. Aksi durumda avantajdan söz edilebilir. 33. Hafta sonuna kadar son söz söylenmedi gördünüz. Nasıl maçlar oynanmadan kazanılmıyorsa, lig bitmeden de şampiyon olunmuyor. Bu şekilde algı yaratarak, mücadele içerisindeki takımlara stres yükleyip, iyi futbol izlettirmelerine mani olabiliriz. Lütfen başarıyı sekteye uğratacak işlerle uğraşmayalım. Ayrıca taraftarlarında ‘olduk artık’ düşüncesiyle erken kutlamaları da çok yanlış. Unutulmasın; birkaç hafta önce İspanya’da Barcelona için ‘ŞAMPİ’ diyorlardı. Bakın son durumlarda ne hale geldiler. Artı Hollanda liginde Ajax son maçta De Graafschap ile 1-1 berabere kalarak şampiyonluğu altın tepside rakibi PSV takımına hediye etti. Sözde onlarda Şampi olmuştu, nasıl olsa sıralamada sondan birinci takımla oynuyorlardı... PEKİ, YA HAKEMLER Bir pozisyon oluyor. Diyelim ceza sahasında. Pozisyon otoriteye göre penaltı. Gel gelelim düşündüğümüz karar gelmiyor maçı idare eden kişiden. Çok geçmeden yine benzer pozisyon oluşuyor. Otorite, hakemin vermemesi gerektiğini düşündüğü penaltıyı çaldığını görünce; ‘ÖNCEKİ POZİSYONUN EZİKLİĞİNİ YAŞADI’ diye son derece saçma bir tabir üretiyor. Sen insanların sözüne itimadı olan biriysen, bunu duyan hakem, her karşılaşmasında ‘acaba mı?’ diye bir psikoloji ile çıkacak maçlarına. Pozisyonun öncesi sonrası olur mu? Hal böyle olunca hataya meyilli olacak hakem arkadaş ne yazık ki. Diğer bir durum da özellikle, önemli karşılaşmalardan önce sürekli yapılan yorum olan ‘HAKEMİN ÜSTÜNDE SEYİRCİ BASKISI’. Akıl karı iş değil! Doğru kararları vermesi gereken kişi için böyle bir şey nasıl söylenir? Ne yani; seyirci baskısına maruz kalıp ev sahibi lehine hatalı düdük mü çalsın? Sonra da ekran başında böyle karar verilir mi diye yarım saat pozisyon tartışılıyor... Çelişkinin içinden çıkamıyorum inanın. Lütfen; unutalım bu tabirleri, hatta yok edelim. 17 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı EV SAHİBİNE ISINMA TURU(A GRUBU) Ahmet ERGÜÇ 10 Haziran’da başlayacak Avrupa Şampiyonasını hepimiz heyecanla bekliyoruz. Şampiyona başlayana kadar sizlere belli aralıklarla turnuva başlayana kadar grupları analiz edeceğim. A GRUBU Bu grup turnuvanın ilk maçlarının oynanacağı grup.Grupta ev sahibi Fransa , ilk kez bir turnuvada yer alan Arnavutluk , Romanya ve İsviçre yer alıyor. ARNAVUTLUK Arnavutluk tarihinde ilk kez büyük bir turnuvada yer alıyor.Takımı İtalyan Giovanni De Biasi çalıştırıyor.Takım turnuvaya katılan takımlar arasında en az gol atarak katılmış takım.Takımda Sokol Cikalleshi ve Alban Meha tanıdık isimler bunun yanı sıra kalecileri Laziolu Berisha ve takım kaptanı yine bize yabancı olmayan bir isim Lirik Cana.Elemelerde kullandığı oyuncu havuzunun değeri 39 milyon euro bu rakam katılan takımlar içinde en az rakamlardan biri.Takımın şansı zayıf gözüksede Romanya’yı gözüne kestirip en iyi 3.ler kontenjanından üst turu zorlayabilirler. ROMANYA Buraya namağlup olarak gelen takımlar arasında gelen Romanya’yı Anghel Iordanescu çalıştırıyor.Namağlup olmasının yanı sıra elemelerde sadece 2 gol yemeleri dikkat çekiyor. Takımda ülkemizde oynayan birçok isim yer alıyor. Rusescu,Stancu,Torje,Latovlevici bu isimlerden.Kaleci Tatarusanu elemelerde kalesine gelen 24 şutun 22 ‘sini kurtararak bu alanda zirvede yer alıyor.