Kronik Hepatit C`li Olgularda Geçirilmiş HBV
Transkript
Kronik Hepatit C`li Olgularda Geçirilmiş HBV
Ş. Çoban ve ark. Orijinal makale Kronik Hepatit C’li Olgularda Geçirilmiş HBV Enfeksiyonunun Biyokimyasal ve Histolojik Etkileri Şahin ÇOBAN 1, Ömer BAŞAR 2, İbrahim ERTUĞRUL 2, Halil KIYICI 3, Seyfettin KÖKLÜ 4 1 Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi, Gastroenteroloji Ünitesi, KIRIKKALE 2 Ankara Yüksek İhtisas Hastanesi Gastroenteroloji Kliniği, ANKARA 3 Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Patoloji Anabilim Dalı, ANKARA 4 Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Gastroenteroloji Ünitesi, ANKARA ÖZET Çalışmamızda geçirilmiş hepatit B virüs enfeksiyonunun hepatit C virüsüne bağlı kronik hepatit olguları üzerindeki biyokimyasal ve histolojik etkileri değerlendirildi. Kronik C hepatiti tanısı almış ve antiviral tedavi almamış HBsAg negatif 100 hastada anti-HBs ve anti-HBc antikorları tayini yapıldı ve hastalar retrospektif olarak değerlendirildi. Hastalar hepatit B virüsüyle hiç karşılaşmamış olanlar (HBsAg, anti-HBs ve anti-HBc antikorlar negatif), doğal bağışıklar (anti-HBs antikor± anti-HBc IgG pozitif) ve izole anti-HBc IgG pozitif olanlar şeklinde 3 gruba ayrıldı. Gruplar biyokimyasal ve karaciğer histolojik bulguları açısından karşılaştırıldı. 100 HCV vakasının 34 tanesi HBV ile hiç karşılaşmamıştı; 31 tanesinde anti-HBs antikor pozitifliği (doğal bağışıklık) mevcuttu; 35 vakada ise izole anti-HBc IgG antikor pozitifliği vardı. Gruplar arasında karaciğer transaminazları ve biyopsi bulguları yönünden farklılık bulunmadı. Kronik HCV tanısı almış hastalarda önceden karşılaşılmış HBV enfeksiyonunun varlığı karaciğer enzim ve histolojisini olumsuz etkilememektedir. Anahtar kelimeler: viral hepatit; hepatit C virüsü; hepatit B virüsü; anti-HBc antikor ABSTRACT The effect of past hepatitis B virus infection on biochemical measurements and liver histology in patients with chronic hepatitis C The aim of this study was to evaluate the effect of past hepatitis B virus infection in medical history on biochemical measurements and liver histology in patients with chronic hepatitis C. A total of naive 100 patients in whom HBs Ag negative with chronic hepatitis C were enrolled the study. Anti-HBs and anti-HBc levels were detected, retrospectively. The patients were divided among into groups: patients who had never contacted with hepatitis B virus (HBs Ag, anti-HBs, and anti-HBc negative), natively immunized patients (anti-HBs±antiHBc IgG positive), and only anti-HBc Ig G positive patients. Groups were compared according to biochemical measurements and liver histology. We found that thirty-three patients had never contacted with hepatitis B virus, 31 patients were natively immunized and 35 patients were only anti-HBc Ig G positive. No statistically siginificant difference was detected between the groups according to biochemical and histological findings. The presence of having past hepatitis B infection in medical history does not pose a negative effect on biochemical assays and liver histology in chronic hepatitis C patients. Key words: viral hepatitis, hepatitis B virus, hepatitis C virus, anti-HBc