Parafarmasötik Merchandising

Transkript

ONLINE
genç bir çınar!
EDAKOM online alışveriş sitesi açıldı!
Babalar Gününüz Kutlu Olsun!
gazeteedak
2000 yılından beri EDAK üyesi eczanelerimize
bilişim ve teknoloji alanlarında destek vererek
sizlerin yanında olan EDAKOM bünyesinde
yepyeni bir alışveriş sitesi kuruldu! Başta EDAK
ortakları ve çalışanları olmak üzere tüm
tüketicilerin
hizmetine
sunulan
www.edakomonline.com internet sitesinde 362
kategoride 10700 adet ürün çeşidi, uygun fiyatlar,
kalite,
farklı
ödeme
alternatiflerini
bulabileceksiniz.
E D A K E C Z A K O O P. K U R U M H A B E R L E R İ
www.edak.org.tr • [email protected]
Ecz. Emre Bacanak
EDAK Yönetim Kurulu Başkanı
birlikte değerimizi de yitireceğiz..!
Devamı 10. sayfada
EDAK Ecza Koop. Kuruluşunun 32. Yılını Kutladı!
Türkiye’deki Ecza Kooperatifçiliğinin öncü kuruluşu EDAK, kuruluşunun 32. yılını İzmir Işıkkent’teki merkez binasında gerçekleşen görkemli bir törenle kutladı. Sektör Bileşenlerinin
hazır bulunduğu törende “EDAK Akademi” eğitimlerine katılan eczacılara sertifikaları verildi.
Devamı 2. sayfada
Hasta mı,
Müşteri mi?
Ecz. Hüsnü Kaya
Merchandising
ve Eczane?
Kemal Demirci
www.edakomonline.com
Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Emre Bacanak, EDAK
çalışanlarından Tevfik Düzgeç ve Mustafa Sivri ile
birlikte 32. yıl pastasını kesti.
Merhaba,
Gazeteedak’ın 62. sayısına hoş geldiniz. 62. sayımızı hazırlarken, Dünya’da her alanda küresel
politikaların tekrar gözden geçirildiği, Avrupa’da özellikle Yunanistan’da yaşanan ekonomik krizin
faturasının giderek ağırlaştığı, Akdeniz’e kıyısı bulunan ülkelerden Suriye’ye sıçrayan iç savaş’ın
bilançosunun ve şiddetinin arttığı bir dönemi yaşamaktayız.
Ülkemizde ise zorlu bir seçim maratonu yaşandı. Bu süreç içinde sektörümüzün maddi sıkıntıları da
arttı. Her alanda değişim rüzgârları yaşanırken, alışık olduğumuz eczane modelinden sıyrılarak,
eczane iş yapış şekillerimizin de değişmek zorunda olduğunu gördük. Ve eczanemiz de “Satış
Geliştirme Yöntemleri” gündemli bir çalışma gerçekleştirdik. Kısaca, bu sayımızda ayın konusu:
“Parafarmasötik” ürünler ve “Merchandising” ...Merchandising’in ne olduğundan, önemine ve ilgili
alanlarına kadar her detayı yönetimin ve yöneticilerimizin kaleminden gazetemizin “gündem” özel sayfalarında bulabileceksiniz.
Yararlanacağınızı umduğumuz bu bilgiler, geleceğe umutla ve birlikte bakmak için...
Ayrıca, bu sayımızda güncel haberlerimiz de yer alıyor. Bilimsel eczacılığın 172. yılı, sağlık sektörünün vazgeçilmez bir parçası olarak
mesleğe ve mesleki değerlere daha çok sahip çıkılmasının öneminin altı çizilerek kutlandı. EDAK ve diğer birim kooperatiflerimizin
Genel Kurul Toplantıları, Antalyalı Eczacılarımızın EDAK ziyareti ve bu yıl ilk defa İzmir’de düzenlenen İzmir Kültür ve Sanat Bienali’ne
katılan Ecz. Nazan Abacıoğlu’nun sanatçı heyecanını bu sayımızda sizlere yansıtmaya çalıştık. Okuyucu köşesinde konuğumuz ise
Ecz. Tülay Naras... Ve babası Mecit Amca için kaleme alınan içimize değecek bir yazı ile geçtiğimiz Babalar Gününüzü Kutluyoruz.
Sağlıklı ve mutlu kalın...
Yeşim Erdemir / gazeteedak Editörü
sayfa 8
İlaçla birlikte, hasta sağlığı pazarlık konusu olmaya başla-
İhtiyaç duyduğunuz ürünleri incelemek ve
yacak!
fırsatlardan
hemen
yararlanmak
için
pazarlarsak, pazarlık konusu olan halk sağlığına
www.edakomonline.com sitesine Çünkü
üye kaydınızı
yerine getiremeyeceğiz..!
yapıp iletişim formundan kullanıcı karşı
adınızsorumluluğumuzu
ve EDAK
cari kodunuzu bizlere iletmeniz yeterli.
Çünkü pazarlarsak, halkın gözünde sorumluluğumuzla
EDAK Ecza
Kooperatifi Uşak
Şubesi açıldı!
sayfa 11
Pazarlamıyoruz!
Sihir Burada!
Hakan Tolunay
Renklerle Eczane
Sevi Kaya
Eczanedeki Gizli
Personel: Tasarım
Tutku Münip Gültay
Güney’den
Haberler
sayfa 12
şartlarından yararlanabilirsiniz. İhtiyacınız olan
ürünlere
kolayca
ulaşmak
ve
size
özel
avantajlardan ve kampanyalardan yararlanmak için
yapmanız
gereken
tek
şey
www.edakomonline.com alışverişÇünkü
sitesine
üye
pazarlarsak,
olmak!
Pazarladığımız ürün ilaç olacak..!
Satış Geliştirme Yönetimi
Tanzim ve Teşhir
sayfa 13
Eczanelerde satılan
ancak SGK’nın
Kaliteli ürünleri uygun fiyata bulabileceğiniz sitede
ödemediği
sadece EDAK üyelerine özel avantajlı
satış tüm ürünler!
Merchandising
sayfa 14
Parafarmasötik
sayfa 15
Haziran - Temmuz 2011 • Sayı 62
Ürün çeşidi ve uygun fiyatlar kadar kullanım
kolaylığını
da
ön
planda
tutan
www.edakomonline.comsitesinde bir alışveriş
sitesinden beklediğiniz her şeyi bulmanız
mümkün...
sayfa 17
Hepinize fırsatlar ve avantajlarla dolu alışverişler dileriz!
Değerli
EDAKEczacımız,
32 yaşında
2 gazeteedak
EDAK Ecza Koop. Kuruluşunun 32. Yılını Kutladı!
Türkiye’deki Ecza Kooperatifçiliğinin öncü kuruluşu EDAK, kuruluşunun 32. yılını İzmir Işıkkent’teki merkez binasında gerçekleşen
görkemli bir törenle kutladı. Sektör
Bileşenlerinin hazır bulunduğu törende “EDAK Akademi” eğitimlerine katılan eczacılara sertifikaları
verildi.
Hayri Özyaman, Ecz. Bülent Ergin, Ecz. Vecihi Özerdemli, Tevfik Düzgeç, Ecz. Emre Bacanak, Mustafa Sivri, Ecz. Meltem
Kortel
Ecz. Emre Bacanak
Ecz. Leman Koçak, Ecz. Sefa Karaarslan, Ecz. Sertaç Özmen, Ecz. Salih
Kozalı, Ecz. Reha Deniz Arda
Açış konuşmasını yapan Yönetim Kurulu
Başkanı Ecz. Emre Bacanak, sektördeki sorunların bir arada ve sağlam durarak çözüleceğine duyduğu inancı dile getirerek,
katılımlarından ötürü meslektaşlarına teşekkür etti. “Daha nice 32 yıllara” temennisinde bulundu.
Manisa, Aydın Denizli, Muğla, Afyon, Adana ve Mersin illerinde gerçekleşen eğitimlerle eczacılar toplumda en sık rastlanan
hastalıklar olan Hipertansiyon, Solunum
Sistemi Hastalıkları, Dispilidemi, Diyabet,
Alerjik Rinit, Romatoid Artrid ve Gut, Depresyon, Dispepsi, Peptik ülser ve reflü ve
Obezite konularında bilgilerini güncellediler.
EDAK Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Emre
Bacanak, Ege üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Varol Pabuççuoğlu ve
Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Farmakoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Levent Üstünes’e EDAK Akademi Eğitimlerine katkılarından ötürü teşekkür ederek
çiçek takdim etti. Ardından, EDAK Akademi Eğitimlerine katılan tüm ortaklarımıza
katılım sertifikaları verildi.
Başkan Ecz. Emre Bacanak, EDAK 32.
kuruluş yıldönümü pastasını Yönetim ve
Denetim Kurulu üyelerinin yanısıra; kooperatifimizde en yeni işe başlayan Manisa Şubesi Tahsilat Görevlisi Mustafa Sivri
ve en kıdemli çalışanımız Bornova Şubesi
Tahsilat Görevlisi Tevfik Düzgeç ile birlikte
kesti.
Ecz. Sertaç Özmen
Ecz. Reha Deniz Arda, Ecz. Ayşem Kıhtır, Ecz. Emre Bacanak,
Ecz. Bülent Ergin, Ecz. Meltem Kortel, Ecz. Uğur Uçar, Ecz. Hüsnü Kaya
Törende, Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Varol Pabuççuoğlu ve
Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Üstünes,
Türk Eczacıları Birliği (TEB) Denetleme Kurulu Üyesi Ecz. Sertaç Özmen, Aydın Eczacı Odası Başkanı Ecz. Salih Kozalı, Muğla Eczacı Odası Başkanı Ecz. Arif Yılmaz
ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile İzmir Eczacı
Odası Yönetim Kurulu Üyeleri Ecz. Seyfi Bağcı, Ecz. Aylin Yalçınkaya, Ecz. Tülay
Naras ve Manisa Eczacı Odası Yönetim
Kurulu Üyesi Ecz. Hatice Bal Şahin, SECOF
(Avrupa Eczacı Kooperatifleri Topluluğu
Başkanı Ecz. Vecihi Özerdemli, Çevreci Eczacılar Kooperatifi(ÇEKOOP) Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Şule ilkkurşunlu, EDAK
Ecza Kooperatifi Yönetim ve Denetim Kurulu Üyeleri ile çok sayıda kooperatif ortağı ve çalışanı hazır bulundu.
TEB Denetleme Kurulu üyesi Ecz. Sertaç
Özmen’de, mesleki örgütlülük içinde kooperatiflerin yerinin ayrı olduğunun altını
çizerek, “Geleceğe kooperatiflerimiz ile
birlikte umutla bakıyoruz” diye konuştu.
Konuşmaların ardından EDAK Akademi
sertifikalarının dağıtımına geçildi.
EDAK AKADEMİ eğitimlerine
500’e yakın eczacı katıldı
Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi ile işbirliği içinde sürdürülen EDAK Akademi eğitimlerine son altı ayda yaklaşık 500 eczacı
katıldı. İzmir merkez başta olmak üzere,
Sevi Kaya, Ecz. İldeniz Atabey, Ecz. Şule İlkkurşunlu,
Ecz. Birsel Gültekin, Gökçe Özaymış ve Nur Mert
ÇEKOOP Standında “Tepside Burs” sloganıyla; el yapımı tepsilerin satışından ÇEKOOP eğitim fonu oluşturulmasına katkı
sağlandı.
Ecz. Hasan Temel, Prof Dr. Levent Üstünes, Ecz. Enver Olgunsoy,
Ecz. Hüsnü Kaya, Hayri Özyaman
Prof Dr. Varol Pabuççuoğlu, Ecz. Emre Bacanak, Prof Dr. Levent
Üstünes
gazeteedak 3
Ecz. Banu Sayın (Hatay Banu Eczanesiİzmir) ve Ecz. İlke Akbulut (Bornova Ordu
Eczanesi-İzmir)
Ecz. Seda Akgüneş Demirci ve Oğlu
Barış Demirci
EDAK Satış Bölümünden bir grubumuz
Kutlama Etkinliği EDAK Merkez Binamızın bahçesinde
gerçekleşti.
EDAK Akademi Sertifika Töreni
Çizgili Köşe
ri Bey, Doktora
Yahu Eczacı Nu
d ik. İnanmıyon
“kabızlık var”de
i
daha ödenmed
mu, bu laksatif
a!
ıyacak vallah
mi? klozet patl
Kolay mı kardeşim, yeni S.U.T’na göre,
ARALIKSIZ, desteksiz, kırılmadan, en az
2 metre büyük yapmanız lazım. 5 cm daha
kaldı ödenecek, ıkının biraz ölüyom
kokudan, ne pis işimiz oldu anasını satiim!!
Ecz. Burçin Kurtuluş
4 gazeteedak
2011 Yılı’nı yeni projeler ve hizmet yılı olarak gören
EDAK Ecza Kooperatifi Olağan Genel Kurul Toplantısında,
2010 yılı mali verilerine göre 2 milyon TL kar payı dağıtılacak!
EDAK Divan Kurulu Heyeti
Farmagelişim Projesi ile ortaklarına,
eczane ve kooperatifin birlikte hareket edeceği yeni iş modelini sunmaya hazırlanan EDAK Yönetimi,
Genel Kurul Toplantısı’nda pilot uygulamanın gerçekleşmesi için yetki
aldı. 29 Mayıs 2011 pazar günü, E.Ü.
Atatürk Kültür Merkezi’nde çoğunluk aranmaksızın gerçekleşen EDAK
Ecza Kooperatifi Olağan Genel Kurul Toplantısında, 2010 yılı cirosuna göre kooperatif ortaklarına dağıtılacak kar payı 2.433.625 olarak
açıklandı.
Kültür Merkezi’nde, EDAK Ecza Kooperatifi Yönetim ve Denetim Kurulu üyeleri ile
kooperatif yöneticilerinin hazır bulunduğu
toplantıda ilk olarak Divan Heyeti seçimi
yapıldı. Divan Başkanlığı’na Ecz. Mustafa
Akif Sezen, II. Divan Başkanlığı Ecz. Oya
Kaya, Yazmanlıklara Ecz. Devrim Balı ve
Ecz. Derya Sarıer Çelik oy birliğiyle seçildi.
Divan’ın oluşturulmasından sonra kürsüye gelen Güney Ecza Kooperatifi Yönetim
Kurulu Başkanı Ecz. Tarkan Bir ve İstanbul
Ecza Kooperatifi Yönetim Kurulu Üyesi
Ecz. Sedat Güçlü birer konuşma yaptı.
Başkanı Ecz. Tarkan Bir’de yaptığı konuşmada yurdumuzda hızla sayıları artan Eczacılık Fakültelerine ve bunun sonucunda
ortaya çıkan eczacı istihdamı sorununa
dikkat çekerek, “Fakültelerimizde branşlaştırma sağlanarak serbest eczane yükünün biraz hafifletilmesi gerekiyor” diye
konuştu. Meslektaşlarına ilaç ve ilaç dışı
ürünlerinizin hepsini kooperatiflerinizden
alın diye seslenen Bir, “Eczanelerimizi sadece SGK’ya bağlı eczane olma durumundan çıkarmamız gerekiyor” diye konuştu.
Ecz. Güler Ünnü Alkan, Turgut Tunçbilek ve Ecz. Ayla Tunçbilek
Ecz. Emre Bacanak ( EDAK Y.K. Başkanı)
Bacanak konuşmasında; İlaç depoculuğunun, ilaç
lojistiği kavramına dönüştüğüne dikkat çekti.
EDAK Yönetim Kurulu
Toplantının açış konuşmasını yapan EDAK
Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Emre Bacanak, Kamuoyu’nun eczacılığa kutunun
yerini değiştiren bir meslek grubu olarak
fazla para harcamak istemediğini belirtti.
Ve kamu kurum iskontoları ve ilaç fiyat düşüşleri ile bunun sağlanmaya çalışıldığını
ifade etti. Konuşmasında, İlaç depoculuğunun, ilaç lojistiği kavramına dönüştüğüne dikkat çeken Bacanak, dünyada ve
Avrupa’da sağlık sisteminin ve eczacılığın
iş yapış şekillerinin değişmeye başladığını
ve EDAK’ın bu bağlamda sunduğu Farmagelişim projesi ile ortaklarının ve kooperatiflerinin iş yapış şekillerinin tamamen
değişeceğini söyledi.
Ecz. Deniz Doğan (Deniz Eczanesi - Tarsus / Mersin)
1979 yılından beri eczacı ortaklarına üretim, temin ve dağıtım konularında hizmet
götüren EDAK Ecza Kooperatifi 32. Olağan Genel Kurul Toplantısı, birim kooperatiflerin yönetimleri, sivil toplum örgütleri
ve faaliyet bölgesindeki kooperatif ortaklarının katılımları ile gerçekleşti. 29 Mayıs
2011 Tarihinde Ege Üniversitesi Atatürk
Ecz. Tarkan Bir (GÜNEY Ecza Koop. Yönetim Kurulu Başkanı,
Ecz. Sedat Güçlü (İstanbul Ecza Koop. Yönetim Kurulu Üyesi)
Güney Ecza Kooperatifi Yönetim Kurulu
Ecz. Süleyman Arslantürk (Ömür Eczanesi - Kuşadası / Aydın)
Bir’in ardından İstanbul Ecza kooperatifi
Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Sedat Güçlü de
yaptığı konuşmada, mesleğin geçmişinden günümüze kooperatif çatısı altında
var oluşunun önemine değindi. Ve “Çağdaş Eczacılık Hareketi olmasaydı bugün
burada kooperatifçilik konuşuyor olamazdık” diye konuştu. Her geçen gün yeni bir
holding’in bu işin içine girmek için harekete
geçtiğini vurgulayan Güçlü, genç meslektaşlarının bu hareketi içselleştirmeleri için
yeni bir atılım ve yeni bir ruh kazandırmak
ve onlara daha fazla yer ayırmak gerektiğine dikkat çekti.
Açılış konuşmalarının ardından gündem