(opta) Takımın 5. Avrupa Şampiyonası ve sadece tek galibiyetlerini 2000’de İngiltere›ye karşı aldılar. Takım değeri 76 milyon euro olan Romanya İsviçre ile 2.lik mücadelesi verecektir. İSVİÇRE 18 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı İsviçre deyim yerindeyse aradığı grubu bulmuş diyebiliriz.Yıllardır aradığı başarıyı bu turnuvada yakalamak isteyen İsviçre›yi ülkemizde Samsunspor’da görev almış Vladamir Petkoviç çalıştırıyor.Takımın değeri 216 milyon euro. Takımın yıldızı Xherdan Shaqiri.Kadrodakilerin çoğu Bundesliga’da oynuyor.Bunun yanı sıra Gökhan İnler ve Granit Xhaka’lı orta sahasıyla da dikkat çekiyor.Forvet hatttı Drmic , Mehmedi ve ülkemizde oynayan Eren Derdiyok’tan oluşuyor. FRANSA Ev sahibi Fransa 1984 ve 2000 yıllarında bu kupayı kaldırdı 2000’de kupayı kazanan kadroda yer alan Didier Deschamps bu sefer Teknik adam olarak kupayı kaldırmak istiyor.Son yıllarda ev sahipleri turnuvaları kazanamıyor.İlginçtir bu kupayı ev sahibi olarak son takım yine Fransa.Fransa turnuvanın favorilerinden ve bu grup onları turnuvaya ısındıracaktır.Kadro değeri 506 milyon euro olan Fransa’nın kadrosunda Pogba,Griezman,Payet ve Ribery gibi oyuncularıyla yıldızlar topluluğu tek olumsuz tarafı ise Benzema’nın turnuva’da yer almıyor olmaması onun eksikliğini ilerleyen turlarda hissedebilirler.Ayrıca İsviçre ile 2014 Dünya Kupasında da aynı grupta yer almış o maçı 5-2 kazanmışlardı. GRUP TAHMİNİ 1.Fransa 2.İsviçre 3.Romanya 4.Arnavutluk GRUBUN İLGİNÇ YANI Xhaka kardeşler Granit ve Taulant Kosova doğumlular ancak Granit İsviçre milli takımı için oynarken Taulant Arnavutluk adına ter döküyor.11 Haziran’da oynanılacak İsviçreArnavutluk mücadelesinde rakip olacaklar.. 19 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı ŞAMPİYONSUZ BAŞKENT Ahmet Ergüç Başkentler ülkelerinin en önemli şehirleridir. Gerek siyasi gerek ekonomik gerekse sportif açıdan olmazsa olmazlarıdırlar. Avrupa’nın önemli Paris,Londra,Berlin,Madrid ve Roma yukarıda saydığımız özellikleri fazlasıyla taşırlar.Bizde de yukarıda saydığımız durumlar İstanbul ile paylaşılmış gibi gözüksede durum Ankara için pek farklı değildir.Yukarıda sayılan önemli başkentlerle Ankara arasında hemen fark edilebilen bir şey ortaya çıkıyor.Bizim başkentimizden Süper Lig şampiyonu çıkmamıştır. Diğer başkentler mlumunuz. Paris’te Paris Saint Germain 4 sezondur şampiyonlığu kimseye kaptırmıyor ve Avrupa kupalarında başarı kovalıyor.Londra’yı saymaya gerek bile yok sanırım.Arsenal,Chelsea birer Dünya devi.