antibody GİRİŞ Hepatit C (HCV) infeksiyonu önemli bir sağlık problemi olup asemptomatik taşıyıcılık, kronik hepatit, hepatoselüler karsinom ve sirozdan oluşan geniş bir hastalık grubundan sorumludur. Occult HBV infeksiyonu kronik HCV infeksiyonu bulunan hastalarda HCV dışı kronik hepatitlere göre daha sıktır (%62’ye karşı %13)1. Occult HBV infeksiyonu, HBsAg’nin tespit edilemediği HBV infeksiyonun varlığı ile tanımlanır. HBsAg negatifken HBV infeksiyonun göstergesi, serum veya karaciğerde HBV-DNA’nın tespit edilebilmesidir. Fakat occult HBV infeksiyonu tanısında PCR ile HBV-DNA tetkikinin duyarlılığı düşüktür. Bu nedenle bazı çalışmalar anti-HBcpozitifliğini occult HBV infeksiyonu göstergesi olarak almışlardır2. HCV ve geçirilmiş HBV infeksiyonun klinik etkileşimi hala tartışmalıdır. Bazı çalışmalar tek başına HCV infeksiyonu olana göre HCV ve occult HBV ko-infeksiyonu olanlarda sirozun daha sık görüldüğünü rapor etmektedir1. Ancak bunu desteklemeyen çalışmalar da bulunmaktadır3. Her ne kadar occult HBV infeksiyonu ile HCC arasındaki ilişkiye yönelik güçlü kanıtlar sağlanmış olsa da, bu olaylar dizisinde HBV’nin rolü ve yeri halen açık değildir. Bu çalışmada tedavi almamış kronik HCV tanısı almış hastalarda HBV’ye doğal bağışık olanlar, izole anti HBc IgG pozitifliği olanlar ve HBV ile hiç karşılaşmamış olanlar arasında karaciğer enzim değerleri, karaciğerin histolojik aktivite indeksi, fibrozis evresi ve yağlanma derecesi retrospektif olarak karşılaştırıldı. 93 Ş. Çoban ve ark. pozitif olanlar şeklinde 3 gruba ayrıldı. Elde edilen veriler kodlanarak SPSS for Windows 10.0 ortamında bilgisayara kaydedildi. Çapraz tablolarda ki-kare testi; gruplar arası sayısal verilerin karşılaştırılmasında Kruskal-Wallis varyans analizi kullanıldı. Bütün testlerde p<0.05 değeri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi MATERYAL VE METOT Çalışmamızda, 1994 ve 2006 yılları arasında kronik C hepatiti tanısı almış ve antiviral tedavi almamış 100 hasta retrospektif olarak değerlendirildi. Şu hastalar çalışma kapsamına alınmadı: Başvurudan önce antiviral tedavi alanlar, hepatotoksik ilaç kullananlar, düzenli veya fazla miktarda alkol tüketenler, siroz tanısı alanlar. HBsAg pozitif olanlar ve hepatit B aşısı yapılmış olanlar, otoimmun veya metabolik karaciğer hastalığı olanlar. Başvuruda hastaların karaciğer enzimlerine bakılmış ve her hastada PCR yöntemiyle HCV RNA tayini yapılmıştı. Her hastaya karaciğer biyopsisi yapılmıştı. Biyopsi materyallerinde histolojik aktivite indexi (HAİ) ve evreleme Knodell sınıflandırmasına göre yapıldı. HAİ, portal inflamasyon (0-4), lobuler dejenerasyon ve nekroz (0-4) ve periportal nekroz (0-10) yönünden puanlandırıldı. Fibrozis olmaması Evre 0 ve köprüleşme nekrozu Evre 3 olarak değerlendirildi. Steatoz sınıflamasında %1’in altı normal, %1-5 hafif, >%5 ileri yağlanma olarak kabul edildi. Başvuruda her hastada HBs antijeni ve anti-HBs ve anti-HBc antikorları ölçüldü. Hastalar, hepatit B virüsüyle hiç karşılaşmamış olanlar (HBsAg, anti-HBs ve anti-HBc antikorlar negatif), doğal bağışıklar (anti-HBs antikor± anti-HBc IgG pozitif) ve izole anti-HBc IgG SONUÇLAR Çalışma kapsamındaki toplam 100 HCV