Untitled - Pamukkale
Transkript
Untitled - Pamukkale
İçindekiler Gezi Moda Sosyal Medya 12-16 Teknoloji 28-30 Biyografi 2 74-75 34-36 Oyun Tarih 18-25 08-10 32-33 38-40 Müzik Künye Pamukkale Turizm Adına İmtiyaz Sahibi C.Sadık Bababalım Genel Yayın Yönetmeni Müge Bababalım Başkan Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Ahmet Bababalım 42-46 Çılgın Türkler Yayın Danışma Kurulu Sadık Bababalım Mustafa Özdalgıç Hakan Özder Av. Uğur Burak Duru Dr. Jale Akın Denizci Editör Alper Şahin Grafik Tasarım Sorumlusu Levent İnanç 48-49 50-54 76-77 Sinema Spor Formula Reklam Sorumluları Suat Erol İletişim [email protected] 0530 201 58 16 Baskı: Barış Ofset Matbaacılık & Kağıtçılık San. ve Tic.Ltd.Şti. Tel:0:(258) 371 23 45 (pbx) Yayın Türü : Ulusal, süreli Baskı Tarihi : Nisan 2012 68-70 Dizi Pamukkale Dergi, Pamukkale Turizm’in lisanslı yayınıdır ve TC yasalarına uygun olarak yayımlanmaktadır. Pamukkale Dergi’de yayınlanan yazı, fotoğraf ve illüstrasyonların her haklı saklıdır. Dergimizde yayınlanan yazı ve makaleler kaynak göstermek kaydıyla kullanılabilir. Dergimizde yayınlanan ilanların sorumluluğu ilan sahibine aittir. 3 Başyazı Sadık Bababalım Pamukkale Turizm Yönetim Kurulu Üyesi 92 yıl önce biliyordu ulu önder, demokratik, aydınlık, çağdaş bir Türkiye’nin ancak ulusun egemenliğiyle mümkün olabileceğini. Bir şeyi daha çok iyi biliyordu ve şunu söylüyordu:“ Türk milletinin geleceği, bugünkü çocuklarının doğru görüşü ve yorulmak bilmeyen çalışma azmi ile büyük ve parlak olacaktır.” Nitekim yanılmıyordu. Bir ulusun ulusal egemenliğine ve çocuklarına atfedilmiş bir milli bayramı, tüm dünya uluslarının çocuklarının bayramı haline gelebildi. Atamızdan emanet 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramımızı kutluyorum. Lütfen sadece 1 dakikalığına gözlerinizi kapayın ve bir daha açamayacağınızı düşünün. Neler hissettiğinizi tahmin edebiliyorum. Şimdi ise ülkemizde yaşayan milyonlarca engelli vatandaşımızı, hayata gözlerini hiç açamamış veya görme yetisini kaybetmiş vatandaşlarımızı bir kere daha düşünmenizi rica ediyorum. Firmamızın sosyal sorumluluk projelerinden sorumlu “Pamukeller” ekibiyle birlikte bu empatiyi yaparak engelli vatandaşlarımızla ilgili farkındalık yaratacak bir sosyal projeyi üretmek üzere yola koyulduk. Başından beri heyecanlıydık ve ortaya güzel şeylerin çıkacağını biliyorduk. Ve mutlu son! Boğaziçi Üniversitesi’ne bağlı GETEM (Görme Engelliler Teknoloji ve Eğitim Merkezi) yetkilileri ile bir araya gelerek Sesli Betimleme Derneği’nin desteğiyle koltuk arkası ekranlarımızda sesli betimleme tekniği uygulanmış filmleri konumlandırmak üzere hazırlıklara başladık. İki tarafın da yoğun emeği ve heyecanıyla kısa sürede çalışmalar neticelendi ve Nisan ayı içerisinde başlayan koltuk arkası ekranların içerik güncellemelerine sesli betimlemeli filmleri konumlandırmaya başladık. Ne mutlu ki artık görme engelli vatandaşlarımız da keyifli şekilde film izleyebilecekler. Biz de Pamukkale Ailesi olarak bu keyfe ortak olacağız. Herkese mutlu bir Nisan ayı diliyorum… 5 Kişisel Gelişim OPTİMUM DENGE MODELİ EĞİTİMİYLE İLGİLİ NE DEDİLER? 