İspanya’da da durum farklı değil Madrid’e son 3 sezonda 2. Şampiyonlar Ligi kupası geldi.İtal’yada ezeli rakipler Roma ve Lazio şampiyonluk yaşamış durumdalar.Almanya’da durum biraz farklı Hertha Berli son şampiyonluğunu uzun yııllar önce 1930-31 sezonunda kazanmış olsada Hertha Berlin’i tanımayanımız yoktur 20 herhalde. Bizim başkent takımlarımıza bu ay ki yazımızda bahsedeceğiz.Şimdiye kadar 9 farklı Ankara takımı Süper Lig’de mücadele etti.Bu kulüplerden birkaçı hakkında notlar. ANKARAGÜCÜ Süper Lig’de aralıklarla tam 49 sezon mücadele eden kulüp 1910 yılında Ankara’nın ilk spor kulübü olarak kuruldu.1972 ve 1981 yıllarında Türkiye Kupasını kazandılar.1981 yılındaki kupanın ilginç bir yanı bulunmaktadır.O dönem Süper Lig’de başkentten takım yoktu.Dönemin Cumhurbaşkanı Kenan Evren’in talimatıyla ‘Türkiye Kupasını alt lig takımı kazanırsa üst lige yükselir.’ kanunu çıkartılır ve o yıl kupayı Ankaragücü kazanır ve üst lige yükselir.8 yıl yürürlükte kalan kanundan başka bir kulüp yaralanamaz. Ankaragücü alt ligde yer alıp Türkiye Kupasını kazanan ilk ve tek kulüptür. Avrupa kupalarında da mücadele eden kulüp şu sıralar 2. ligde mücadele etmektedir. ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı GENÇLERBİRLİĞİ 1923 yılında kurulmuştur ve bu nedenle Cumhuriyet takımı denilmektedir. Süper ligde 44 sezondur yer almaktadır. Türkiye Kupasını 1987 ve 2001 yıllarında olmak üzere 2 kez kazanmıştır.2002-2003 sezonunda ligi 3.sırada bitirerek ertesi yıl UEFA kupasına katıldı. Sırasıyla Blackburn Rovers,Sporting Lizbon ve Parma takımlarını elemiş 4. turda ANKARA DEMİRSPOR 1932 yılında kuruldu.Ligin başladığı 1959 yılından itibaren aralıksız 13 sezon ligde mücadele etti.Kulüp şu sıralar 3.ligde yer almaktadır. KEÇİÖRENGÜCÜ 8 sezon mücadele etmiştir.Şu sıralar 2.ligde mücadele etmektedir. Valencia ile eşleşmiş Ankara’da 1-0 kazanmasına rağmen elenmiştir ancak o sezon kupayı alan Valencia’nın tek mağlubiyeti bu mağlubiyet olmuştur.Kulübü 1977 yılından beri sık sık teknkik adam değiştirmeleriyle gündeme gelen İlhan Cavcav yönetmektedir. Bu takımların yanı sıra Türk Telekom/PTT,Petrol Ofisi,Turanspor ve Hacettepe’de Süper ligde yer almış başkent takımlarıdır.Ancak hiçbir kulüp şampiyonluk kupasını Ankara’ya getirememişlerdir. OSMANLISPOR/ANKARASPOR 1978’de Ankaraspor adıyla kuruldu.2014 yılında adını Osmanlıspor olarak değiştirdi.Aralıklarla 7 sezon Süper Lig macerası yaşadı ve şuan Süper Ligdedir. Osmanlıspor tarihinin en başarılı sezonunu bu sezon yaşamaktadır.Ligin 2.yarısında büyük bir çıkış yakalayan Mustafa Reşit Akçay’ın öğrencileri ligi 52 puanla 5.sırada bitirerek Uefa Avrupa Ligi biletini kapmışlardır. Daha önceki en büyük başarısı Ankaraspor adıyla 2004-2005 sezonunda aldıkları lig 7.liğidir. 21 ™Sporda Manşet Dergisi 22. Sayısı 22