maddelerine geçildi. Ve Yönetim Kurulunun 2010 yılı faaliyetlerini içeren Çalışma
Raporu’nun okunmasının ardından söz
alan EDAK üyeleri görüşlerini bildirdiler.
gazeteedak 5
mesi ile birlikte, Genel Kurul tamamlandı.
Genel Kurul sırasında, Türk Eğitim Vakfı,
Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği ve
Ege Orman Vakfı ile iştiraklerimiz Çağdaş
Eczacılar Laboratuvarı ve Edakom Ltd. Şti,
Farmaofis ve Tek Sigorta Ltd. Şti. stantları
ile ortaklarımıza aydınlatıcı bilgiler verdiler.
Denizli’li Eczacılarımız Genel Kurulda
Görüşmelerin tamamlanmasının ardından, 2010 yılına ait bilanço ve gelir gider hesapları ile yönetimin ibrası Genel
Kurul’un onayına sunuldu ve her iki madde oy çokluğu ile kabul edildi. Genel Kurul
Toplantısı, EDAK üyeleri ve yönetimin bir
araya geldiği yemek arası ile devam etti.
Gündemin diğer maddelerinin de görüşül-
Ecz. Sarp Yaklav (Yeni Yaklav Ecz. - Yeşilyurt / İzmir)
Ecz. Melih Dümbek (Deniz Eczanesi - Sarıgöl / Manisa)
Kurumsallaşmak ve
Markalaşmak
ömrü ile sınırlı değildir. Yapılan araştırmalar
aile şirketlerinin üç kuşak sonra dağıldığını
göstermektedir. Aile şirketlerini birinci kuşak
kurar, ikinci kuşak miras alır ve durumu idare
eder, üçüncü kuşak ise satarak hayatını başka şekilde idame ettirir.
Peki, kurumsallaşma ne değildir?
Kurumsallaşmak sadece kural koymak değildir. Sadece profesyonel yöneticilerin istihdam edilmesi değildir. Kurumsallaşma
düşüncesi ile birlikte firmalar sürdürebilirliği
de düşünmek zorundadırlar. Sürdürülebilirlik
için büyüme gereklidir, firmaların öncelikle
sormaları gereken sorular,
Alpay ONKARDEŞLER
Genel Müdür Yardımcısı
İşletmeler biraz büyüdükleri zaman hemen çevreden sorular sorulmaya başlar.
Kurumsal mısınız? Markanız nedir?
Kurumsallaşma, bir işletmenin faaliyetleri kişilerin varlığına bağımlı olmadan sürdürebilmesini ve geliştirebilmesini sağlayan bir yapı
oluşturması olarak tanımlanabilir. Bu yapının oluşabilmesi için ise bir sistem gereklidir.
Sistemleri olmayan kuruluşlar kurumsallaşmış sayılmayacaklardır.
Kurumsallaşmanın temel amacı firmaların
patronlarının, yöneticilerinin ve kritik pozisyondaki personellerinin kurum icra ve yönetim kurullarında olan kişilerden bağımsız
hale gelmesi ve böyle sürekliliğin sağlanmasıdır. Bu durum işletmenin önemli noktalarında insanın olmayacağı değil, fakat onlar olmadığında aksama yaşanmadan her
şeyin kaldığı yerden devam edebilmesi anlamına gelir. Şirketlerin ömrü kurucularının
1- Büyümeye hazırlar mı?
2- Nasıl bir büyüme stratejisi izleyecekler?
3- Aile fertlerinin istihdamı konusunda neler
yapacaklar?
Kurumsallaşma, işletmelerin büyümeye başladıkları noktada gerçekleştirilmesi gereken
bir olgudur. Belli bir büyüklüğe ulaşmamış
işletmelerin kurumlaşma için çaba göstermesi kuruma iş yükü ve maliyet olarak geri
dönecektir.
Kurumsallaşma bir süreçtir ve metodu vardır. Kurumsallaşmayı bir süreç olarak planlayıp yola koyulurken, muhakkak ayağı yere
basan bir “Yol Haritası” belirlenmelidir.
Kurumları şekillendiren ve aynı zamanda bir
anlamda kişilik kazandıran diğer bir olgu ise
markalaşmadır. Markalaşma ile yeni üretilen
bir ürün pazarda ismi ve logosu ile yer alacak ve insanların hafızalarında kısa sürede
yer edecektir. Marka sadece bir ürünün üstündeki isim veya amblem değil o firmanın
yaratıcı fikirlerini, pazardaki yerini, projelerini ve konumunu oluşturan en önemli un-
surdur. Yaratıcı bir hizmette bir marka olabilir. Ürün ve/veya hizmet kurumda üretilirken;
marka, müşteri tarafından belirlenir. Ürün/
hizmet rakipler tarafından kopya edilebilir
ve/veya kopya edilmese bile aynısı olabilir,
ancak marka eşsizdir. Ürün/hizmetin zamanı geçebilir fakat marka zamansızdır. Bazen
marka öyle bir olur ki ürünün bile önüne geçebilir. Örn. Selpak bir markadır ama kâğıt
mendil olarak algılamayı değiştirecek kadar
ürünün önüne geçmiştir.
Aynı zamanda ürün dışında kurum markalaşmasından da bahsedebiliriz. Bazı kurumlar öyle bir markalaşır ki ürünleri değil
kurumlar ön plandadır. Fakat kurum marka
olduğu için ürün markaları kurum isimleri
olarak telaffuz edilir. Sony, Toshiba ve Mitsubishi gibi.
Peki, kurumlar kurumsallaşarak mı markalaşmalı?
Birçok küçük ve orta ölçekli firma (kobi) aile
işletmesi olmasına ve kurumsallaşmamasına rağmen markalaşma çalışmalarını başlatmıştır. Fakat işletmelerin amacı üretilen
ürün veya hizmet üzerinden kar ve fayda
elde ederek işletmenin yaşamını, gelişimini ve sahiplerinin geçimini sağlamaktır. Bu
amaca yönelik yöntemlerden kurumsallaşma ve markalaşma birer araçtır. Ama aralarında bir öncelik kurmak şöyle mümkündür. Kurumsallaşmak markalaşmak için bir
araçtır. Markalaşmakta kar elde etmek için
bir araçtır. Karlı çalışmak için markalaşmak,
markalaşmayı hakkı ile gerçekleştirebilmek
için ise kurumsallaşmak gereklidir.
6 gazeteedak
Bilimsel Eczacılığın 172. yılı
ortalamasının oldukça uzağındayız. Buna
rağmen ülkemizde eczacı fazlası olduğu
düşünülmektedir. Bunun ana nedeni eczacılık hizmetlerinin sağlık organizasyonu
içerisinde henüz doğru konuşlanmamasından ya da tanımlanmamasından kaynaklanmaktadır” dedi.
EÜ Ecz. Fak. törenden...
Eczacılık mesleğinin akademik kuruluşunun 172. yılı dolayısıyla Ege
Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’nde
düzenlenen törende konuşan Dekan
Prof. Dr. Varol Pabuççuoğlu, bilim ve
teknolojideki gelişmelerin mesleğin
uygulama koşullarını ve hizmet şeklini değiştirdiğini belirtti.
İzmir’de 13 Mayıs 2011 Cuma günü saat
09.00 da Ege Üniversitesi Eczacılık Fakültesi’ndeki tören ile başlayan Eczacılık
günü kutlamaları, 14 Mayıs 2011 Cumartesi günü Cumhuriyet Meydanında Atatürk
Anıtına çelenk konulması ile son buldu.
Etkinlikler kapsamında; Ege Üniversitesi
Eczacılık Fakültesi’nde, Ege Üniversitesi
Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz, Dekan
Prof. Dr. Varol Pabuççuoğlu ve İzmir Eczacı Odası Başkanı Ecz. Tuncay Sayılkan
açış konuşması yaptı. “Eczacılık Eğitiminin
Dünü-Bugünü” konulu panelin ardından
da meslekte 30 yılı dolduran eczacılara
şükran plaketleri dağıtıldı. Törende EDAK
Ecza Koop. Yönetim Kurulu II. Başkanı Ecz.
Reha Deniz Arda ile Yönetim Kurulu Üyesi
Ecz. Uğur Uçar hazır bulundu.
Prof Dr. Varol Pabuççuoğlu (E.Ü. Ecz. Fak. Dekanı)
Dekan Prof. Pabuççuoğlu, eczacılık hizmetlerinin sağlık sistemindeki yerinin doğru tanımlanmamasına dikkat çekerek,
farmasötik endüstri alanındaki eczacı istihdamında Avrupa Ülkelerinin ortalamasının çok altında olduğumuzu söyledi.
Eczacılık eğitiminin de akademik dönemin
başladığı ilk yıllardan günümüze farklılaştığını vurgulayan Prof. Pabuççuoğlu, ‘’Günümüzdeki gelişmeler diğer mesleklerde
olduğu gibi farklı uygulama alanları getirdi. Ancak Türkiye’de mevcut eczacıların,
%80’i eczane eczacılığında, %2’i Farmasötik endüstride, %9’u kamu’da görev almaktadır. Yine de Avrupa Birliği (AB) ülkelerinin
Eğitim modelinde bu mesleki değişime uygun uygulamaların yapıldığını söyleyen
Pabuççuoğlu, ilk dört yılda temel eczacılık
eğitiminin ardından beşinci yılda endüstri
eczacılığı alanı yanında, hastane eczacılığı ve serbest eczacılık alanlarında çağdaş
uygulamalara dönük bir eğitim modelini
iki yıldır gerçekleştirdiklerini ve önümüzdeki dönemlerde lisansüstü düzeyde Klinik Eczacılık eğitimine başlanacağını ifade
etti.
Ecz. Tuncay Sayılkan (İzmir Eczacı Odası Başkanı)
“Eczacılar ciddi maddi sıkıntılar ile
boğuşuyor”/ İzmir Eczacı Odası Başkanı
Ecz. Tuncay Sayılkan
Fakültedeki törende sağlık hizmetinde çalışan her kesim büyük bir ailedir diyerek
konuşmasına başlayan İzmir Eczacı Odası Başkanı Tuncay Sayılkan, sosyal devlet
olmanın getirisi olarak eğitim ve sağlık
hizmetlerinin ücretsiz olması beklenirken,
paralı hale geldiğine dikkat çekti. 6197
sayılı yasa’da bir kaç
maddenin değişmesinin uzun zamandır
beklendiğini dile getiren Sayılkan, “Hükümetler değişiyor, sağlık bakanları değişiyor
ama yaklaşık yirmi
yıldır bu düzenlemeler
yapılmıyor” diye konuştu. Sayılkan, ulusal
sağlık politikası olmayan onun yerine farklı ülkelerden alınarak
oluşturulmuş bir sağlık
politikasının gerektirdiği yeni uygulamalarla eczacıların ciddi
maddi sıkıntılarla boğuştuğunu söyledi.
Prof. Dr. Candeğer Yılmaz ( E.Ü. Rektörü)
“Sorunlar Çözmek içindir”/ Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz
Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz; “İnsana saygı, insana sevgi ve
insana hizmet eden dünyadaki en büyük
onur verici mesleklerden birisi olan sağlık ekibinin birer mensubu olarak burada
sizler ile birlikte yer almaktan gurur duyuyorum. Sorunlar çözmek içindir. Birlikte
olduğumuz sürece, Türkiye’yi dünyanın en
güzel ülkesi yapma sorumluluğumuz devam ettiği sürece, bütün sorunları çözeceğimize inanıyorum.” dedi.
Cumhuriyet Meydanında Atatürk Anıtına
Çelenk konulması töreninde, Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Candeğer Yılmaz,
İzmir Eczacı Odası Başkanı Ecz. Tuncay
Sayılkan, İl Sağlık Müdürlüğü İlaç Eczacılık Şube Müdürü Ecz. Meltem Aytekin, SGK
Sağlık İşleri İl Müdürü Pınar Arıkan, EDAK
Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Emre Bacanak ve Çevreci Eczacılar Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Şule İlkkurşunlu,
Çağdaş Eczacılar Derneği İzmir Şube Başkanı Ecz. Gülgün Budak hazır bulundu.
Eczacılık Gününde İzmir Cumhuriyet Meydanı, Atatürk Anıtına çelenk konuldu...
gazeteedak 7
Fakültesi Eczacıbaşı Toplantı ve Sergi Salonunda büyük bir beğeniyle izlendi.
Ecz. Emre Bacanak /EDAK YK. Bşk.)
“Güçlerimizi birleştirmeliyiz”/ EDAK
Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Emre Bacanak
Meslekte 30 yılını dolduran eczacılar
şükran plaketlerini törenle aldı.
Bacanak Anıtta gerçekleşen törende yaptığı konuşmada;
“Günümüzde bilgi en büyük silahımız o
nedenle birlikte yapacağımız tüm örgütlü
hareketin bilgiye dayalı olması gerekiyor.
Eczacıların durumu tüm dünyada yaşadıkları dış şartlar aynı olduğu için benzer.
Yani kar baskısı ve hükümetlerin ya da siyasi iradelerin yaklaşımı aynı olduğu sürece durum aynı. Tek fark, sermaye güçlerinin bizden biraz daha iyi olması ve bilgiyi
daha sistemli kullanmaları nedeniyle birkaç adım ilerdeler. Ama bu asla yılacağımız bir durum değil. Daha temkinli olacağımız bir döneme yaklaştık. Bu anlamda
güçlerimizi birleştirmek çok önemlidir. Bu
anlamda İzmir bu işin temelidir. İzmir tüm
yapılarıyla; hem üniversitesiyle hem eczacı odalarıyla hem de kooperatifiyle birlikte
iş yapabilmeyi bilen ve becerebilen bir şehir. Düşündüğünüz kadar değil yaptığınız
kadar varsınız. Bu anlamda Avrupa ülkelerine benzer işleri burada da yapabiliriz.
Burada yapılan şeyler, Amerika’yı yeniden
keşfetmek değildir.” dedi.
Değerli hocalarımızla
birlikte Ecz. Nurdan
Aydıner (sağ başta)
Geleneksel pilav döner etkinliği eczacılık fakültesi bahçesinde gerçekleşti.
Fotoğraf Sanatçısı Eczacı Erol Özdayı EDAK’lı meslektaşlarıyla
birlikte
Fotoğraflarıyla renk kattı
14 Mayıs Eczacılık günü etkinlikleri kapsamında sanatçı eczacılar da unutulmadı.
Fotoğraf sanatçısı Eczacı Erol Özdayı’nın
“Issız-Sessiz-Yalnız” başlıklı fotoğraf sergisi ve gösterisi, Ege Üniversitesi Eczacılık
Eczacılık fakültesi öğrencilerinin de yer aldığı Ritm Topluluğu Eczacılık günü etkinliklerine
renk kattı.
8 gazeteedak
EDAK Ecza Kooperatifi Uşak Şubemiz açıldı!
EDAK Ecza Kooperatifi, ortaklarından aldığı güçle büyümeye devam
ediyor. EDAK faaliyet alanı içindeki 14. şubesini Uşak’ta açtı. 13
Nisan’dan beri bölgeye hizmet vermeye başlayan Uşak Şube ile bölgeye verilen ilaç ve ilaç dışı ürünlerin dağıtım hizmetinin, hız, çeşitlilik
ve kalitesinin artırılması ve optimum
stokla çalışan eczanelerimizde hastaların ilaca ve ilaç dışı ürünlere
daha kolay ulaşabilmesi hedefleniyor.
30 yıllık eczacıyım ve kooperatifimizin de
ilk ortakları arasındayım. Uşak şubenin
açılması için çok gayret ettik, kooperatifimize ve eczacılarımıza hayırlı uğurlu olsun.
13 Nisan 2011 tarihinde hizmet vermeye
başlayan EDAK Ecza Koop Uşak Şube, 3
Haziran 2011 Cuma günü düzenlenen bir
törenle bölge eczacılarına tanıtıldı. Kooperatifin Kemalöz Mahallesi 13. Site Sokak’taki hizmet binasında saat 16.00–18.30 saatleri arasında gerçekleşen törene, başta
bölge eczacıları olmak üzere, Kooperatif
yöneticileri, Eczacı Odası yöneticileri ilaç
firması temsilcileri, sivil toplum örgütleri ve
çok sayıda davetli katıldı
Ecz. Aysel Yüceyaltırık (Besci Eczanesi/Merkez-Uşak)
Ecz. Mithat Aykanat (Sağlık Eczanesi/Ulubey-Uşak)
“Üye olun ve güç verin”
Ecz. Hatice Akkaya (Akkaya Eczanesi/Merkez-Uşak)
Uşak Eczacı Odası Başkanı Ecz. Halime Özen, Ecz. Aysel Yüceyaltırık ve EDAK Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Emre Bacanak
Bölge Eczacı Odası Başkanı ve kooperatif
ortağı ile birlikte açılış kurdelesini keserken
konuşan EDAK Ecza Koop Yönetim Kurulu
Başkanı Ecz. Emre Bacanak, Kooperatifin
uzun yıllardır bölgeye düzenli olarak hizmet verdiğini belirterek “ ilaç ve eczacılık
alanındaki gelişmeler ve bölge eczacılarımızın talepleri doğrultusunda Uşak’a yeni
bir şube açtık. Uşak şubeyi çok önemsiyor
ve bölge eczacılarımız için ufuk açacak bir