06 Burcu Budak Albayrak (33) Reklam&Halkla İlişkiler&İletişim Uzmanı Eğitimle İlgili Düşünceleriniz: Şahsi olarak uzun yıllardır gerek kişisel gelişim alanında, bunun dahilinde enerjisel ve farkındalıkla ilgili birçok seminer ve eğitimlere katılmıştım. Bu eğitim öncelikle bu kadar eğitimin boşa gitmediğini farkettirmesinin yanısıra bir o kadar da yolun başında olduğumu hissettirdi. Genel yaşamımıza baktığımızda hayatın özetinin de aslında bu olduğunu; basit ve bir o kadar da zor yönlerini rahatlıkla görebilmenin keyfini farkederek hissedebiliyorsunuz. Eğitimciyle İlgili Düşünceleriniz: Bilmek kavramının yeterli olmasının tamamiyle kişiye özgü olabileceği, aslolan bunu aktarmak konusundaki profesyonellik seviyesinin mükemmel olmasıydı. Bu harika deneyimi yaşadığım için, kendimi gerçekten değerli hissettirdiğiniz için bir kez daha teşekkürler. Nilüfer Yalçın (39) Doktor Eğitimle İlgili Düşünceleriniz: Tam olarak adına uygun bir eğitim oldu diye düşünüyorum. Küçük resmi değil büyük resmi görmeyi anladım. Detaylar yerine bütünle, sistemlerle düşünebilirim artık diye düşünüyorum. (Puzzle'ın parçaları tam olarak oturdu sanıyorum) Pratikte bunu geliştirmek de bizlere kalıyor :) Kurs boyunca bende en çok değişen olayın içinden çıkıp dıştan ve üstten bakabilmek oldu. Farklı ve berrak görünüyor. Eğitimciyle İlgili Düşünceleriniz: Eğitimle ilgili mailinizi görünce neden o kadar çok sevindiğimi kursun bitiminde çok daha iyi anlamış bulunuyorum (Bilinçaltı sezgisel mutluluk :)) Herşeyi çok basit ve net bir şekilde anlattığınız ve bunca emeğin ve düşünsel sürecin ürününü bizlerle paylaştığınız için çok ama çok teşekkürler. Aklınıza, emeğinize ve yüreğinize sağlık... Devamını sabırsızlıkla (ama dengeli bir sabırsızlıkla:)) bekliyoruz. Nuray Büyük (44) Psikolojik Danışman Eğitimle İlgili Düşünceleriniz: Her gün ve her saati dolu dolu, verimli, faydalı. Kendimize yaptığımız bir yolculuk... Mikroskop ve teleskopla inceleme... Sistem ve sibernetiği keşfetmek ve nisbeten tanışmak... Bilinen ve bilinmeyen şeylerin muazzam bir servisi... Kısaöz-net faydalı bir tablet... Anksiyete, endişe, başarı hipertansiyonunu düşüren dilaltı... Ilgıt ılgıt esen bir huzur meltemi... Ayakları yere sabit bastıran istikrar mekanizması... Farkındalık ve farkındalıkla gelen özgüven + özdeğer. Denge yolculuğunun biletleri... Bugünün salonunda geçmişi ve geleceği izlemek... Sakinleşme ve huzur... Eğitimciyle İlgili Düşünceleriniz: Herzamanki gibi sakin, emin, paylaşımcı... Yılların emeğini, birikimini, deneyimini bizimle paylaşan, imbiğinden damıtan bir hoca. Tüm temsil sistemlerini özgüven ve hipnotik dille birleştiren anlatım tarzı. Gönülden teşekkürler (Dualarımın, hayatımın ve hocalarımın protokolündesiniz) Ali Dermancı (46) Eczacı Eğitimle İlgili Düşünceleriniz: NLP Practitioner ve Master Practitioner eğitimlerini Tamer Bey'den aldım. Son derece faydalıydı. 