vakasının 34 tanesi HBV ile hiç karşılaşmamıştı; 31 tanesinde anti-HBs antikor pozitifliği (doğal bağışıklık) mevcuttu; 35 vakada ise izole anti-HBc IgG antikor pozitifliği vardı. HBV ile hiç karşılaşmayanların 22’si kadın 12’si erkek, doğal bağışıkların 16’sı kadın 15’i erkek ve izole anti-HBc IgG antikor pozitifliği olanların 19’u kadın ve 16’sı erkekti. HBV ile hiç karşılaşmayanlar, doğal bağışıklar ve izole anti-HBc IgG antikor pozitifliği olanlarda yaş ortalaması sırasıyla 44, 53 ve 54 olarak bulundu. Her 3 grupta da AST ve ALT ortalamaları arasında istatistiksel farklılık bulunmadı. HBV ile hiç karşılaşmamış olanlarda AST ve ALT ortalaması sırasıyla 50 ve 49; doğal bağışıklarda 58 ve 61; izole anti-HBc IgG antikor pozitifliği olanlarda ise 46 ve 44 idi. Histolojik aktivite indeksi (HAİ) ve fibrozis evresi her 3 grupta da benzerdi (Tablo I). Aynı şekilde yağlanma oranlarında da istatistiksel farklılık gözlenmedi (Tablo II). Tablo I. Tüm hasta gruplarındaki karaciğer biyopsisinde histolojik aktivite indeksi ve fibrozis evresinin dağılımı HBV ile karşılaşmayanlar Doğal bağışıklar İzole anti-HBc IgG pozitif olanlar HAİ I 1 (%2.9) 1 (%3.2) 2 (%5.7) Evre 0 8 (%23.5) 3 (%9.7) 11 (%31.4) HAİ II 16 (%47.1) 19 (%61.3) 17 (%48.6) Evre I 13 (%38.2) 19 (%61.3) 14 (%40.0) HAİ III 13 (%38.2) 4 (%12.9) 11 (%31.4) Evre II 6 (%17.6) 4 (%12.9) 2 (%5.7) HAİ IV 4 (%11.8) 7 (%22.6) 5 (%14.3) Evre III 7 (%20.6) 5 (16.1) 8 (%22.9) Toplam 34 31 35 Tablo II. Karaciğer biyopsisindeki yağlanma derecelerinin hasta gruplarına göre dağılımı Yağlanma yok 13 (%38.2) 7 (%22.6) 14 (%40.0) HBV ile karşılaşmayanlar Doğal bağışıklar İzole anti-HBc IgG pozitif olanlar Hafif yağlanma 11 (%32.4) 6 (%19.4) 8 (%22.8) İleri yağlanma 10 (%29.4) 18 (%58.1) 13 (%37.2) Toplam 34 31 35 Tablo III. Kronik HCV infeksiyonu olup anti-HBc-pozitif olan hastaların negatif olanlara göre serum ALT. histoloji ve siroz gelişimi açısından literatür değerlendirmesi. Serum ALT Histoloji Siroz Zignego ve ark.(16). 1997 Shev ve ark (17). 1997 Cacciola ve ark.(1). 1999 Farksız Farksız Farksız Daha kötü Farksız Farksız Artmış Farksız Kubo ve ark(18). 1999 De Maria ve ark.(19). 2000 Giannini ve ark.(20). 2003 - Daha kötü Daha kötü Daha kötü Artmış Artmış Artmış Düşük Farksız Daha kötü Farksız Artmış Farksız Helmy ve ark. (21). 2006 Bizim çalışmamız 93 Ş. Çoban ve ark. TARTIŞMA Yaptığımız bu retrospektif çalışmada kronik HCV tanısı almış ve tedavi almamış hastalarda HBV’ye doğal bağışık olanlar, izole anti HBc IgG pozitifliği olanlar ve HBV ile hiç karşılaşmamış olanlar arasında karaciğerin histolojik aktivite indeksi, fibrozis evresi ve yağlanma derecesi arasında istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık bulunmadı. Son yıllarda yapılan birçok araştırma ile HBV infeksiyonunun, dolaşımda HBsAg yokluğunda dahi, persiste edebildiği gösterilmiştir. Buna "occult HBV infeksiyonu" denilmektedir. Occult HBV infeksiyonu, HBsAg’nin tespit edilemediği HBV infeksiyonun varlığı ile tanımlanır. Kronik HCV infeksiyonlu hastalarda bildirilen anti-HBc prevalansı %5055’dir4-6. HBsAg negatifken HBV infeksiyonun göstergesi, serum veya karaciğerde HBV-DNA’nın tespit edilebilmesidir. Bazı