şube olarak görüyoruz. Bugün dünyada
kabul gören bir gerçek var; ‘Ürünün tüketiciye en yakın noktada olması’... Bundaki temel amaç, bölgeye verilen kooperatif
hizmetlerinin çeşitliliğini ve kalitesini artırmak, hastalarımızın / müşterilerimizin ilaca ve ilaç dışı ürünlerimize optimum stokla
erişimine olanak sağlamaktır” dedi.
Uşak Şube açılışımıza katılan eczacı ve
çalışanlarımıza düşüncelerini sorduk. İşte
yanıtları;
kurum olarak EDAK’ta çalışıyor olmaktan
çok mutluyum. Teşekkür ederim.
Uşak Şubenin açılmasından çok memnun
oldum. Eczanemi açtığım ilk günden bu
yana EDAK ile çalışıyorum. Ve emekli olana kadar da EDAK ile çalışacağım...
27 yıldır eczacılık yapıyorum eczanemi açtıktan bir yıl sonra da EDAK üyesi oldum.
Uzun süre aktif olarak çalışamadık çünkü
bölgemizde EDAK yoktu. Ancak 90’lı yıllar
ile birlikte EDAK ile yoğun bir şekilde çalışmaya başladık. Bölge depolarının çok
tavizler vermesine rağmen, biz asla kooperatifimizden vazgeçmedik. Yaklaşık
%90’lara varan alımlar ile EDAK ile çalıştık. 1995 yılında eşim eczane açtı. Eşimde
EDAK üyesi Aykanat Eczanesinin Sahibi ve
Mesul Müdürü Ecz. Şefika Aykanat. O da
kooperatif konusunda benim gibi düşünür
hatta kooperatif konusunda benden daha
çok tutucudur. Ancak yaklaşık bir yıl önce
mecburiyetten kaynaklanan ciro düşüklüğü yaşadık ve bu bizi çok yaraladı. Ama
iyi ki nisan ayında EDAK Uşak Şube açıldı.
Ve giderek daha da çok alışveriş yaparak
şubemizi ayakta tutacağız. Birlikteliğin
güç olduğuna inanıyorum. Meslektaşlarıma, kooperatif üyesi olan meslektaşlarıma
söyleyecek bir şeyim yok. Onlar kooperatifin önemini biliyorlar ki üye olmuşlar. Ama
üye olmayan arkadaşlarıma üye olun ve
güç verin diyorum.
Ecz. A. Taner Özbodur
(Özbodur Eczanesi / Merkez - Uşak)
Mesut Ege / EDAK Uşak Şube
EDAK Uşak Şube sipariş hazırlama elemanıyım. Yaklaşık 2 aydır EDAK ailesindeyim.
Ve çok mutluyum. Daha önce eczanelerde çalışmıştım. Ve çalıştığım eczanelerde
hep EDAK ile çalışıyordu. Ama kaliteli bir
Umutluyuz. Uşak Şube uzun bir bekleme
süresinden sonra geldi. Şubemizin olmadığı dönemlerde yaşadığımız tüm zorlukları unuttuk, şimdi bu mutluluğu yaşıyoruz.
gazeteedak 9
EDAK Uşak Şubemiz şehrimize hayırlı uğurlu olsun. Kooperatifimizin buraya
şube açmasını en çok arzu eden eczacılardan biri de benim. Eczanemin açılışını
da EDAK’tan yapmıştım. Meslektaşlarıma
depomuza sahip çıkalım diyorum.
2009 yılında mezun oldum. Daha önce kamuda çalışmıştım. EDAK’ı annem eczacı
olduğu için biliyorum. Serbest eczane eczacılığı yapmasam da meslektaşlarıma
mesleğimize sahip çıkalım diyorum. Meslek adına zor günler yaşıyoruz sadece eczacılar değil, bu sektörden birçok kişi ekmek kazanıyor.
Ecz. Yasemin Hanus (Uşak Bölge Mesul Müdürü)
Ecz. Fatma Yılmaz (Yavuz Eczanesi-Merkez/Uşak)
Antalyalı Eczacı Ortaklarımız EDAK’ ta!
Antalyalı ortaklarımızın EDAK hatırası
EDAK yönetiminin geçtiğimiz yılın
son dört ayında faaliyet bölgelerimizde gerçekleştirdiği toplantıların ardından, bölgelerimizdeki
eczacılarımızın EDAK’a iade-i ziyaretleri devam ediyor. Bu bağlamda
Antalya’dan 18 eczacımız EDAK’a
geldi.
Oldukça sıcak bir ortamda geçen toplantıda “Farmagelişim projesi” ile ilgili
meslektaşlarından gelen
sorulara da yanıt veren
EDAK Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Emre Bacanak,
“Doğru iletişim, birbirimizi anlamak ancak iletişimi
devam ettirmek ile mümkündür. Bir arada daha
güçlü isek, önce gerçekten
bu bilinçle bir arada olmak
ve birbirimizi daha yakından tanımak ile işe başlıyoruz. Yönetim kurulu olarak ortak eczacılarımız ile
yüz yüze iletişimi çok önemsiyor ve bunun
kooperatif bilincimize daha çok katkı yaptığını düşünüyoruz. Genel Kurul Toplantımıza katılmak ve bizler ile görüşmek için
Antalya’dan gelen meslektaşlarımızı burada görmek çok mutluluk verici, tüm meslektaşlarımıza kapımız açık ” diye konuştu.
Toplantının ardından kooperatifimizin
merkez hizmet binasını da gezen eczacılarımız, yetkililerden bilgi aldılar. Toplantıya;
Bacanak, 2. Başkan Ecz. Reha Deniz Arda,
Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Serdar Karaağaç, Üye Ecz. Ayşem Jale Kıhtır, EDAK
Genel Müdür Yardımcısı Ömer Mutlutürk,
Satış Operasyon Müdürü Tamer Yalçınkaya, Farmagelişim Müdürü Hakan Tolunay
katıldı. Antalyalı eczacılarımıza, Antalya
Bölge Müdürü Cezmi Yol, Saha Yönetmeni
Ercüment Muallaoğlu eşlik etti.
Ecz. Mustafa Oruç, Ecz. Ömer Küçüktürkmen,
Ecz. Onur Tatlıcan
EDAK ilaç hazırlama bölümümüzde...
28 Mayıs 2011 cumartesi günü saat
14.00’de EDAK’ın İzmir, Işıkkent’teki merkez binasında gerçekleşen ziyaret yaklaşık
2,5 saat sürdü. Ziyarette, EDAK yönetimi
ile bir araya gelen eczacılarımızın gündeminde ilaç eczacılık sektörümüzdeki gelişmeler ve kooperatifin hizmetleri vardı.
EDAK yönetimi toplantıda
Ecz. Funda Berk (Melis Eczanesi - Konyaaltı / Antalya)
10 gazeteedak
gündem
• Parafarmasötik - Merchandising • Parafarmasötik - Merchandising • Parafarmasötik - Merchandising • Parafarmasötik - Merchandising •
Ecz. Emre Bacanak
EDAK Ecza Kooperatifi
Yönetim Kurulu Başkanı
[email protected]
Pazarlamıyoruz!
Çünkü pazarlarsak,
Pazarladığımız ürün ilaç olacak..!
İlaçla birlikte, hasta sağlığı pazarlık konusu olmaya başlayacak!
Çünkü pazarlarsak, pazarlık konusu
olan halk sağlığına karşı sorumluluğumuzu yerine getiremeyeceğiz..!
Çünkü pazarlarsak, halkın gözünde sorumluluğumuzla birlikte değerimizi de
yitireceğiz..!
Pazara açılan her ürün gibi ilacın pazarı
da büyüyecek ve devlet bütçesi bundan
zarar görecek..!
Eğer biz pazarlarsak; aslında ilacın yıllardır pazarlandığını söylediğimizde
kimse bize inanmayacak..!
Eğer biz pazarlarsak; devlet bütçesinin
bizi de ilgilendirdiğini kimseye anlatamayacağız..!
Eğer biz pazarlarsak; kimse bizim aslında ilacı pazarlamak istemediğimizi anlamayacak..!
Çünkü biz pazarlarsak sadece ilacı pazarlayacağız..!
Biz pazarlarsak sadece ilacı pazarlayacağız..!
Çünkü biz ilaçtan başka bir şeyi pazarlarsak eczacılık diplomamıza saygısızlık
etmiş gibi hissedeceğiz..!
Çünkü biz ilaçtan başka bir şeyi pazarlarsak, ilaçtan başka bir şeylerinde halk
sağlığı ile ilgili olabileceği gerçeğiyle
yüzleşmek zorunda kalacağız..!
Çünkü biz ilaçtan başka bir şeyi pazarlarsak, ilaçla ilgili bu kadar işin arasında
bir de başımıza parafarmasi çıkacak..!
Parafarmasi hayatımıza girerse hayatın
SGK’dan ibaret olmadığı gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kalacağız..!
Parafarmasi hayatımıza girerse müşterimiz elinde reçeteyle gelen hazır hastalardan ibaret olmayacak..!
Pazarlamaya bir başlarsak; asıl rekabetin parafarmasötik ürünlerin olduğu
alanda gerçekleştiğini göreceğiz..!
Eğer pazarlarsak; parafarmasötik ürünlerin hepsini öğrenmek zorunda kalacağız..!
Üstelik bu ürünleri pazarlarsak, tek pazarlayan da biz olmayacağız..!
Biz bu ürünleri pazarlamak istemiyoruz.
Çünkü pazarlarsak bu ürünler eczanelerimizin bir parçası olacak.
Bu ürünler eczanelerimizin bir parçası
olursa; halk bizi başkalarıyla kıyaslamaya başlayacak.
O zaman halkın gözünde sağlık konusundaki “bilirkişi” kimliğimiz riske girecek.
Ekonomimizin bu kadar daralmasına
rağmen,
Çünkü pazarlamazsak ilacın bilirkişisi olarak kalmak
daha kolay olacak..!!!
Ne var ki; kafamızı kuma gömersek ilacın bilirkişisi olarak kalmak hayal olacak.
Çünkü biz pazarlamak istemiyoruz.
Çünkü biz pazarlamaktan korkuyoruz.
Çünkü pazarlarsak, bizi korkutan her
şeyle mücadele etmemiz gerekecek…
Çünkü biz “eczacılık” kavramının, pazarlanması gereken
bir marka olabileceğini hiç
aklımıza getirmiyoruz.
Çünkü biz sadece ürünü pazarlayıp
pazarlayamayacağımızı düşünüyoruz.
Hâlbuki pazarlamaya ürünün olduğu
kadar işletmelerimizin de, sahibi olduğumuz kurumların da, mesleğimizin de
ihtiyacı var.
Çünkü pazarlarsak; bir deryanın içine
gireceğiz..!
Çünkü pazarlarsak; çok çaba harcayacağız..!
Çünkü pazarlarsak; çok da para harcayacağız..!
Çünkü pazarlarsak; eczanede çok daha
fazla mesai harcamamız gerekecek..!
Pazarlamazsak ilacın bilirkişisi olarak kalmak daha
kolay olacak !!!
İlaç her gün ucuzlayarak değerini yitirse
de, bilirkişi olmak güzel.
Eczanelerimiz her geçen gün bir SGK
bürosuna dönüşse de, bizler bu büronun
birer çalışanı haline gelsek de, bilirkişi
olmak güzel.
Hayatımızın bu istikamette gideceğini
bilmemize rağmen,
Meslek itibarımızın bizden başka kimseyi
ilgilendirmeyeceğini bilmemize rağmen,
Aslında birçok sorunumuzun ve beklentimizin sermaye eksikliğinden kaynaklanmasına rağmen,
Beklentilerimizin aksine kimsenin gelip
sermaye sorunumuzu gideremeyeceğini
bilmemize rağmen,
Ana stratejimiz eczacılığın
marka değerini yükseltmek
olmalıdır. Eczacılık markası
değerlendikçe eczanede satılan üründe değerlenecektir.
“Eczacılık” son yıllara kadar rakipsizliği
nedeniyle yüksek marka değerine sahip
bir meslekti. Diplomamız; ilacın tek sahibi olarak bu marka değerini bize sağlıyordu. Ancak o günlerin geride kaldığını
hepimiz bildiğimize göre bundan sonraki ana stratejimiz eczacılığın marka
değerini yükseltmek olmalıdır. Eczacılık
markası değerlendikçe eczanede satılan
ürün de değerlenecektir.
Bu durumda pazarlama kavramını bir
bütün olarak değerlendirmeliyiz.
Eczanemize konulabilecek her bir ürün
değerlidir. Pazarlanmalıdır.
Eczanemiz değerlidir. Pazarlanmalıdır.
Eczacılık değerlidir. Pazarlanmalıdır.
EDAK değerlidir. Pazarlanmalıdır.
Pazarlamalıyız; tutkuyla,
bilgiyle ve cesaretle…
gazeteedak 11
değildir. O an ederinden daha büyük
için, işletmecilik terminolojisi olan “müş-
bedel ödemeye bile hazırdır.
teri” tanımını kullanmasından daha do-
Yani hasta eşitliğin olmadığı bir durum-
ğal bir şey yoktur.
da çaresizdir. Etik değerlere sahip olan
bir eczacı bu durumdan istifade etmeyi
düşünmez, onun için müşteri yerine hasta tanımını kullanır.
Ecz. Hüsnü Kaya
EDAK Denetleme Kurulu Üyesi
[email protected]
Hasta mı, Müşteri mi?
Eczanelerimizin kapısından içeri giren
kişilerin hepsinin “hasta” olmadığı bir
gerçektir. Bazıları hasta, bazıları hasta
yakını, bazıları da parafarmasötik ürün
Dünya Sağlık Örgütü
(DSÖ)’nün sağlığı tarif eden
bir metni vardır: “Sağlık; bedensel ve ruhsal olarak tam
bir iyilik halidir”.
Günümüzde sadece ülkemizde değil
tüm dünyada, ilaçtan elde edilen gelir ile
bir eczaneyi ayakta tutmak çok zordur.
SGK’nın ödemediği tüm ilaç dışı ürünler
olan parafarmasötiklere yönelmek kaçınılmazdır. Bu ise Hasta-Müşteri ikilemini
akıllarda daha da artırmaktadır.
Aslında mesele karmaşık gibi görünKendi reçetesi veya ilacı için eczaneye
gelen kişiye kesinlikle hasta denir. Yakınının reçetesi veya ilacı için gelen kişi
hasta yakınıdır. Peki, parafarmasötik bir
ürün almaya gelen kişiye müşteri mi dememiz gerekir? Örneğin deodorant ala-
se de aydınlık bir biçimde gözümüzün
önündedir:
Eczanemize deodorant tedarik ederken
alüminyum kloralhidrat içermeyen de-
cak kişi hasta mıdır, müşteri mi? DSÖ’nün
odorant almaya özen göstermişsek za-
tarifine göre hasta sıfatını kullanabiliriz.
ten kapıdan giren kişiye hasta değerini
sevmez ve kullanmayız. Bunun altındaki
Kişi ter kokunca kendini kötü hissedecek,
sağlık emekçisi olarak vermişiz demek-
sebep; eczacılarımızın sağlık ile ilgili ey-
ruhsal olarak “tam bir iyilik” halinde ola-
tir. Eczanemizin kapısından içeri gireni
lemleri ticari bir faaliyet olarak görme-
mayacaktır. Ama müşteri sıfatını da kul-
Alzheimer ve kansere karşı korumuşuz
mesidir. Bu kesinlikle doğru, etik ve tak-
lanabiliriz. Çünkü satın almayı düşün-
demektir. İşletmeci kimliğimizle o kişi-
dire şayan bir düşünce yapısıdır.
düğü ürünü değiştirme, almama, ederi
satın almak için içeriye girmektedirler.
Biz eczacılar “Müşteri” sözcüğünü pek
üzerinde pazarlık yapabilme gibi fırsatı
Bu düşünce yapısı her sağlık çalışanının
vardır.
aklında ve vicdanında kök salmalı, glo-
ye müşteri demek durumunda kalırsak
bundan da hicap duymamalıyız.
Aslolan kapıdan giren herkesi önce has-
bal ekonominin getirdiği maddiyatçı, çı-
Tüm bu anlattıklarımız eczacı kimliği-
karcı olgulara kapısını kapatmalıdır.
miz ile ilacın herhangi bir meta olmadığı
ta olarak düşünmek, ilerleyen dakikalar-
“onsuz olunmaz” özelliği ile ticari yanı
da müşteri olduğunu kavrayınca gere-
Türk Dil Kurumu (TDK) Büyük Türkçe
bulunmadığını ifade etmek içindir. Ör-
ğini yapabilmektir. Çünkü artık sadece
Sözlüğü hastayı şöyle tanımlar:”sf. Sağ-
neğin günümüzde 1,26 TL fiyatı bulunan
ilaç ile eczanelerimizi ayakta tutabilmek
lığı bozuk olan, esenliği yerinde olma-
Aspirin’i bu fiyat üzerinden fazlaya sa-
mümkün görünmüyor. Seneler önce sa-
yan, hastalanmış, rahatsız”, müşteriyi
tan eczacı “ihtikar” (Aşırı kar hırsı) suçu
hip çıkmadığımız parafarmasötiklere
de şöyle tanımlar:”Hizmet, mal vb. alan
işlemiş olur.
ve karşılığında ücret ödeyen kimse”.
Ancak serbest eczacının bir de işletmeci
sahip çıkarak eczanelerimizi ayakta tutabiliriz. Hipermarket veya süpermarketlerde 6,25 TL’na satılan bir deodorantı
Müşteri tanımında taraflar arasında bir
kimliği vardır. Eczanelerimiz küçük birer
eşitlik olmasına rağmen hasta tanımın-
işletmedir. Türk Ticaret Kanunu 18–2.
da bu eşitlik yoktur. Müşteri almak iste-