5 yıl aradan sonra koştura koştura geldiğim Optimum Denge Modelinde çok faydalı, çok etkin, gene yaşamımda kullanıp uygulayacağım bilgiler ve uygulamalar edindim. Tekrar yaşamımda yeni enstrümanlara kavuştum. Zevk ve istekle kullanacağım. Eğitimciyle İlgili Düşünceleriniz: Müthiş... İstediğini, istenildiği kadar, bugün ve gelecekte kullanılabilecek şekilde veren bir eğitimci. Tamer Dövücü gerçekten müteşekkirim. Zeynep Yasemin Karabeyoğlu Dermancı (48) Endüstri Mühendisi Eğitimle İlgili Düşünceleriniz: Kafamın çok karıştığı bir dönemde (huzur ve başarı araındaki çelişki) yeniden önümü görmemi sağladı. Burada aldıklarımı geldiğimdeki problemlerimi çözmek için kullanmayı düşünüyorum. Bu eğitimde probleme odaklı kalmadım. Daha genel algıladım. Eğitimciyle İlgili Düşünceleriniz: Daha önceki pozitif düşüncelerim daha da pekişti. Huzurlu bir eğitimci olarak hayatımda kalmasını temenni ederim. İlkbahar Yaz renk trendleri Moda 2 08 012 İlkbahar Yaz sezonu renkler bakımından çok zengin olmasa da, herkesin giymek isteyeceği bir renk mutlaka var. Ateş kırmızı, canlı sarı, turuncu, elegant siyah ve beyaz… Bu renkler sizi çok özel gösterecek. Şimdiden ilkbahar gardırobumuz için planlar yapmaya başladık. Fakat bu işi önümüzdeki sezon trendi olacak renklere göz atmadan yapmamalıyız. Sizin için renk listesini ünlü tasarımcıların yeni koleksiyonlarını inceleyerek hazırladık. Karamel renkler Krem, açık pembe, sarı ve şeftali rengi yeni sezonda oldukça popüler. Bu renkleri birlikte ya da ayrı ayrı giyebilirsiniz. Eğer kombin yapacaksanız, parlak renkleri pastel tonlarla giymeye özen gösterin. Turuncu Turuncu, 2012 İlkbahar Yaz sezonunun en favori renklerinden. Bu rengi pek çok kıyafetin üzerinde görmeye hazır olun; elbiseler, ayakkabılar, çantalar, kemerler, güneş gözlükleri... Eğer turuncu sizin favori renginizse, bu rengin keyfini çıkaracaksınız demektir. Bu rengi baştan ayağa giyebilir ya da detaylarda kullanabilirsiniz. Beyaz Genelde siyah daha çok kış mevsiminin rengidir, beyaz ise yaz mevsiminin. Bir bütün olarak beyaz görünüm 2012 İlkbahar Yaz sezonunun en seksi trendlerinden biri. Narin dantelleri ya da pilileri daha feminen bir görünüm için kullanmayı deneyebilirsiniz. Elegan bir görünüm için ise daha sade bir çizgiyi tercih edebilirsiniz. Siyah ve beyaz Bu iki rengin kombinasyonu kesinlikle doğal ve özel bir şıklık sunuyor. Siyah ve beyazın birlikteyken nasıl farklı durduğuna bir göz atın. Siyah Siyahın yeni sezonun favori renkleri arasında yer almadığını düşünmek saçma olurdu. Siyah her dönemin vazgeçilmez rengi! Çünkü bu renk, diğer renklerle oynamamıza izin verip muhteşem kombinasyonlara olanak sağlıyor. Moda Sarı Sarı renk her zaman turuncu ile güzel bir uyum gösterir. Turuncu renk ne zaman trend olsa, sarı da bir o kadar