çalışmalar anti-HBcpozitifliğini occult HBV infeksiyonu göstergesi olarak almışlardır2. Occult HBV infeksiyonunun bir kısmında yalnızca anti HBc IgG pozitifliği mevcuttur. Bizim çalışmamızda HBV DNA çalışılmadı ancak occult HBV infeksiyonunun indirekt göstergesi olabilen izole anti HBc Ig G pozitifliği bir grup olarak ele alındı. Occult HBV infeksiyon sıklığı HCC’li hastalarda değişkenlik göstermektedir. Anti-HBc/Anti-HBs prevalansı bu hastalarda %43 iken, HBV-DNA prevalansı %5-80 arasında değişmektedir5,7 Bu infeksiyon, çoğunlukla HBV antijenlerine karşı pozitif antikorlarla (antiHBc±anti-HBs) birliktedir. Günümüzde, bu occult infeksiyonda HBV-DNA’nın integre veya serbest episomal formlarının varlıklarının delilleri söz konusudur. Occult infeksiyonda, viral replikasyon ve gen expresyonunun belirgin süpresyonundan bahsedilmektedir. HCV ve occult HBV infeksiyonun klinik etkileşimi hala tartışmalıdır. Bazı çalışmalar tek başına HCV infeksiyonu olana göre HCV ve occult HBV koinfeksiyonu olanlarda sirozun daha sık görüldüğünü rapor etmektedir1. Ancak bunu desteklemeyen çalışmalar da bulunmaktadır Örneğin kronik HCV’li hastalarda HCV viral titre, karaciğer enzimleri, histolojik parametreler ve HCV’nin interferon-α ve ribavirin ile tedavi cevabı üzerine occult HBV infeksiyonun önemli bir etkisinin olmadığı belirtilmektedir8. Non-sirotik kronik hepatitlerde, HCV ve occult HBV koinfeksiyonunun daha düşük insidansta görüldüğü rapor edilmiştir9. Her ne kadar occult HBV infeksiyonu ile HCC arasındaki ilişkiye yönelik güçlü kanıtlar sağlanmış olsa da, bu olaylar dizisinde HBV’nin rolü ve yeri halen açık değildir. HCC’li hastalardaki occult HBV infeksiyonun yüksek prevalansı siroz veya kronik hepatitli hastalardaki sonuçlar ile karşılaştırıldığında occult HBV infeksiyonun HCC gelişiminde rolünü desteklemektedir. Occult HBV infeksiyonu HCC gelişiminde kofaktör olarak rol oynaması oldukça olasıdır. İki virus daha şiddetli inflamasyona ve hızlı siroza ilerleyişe neden olarak karşılıklı olarak etkileşebilir. Alternatif olarak iki virusun direkt onkojenik etkisi additif veya sinerjistik olabilir5. Bu durum, occult HBV koinfeksiyonlu hastalarda merak konusu olmuştur. Yapılan bir çalışmada, 50 kriptojenik kronik hepatitli hastanın 15’inde (%30) saptanabilir düzeyde HBV-DNA olduğu görülmüştür. Bu 15 hastanın %66’sında artmış karaciğer enzimleri ve %53’ünde şiddetli fibrozis ve siroz saptanmıştır. Takip sırasında tekrarlanan karaciğer biyopsilerinde 2/11’inde (%18.2) kronik hepatitten siroza ilerleme görülmüştür. Genel olarak konuya bakıldığında, gecikmiş HBsAg klirensinden sonra occult HBV infeksiyonuna ait klinik sonuçlar değişkenlik göstermektedir. Bu sonuçlar altta yatan karaciğer hastalığı, aktif HBV infeksiyonun süresi ve HBsAg klirensi öncesi karaciğer hasarının derecesine bağlı olabileceğini göstermektedir4,5. HCV ve HBV infeksiyonunun birlikte bulunduğu bireylerde HBV replikasyonunun HCV ‘core’ proteini aracılığı ile baskılanmasının occult hepatite yol açabileceği öne sürülmüştür10. Kronik HCV ve HBV infeksiyonun beraber bulunduğu hastalarda HBV-DNA seviyesinin daha düşük bulunması ve bunlarda HBsAg negatifliğinin daha sık görülmesinin