maddesi işletmecinin basiretli bir iş ada-
diği ürünü değiştirebilir veya her an vaz-
mı gibi hareket etmesini zorunlu kılar.
karlılıkla. Bunun için de merchandaising
geçebilir ama hastanın ilacı almaktan
Eczacının işletmeci kimliği ile TDK’nun
(Tanzim – Teşhir) kavramını ve fiyat oluş-
vazgeçmesi ve değiştirmesi söz konusu
yüklediği bu nosyonu yerine getirmesi
turma politikasını çok iyi bilmeliyiz.
eczanemizde
6,00TL’dan
satabilmek
mümkündür. Üstelik alış üzerinden %39
12 gazeteedak
Tedarik; araştırıp bulma, sağlama, elde etme
anlamına gelir. Tedarik işletme için gerekli olan ürünü, hizmeti bulma sağlama, elde
etme işlevinin bütünüdür.
Görsellik; teşhir ve sergileme Merchandising’in en kritik noktasıdır. Dünyanın en güzel elmasına sahip olsanız da elması doğru
bir görsellikle sunmaz ve teşhir etmezseniz
elinizdeki elmas tüketici gözünde bir hiçtir. Bu
noktada görsellik ürünün sunuş şekli günümüz pazarlama kavaramın da en önemli alanı oluşturmaktadır.
Kemal Demirci
Satın Alma Müdürü
[email protected]
Merchandising ve
Eczane?
Merchandising kelimesinin kökeni İngilizcedir.
İngilizcede tüccar, tacir anlamına gelir. Merchant kelimesinden gelir. Türkçe karşılığı tüccar
ya da tacir olarak çevrilebilir. Kendi içerisinde
bölümlere ayrılır buying (ürün yönetimi), planning (planlama), sourcing (tedarik), visual
(görsel) gibi bölümler. Merchandising kelimesi kısaca bu şekilde açıklanabilir. Biraz daha
basitçe anlatmak gerekirse olay şu; Merchandising sıradan bir bakkalın yaptığı iştir. Büyük
şirketlerde bu şekilde kullanılıyor.
Merchandising günümüz işletme yönetimlerinde, market yönetimlerinde, perakende yönetiminde çok önemli bir yer teşkil etmekte
olup Merchandising için çok kısaca aslında
Doğru, yerinde, planlı SUNUM da denebilir.
Ürünlerin satış noktalarında (market, bakkal,
hipermarket, eczane vb.) bulunabilirliği, fark
edilebilirliği ve satın alınabilirliğini arttırmak
ve kolaylaştırmak için tüketicilere yönelik yapılan her türlü iletişim ve aktivitelerin bütününe
kısaca Merchandising denir.
Ürünlerin ve hizmetlerin satıldığı noktalarda
müşteri ile yüz yüze iletişimde iki farklı aktivite dikkat çeker. Birincisi, talep yaratabilmek
ve talebi karşılayabilmektir. Satışın olması ve
satışın gerçekleştirilebilmesi için önce talebin
yaratılması gerekmektedir. Bunun için en etkili
yöntem, görsellik yani tanzim – teşhir uygulamalarıdır. Tanzim teşhir müşterinin/hastanın satın alma kararını etkilemek, rakibe göre
avantaj sağlamak, karlı satışı elde etmek,
marka ve kurum bağlılığını yaratmak ve alışverişi kolaylaştırmak için en önemli şarttır.
Gelelim Merchandising kelimesini oluşturan
terimlerin tek tek irdelemesine; Ürün Yönetimi
kavramına girmeden ürünü tanımlamamızda yarar var. Ürün, bir ihtiyacı ya da isteği
karşılamak amacıyla pazara sürülen tüketim
ve kullanım gibi işlevleri yerine getiren her şey
olarak tanımlanabilir. Bu kimi zaman elle tutulur bir emtia; kimi zamanda eczanelerimizde yapılan danışmanlık hizmetinin karşılığıdır.
Hastamıza önerdiğimiz ürünün, hastalarımıza / müşterilerimize verilen danışmanlık hizmetlerinin yönetimi yani ürün ve hizmetleri
önceliklendirebilmek, kaynakları doğru aktarabilmek ve stratejik hedeflere hizmet eden
kritik bileşenleri kontrol edebilmektir. İki temel
fonksiyonu yerine getirir ürünün ve hizmetin
doğru planlanması ve pazarlanması noktasında en temel işlevi yerine getirir.
Planlama; önceden belirlenmiş amaçları gerçekleştirmek için yapılması gereken işlerin
saptanması ve izlenecek yolların seçilmesidir.
Ürün seçimi, yer seçimi, hizmet gerekleri ve
hizmet önceliklerinin seçimini de içerir. Planlama 5N1K formülünü içerir yani tüm işleri Ne,
Nerede, Niçin, Ne zaman, Nasıl, Kim yapacak
sorularının cevaplarının oluşturulması noktasında hareket alanlarının tanımlanmasını içerir. Tanımlanan bu noktalar hareket alanlarını
oluşturur amaçların gerçekleşmesinde yol haritasını belirler.
Merchandising teknikleri satış artışı sağlarken
uzun dönemde, uzun solukta markanın, kurumun Pazar payının genişlemesine de yardımcı
olur.
Eczanelerimizde ilaç dışı ürün grubunun (SGK
ödemesi dışındaki tüm ürünler) işletme içersinde doğru yerde, özel yerlerde (Gondollar,
sepetler... vb), özel tasarım satış stantları ile
ürünün veya ürün gruplarının fark edilmesini
sağlayacak her türlü etkinlikler, özel satış destek kampanyaları, çapraz ürün etkileşimleri
(Mama standı ile biberon standının yan yana
olması, şampuanlarla, saç boyalarının yan
yana olması; ürünün görünen bir noktasına
ve veya teşhir alanına haftanın ürünü, fırsat
ürünü… vb belirleyici tüketici tarafından farkındalık yaratacak ibare etiketlemesi) , özel
özendirme kampanyaları (1 alana 1 bedava,
3 adet al 2 öde… vb) ile teşhir edilmesi gibi
tüm işlevler pazarlama faaliyetinin ana kapsamını oluşturur. Yani çok küçük farkındalıklarla ve farklılıklarla eczanelerimizin içerisinde
ürünlerimizin ne kadar kolay satılabileceğini
göreceğiz.
Eczanelerimizde merchandising uygulamasının katkısı ne olacak?
1. Kısa sürede satış sağlar.
2. Stokların hızla erimesine yararlı olur. (Az
satılan rafların arasında kalan bir ürünü seçip
ön plana çıkarıp üzerine de uygun fiyat etiketi
ile yazın ne kadar çabuk satılır hale geldiğini
göreceksiniz)
3. Bağımlı müşterilerin oluşmasını sağlar.
4. Rakiplere göre ayrışım sağlar; farkındalık
yaratır.
5. Hiç satamayacağınızı düşündüğünüz
ürünlerin bile satılabileceğini gösterir.
Eczanelerimizde merchandising uygulamasında dikkat etmemiz gereken unsurlar nelerdir?
1. Doğru yerde doğru kararların alınması,
2. Eczanenin büyüklüğü ile yapılacak tanzim
teşhirin doğru orantılı olması,
3. Hedef kitlenin doğru tespit edilmesi ve bu
doğrultuda doğru zamanlama planlamasının
yapılması (Yaza girerken güneş kremi, kışa girerken dudak koruyucuları seçilmesi… vb)
4. Ürünleri tanzim teşhir yapacak olan elemanların işi doğru ve bilimsel yöntemlerle
yapması, ürünleri ve özelliklerini çok iyi biliyor
ve tüketiciye doğru tanımlıyor olması. (Stantların sürekli dolu, düzenli ve planlı olmasının
sağlanması… vb)
5. Fiyat etiketlerini takip edip güncelliğinin
korunması, yine etiketlerin tüketiciler tarafından kolay ve anlaşılır şekilde okunabilirliğinin
sağlanması başlıca en önemli unsurlardır.
Gelin, bugün aylardır satamadığımız bir ürün
grubunu tozlu arka raflardan çıkarıp kasanın
tam önünde tüm tüketicilerin, eczaneye giren
herkesin görebileceği bir alana taşıyalım ve
küçük bir standa düzgün doğru bir düzenle dizelim; yanımızdaki en yakın markette satılan
fiyatından 1 kuruş daha ucuz bir etiketle tüm
seçtiğimiz ürünlerin üzerine okunabilir fiyat
etiketi yapalım, standın üstüne de “haftanın
ürünü” “sizin için seçtiklerimiz” gibi ibarelerle ilgi çeken hale getirelim aylardır arkada
olan ürünlerin çok kısa bir sürede nasıl satıldığına siz bile şaşıracaksınız!
İşte, eczanemizde küçük bir merchandising
uygulamasını yapmış olduk…
gazeteedak 13
birçok alanda çoğaltmak mümkündür.
Toplum sağlığını ilgilendiren tüm ürünlerin eczanelerden satın alınması çok
daha sağlıklı bir toplum yaratacaktır.
Doğru etiketleme yöntemleri
ile “eczane pahalıdır” imajını
yıkmamız gerekiyor
Hakan Tolunay
Farmagelişim Müdürü
[email protected]
Sihir Burada!
Sektörümüzde çok büyük değişiklikler
yaşanıyor. Ve bu değişimler yaşanırken,
kooperatif eczanelerimizin son tüketicimiz olan hastalarına / müşterilerine
doğru ürünü, doğru yerde konumlandırarak, doğru mesajla sunmaya hazır olması gerekmektedir.
Bu farkındalığı merchandising kavramı ile açıklamak çok yerinde olacaktır. Merchandising’in ne olduğu ile ilgili
gazetemizde birçok tanım yapılmaktadır. Eczanelerimizin ilaç dışı ürünleri de içinde barındırdığı yapısıyla birer
perakende noktası olarak adlandırılması hiç de yanlış değildir. O nedenle,
merchandising’i kısaca tüketiciyi satın
almaya yönlendirmek amacıyla eczanemizde / perakende noktamızda yapacağımız her türlü aktivite, teknik ve metod
olarak yani “Satış geliştirme yöntemleri”
olarak açıklayabiliriz. Eczacılığın etik kurallarından biri olarak, yıllarca şu söylemleri duyduk; “Ey vatandaş, biz satıcı
değiliz”, “İlaç meta değildir” “Biz tüccar
değiliz”... Evet, tüccar zihniyeti ile bakmıyoruz. Ama ilaç dışı ürünler de biraz
daha farklı uygulamalar yapmamız gerekiyor. İlaç dışı ürünlerde de eczacının
sağlık danışmanlığı kimliğinin ilaç kadar
önemli olduğunun altını çizmekte fayda
var. Toplum sağlığı için ilaç dışı ürünlerin
de ehil ellerde olması gerekiyor.
Anne-Bebek Sağlığı Ürünleri, Mamalar,
Besin Desteği Ürünleri, Diş Sağlığı Ürünleri, Saç Bakımı ve Cilt Sağlığı Ürünleri,
Diyabetik ürünler, Cinsel sağlık ürünleri
sağlık danışmanlığı hizmetinin de sunulabileceği ürün gruplarındandır. Ulusal
marketlerdeki reyon görevlileri diyaresi olan ya da kusması olan bir bebeğe
mama önermesi yapamazlar. Diş etlerinde problem olan bir kişiye markette yardımcı olunabilir mi? Bu örnekleri
O halde yapmamız gereken halkın bu
ürünleri alırken marketi değil, eczaneyi
tercih etmesini sağlamaktır. Mamalarda
son üç yılın verilerine bakıldığında, eczanelerimizin %9’luk pazar payı 2010 yılı
sonunda %30’a yükselmiştir. Bu marketlere kaçırdığımız birçok ürünün bize geri
dönmesi için bir umuttur. Bu umudun
altını iyi doldurmamız gerekiyor. Öncelikle, “Eczane pahalıdır” imajını yıkmak
ve “Bu ürünleri eczacıma danışarak güvenle alırım”ı son tüketiciye benimsetebilmek geliyor. Bunun için de ilaç dışı
ürünlerdeki fiyatlandırmanın tekrar gözden geçirilmesinde büyük yarar vardır.
Birbirini tamamlayıcı ürün grupları ile raf etiketleme ürünün cazibesini ve satışını artırır
Perakende noktasındaki ambiansı (iç
ve dış dekorasyon, vitrin ve raf düzenleme) yönetmek, karma mağazalarda/
eczanelerde bulunan ürünlerin fark edilmesi için mağazayı P.O.P* malzemeleriyle süslemek birer satış geliştirme, yani
“merchandising” taktiğidir.
Rafların doğru ışıklandırma ile düzenli
ve temiz durması ve etiket kullanımı sergilenen ürünlerin cazibesini artıracaktır.
Doğru satış trendine sahip ürünlere özel
standlar tasarlamak ya da benzer ürün
gruplarına atlama yapılabilecek şekilde
doğru raf ayrılması ve bu rafın çevresine daha büyük etiketler ile kampanyaya
dikkat çekilmesi, satış ivmesinde büyüme yaratacaktır. Bu ürünler aynı zamanda promosyonlu ürün grubu ise “3 al 2
öde”,“1 alana, 1 bedava” etiketleri,
ayrıca vitrin giydirmesi dışında da mevsimsel ya da dönemsel temalar ile ürüne
dikkat çeken etiketlemeleri eczane vitrininde kullanmak satışı geliştirme yöntemlerinden bazıları olarak görülebilir.
Örneğin şampuan rafının yanında saç
kremlerine, Diş Fırçalarının yanında diş
macunu, diş ipi, ağız gargara suyuna,
mamaların yanında bebek ürünlerine (
biberon vs. ) yer verilmesi bu ürünlerdeki
satışı artıracaktır.
Ürünlerin raflara konumlandırılmasında
mevsimsel faktörler ve özel günler göz
önünde tutulmalıdır. Raflarda en değerli
alanlar göz hizasıdır. Bu alanlarda, örneğin yaz başlangıcında güneş ürünlerine yer verilmelidir.
Tüketici mağazaya/ eczaneye girdiğinde, sergilenen ürünü incelemek ve fiyatını görmek ister. Doğru ürün, doğru yerde ve doğru satış ivmesine göre raf payı
ayrılmış olmalıdır. Ürün altında sarı ve
turuncu renkte etiket ile rekabet edebilir fiyatının görünmesi, ürünün satış payında etkili olacaktır. Özellikle etiketlerin
üzerine perakende satış fiyatının elle ve
siyah keçeli kalem ile yazılması ürünün
müşteri gözüyle bakıldığında çok pahalı
bir ürün olmadığı ve satın alınabilirliğini
destekleyecektir.
Eczanelerimizin camlarında Anne-Bebek Sağlığı ürünleri, Diş Sağlığı Ürünlerini, Saç Bakımı, Cilt Sağlığı, Diyabetik
ürünler, Cinsel sağlık ürünlerini, Medikal
ürünler gibi kategori isimleri etiket/sticker olarak yazılması tüketicilerde olumlu
bir algı yaratacaktır.
Tüketicilerin alışveriş alışkanlıklarını incelediğimizde genelde kredi kartı ile
alışveriş yapıldığını gözlemliyoruz. Dolayısıyla eczanelerimizde dışarıdan rahatlıkla görülebilecek şekilde bankalardan
temin edebileceğiniz Visa-Master Card
sticker yapıştırılması, aynı şekilde eczane içinde de ödeme noktalarında bulunması çok etkili olacaktır.
Biliyoruz ki, eczacı ve çalışan açısından,
kooperatif bilincinin ve aidiyet kavramlarının altında yatan en güçlü duygu;
“Güven” duygusudur. Bugün ülkemizde
en çok güvenilen meslek gruplarının başında da “Eczacılık” gelmektedir. Hastalarımızın / müşterilerimizin güvenilir elden alacağı ürünler de güvenilir, fiyatları
makul ve görünür olmalıdır.
P.O.P Malzemesi nedir?
Pazarlama dilinde en çok bilinen kavramlardan
biri P.O.P.’dir ve neredeyse her ülkede aynen
kullanılmaktadır. P.O.P.’nin İngilizce açılımı Point
of Purchase’dır ve Türkçe’ye “Satış noktalarındaki tanıtım malzemeleri” olarak tercüme
etmek mümkündür. Ürünün satışa sunulduğu
perakende noktalarda nihai tüketicinin dikkatini
çekmek, ürünü tanıtmak veya tüketiciye ürünü
hatırlatmak amacı ile hazırlanan malzemelerdir. Poster, pankart, dön-kart, raf etiketi, deneme standı, teşhir üniteleri, vitrin için hazırlanmış
üniteler ve buna benzer her türlü basılı malzemeler P.O.P. olarak adlandırılır. Özellikle son
yıllarda, çok fazla ürünün satış noktalarında
sergilenmesi ve satılması, ürününüzün tüketici
tarafından görülememesi veya fark edilememesi riskini taşır. Bu nedenle P.O.P. malzemelerini
hazırlamak ve perakende noktalarda kullanılmasını sağlamak kaçınılmaz bir pazarlama
aktivitesidir.
* http://pazarlama.diyalogo.com/
yazilar/tanzim-teshir-ve-p-o-pmalzemeleri/5000000000090727 13.06.2011
14 gazeteedak
gazeteedak 15
Tutku Münip Gültay
başlar. Oysa eczanemize, ilacını istedikten sonra ödemesini yapıp, çıkıp gitmek
için gelmiştir. İşte gizli personelimiz, hastayı eczaneye girdiği ilk anda yakalar,
bilinç altına iner ve algıda seçiciliğine
hükmederek ürünleri kendisine sunar.
Bunu yaparken de renkler, rakamlar
ve şekilsel algıyı kullanır. Burada hangi
ürünü, nerede ve nasıl sunduğumuz çok
önemlidir. İçeri giren hasta, en kısa yoldan bankoya ulaşmak isteyecektir. Bankoya giderken izleyeceği rota bizim için
çok önemlidir bu nedenle bu rotanın bir
uzman tarafından çizilmesi gerekir. Bu
rota üzerinde kullanacağımız orta gondollar ve modüller, ürünlerin hastaya
sergilenmesinde önemli rol oynarlar.
landırdığımız ürünler ile göz ve dokunma temasına geçecektir, bu da ürünün
satılmasında önemli rol oynayacaktır.
Bekleme alanı, parafarmasotik ürünler
ile yakından ilişkili olmalıdır, satmak istediğimiz ürünler ile hastayı bire bir ilişkiye
sokacağımız alan burasıdır. Dolayısıyla,
bekleyen hastaların bir kısmının ayakta kalması, satışımızı desteklemektedir.
Önemli olan ayakta bekleyen hastaların
ürünler ile bağlantı kurmalarını sağlamaktır. Ayrıca bu alanda oturan hasta
yönü esas alınarak yerleştirilecek bir ekran önemli rol oynar. Ürün tanıtımının
yapılacağı videolar ile hem hasta bilgilendirilir, hem de satış desteklenmiş olur.
İç Mimar / Eczane Uygulamaları Sorumlusu
[email protected]
Eczanedeki Gizli
Personel; Tasarım
Bir şeyler yapmalıyım, ama ne? Ayakta kalmalıyım, ama nasıl? Bu soruları
kendimize hep sormuyor muyuz? Aslında küçük mimari oyunlarla çözümlerine ulaşabileceğimiz sorular bunlar...
Eczanemizde bir metrekarelik alanı bile
çok verimli ve etkili değerlendirebiliriz.
Bu konuda formülümüz de hazır; ‘Satış
Destekli Mimari Tasarım’ Bu fomülle, eczanemizdeki alanları doğru kullanarak,
özellikle parafarmasotik ürün satışını
arttırmak elimizde. İşte size bazı ipuçları...
Eczanemiz mimari olarak iki bölümden
oluşmaktadır; ilaç satışının gerçekleşeceği alan ve parafarmasotik satışının
gerçekleşeceği alan. İlaç alanı ne kadar
az kullanılırsa parafarmasotik satış alanı da o kadar hacim kazanacaktır. Burada, ilaç satış yoğunluğuna göre çekmeceli dolap sistemi de kullanılarak önemli
hacim avantajlarına ulaşılabilir.
Hastalarımız eczaneye gelirken bir hedefleri vardır; ilaç almak. İlaç eczaneden
alınır. Neden ilaç dışı ürünler de alınmasın? Çoğu zaman yeterince alınmıyor,
çünkü hastaların bu ürünlere olan ihtiyaçları kendilerine hatırlatılmıyor. Doğru
sunumla bu hatırlatma yapılabilirken
esas alınacak nokta; hastanın bu ürünleri nasıl görmek istedikleri olmalıdır. Bir
ürünü satmak için gizli bir personele ihtiyacımız var; merchandising. Bu gizli
kahraman sizden maaş almadan, size
yük olmadan çalışan, sizin yapılandıracağınız bir personeldir.
Eczanemize ilaç almaya gelen hasta,
önce içeriye girer. İkinci adımından itibaren istem dışı olarak etrafı taramaya
Satış destekli mimari tasarıma bir örnek; hasta
bankoya ulaşmak için farmasötik alanda belirlenen çizgide gitmek durumunda
Satış destekli eczane tasarımı yapılırken unutulmaması gereken en önemli
noktalardan biri de; her eczanenin bir
karakteri olduğudur. Bu karakter, eczanenin lokasyonu ve hasta portföyünden
oluşur. Tasarım yapılırken, önceden belirlenen, mevcut ürünler ve satış istatistikleri göz önünde tutulur. Eczanenin
tasarımında eczacının zevki esas alınmalı, fakat abartılı olan tasarımlarla,
algıyı üründen koparan ve ilgiyi tasarımın kendisine çeken mekanlar yaratma
riski alınmamalı. Yerleşimde kullanılan,
sadece görsel zenginlik sunan birkaç
dolap ve bankodan ziyade bu elemanların işlerliği ve nerelerde konuşlanacağı
önemlidir. Unutmamalıyız ki ; teşhir etmek istediğimiz mobilya veya tasarımın
kendisi değildir, oradaki parafarmasotik
üründür. Günümüzde ilaç satan eczaneler kaybetmeyecek ama parafarmasotik
ürün satan eczaneler daha çok kazanacaktır. Bu yüzden eczanemizi tasarlarken çalıştığımız firmaların kendi ticari
kaygılarından dolayı geliştirdikleri hamlelere karşı durmakta yarar vardır. Tasarımda odak, ürünü sattırmak olmalıdır.
Yapılan araştırmalar, perakende noktalarındaki satışın ilk olarak sağdan başladığını göstermektedir. Bu nedenle eczanemize giren hasta öncelikle sağ taraf
ile ilgilenecektir ve çizdiğimiz güzergâhı
kullanarak bankoya ulaşacaktır. Burada
alışverişini gerçekleştirirken, bankonun
üzerinde düzenlediğimiz OTC diye ad-
Mimari çizimde görünen rotayı izlerken hastanın
önüne çıkan gondolda sergilenecek ürünler
Satış destekli tasarlanmış eczanelerde
vitrinin önemi de büyüktür. Vitrin eczanenin en pahalı bölgesidir, çünkü vitrin
hem güzergâh üzerinde eczanemizi akılda bırakacak uygulamaları yapabileceğimiz bir hacim, hem de verdiğimiz hizmetin en güçlü dış temsilcisidir. Buradaki
aydınlatma da büyük önem taşır. Ayrıca
sezonluk vitrin temaları ve renk oyunları
insanlarda algıyı ve merakı uyandırarak
hastayı içeri çekecektir.
Tabi ki doğru yerleşim ve kurgunun yanı
sıra, renkler ve algıyı kuvvetlendirecek
aydınlatma elemanları da önemlidir.
Hasta güveneceği bir eczaneden alışveriş yapmak ister, doğru aydınlatılmış
bir eczane ile bu duyguyu hastaya verebiliriz. Eczanemizi homojen bir şekilde,
kuvvetlice aydınlatmak kâfi değildir. Aydınlık bir hacim oluşturup, vurgulamak
istediğimiz ürünleri ve noktaları farklı
lokâl aydınlatmalarla ön plana çıkarabiliriz. Özel aydınlatılmış alanlarda kullanacağımız rengin önemi de büyüktür.
Oluşturacağımız bir promosyon köşesinde doğru kullanacağımız direkt ve indirekt aydınlatmalar, doğru renk seçimi,
etiketleme sistemi ve karekteri bizi olumlu sonuçlara ulaştıracaktır.
Bilinçli ve satış odaklı tasarımlar; mucizeler yaratarak, kendimize her an sorduğumuz, cevabının umutsuzluğundan
korktuğumuz, o sorulardan bizi uzak tutacaktır.
16 gazeteedak
GÜNEY ve Bursa Ecza Kooperatiflerinin
Olağan Genel Kurul’ları yapıldı
Ecz. Meltem Kortel ve Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Uğur Uçar, Farmalojistik A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Ercan Atasoy, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Başkanı
Ecz. Faik Burakgazi ve Kooperatif ortakları
ile çalışanları katıldı.
BEK 32. Olağan Genel
Kurulu yapıldı
Ecz. Tarkan Bir (Güney Ecza Koop Yön. Kur. Bşk)
GÜNEY 24. Olağan
Genel Kurulu yapıldı
Güney Ecza Kooperatifi 24. Olağan Genel
Kurul Toplantısı, 04 Haziran 2011 Cumartesi günü saat 11.00’da, kooperatif merkez binası “Nur Işık Boyacıgiller” Konferans Salonu’nda yapıldı.
Ecz. Ebubekir Beyri (BEK Yön. Kr. Bşk.)
Güney Ecza Koop Genel kurul toplantısından görüntü
EDAK Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Emre Bacanak, Güney Ecza
Koop. Genel Kurul Toplantısı’nda...
GÜNEY Ecza Kooperatifi Yönetim ve Denetim Kurulu Üyelerinin hazır bulunduğu toplantıya, Türk Eczacıları Birliği (TEB)
Merkez Heyeti Üyesi Ecz. Ali Yücel Seçki,
Gaziantep Eczacı Odası Başkanı ve Genel
Sekreteri, Osmaniye Eczacı Odası Başkanı,
Kayseri Eczacı Odası Başkanı, Adana Eczacı Odası Başkanı ve Mersin Eczacı Odası
Başkanı ve Yönetim Kurulu Üyeleri ile Tüm
Eczacı Kooperatifleri Birliği (TEKB)Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Abdullah Özyiğit,
Bacanak, Yönetim Kurulu Sekreter Üyesi
Bursa Ecza-Koop’un 2010 yılındaki çalışmalarını ve 2011 hedeflerini ortaklarıyla
paylaştığı 32. Olağan Genel Kurul Toplantısı 4 Haziran Cumartesi günü Bursa
Altınceylan’da yapıldı. Yaklaşık 200 kişilik
katılımla gerçekleşen toplantıya BEK Yönetimi ve ortaklarının yanı sıra , TEB Merkez Heyeti Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak,
TEB Denetleme Kurulu Başkanı Ecz. Sertaç Özmen, TEB Merkez Heyeti Üyesi Ecz.
Ekrem EŞKİNAT ve Ecz. Şerif Boyacı, TEKB
Genel Sekreteri Orhan Çakır, TEB 2. Bölge
Ankara Eczacı Odası Genel Sekreteri Ecz.
Süleyman Güneş ve Denetleme Kurulu
Başkanı Ecz. Mehmet AYDOĞAN, TEB 5.
Bölge Konya Eczacı Odası Yönetim Kurulu
Üyesi Ecz. Sibel SİNGİL, TEB 7. Bölge Bursa Eczacı Odası Yönetim Kurulu Başkanı
Ecz. Kıvanç ATMACA ve Yönetim Kurulu Üyeleri, TEB 9. Bölge Eskişehir Eczacı
Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Yücel
YENİLMEZ, TEB 19. Bölge Tekirdağ Eczacı
Odası Genel Sekreteri Ecz. Tolga MUMCU
ÇETİNKAYA ve Haysiyet Divanı Başkanı
Ecz. Çetin ÇEKEN, TEB 20. Bölge Sakarya
Eczacı Odası Yönetim Kurulu Başkanı Ecz.
Orhan YONTAR, TEB 31. Bölge Kocaeli
Eczacı Odası Yönetim Kurulu II. Başkanı
Ecz. M. Salih TANGÖR ile TEB 36. Bölge
Çanakkale Eczacı Odası Yönetim Kurulu
Başkanı Ecz. N. Jale KARAATA katıldı.
BEK Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Ebubekir Beyri, toplantının açılış konuşmasında
şu bilgilere yer verdi: “32 yıl önce Bursa’da
temelleri atılan Bursa Eczacılar Kooperatifi
bugün 15 ilde, 18 şube ile kooperatifçilik
hareketini başarıyla temsil etmekte, mesleğimiz ve sektör adına pek çok önemli çalışmaya imza atmaktadır. Her yıl yapmakta olduğumuz Genel Kurul Toplantısı’nda
alınan kararlar bu başarımızın arkasındaki en büyük etmendir. Türkiye’nin ilk ve en
güçlü ecza kooperatiflerinden biri olarak;
birlikte hareket etmenin gücüne inancımız,
eczacı kooperatifi olmanın yüklediği misyon ile 32 yıldır mesleğimizin bugünü ve
geleceği için çalışmaya devam ediyoruz.
Bu misyondan hareketle salt ortaklarımıza
değil, Türkiye eczacılık sektörüne katma
değer sağlayacak yeni hizmetler geliştirmeye de devam etmekteyiz.”
TEB Merkez Heyeti Başkanı Ecz. Erdoğan Çolak, BEK’in 32. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda şu bilgileri verdi: “Kooperatifler son derece önemli ekonomik ve
demokratik örgütlerimiz ve kendi örgütlülüğümüz içerisinde de bizim ayrılmaz parçamız. Türk Eczacılar Birliği ve TEB’e bağlı odalar için kooperatifler vazgeçilmez.
Çünkü mesleğimizin kaderindeki ana temel taşlardan birisidir kooperatifler. Bizim
için vazgeçilmezdir. Kooperatiflerin desteklenmesi, kalkınması, daha çok alana
yayılması, pazardan daha çok pay alması hepimizin yararına. Tabii burada hem
TEB hem de odalarımıza gerçekten ciddi
görevler düşüyor. O yüzden kooperatiflere
sahip çıkmalı ve yaşatmalıyız. Eczacı kooperatifleri salt ekonomik örgütler değildir.
Mesleki dayanışmayı sağlayan, geleceği
şekillendiren ve bu konuda politikalar üreten önemli örgütlerimizden biridir.”
BEK’in 32. Olağan Genel Kurul Toplantısı’nda 2010 yılı işletme faaliyetleri, bilanço ve gelir-gider hesapları değerlendirildi,
yeni döneme ilişkin kararlar alındı. Gündem maddeleri görüşülerek oy birliğiyle
karara bağlandı. Katılımcılar BEK hakkında ve sektör ile ilgili sohbet ettiler.
gazeteedak 17
GÜNEY’den Haberler
Mersin Üniversitesi Eczacılık Fakültesi 2010 - 2011
Eğitim Öğretim yılı mezuniyet töreni yapıldı.
İşletme Koordinatörü Cüneyt AKDENİZ ve
Kayseri Bölge Saha Yönetmeni Süleyman
AĞCA katıldı. Törende, yeni mezun 32
genç eczacımıza kooperatif çatısı altında
örgütlenmenin ve dayanışmanın önemi
vurgulandı.
atfedilen gecede, sanatsal etkinliklerin tamamı eczacı ortaklarımız, çalışanlarımız
ve yakınlarından oluşan ekip tarafından
sahnelendi.
Kayseri Eczacı Odasında
Tabia Ürünleri Sunumu Yapıldı
Mezuniyet Töreninde Güney Ecza Koop
Yönetim Kurulu Başkanı Ecz. Tarkan Bir’de
hazır bulundu.
Üyesi Ecz. Mine Yalçın’da tiyatro etkinliğinde yer aldı.
Kayseri’de Tabia sunumu...
Güney Ecza Kooperatifi Yönetim Kurulu 2.
Başkanı Ecz. Aytekin Sarpkaya tarafından
Kayseri’deki ortağımız eczane çalışanlarına 8 Haziran 2011 tarihinde Kayseri Eczacı
Odasında Tabia ürünleri sunumu yapıldı.
Üyesi Ecz. Ercan Mert, Latin Dansları gösterisinde yer aldı.
Ecz. Tarkan Bir dereceye giren öğrencilerle birlikte
Kayseri Erciyes Üniversitesi Eczacılık Fak. 2010 - 2011
Eğitim Öğretim yılı mezuniyet töreni yapıldı.
GEK Bayraklarıyla final
GÜNEY Ecza Koop.
Sanatsal Etkinlik Gecesi
GÜNEY Ecza Kooperatifi tarafından düzenlenen “Sanatsal Etkinlikler Gecesi” 15
Haziran 2011’de Mersin Kongre ve Sergi
Sarayı’nda saat 19.00’da, 1.200’e yakın
davetlinin katılımıyla gerçekleşti.
Ali Deniz Özyiğit
Ali Deniz Özyiğit Solo Gitar Dinletisi ile büyük beğeni topladı.
Güney Ecza Koop. yönetimi ve yöneticileri mezuniyet töreninde
8 Haziran’da Kayseri Grand Eras Oteli’nde
gerçekleşti. Törene; Eczacılık Fakültesi Dekanı Ecz. Müberra KOŞAR ile Fakülte’de
görevli Öğretim üyeleri ve Güney Ecza
Kooperatifi’nden; Yönetim Kurulu II. Başkanı Ecz. Aytekin SARPKAYA, EDAK Mersin Bölge Müdürü Ecz. Alpaslan BİLGİN,
Sanatsal Etkinlikler Gecesi Ecz. Mehmet Yılmaz’ın anısına
düzenlendi.
İçel Ecza Kooperatifi Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini üstlenen ve yakın zamanda