nedeni olarak bu mekanizma ileri sürülmüştür11. Kronik HCV infeksiyonu ve occult HBV infeksiyonu olan hastalarda HBV core promoter ve X bölgelerinde 8 nükleotidlik delesyon olduğu gösterilmiştir12. HBV infeksiyonunun tek başına olduğu hastalarda bu delesyon gösterilememiştir13. Bu mutasyona sahip suşla koinfeksiyon bulunan hastalar tek başına HCV infeksiyonu bulunanlara göre daha fazla serum HCV-RNA seviyesi gösterirler. Bu bulgular mutant suşun HCV replikasyonunu artırdığını ve baskın infeksiyon haline getirdiğini göstermektedir. Bu teorinin karşısında yer alan tek durum koinfeksiyonlu ve occult HBV infeksiyonlu hastaların yalnızca % 30’ unun mutant suşa sahip olmasıdır12. Kronik HCV infeksiyonu occult HBV infeksiyonu ile birlikte bulunduğunda siroz gelişme riski tek başına HCV infeksiyonuna göre daha fazla olduğunu, ayrıca bu hastalarda hepatoselüler karsinom gelişme ihtimalinin arttığını ifade eden çalışmalar vardır. Bunu aksini gösteren çalışmalar da vardır1,14. Bizim çalışmamızda fibrozis ve histolojik aktivite indeksi arasında fark izlenmedi. Yapılan bir çalışmada occult hepatitli 2 hastanın 30 93 Ş. Çoban ve ark. yıl sonraki biyopsisinde hafif inflamasyon bulguları ve birinde hafif transaminaz yükselmesi görülmüştür. Bu çalışma occult hepatitin uzun dönemde iyi gidişli bir hastalık olduğunu göstermektedir15. Kronik HCV infeksiyonu olup anti-HBc-pozitif olan hastaların negatif olanlara göre serum ALT, histoloji ve siroz gelişimi açısından literatür bilgileri tablo 3’de gösterildi. Anti-HBc-pozitifliğini kriter olarak alan kimi çalışmalarda occult hepatit karaciğer histolojisi üzerine kötü yönde etki ederken kimi çalışmada da klinik gidişi etkilememektedir. Sonuç olarak, kronik HCV tanısı almış hastalarda önceden karşılaşılmış HBV enfeksiyonunun varlığı karaciğer enzim ve histolojisini olumsuz etkilememektedir. REFERANSLAR 1. Cacciola I, Pollicino T, Squadrito G, Cerenzia G, Orlando ME, Raimondo G. Occult hepatitis B virus infection in patients with chronic hepatitis C liver disease. N Engl J Med 1999; 341: 22-26. 2. Sagnelli E, Coppola N, Scolastico C, Mogavero AR, Filippini P, Piccinino F. HCV genotype and ‘ silent ‘ HBV coinfection : two main risk factors for a more severe liver disease. J Med Virol 2001; 64: 350-55. 3. Kazemi-Shirazi L, Peterman D, Muller C. Hepatitis B virus DNA in sera and liver tissue of HbsAg negative patients with chronic hepatitis C. J Hepatol 2000; 33: 785-790. 4. Hu KQ. Occult hepatitis B virus infection and its clinical implications. J Viral Hepat 2002; 9: 243-57. 5. Marrero JA, Lok AS. Occult hepatitis B virus infection in patients with hepatocellular carcinoma: Innocent bystander, cofactor or culprit? Gastroenterology 2004; 126: 347-50. 6. Khan MH, Farrell GC, Byth Ket, Lin R, Weltman M, George J, et al. Which patients with hepatitis C develop liver complication? Hepatology 2000; 31: 513-20. 7. Paterlini P, Gerken G, Nakajima E, Tere S, D’Errico A, Grigioni W, et al. Polymerase chain reaction to detect hepatitis B virus DNA and RNA sequences in primary liver cancers from patients negative for hepatitis B surface antigen. N Engl J Med 1990; 323: 80-5. 