aramızdan ayrılan Ecz. Mehmet Yılmaz’a
Onat Korkmaz - Oğuzhan Öksüzoğlu
18 gazeteedak
Atık Pil Toplama Kampanyası Ödül Töreni Yapıldı
peratifini temsilen törene katılan Yönetim
Kurulu Üyesi Ecz. Ayşem Jale Kıhtır; “Çevremiz için bir şeyler yapmamız ve bu bilinci
sürekli çevremize aşılamamız gerekiyor. Bu
duyarlılığı gösteren tüm meslektaşlarıma
ve İzmirlilere teşekkür ediyorum” diye konuştu.
İzmir Büyükşehir Belediyesi
ile TAP’ın işbirliğiyle düzenlenen 14. Atık Pil Toplama
Kampanyası’nda 6–8 Haziran
tarihleri arasında toplanan
25.76 ton atık pil ile yeni bir
rekora imza atıldı. Kampanyada geçen yıl 21.1 ton atık pil
toplanmıştı.
Tarihi Havagazı Fabrikası’nda düzenlenen
törende konuşan İzmir Büyükşehir Belediye
Başkan Vekili Dr. Sırrı Aydoğan, dünyanın
gıda ve çevre kirliliği gibi iki büyük sorunla boğuştuğuna ve bu iki sorununu birbiriyle bağlantısına dikkat çekerek, “Çevre
sorununu halledemezseniz gıda sorununu
da çözemezsiniz” dedi. Kullanılmış pillerin toplanarak çevreye zarar vermeyecek
biçimde bertaraf edilmesi ya da yeniden
değer kazanması konusunda İzmir’de 14
yıldır sürdürülen çalışmaların Türkiye’ye
örnek olduğunu belirten Aydoğan, “Bu konuda öncü ve ilk olmaktan mutluyuz. Aşağı yukarı yıllık 400 ton atık pilin 25 tonunu
İzmir topluyor. Çocuklarımız anaokulundan itibaren çevre bilincine sahip yetişiyor.
Bu çevre hareketinin içine katılan herkese
teşekkür ediyorum. Büyükşehir Belediyesi
olarak, böyle çevre hareketlerine öncülük
etmeye devam edeceğiz” dedi.
EDAK Ecza Kooperatifimiz, 2007 yılından
beri katıldığı Atık Pil Toplama Kampanyasın da Kurumlar/ Firmalar kategorisinde
ikincilik ödülü kazandı. EDAK Ecza Koo-
Taşınabilir Pil Üreticileri ve İthalatçıları Derneği (TAP) temsilcisi Savaş Arna ise
İzmir’de atık pillerin daha yönetmelikler
çıkmadan toplanmaya başlandığına de-
Dünya çevreci oldu!
nırlarını genişleterek günümüzde yaklaşık 35
milyon bireye ve 130‘dan fazla ülkeye ulaşmayı başardı. Bu organizasyona, kendi sokağını
temizleyen mahalle sakinleri ve kurumlarını
yeşil ofis haline getirmeyi hedeflemiş ÇEKOOP
gibi kuruluşlar da katılabiliyor.
Konak Belediyesi Başkan Yardımcısı Serpil Güngör
ikincilik ödülünü Yönetim Kurulu Üyemiz Ecz. Ayşem Jale Kıhtır’a takdim etti.
ÇEKOOP, ‘Evsel Atık İlaç Toplama ve Bertarafı Projesi’yle, Türkiye’den Clean Up The World
organizasyonuna kayıtlı tek kurum ve aktivite
olarak, uluslararası platformlarda da yer almaya başladı. Bunu takiben gene uluslararası
bir platform olan ‘Earth Day Network’te kooperatif olarak yeşil hareketlerimizle yer aldık.
İlk yer aldığımız uluslararası taban olan WWF
(World Wide Foundation - Doğal Hayatı Koruma Vakfı) internet sitesinde de Atık İlaç Projemizle kendimizi tanıtmıştık.
Çevreci Eczacılar Kooperatifi olarak bizim birincil hedeflerimizin arasında tüm eczane hizmetlerini ve eczanelerimizi doğa ile uyumla
hale getirmek var, bu hedef doğrultusunda
Türkiye ve dünya çapında organizasyonlara
üye olarak fark ve farkındalık yaratmaya çalışıyoruz.
Clean Up
The World;
“Dünyayı
Temizle”
sloganıyla
milyonlara ulaştı!
Toplum tabanlı, çevreci bir organizasyon olan
Clean Up The World, Ian Kiernan tarafından,
1990 yılında Avustralya’da ‘Avustralya’yı Temizleme Günü’ adıyla yılda bir gün gerçekleştirilen bir aktivite olarak başladı. 1993 yılında
‘Birleşmiş Milletler Çevre Programı’ndan aldığı
destek ile ‘Dünyayı Temizle’ adıyla faaliyet sı-
Earth Day Network;
“ilk Dünya günü” ile
ortaya çıktı ve milyonlara ulaştı!
1970’te Amerika’da 20
milyon
Amerikalının
katılımıyla gerçekleşen ilk Dünya Günü, Temiz
Hava Hareketi, Temiz Su Hareketi, Soyu Tehlikede Olanlar Hareketi gibi çevreci hareketlerle
adını duyurmuş bir organizasyon.
WWF (World Wide Foundation - Doğal Hayatı Koruma
Vakfı); küresel ölçekte bir
değişim yaratmayı hedefliyor!
WWF, dünyada 100’den fazla ülkede çalışmalar yürüten
uluslararası bir doğa koruma kuruluşudur.
WWF, küresel ölçekte bir değişim yaratmaya,
yeryüzünün en değerli yaşam alanlarını ve
canlı türlerini korumayı hedeflemektedir. Doğa
korumanın ülke sınırlarını aşan boyutu nedeniyle WWF, biyolojik çeşitliliğin korunmasına
yönelik mücadelesinde ülkeler arasında işbirliklerinin gerçekleşmesine öncülük eder.
ğinerek, bu konuda İzmir’in öncülük yaptığının altını çizdi; İzmir’e ve İzmirlilere çevre
duyarlılıklarından ötürü teşekkür etti.
İzmirlilerin duyarlılığıyla katlanan bir ilgiyle süren ve 14.sü 6–8 Haziran tarihleri
arasında gerçekleştirilen kampanyada bu
yıl 25.76 ton kullanılmış pil toplandı. Kampanyada geçen yıl 21,1 ton atık pil toplanmıştı. Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma
ve Kontrol Dairesi Başkanlığı ile Taşınabilir
Pil Üreticileri ve İthalatçıları Derneği (TAP)
işbirliğiyle anaokulları, okullar, çocuklar,
gençler, yetişkinler, şarjlı piller ile firmalarkurumlar olmak üzere 7 kategoride düzenlenen kampanya kapsamında, bu yıl ilçe
belediyelerince 14 bin 595 kg., TAP tarafından 6 bin 500 kg. ve üç günlük kampanya
süresinde vatandaşlardan da 4 bin 665 kg.
olmak üzere toplam 25 bin 760 kg. (25.76
ton) atık pil toplandı.
Atık pil kampanyasında ödül alanlar
Yeşil Köşe
Yeni projelerimizin de zaman içinde ekleneceği sayfalarımızı alttaki linklerden takip edebilirsiniz.
Clean Up the World
http://activities.cleanuptheworld.org/?5748/
http://activities.cleanuptheworld.org/?5748/3847/
Earth Day Network
http://www.earthday.org/user/14026
http://www.earthday.org/act/1303463963/
pharmaceutical-waste-collection-and-disposal
WWF
http://www.beyondthehour.org/#/Act/94636
gazeteedak 19
Çocuk Gözüyle Temiz Çevre
EDAK Ecza Koop.’nin geleneksel
hale gelen Ecz. Hayati Yalçın Çocuk
Resimleri Yarışması bu yıl 15. kez
düzenlendi. Türkiye’nin dört bir yanından gelen 1200’ü aşkın resmin
arasından tam 14 resmin ödül aldığı yarışmada, 99 eser de sergilenmeye değer görüldü.
Kurulu Üyesi Ecz. Hüsnü Kaya, Ecz. Hayati Yalçın’ın değerli eşi Ecz. Ülkü Yalçın
katıldı.
Ödül ve başarı sertifikalarının verilmesinin
ardından tören, EDAK Yönetimi ile konukların bir araya geldiği kokteyl ile sona erdi.
Ecz. Hayati Yalçın Çocuk Resimleri yarışmasına katılmak isteyen çocuklar, Şubat
2012’dan itibaren www.edak.org.tr adresinden yapılacak duyurularımızı takip
edebilirler.
Ecz. Ayşem Jale Kıhtır yarışmamızda resmi sergilenmeye hak kazanan küçüğümüz
Arda Duran ile birlikte...
Dereceye giren miniklerimiz
Ecz. Hayati Yalçın Çocuk Resimleri Yarışması Ödül Töreni 12 Mayıs 2011 tarihinde
E.Ü. Atatürk kültür Merkezi’nde gerçekleşti. Çocuk ressamlarımızın sergisi 3 gün
boyunca resim severlerin beğenisine sunuldu. Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi (AKM)’nde 12 Mayıs 2011 perşembe
günü gerçekleşen ödül töreninde EDAK
Yönetimi, yöneticileri, kooperatif ortakları
ve çalışanları ile çok sayıda davetli hazır
bulundu.
Çocuklar heyecanla ödül sonuçlarını bekliyorlar...
EDAK Ecza Kooperatifi olarak, Ulu Önder
Atatürk’ün çocuklarımıza hediyesi 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını,
Gaziantep’ten, Çanakkale’ye, İzmir’den,
Mersin’e, yurdun dört bir yanından gelen
minik ressamlarımızla birlikte bu anlamlı
etkinliğimizle kutladık. Yüzlerce eser arasından ödül ve sergilenmeye hak kazanan
toplam 113 eserden oluşan sergimiz, 12–
14 Mayıs tarihleri arasında Ege Üniversitesi Atatürk Kültür Merkezi sergi salonunda
ziyaretçilerin beğenisine sunuldu.
12 Mayıs 2011 tarihinde Ege Üniversitesi
Atatürk Kültür Merkezi (AKM)’nde yapılan ödül törenine, EDAK Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Ayşem Jale Kıhtır, Yönetim
Kurulu Üyesi Ecz. Uğur Uçar, Denetleme
Törende açış konuşmasını yapan EDAK
Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Ayşem Jale Kıhtır, yarışmaya katkı koyan tüm çocuklara
seslenerek, “Yarışma da dereceye girebilmek değil, asıl önemli olanın önce bu etkinliğe katılmak” olduğunu söyledi. Ardından EDAK Ecza Kooperatifinin geleneksel
hale gelen bu etkinliğinde sosyal sorumluluk projelerimizin bir uzantısı olarak “Temiz Çevre, Temiz Toplum” temasının işlendiğini belirtti. Çocuklarımızın ufkunda
farklı bir yol açmak, onların sanatsal faaliyetlerine de katkı sağlamak arzusundayız diye konuşan Kıhtır, geleceği emanet
ettiğimiz çocuklara daha yaşanabilir bir
dünya bırakmanın sorumluluğunu her bilinçli insanın taşıdığını söyledi. Bu amaçla
“EDAK olarak bugüne kadar bütün sosyal
sorumluluk projelerimizle halkımıza farkındalık yaratmaya çalışırken, kooperatif
üyesi eczanelerimizi de farklılaştırmaya
çalıştık.”diye konuşan Kıhtır, tüm katılımcılara, ailelerine onları geleceğe hazırlayan
öğretmenlerine teşekkür etti.
Ecz. Hayati Yalçın Özel Ödülü ve Juri Özel Ödülü
alan resimler ayrıca sergilendi
Açılış konuşmasının ardından ödül ve başarı sertifikalarının verilmesine geçildi.
EDAK Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Ayşem
Ceren Hacısüleyman / Hayati Yalçın Özel
Jale Kıhtır, Yönetim Kurulu Üyesi Ecz. Uğur
Ödülü
Uçar, Denetleme Kurulu Üyesi
Ecz. Hüsnü Kaya ve Ecz. Ülkü
Yaş Kategori
Derece
Ad Soyad
Yalçın çocuklara ödül ve sertifiHAYATİ YALÇIN ÖZEL ÖDÜLÜ CEREN HACISÜLEYMAN
kalarını sanata ve çevreye ilgiJURİ ÖZEL ÖDÜLÜ
SİMRU GÜVEN
lerinin her daim devam etmesi
4 - 6 YAŞ
2. ÖDÜLÜ
ÇİĞDEM ÜLKÜ
temennileri ile takdim etti.
4 - 6 YAŞ
3. ÖDÜLÜ
BEGÜM IŞIK ÇIRAK
Yarışma seçici kurulu Ressam Ec4 - 6 YAŞ
MANSİYON
ASYA YAYOĞLU
zacı Nazan Abacıoğlu, Ressam
7-10 YAŞ
1. ÖDÜLÜ
İREM ÜNLÜ
Eczacı Yılmaz Umar ve EDAK
7-10 YAŞ
2. ÖDÜLÜ
ZEYNEP ÇELİK
temsilcisi Sevgi Elibüyük’den
7-10 YAŞ
3. ÖDÜLÜ
ÖYKÜ DURU ÜNAL
oluştu. Yarışmada 3 ayrı yaş ka7-10 YAŞ
MANSİYON
GÜNEY KAYA
tegorisi belirlendi ve her katego11-14 YAŞ
1. ÖDÜLÜ
PELİN ÜSGÜLEN
ride 4 ayrı ödül verildi. Böylece
11-14 YAŞ
2. ÖDÜLÜ
SANİYE ÖZGAN
Ecz. Hayati Yalçın Özel ödülü ve
11-14
YAŞ
3.
ÖDÜLÜ
İREM
YENİYILDIZ
Jüri Özel Ödülü ile birlikte top11-14 YAŞ
MANSİYON
AYŞENUR URAL
lamda 14 esere ödül verildi.
20 gazeteedak
2000 eserin sergilendiği bienal
sanatseverleri coşturdu!
Kent’te ilk kez düzenlenen ‘Uluslararası
İzmir Sanat Bienali’, tam 47 ülkeden 536
sanatçının 2 bin eserine ev sahipliği yaptı.
Bineal, Fuar Alanı’ndaki 3 ve 4 nolu holde
gerçekleşti.
1. Uluslararası İzmir Kültür ve
Sanat Bienali”nde, İzmirli Ressam
Eczacı Nazan Abacıoğlu da 3 eseri
ile yer aldı.
İki yılda bir düzenlenen kültürel veya sanatsal faaliyet olan Bienal, ülkenin tanıtılmasına, ekonomiye, kültürlerarası iletişim
ve etkileşime sağlayacağı katkı, sanata ve
sanatçıya vereceği destek ile önemli kültürel ve sanatsal etkinlikler arasında yer alıyor.
“Doğanın İzleri” adını verdiği eserleriyle...
Ecz. Nazan Abacıoğlu (Yeni Ceren Eczanesi -Bayraklı / İzmir)
4–11 Mayıs 2011 Tarihleri arasında düzenlenen 1. Uluslararası İzmir Kültür ve Sanat
Bienali’nde, 47 Ülke ve 2000 eser yer aldı.
Ecz. Nazan Abacıoğlu, “Nazan’ın Doğasının İzleri” üçlemesi olarak adlandırdığı
tabloları ile Bienalde yer alarak, geçmişten bugüne ve yarınlara taşıdığı umudu
ve iyimserliği, resim severlerin beğenisine sundu. Bienal için özel çalışma yapan
Abacıoğlu, 3 aylık bir emeğin ürünü olarak
ortaya çıkan tablolarını yağlıboya ve ebruli tekniği birlikte kullanarak özel bir teknik ile yapıyor. Abacıoğlu, 1. Uluslararası
İzmir Kültür ve Sanat Bienalinde yer almasının ardından İtalya’nın Floransa kentinde düzenlenecek Bienal için de teklif aldı.
Abacıoğlu, bienale katılma öyküsünü şöyle anlattı:
“İzmir Sanat kenti olma yolunda
ilerliyor, bunun içinde yer almak
çok gurur verici”
“İzmir, sanat kenti olma yolunda ilerliyor.
Benim de burada yer almam çok gurur
verici... Sanat öyle bir şey ki, damarlarınızda akan kan gibi, bir kere içinize girdi
mi bırakamıyorsunuz belki ilerde şekil değiştirir, farklı uğraşlar edinebilirsiniz ama
sanattan asla uzak duramazsınız. Artık
resim yapmayacağım dediğim bir anda,
İzmir Sanat Bienali için gelen teklifi aldım.
Eczacı olmaktan da çok memnunum, eczanem de gün içinde yaşadığım koşuşturmaca, mesai sonrası yerini resimlerime,
hayal dünyama bırakıyorum ve beynimin
bu uğraşlar ile dinginleştiğini ve yenilendiğini hissediyorum.”
EDAK Performans Yönetimi Sistemi ile Yüksek
Lisans Öğrencilerine Örnek Kurum Oldu
14 Haziran’da Ege Üniversitesi Sosyal Bilimler
Enstitüsüne bağlı Yönetim ve Organizasyon
Yüksek Lisans programı kapsamında Yrd. Doç
Dr. Tamer Keçecioğlu’nun yönettiği Performans
Yönetimi dersinde EDAK Ecza Kooperatifi, Örnek Şirket/Kurum olarak incelendi.
EDAK’ı temsilen Kooperatifimizin Kalite ve İnsan Kaynakları Uzmanı Dilşah Maral Atay’ın katıldığı sunumda,
Yüksek Lisans Programı öğrencileri tarafından EDAK’taki
Performans Yönetimi Sistemi incelendi. Sunum hakkında
bilgi veren Atay, “EDAK Kalite ve İnsan Kaynakları Bölümü olarak, Ege Üniversitesi ile ilişkilerinin sürekli devam
ettiğini, sunum öncesinde öğrencilerin EDAK’ı ziyaret ederek, Performans Yönetimi Sistemi hakkında detaylı bilgi
aldıklarını belirtti. Atay, “EDAK’ın kalite belgeli bir kurum
olarak yaptığı işlerin izlenebilirliği, öğrenciler için de doğru
bir referans oluyor. Aldığımız teşekkür bize yetiyor. Biz de