8. Fabris P, Brown D, Tositti G, Bozzola L, Giordani MT, Bevilacqua P, et al. Occult hepatitis B virus infection does not affect liver histology or response to therapy with interferon alpha and ribavirin in intravenous drug users with chronic hepatitis C. J Clin Virol 2004; 29: 160-6. 9. Villa E, Grottola A, Buttafoco P, Colantoni A, Bagni A, Ferretti I, et al. Evidence for hepatitis B virus infection in patients with chronic hepatitis C with and without serological markers of hepatitis B. Dig Dis Sci. 1995; 40: 8-13. 10. Shih C-M, Lo SJ, Miyamura T, Chen SY, Lee YH, et al. Supression of hepatitis B virus expression and replication by hepatitis C virus core protein in HuH-7 cells. J Virol 1993; 67: 5823-5832. 11. Liaw Y-F. Role of hepatitis C virus in dual and triple hepatitis virus infection. Hepatology 1995; 22: 1101-1108. 12. Fukuda R, Ishimura N, Niigaki M, Hamamoto S, Satoh S, Tanaka S, et al. Serologically silent hepatitis B virus coinfection in patients with hepatitis C virus associated chronic liver disease: clinical and virological significance. J Med Virol 1999; 58: 201-7. 13. Uchida T, Kaneita Y, Gotoh K, Kanagawa H, Kouyama H, Kawanishi T, et al. Hepatitis C virus is frequently coinfected with serum marker-negative hepatitis B virus: Probable replication promotion of the former by the latter as demonstrated by in vitro cotransfection. J Med Virol 1997; 52: 399-405. 14. Sheu J-C, Huang G-T, Shih L-N, Lee WC, Chou HC, Wang JT et al. Hepatitis B and C viruses in hepatitis B surface antigen-negative hepatocellular carcinoma. Gastroenterology 1992; 103: 1322-7. 15. Bläckberg J, Kidd-Lyunggren K. Occult hepatitis B virus after acute self-limited infection persisting for 30 years without sequence variation. J Hepatol 2000; 33: 992-7. 16. Zigneto AL, Barbagli S, Mazzanti R, et al. Therapy of chronic active hepatitis C with alfa interferon : Effectiveness and prognostic factors. In: Gentilini P, Dianzani Mu, eds. Experimental and clinical hepatology. Amsterdam: Excerpta Medica, 1997: 253-9. 17. Shev S, Dhillon AP, Lindth M, et al. The importance of cofactors in the histologic progression of minimal and mild chronic hepatitis C. Liver 1997; 17: 215-23. 18. Kubo S, Nishiguchi S, Hirohashi K, Tanaka H, Tsukamoto T, Hamba H, et al. Clinical significance of prior hepatitis B virus infection in patients with hepatitis C virus-releated hepatocellular carcinoma. Cancer 1999; 86: 793-8. 19. Maria ND, Colantoni A, Friedlander L, Leandro G et al. The impact of previous HBV infection on the course of chronic hepatitis C. The American Journal of Gastroenterology 2000; 95: 3529-36. 20. Giannini E, Ceppa P, Botta F, Fasoli A, Romagnoli P, Ansaldi F, et al. Previous hepatitis B virus infection is associated with worse disease stage and occult hepatitis B virus infection has low prevalence and patogenicity in hepatitis C virus-positive patients. Liver international, 2003; 23: 12-18. 21. Helmy A, El-Sebayel MI. Isolated antibody to hepatitis B core antigen in patients with chronic hepatitis C virus infection. World J Gastroenterol 2006; 12:4406-10. Yazışma adresi: Dr.Şahin ÇOBAN Kırıkkale Yüksek İhtisas Hastanesi, Gastroenteroloji Ünitesi, Kırıkkale e-mail: [email protected] 93