öğretim hayatlarında katkıda bulunmaktan ötürü mutlu
oluyoruz” diye konuştu.
İK Uzmanı Dilşah Maral Atay (Sağ başta) Yrd. Doç. Dr. Tamer Keçecioğlu ve yüksek lisans öğrencileri ile birlikte...
gazeteedak 21
Eczacının Çağdaş’ı büyüyor
metik ürünlerden; solüsyon, likit ve pomat
formlarının üretimlerini ve fason üretimleri
yaparak vizyonunu belirlemiştir.
Çağdaş ürünlerinin son tüketici
yani hasta gözünde de tercih edilir
hale gelmesi için sizin eczacılarımıza önerileriniz var mıdır?
Kimyager Ayşe Öner
Çağdaş Eczacılar Lab. Mesul Müdüresi
“Her eczacımız Çağdaş Eczacılar
ürünlerini ‘kendi ürünümüz’ diyerek satarsa hastaya da gerekli güveni verir diye düşünüyorum.”
Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı şirket müdürü kimyager Ayşe Öner ile Çağdaş’da ki
atılımları konuştuk. Öner, Çağdaş’ın fason
ilaç üretiminde sağladığı başarılardan,
ilaç dışı ürün yelpazesine kadar yeni ürün
ve üretim yollarını bizler ile paylaştı. İşte o
söyleşiden satır başları...
Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı’nda üretilen her ürün eczacılarımızın kendi ürünüdür. Kendi ürünlerinin güvencesi yine
kendileridir. Çünkü Çağdaş Eczacılar
Laboratuvarı’nda her ürün amacına uygun şekilde GMP şartlarında üretilirken
önce kalite prensibini uygular, maliyet ikinci plandadır. Her eczacımız Çağdaş Eczacılar ürünlerini “kendi ürünümüz” diyerek
satarsa hastaya da gerekli güveni verir
diye düşünüyorum. Eczacılarımız Çağdaş
Eczacılar Laboratuvarı’nı “kendi ürettiğimiz ürünümüzü kendimiz satalım” düşüncesi ile kurmuşlar. Kuruluşundan bu yana
yani 25 yıldır biz üretime devam ediyoruz.
Tüm ürünlerimizi sadece eczanelere satmaya da devam ediyoruz. Bize her zaman
destek olan kooperatiflerimize ve bizi tercih eden eczacılarımıza teşekkür ediyoruz.
Çağdaş Eczacılar laboratuvarının
kuruluş öyküsünde sanayileşmeyle
ilaca karşı yabancılaşan eczacıların
üretimde yer alması fikri yatıyordu.
Çağdaş, geçmişten günümüze bu
yönde nasıl bir yol katetti?
Kim. Ayşe Öner: Çağdaş Eczacılar Laboratuarı San. ve Tic A.Ş kuruluşundan itibaren yaklaşık 10 yıl kadar tüm birimlerde
yani mesul müdür, üretim sorumlusu, kalite kontrol sorumlusu ve kalite güvence sorumlusu eczacılar bulunmaktaydı. Zaman
içerisinde ekonomik şartlar ve tercihler eczacılarımızı hastane ve eczane eczacılığına yönlendirmiş olabilir.
Çağdaş’ın üretim aşamalarında izlediği yolu anlatır mısınız?
Çağdaş Eczacılar Laboratuarı San. Ve Tic
A.Ş.kuruluşundan bugüne elindeki mevcut
ruhsat ve dolum izinleri ile üretimlerine devam etmiştir. Bu gün ise ruhsatlı ürünlerimizin bir kısmı ara ürüne geçirilmiş, dolum
kalemlerimize form çeşitliliği getirilmiş ve
fason üretime başlanmıştır. 2011 yılı için
fason teklifler değerlendirilmektedir. Tüm
ürünlerimiz GMP şartlarına uygun şekilde üretilmektedir. Ar-Ge birimimizde yeni
ürün çalışmaları devam etmektedir. Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı ara ürün kapsamındaki ilaçlar, galenik preparat ve koz-
• Mesul Müdür
Kim. Ayşe ÖNER
• Ar-Ge & Atık Sorumlusu
Kim. Çiğdem EREZ
• Kalite Kontrol Sorumlusu
Kim. Rengin ÇATALOĞLU
• Kalite Güvence Sorumlusu
Kim. Yasemin ÇOBANOĞLU
• Üretim Sorumlusu
Kim. Arzu BİLGİÇ
• Stajyer Öğrenci
Ali AKSU
Ayşe ÖNER Kimdir?
E.Ü Fen Fak. Kimya Bölümü’nden Kimyager unvanı ile mezun olan Öner, Evli ve 2
çocuk annesi. Bu sektörde 21 yıldır çalışıyor. Çağdaş Eczacılar Laboratuarı San. ve
Tic A.Ş.’de 2002 -2009 yılları arası Üretim
Sorumlusu ve Mesul Müdür,. 2009 yılından
itibaren ise Mesul Müdür ve Şirket Müdürü
olarak görev almaktadır.
22 gazeteedak
Sigortacınız Diyor ki,
Araç el değiştirdiğinde kasko poliçesi
el değiştirir mi?
Tek Sigorta: Araç el
değiştirdiğinde poliçe el değiştirmez.
Poliçe iptal edilerek
işlenmemiş günlerin primi sigortalıya
iade edilir.
Hasarsızlık indirimine hak kazanmış
araç
satıldığında
TEK Sigorta Ltd. Şti. Ekibimiz soldan sağa; Fadime Gül, Aysun Uysal, Şükran Kurtuluş,
hasarsızlık indirimi
Mehmet Toprakdeviren, Sinem Horozlar, Canan Kırklar, Begüm Gürece
yeni alınan araç için
de devam eder mi?
Tek Sigorta: Mevcut poliçesinde hasarsızlık
indirimine hak kazanmış araç satıldığında
1 ay içinde yeni araç alırsa bu indirimi yeni
aracında devam ettirebilir.(Hususi araçlar
ve ticari araçlar kendi kategorilerinde geKasko ve Trafik
çiş yaptığı takdirde indirim transferi yapılabilir).
Sigortasıyla İlgili Bilinmesi
Gerekenler
deni zararları teminat altına alan zorunlu
bir sigorta türüdür. Trafik Sigortası, sadece
üçüncü şahıslara verilen zararları karşılamakta olup kendi aracınızın hasarını ödemez, bunun için kasko sigortası yaptırmanız gerekir.
İmm nedir, neden poliçeden poliçeye
farklıdır?
Tek Sigorta: Bu teminat ( İhtiyari Mali Mesuliyet ) sizin aracınızın başka araçlara ve
şahıslara verdiği zararın, trafik sigortası
limitleri dışında kalan kısmı için poliçenizde belirtilen limit kadar öder. Sigortacı ve
sigortalı tercihlerine göre seçilebilen teminattır.
Manevi tazminat nedir?
Tek sigorta: Halk arasında kan parası olarak da bilinen bu teminat; Kusurlu olan
tarafın kasko poliçesindeki ihtiyari mali
mesuliyet limitleri dahilinde ölen kişinin
yakınlarına mahkeme kararına istinaden
talep edildiğinde maddi tazminat öder.
Trafik sigortasıyla kaskonun farkı nedir?
Tek sigorta: Trafik Sigortası aracınızın
üçüncü şahıslara vereceği maddi ve be-
SİGORTA
Acenteliği Ltd. Şti.
Acenteliği Ltd. Şti.
TEK SİGORTA ile
beklenmedik risklere karşı
Güvence!
FERDİ KAZA SİGORTASI
KAMPANYASI
KAZA SONUCU VEFAT : 25.000 TL
KAZA SONUCU KALICI SAKATLIK : 25.000
TOPLAM YILLIK PRİM : 36 TL
Yatarak ve Limitsiz
Sağlık Sigortaları
Yıllık
250TL’den
Başlayan fiyatlarla!
KAZA SONUCU VEFAT : 50.000 TL
KAZA SONUCU KALICI SAKATLIK : 50.000 TL
TOPLAM YILLIK PRİM : 48 TL
KREDİ KARTINA 12’ye KADAR TAKSİT SEÇENEĞİYLE
Ayrıntılı Bilgi için;
0232 472 25 00
0232 475 25 02
[email protected]
www.teksigorta.com.tr
BİR
KURULUŞUDUR
Ayrıntılı Bilgi için;
0232 472 25 00
0232 475 25 02
[email protected]
www.teksigorta.com.tr
BİR
KURULUŞUDUR
gazeteedak 23
ONLINE
Değerli Eczacımız,
2000 yılından beri EDAK üyesi eczanelerimize
bilişim ve teknoloji alanlarında destek vererek
sizlerin yanında olan EDAKOM bünyesinde
yepyeni bir alışveriş sitesi kuruldu! Başta EDAK
ortakları ve çalışanları olmak üzere tüm
tüketicilerin
hizmetine
sunulan
www.edakomonline.com internet sitesinde 362
kategoride 10700 adet ürün çeşidi, uygun fiyatlar,
kalite,
farklı
ödeme
alternatiflerini
bulabileceksiniz.
Ürün çeşidi ve uygun fiyatlar kadar kullanım
kolaylığını
da
ön
planda
tutan
www.edakomonline.comsitesinde bir alışveriş
sitesinden beklediğiniz her şeyi bulmanız
mümkün...
Kaliteli ürünleri uygun fiyata bulabileceğiniz sitede
sadece EDAK üyelerine özel avantajlı satış
şartlarından yararlanabilirsiniz. İhtiyacınız olan
ürünlere
kolayca
ulaşmak
ve
size
özel
avantajlardan ve kampanyalardan yararlanmak için
yapmanız
gereken
tek
şey
www.edakomonline.com alışveriş sitesine üye
olmak!
İhtiyaç duyduğunuz ürünleri incelemek ve
fırsatlardan
hemen
yararlanmak
için
www.edakomonline.com sitesine üye kaydınızı
yapıp iletişim formundan kullanıcı adınız ve EDAK
cari kodunuzu bizlere iletmeniz yeterli.
24 gazeteedak
ONLINE
İNTERNETTEN GÜ
VENLİ ALIŞVERİŞ
İÇİN YAPILMASI GER
EKENLER
İnternet’te alışverişin güvenli olmadığına dair yaygın bir kanı
mevcuttur. Ancak, gerçekte güvenlik ile kastedilen şeyler
üzerinde bir görüş birliği de yok. Güvenlik konusunu biraz
daha somutlaştırmak ve İnternet'in genelinden çok alışveriş
yapılan mağaza düzeyine indirgemek gerekir. Bu nedenle
sizler için ipuçları hazırladık.
Aşağıdaki listeyi mümkünse yazıcıdan çıktı alıp internet
alışverişleriniz öncesi gözden geçirmeniz yararlı olacaktır:
Alışveriş yapmayı düşündüğünüz Internet mağazası hakkında
bilgi sahibi olun. Söz konusu mağazadan daha önce alışveriş
deneyimi yaşayan bir tanıdığınız varsa ona danışabilirsiniz.
Mağaza teslimat süresine sadık mı ya da ödeme işlemlerini
sorunsuz yürütebiliyor mu? Mağaza web sitesinde künye
bilgilerinin, açık adres bilgisinin ve gerektiğinde başvurulacak
yetkililerin isim ve telefonlarının açık bir şekilde
listelendiğinden emin olun. Daha önce adını duymadığınız bir
yerden alışveriş yapmayı düşünüyorsanız, hiç olmazsa bir
e-mail göndererek size cevap vermelerini bekleyin.
Bilgisayarınızda mutlaka güncel bir anti virüs yazılımı
kullanın.
res
nye bilgilerinin, açık ad
Mağaza web sitesinde kü
m ve
isi
rin
lile
e başvurulacak yetki
n.
bilgisinin ve gerektiğind
olu
in
ilde listelendiğinden em
telefonlarının açık bir şek
Birim fiyatları ve alışverişinizin toplam tutarını tekrar tekrar
kontrol edin. Satın alacağınız ürün ya da ürünlerin yaklaşık
fiyatları konusunda mutlaka önceden bir fikir sahibi olun.
Fiyatların döviz cinsinden olup olmadığına, döviz cinsinden
ise hangi döviz cinsinden olup nasıl bir kurla çarpıldığına
dikkat edin. Fiyat karşılaştırması yaparken de, fiyatların katma
değer vergisi dâhil mi yoksa hariç mi olduğunu göz önünde
bulundurun. Çünkü ülkemizde yürürlükte olan KDV oranları,
neredeyse ürün bedellerinin beşte birine ulaşacak boyutlarda.
Ayrıca, toplam rakamın her bir ürün bedelinin toplamından
farklı olup olmadığına ve eğer farklı ise bu farkın kargo bedeli
ya da kredi kartı komisyonu gibi faktörlerin hangileri sonucu
oluştuğuna özellikle dikkat edin.
i koşulları
Teslimat, iade ve garant
un.
hakkında bilgi sahibi ol
Teslimat, iade ve garanti koşulları hakkında bilgi sahibi olun.
Siparişinizin elinize ne zaman ve nasıl ulaşacağını iyice
anlayın. Sorunlu bir ürün teslim aldığınızda nereye ve nasıl
iade
edebileceğinizi,
paranızın
ne
kadarını
geri
alabileceğinizi iyice belirleyin. Bazı koşulsuz iade
gazeteedak 25
ONLINE
kampanyalarında ürün bedelinin tamamı iade
edilirken, yüksek bir kargo ve paketleme ücreti
konulup o kısmın iade edilmediğini gözden
kaçırmayın. Ürün iadesi ile ilgili konularda Sanayi ve
Ticaret Bakanlığı ya da Tüketici Koruma Derneği
kaynaklarına başvurabilirsiniz.
Gizlilik ilkelerini gözden geçirin. Alışveriş yaptığınız
mağazanın kişisel bilgileriniz ve onların korunması
ile ilgili açık bir politikası ve buna ait bir beyanının
sitesinde bulunması gerekir. Böylelikle kredi kartı
numaranız, adres bilgileriniz, e-mail adresiniz gibi
özel ve önemli bilgilerinizin gizliliği konusunda
mağazanın başlangıç düzeyinde sorumluluk sahibi
olup olmadığı konusunda bir fikir edinebilirsiniz.
Küçük yazılara dikkat edin. Bu
nları
dikkatle okumanız gerekir.
Küçük yazılara dikkat edin. Özel koşullar, bazı
kısıtlamalar, örneğin ürünlerin kullanılmış olarak
satıldığı, ya da kampanya boyunca iade kabul
edilmeyeceği, veya fiyata KDV'nin dahil olmadığı
gibi açıklamalar çok küçük yazılmış olabilir. Bunları
dikkatle okumanız gerekir. Genelde, satıcının açıkça
beyan etmekten kaçındığı konularda yuvarladığını
fark ederseniz, o mağazadan uzak durmanız faydalı
olabilir.
Bağlantının güvenliğine dikkat edin. Ödeme
ekranlarında kişisel bilgileriniz ile kredi kartı
bilgilerinizi vermeden önce, bağlantınızın güvenli
olduğundan emin olun. Özellikle, kredi kartı
numarası gibi en çok kaygı duyduğunuz bilgilerinizin
verilmesi anında özel tedbirlerin mağaza tarafından
alınmış olması gerekir. Pek çok site SSL ya da SET
denilen
bağlantı
güvenlik
protokollerini
kullanmaktadır.
Bu
güvenlik
protokollerinin
uygulandığını, ödeme sayfasının web adresinin
isel bilgileriniz ile
Ödeme ekranlarında kiş
vermeden önce,
kredi kartı bilgilerinizi
uğundan emin olun.
bağlantınızın güvenli old
"http://" yerine "https://" ile başlamasından, ya da
kullandığınız tarayıcıya bağlı olarak ekranın altında
yer
alması
gereken
bir
kilit
ikonundan
anlayabilirsiniz.
Hislerinize güvenin. Eğer ürüne ait bir açıklama ya da
fiyatla ilgili bir iddia size inanılması güç geliyorsa,
şüphelerinizi ciddiye alın. Ne de olsa, internet
dünyasında olmasa bile, gerçek dünyada yıllardır
alışveriş tecrübeleri yaşadınız. Bir şeylerden rahatsız
olmuşsanız, bunu tam açıklayamıyor bile olsanız
hislerinizi ciddiye alın.
Sipariş sayfanızı kaydedin ya da yazıcıdan bastırarak
saklayın. Size verilen her türlü sipariş, müşteri
numaraları vs. ile birlikte sipariş sürecindeki tutar ve
kalem bilgilerini içeren son sayfayı kaydetmeniz,
takip açısından çok işinize yarayacaktır. Ayrıca,
sipariş ettiğiniz ürünleri teslim aldığınızda da bu
sayfayı kontrol amaçlı olarak kullanabilirsiniz.
Bütün bu söylediklerimizi dikkate alırken, internet
alışverişinizi de bir paranoyaya dönüştürmeyin.
Ülkemizin ciddi kurumları bizlere bu hizmetleri
sağlayabilmek için gerçekten çok önemli boyutlarda
yatırımlara girmiş durumdalar. Çok kaliteli ve dürüst
hizmet veren Internet mağazalarımız var. internet
alışverişlerinizde gerçekten önemli avantajlar elde
edebilirsiniz.
İnternet üzerinden alışverişin ya da genel anlamda
elektronik ticaretin içinde bulunduğumuz çağın bir
gerçeği olduğunu ve her geçen gün hayatımızın daha
da "net"leşeceğini gözden kaçırmayın!
26 gazeteedak
Bir 28 Mayıs daha geçti onsuz
Ecz. Tülay Naras
(Kamer Eczanesi - Yeşilyurt / İzmir)
olan bu iki insan için hayatın en önemli olgusu düşüncesine inandıkları, Karaoğlan
ve de, yüzlerinde kendi düşlerini gördükleri evlatlarıydı. Mecit Amca, Karapınar’ın
Karacadağ köyünde doğmuş oldukça zeki
olmasına rağmen imkânsızlıklar yüzünden
okuyamamış bir insandı. Babam onda
bulduğu dostluk ve hoşsohbeti hiçbir şeye
değişmezdi. Mecit Amca zekâsının iz düşümü her sohbetinde, okumadığına hayıflanır, mutlaka çocuklarını okutmak için
ne gerekiyorsa yapacağını söylerdi. Yokluk
yıllarıydı, Bülent Ecevit Kıbrıs Çıkartmasıyla dünyaya kafa tutmuş, içeride ise ayakta
durmak adına büyük mücadele veriyordu.
Halkçı insanların sayısının fazla olduğu,
insanların mavi gömlek giyip, dört köşeli
kasket taktığı günlerdi. Sol adına Sadece
Halk Partisi vardı. Tarikatlardan, Kürtçü,
akımlardan “sol” henüz etkilenmemişti.
İnsanlar ceketlerinin ceplerinde siyasi görüşlerine göre gazete taşırlardı. Sağcılar
Tercüman, solcular ise, bizim orda Günaydın okurdu.
düze çıkarmaya çalışan tüm güzel yüzlü
çocuklara, Donkişotlara, ateş hırsızlarına,
Ernesto Che Guevara’ya, yollara, yolculuklara, sevgililere, kardeşliğe dair düşleyebildiğimiz hikâyeler anlatırdı babalarımız.
Maaş günlerini iple çekerdik, peynir, çarşı
ekmeği, zeytin konuk olurdu evimize, birde
Yılmaz Güney’in filmleri…
Mecit Naras
Ve onun düşlerinde asla pes etmek yoktu.
Tıpkı Yılmaz Güney misali mücadele verirdi bir ayağı aksak hayatımıza yön vermek
adına, Ama olmadı, yokluk yılları, sessiz
sedasız babamı aldı aramızdan, uzun süre
Ankara’da tedavi gören babam, iyileşeceği ve bizleri İzmir’e götüreceğinin hayalleriyle hayata gözlerini yumdu. Babamın
ölümünde çocuklar gibi ağlayan günlerce
yüreğimizle bir yürek olup; yas tutan Mecit
Amca, bizle birlikte terk etti babamsız güzaf saydığı kasabayı…
Bir 28 Mayıs daha geçti onsuz. Tam 13
yıl oldu. Mayıs ayının gelişini hiç istemez
bu yürek, içten içe. Oysaki mayıs güzeldir,
mayıs berekettir, mayıs aşktır. Doğa tüm
güzelliğini sermiştir doğaya, kokusundan,
rengine, coşkusundan bereketine göz alabildiğine. Böyle bir canlılık içinde hüzün
kaplar her mayıs ayının 28 inde. Oysaki
haziran kapıdadır, babalar günü de inadına yaklaşmaktadır. Kıskanmak değil
benimkisi ama burukluktur yüreğimde yaşadığım öpülecek baba elinin yoksunluğu.
Söylenmeyi bekleyen söylenememiş sözler,
yaratılamamış anılar.
Bir nisan sabahı bir telefon geldi. Babamın
çok samimi arkadaşının oğlunun yazdığı
yazıyı okumamı söyledi. Çocukluğumuz
birlikte geçmişti, Ersal gazeteci yazar olmuştu. Önce Saim amca vefat etmişti kanserden, babam can arkadaşlarından birini
daha kaybetmişti. Yufka yürekli babamın
hüznü içine akmıştı. İnterneti açıp hemen
yazıyı bulup okumaya başladım.
Sol Duvardaki Resim
Babamın en yakın arkadaşıydı, Mecit Naras, gurbetin, yokluk günlerinin bir araya
getirdiği, kardeşten öte, yokluğu paylaşan candı, Anadolu’nun bu iki kavruk yüzlü yoldaşı… Mecit Amca ne zaman evimize gelse baş tacıydı, lokum, bisküvi, tekrar,
tekrar demlenen çay, demlenen sohbetler,
aynı görüşün iki insanı sabaha dek hükümet kurar, Ecevit’e toz kondurmazlardı.
Mecit Amca, kavruk yüzü, kemerli burnu, zeytin siyahı gözleri, naif bedeniyle
Ecevit’e çok benzerdi.
Kaderleri erken yaşta ölümle noktalanacak
Kürt Fatma en iyi komşumuz; kapılar ise
yıldızlara hep açıktı. Ne hırsızlık, ne de namusa uzanan el vardı…
Babamla Mecit amca, başımızdan eksik olmayan gökyüzünün renginde kolalı
mavi gömlek giyerler, günün karanlık saatlerine, ara sıra kopsa da fırtınalara aldırmaz, gaz lambasının cama vuran isine
inat güzel günlerin hayallerine dalarlardı.
Bu iki düş gezgini iyi yürekli adam“Güzel
günler göreceksiniz çocuklar” şarkısında,
bizleri, götürecekleri; okuma diyarı, büyük
şehirlerin hayaliyle uyuturlardı. Oysa bir
gün boğulacağımız denizlere, gitmek için
daha çok günler vardı. Yarınımızın neler
olacağını bilmesek de geleceğe, kötülüklerle dolu olsa bile tarihe, tarihin akışını
Çünkü kötü adamlarla bizim yerine Yılmaz
Ağabey mücadele ederdi. Film de bir fahişenin koynunda uzun donlu, emek düşmanı bir tüccar, para saymakta; kaçak sevda
kullanılan evlerde sümüklü oğlanlar “püsküvit”(!) istemekte ve sımsıcak somunları
kavrayan yaslı eller, balta girmemiş hayatın ortasından korkak ve küstah bir tevazuuyla yürümekteydiler…
İyi yürekli insanlar, kol kola, düzineler halinde kuru ekmeğe şükrederek film seyretmeye gelirlerdi; ellerinde patlamış mısır, arkalarında bıraktıkları sokaklarda ise
ölümü bekleyen hasta ihtiyarlar, ay ışığı
ve iniltiler… Yazlık sinema da ise, hep aynı
nakaratta “bu halkım için” diye namluyu
çevirdiğinde nasırlı ellerce alkışlanan, köhne bir hayat ve bu hayatın içinden çıkıp
gelen bir Yılmaz Güney vardı. Gecenin bir
yarısı zafer kazanmış komutan edasında
dönerdik yoksul evlerimize, ertesi günün
sabahında ise yine bildik zor günler, kanıksanmış itaatler ve her yoksulun künyesine bir gün dökülen küller… Borçlar,
imkânsızlıklar, sonrası pazaryerleri: patates, pırasa vs. Taksitler ödenip senetler
alınacak bu ay da Turplara sıkılan limon
damlaları gibi duraklarda defolu çıkmış,
hayatın tam ortasındaydık. Kimsenin bakmaya cesaret edemediği, çaresizliğimizi;
almaya korktuğu yarınlarımızın, özleminde, hayatı biriktiriyorduk. Kimin umurunda! Babamın can dostu Mecit Amca vardı,
bizlere düş kurmasını öğreten…
Yıllar sonra izini bulduk, Mecit Amca’nın,
kardeşten öte iki dost birbirlerine verdikleri
sözü tutmuş çocuklarını okutmuştu. Baba
dostu, bizleri görünce eli ayağına dolaştı,
gözyaşlarına bir türlü hâkim olamıyordu.
Çocuklar, dedi: -Ben Saim’i, yani canım arkadaşımı hiç unutmadım. Duvara baktım,
babamın çerçevelettirilmiş vesikalığı kardeşlerinin bile evinde olmayan resmi du-
gazeteedak 27
ruyordu. Bu yiğit adam, babamın resmini
evinin en güzel köşesine asmıştı. Çocukları,
İsmail, Tülay, Maksude, Özlem, en az benim kadar tanıyorlardı babamı…
Giderken sımsıkı sarıldım Mecit Amcaya
babam kokuyordu. Ağlamaktan şişmiş,
güzel gözlerini kaçırdı benden, başını öne
eğmiş, dostlukla tütsülenmiş yokluk yıllarının özlemiyle “ne güzel günlerdi” diyebildi
ancak. Çok geçmedi, Mecit Amca’nın ölüm
haberini aldık. Babama dair en büyük hatıra, biricik amcamız, arkadaşını fazla bekletmeye dayanamamış, olacak ki, onun
yanına gitmişti. Bilmem Mecit Amca’mın
evinde babamın resmi hâlâ durur mu? Bildiğim ise Mecit Naras sevgisi her zaman
bizim yüreğimizin başköşesinde olmasıdır. Zamanla bulanıklaşıp hafızam, çoğu
şeyi unutsa da yorgun bilincim, hep mazideki tek yürek olmuş iki arkadaşı hatırladı… Buğulanmış cama çarparken yağmur
damlaları, gözyaşlarıyla çizdim bir kalp
içine iki bedeni…
Zamanın bilmem hangi köşesindeydik hatırlamıyorum. Gözlerimi yumuyor ve derinlerime iniyorum. Çok çok öncelere kayıyor
zihnim, bir zaman tünelinde çalkalanıyor
düşünceler… İsimleri, tenleri, tam hatırlamaya yetmese de bu kısacık karanlık; kendimi hatırlatıyor bana. Direnmek için doğ-
Eczane Rafı
%100 Naturel Gül Suyu
Ecodab
Kod: 43889
Fiyat: 5.46 TL
İletişim ve detaylı bilgi için;
Çağdaş Eczacılar Laboratuvarı Ürün Danışmanı
Özben Erden: 0.232.488 18 98
EDAK Itriyat ve Dermokozmetik Grupları
Tel: 0.232.488 19 85 / 0.232.488 19 27 / 0.232.488 19 29
duğumu düşündüğüm günleri…
Bulutlarda gezindiğim Ayrancı sokaklarını,
at arabası sesini hatırlıyorum. Tozlu yollarında koşuyorum. Fidanlık da tek oda,
beyaz metruk bina hayata sığındığımız,
Mecit Amcayı misafir ettiğimiz liman. Gözlerimi açıyorum şimdi, derin bir nefes alıyorum. O kadar özledim ki özlemeyi…
Bildiğim güzel günler, yıllar öncesinde
kaldı. Çünkü güzele dair, karşılıksız seven
dostlarımız… Henüz kirlenmemiş bir dünya ve bu dünyanın masum çocuğu; okumanın, halkçılığın önemini anlatan bir Mecit Amcamız yok artık! Biz en az babam
kadar sevmiştik bu koca yürekli adamı,
çünkü yoksulluğa inat en büyük zenginliğimizdi Mecit Amca, Ayrancı’nın hıdrellez
coşkusu vardı, yüzünde. Çünkü yılgınlığa,
tüm imkânsızlığa rağmen, Kırkikindi yağmurları misali güzel olacak yarınların sırlarını bırakıyordu avuçlarımıza. Ve ben o
gün bu gün avuçlarımla kana, kana içmediğim suyu sudan, sana benzemeyeni ise
dosttan saymadım, Mecit Amcam.’’*
Diye bitiyordu yazı. Özlemle ağlayışımın
ardından kendimi bir o kadar da mutlu
hissettim. Ne koca yürekli, ne insan gibi insan bir babam varmış ki ölümünün ardın-
dan bir yazıya konu olacak. Mutluydum
babamın kızı olmaktan, üzgündüm yarım
kalan yanımdan. Yazı da geçen her Mecit amcam kelimesi beni o kadar derinden
etkiledi ki acaba ben babamı yazsam bu
kadar iyi yazabilir miydim diye. Ersal’a bu
koca yürekli küçük adamı bu kadar güzel
anlattığı için teşekkür ediyorum.
Babamı en son görüşüm eczanemin açılışı
olan 17 Nisan 1998 idi. Aradan geçen bir
ay sonra 28 Mayıs’ta ölüm haberini aldım.
Ne zaman eczanemin açılışını düşünsem
babam gelir aklıma. Onun tabiriyle kara
kızı başarmıştı yaşamda ayakta durmayı,
gurur duymuştu benimle. Sarılırken bunu
fısıldamıştı kulağıma. Ve ben bir babalar
gününe yaklaşırken onsuzum. Tüm arkadaşlarımın babalar gününü kutluyorum ve
babaları hayatta olanlara onlara sıkı sıkı
sarılmalarını söylüyorum henüz şansları
varken...
*Not: Yazıda ki alıntı Ersal Özkan’a aittir...
28 gazeteedak
Ayın İpucu
Aramıza Yeni Katılan Ortaklarımız
Windows 7 gezgin penceresinde
Ecz.Veyis AYDOĞDU*
AYDOĞDU ECZANESİ
ALANYA
ANTALYA
Ecz.Füsun ŞAHİN
DURU ECZANESİ
KARŞIYAKA
İZMİR
Ecz.Servet ÜSTE
SERVET ECZANESİ
MERKEZ
DENİZLİ
Ecz M.Özgür ABAT
ABAT ECZANESİ
ALANYA
ANTALYA
ALT + P kısayolu ile pencerenin
Ecz.Yusuf Can ÖZCAN
FİLİZ ECZANESİ
BERGAMA
İZMİR
Ecz.Hakan TÜRKER
ÇINAR ECZANESİ
MANAVGAT
ANTALYA
sağ tarafında ek bir dosya
Ecz.Salvo Yaşar BAHAR
TANYERİ ECZANESİ
KARABAĞLAR
İZMİR
Ecz.Ayşe Elvan SONGUN
SELÇUK ECZANESİ
SELÇUK
İZMİR
Ecz.Aysel SÖZÜTEK
DOĞUŞ ECZANESİ
SEYHAN
ADANA
Ecz.Hatice Tuba APA
HEKİM ECZANESİ
ŞEHİTKAMİL GAZİANTEP
Ecz.Pelin ÖZBEYLİ
METROPOL ECZANESİ
YÜREĞİR
ADANA
Ecz.Ayşe GÖRKEM
GÖRKEM ECZANESİ
ERDEMLİ
MERSİN
Ecz.Duriye BEYAZ
ÖZLÜ ECZANESİ
AKSU
ANTALYA
Ecz.Savaş ALTINDAĞ
DEVA ECZANESİ
AKHİSAR
MANİSA
Ecz.Nihat ERGÜN
ERGÜN ECZANESİ
ALANYA
ANTALYA
Ecz.Seda F. YILMAZ
SEDA ECZANESİ
MERKEZ
ANTALYA
Ecz.Berkan OKUR
OKUR ECZANESİ
ŞEHİTKAMİL
GAZİANTEP
Ecz.Ercan TÜRKİLERİ
MELİH ECZANESİ
GÜZELYALI
İZMİR
Ecz.Adem KAYA
DENIZ ECZANESI
YESILYURT
İZMİR
önizleme bölmesini
etkinleştirebilirsiniz.
Bu sayede Word, Excel, txt gibi
bir çok dosya ve fotoğraf
dosyalarınızı açmaya gerek
kalmadan bu alanda önizleme
yapmanız mümkün!
Düzeltme; Geçtiğimiz sayımızda aramıza katılan yeni ortaklarımız listesinde Antalya ili Alanya ilçesinde yer alan Aydoğdu Eczanesinin Sahibi ve Mesul Müdürü; Ecz. Veyis
Aydoğdu’nun ismi Ecz. Veysi Aydoğdu olarak yazılmıştır. Düzeltir özür dileriz. Saygılarımızla, Gazeteedak
Kampanya
LEXMARK X204N Fakslı
Networklu Lazer Yazıcı
Orijinal Toner Hediyeli
240$ + KDV
FOTOKOPİ + TARAYICI +
YAZICI + FAKS
Eczanelere özel kampanya
LEXMARK X204N ( başlangıç Toner li ) +
96 $ değerinde tam dolu orijinal toner ile hediye
Özelikler
• 1200x1200 dpi baskı çözünürlüğü• 30 Sayfa otomatik döküman besleyici
• İlk Sayfa Baskı Süresi 9 saniye’den az • 23 kopya/dakika’ya kadar kopyalama
hızı • 11.5 saniye’den az ilk sayfa kopya süresi • 14 / 15 Sayfa yüzü / dakika
tarama hız • Tarama Çözünürlüğü 600 X 600 dpi (mono) • İşlemci 266 MHz
• 64 MB standart bellek • Bellek Yükseltme Opsiyonları Yok • Ethernet ve
USB 2.0 Arabirim • Fax Modem Hızı 33.6 Kbps • 250 Sayfa Kağıt akapasitesi
• 10000 Sayfa Aylık Max. Baskı Kapasitesi • 1500 Sayfa Başlangıç Toneri
• Ortalama Kartuş Kapasitesi : 2.500 standart sayfa Kapasite
• Paketlenmiş Boyutu (mm - Y x G x D) : 145 x 385 x 102 mm
gazeteedak
Edak Ecza Koop. adına Sahibi:
Ecz. Emre BACANAK
Sorumlu Yazı İşleri Müdürü:
Ecz. Ayşem Jale KIHTIR
Genel Yayın Koodinatörü ve Editör:
Ayşe Yeşim ERDEMİR
Yönetim Yeri ve İletişim:
EDAK Ecza Koop.
Karacaoğlan Mah. 6173 Sokak
No:4 Işıkkent - İzmir
Tel : 0 232 488 19 19
Faks: 0 232 472 15 75
[email protected]
http://www.edak.org.tr
Sektörel Gazete • Bölgesel Süreli Yayın • Aylık Yayınlanır
Tüm kooperatiflere, kooperatif üyelerine, Ecz. odalarına,
Ecz. Fakültelerine, konu ile ilgili tüm kurum ve kuruluşlara
ücretsiz gönderilir. (KAYNAK GÖSTERİLEREK ALINTI YAPILABİLİR)
Uygulama ve Baskı:
METRO MATBAACILIK 0.232.459 61 05
Baskı Tarihi : 06 Temmuz 2011

Parafarmasötik Merchandising

Transkript

Benzer belgeler

“25 Eylül Dünya Eczacılık Günü” Olarak kutlanacak!

Eczanem - İstanbul Ecza Koop

gazete - EDAK ECZA KOOP.

edak gazete - EDAK ECZA KOOP.

1. Duyuru - Eczacılık Kongresi 2016

edak gazete - EDAK ECZA KOOP.

Muğla`da Atık İlaç Paneli…

EDAK ECZA KOOP. KURUM HABERLERİ Ecz Vecihi Özerdemli

edak gazete - EDAK ECZA KOOP.

edak haberler

EDAK Bölge Meclisleri

EDAK`ın gelecek stratejisini iki model üzerinden kuruyoruz

2012 Ekim - türk eczacıları birliği

adana eczacı odası bülteni mart 2016

DOSYA Türk Eczacıları Birliği`nin İki Aylık Yayın Organı Mart

adana eczacı odası bülteni kasım 2014

stratejik plan 2014-2018 gazi üniversitesi eczacılık fakültesi

adana eczacı odası bülteni eylül 2015