popüler hale geliyor. Bu sadece bir moda kuralı, bunu bu şekilde kabul etmekte fayda var. Soluk sarı renkten parlak limon sarısına kadar uzanan renk skalası yeni sezonun trendlerinde genişçe yer alıyor. Ten rengi Ten rengi yeni sezon paletinin en favori renklerinden biri. Çünkü çok yönlü! Bütün renklerle kombinlenebiliyor ve asla kötü durmuyor. Renk, bu yönüyle diğer renkler arasından sıyrılıyor. Kırmızı Kırmızı da tıpkı turuncu ve sarı gibi yeni sezonu aydınlatmak için geldi. Solgun kırmızıdan parlak ateş tonlarına kadar kırmızının her tonu bu sezonda mevcut. Hangisini tercih ederseniz edin, sizi çok özel göstereceğinden emin olabilirsiniz. Mavi Mavi oldukça zengin tonlarıyla sezona giriş yapıyor. Elektrik mavisi, koyu mavi, deniz mavi, turkuaz ya da çok açık mavi... 10 Teknoloji The New ipad 12 Y eni nesil iPad sonunda tanıtıldı. Hem de hiçbir yeni isim almadan. Uzun süredir yeni nesil tabletin adının “iPad 3”, “iPad 2S” ya da “iPad HD” olacağı konuşuluyordu. Ancak Apple CEO’su Tim Cook’un ellerinde yükselen cihaz için sadece “yeni iPad” ifadesi kullanıldı. Çözünürlük ortalama bir HD TV’den bile fazla Yeni nesil iPad’te “retina display” özelliği ile inanılmaz bir ekran kalitesi göze çarpıyor. 9.7 inç ekranı bulunan cihaz 3.1 milyon pikseli 2048’e 1536 çözünürlükte görüntüleyebiliyor. Bu da her inç başına 264 piksel anlamına geliyor. Yeni modelin bir diğer geliştirilen yanıysa A5X işlemcisi ve dört çekirdekli grafik yongası. Yeni çözünürlüğün webde dolaşırken pek de etki etmeyeceğini öngörebiliriz. Zira web siteleri genelde düşük çözünürlüklü resimler kullanmayı tercih ediyor. Ancak HD filmler karşımıza geldiğinde yeni nesil iPad’in farkı ortaya çıkacaktır. Apple’ın verdiği bilgiye göre, yeni ekran daha derin ve keskin renk sunuyor. Daha önce iPhone 4S’lerde gördüğümüz iSight kamera bulunuyor. Sadece 5 megapiksel kamera ile 1080p video çekimleri gerçekleştirilebiliyor. iCloud’a artık film de yüklenebilecek Yeni işletim sistemindeyse Android’lerde daha önce olduğu gibi, sözleri yazıya döken bir uygulama bulunuyor. Ayrıca yeni işletim sistemi tablet bilgisayarın taşınabilir WiFi erişim noktasına da dönüştürülmesine imkan tanıyor. Apple yazılımlarının güncellendiği bilgisini de verid. Artık Mac’lerdeki iPhoto düzenleme programının iPad sürümü de bulunuyor. Şirketten yapılan açıklamaya göre, daha önce fotoğraf, müzik ve belge saklayabilen iColud üzerine kullanıcıları artık filmlerini de depolayabilecek. Daha sonra bu servisi kullanmak için PC ya da Apple cihazı olması fark etmeyecek. Yeni nesil iPad ile 4G’ye merhaba Yeni nesil iPad’te LTE bulunuyor. Apple böylece, iPhone 4S’e yerleştirmediği yeni nesil iletişim teknolojisine tabletinde yer vermiş oldu. Tabii bu teknoloji için ülkemizde henüz lisanslama yapılmadığını belirtelim. İlerleyen dönemde ülkemizdeki mobil operatörler için 4G’li yeni nesil iPad’in rekbaet konusu olacağı kesin. Daha kalın ve daha ağır Belki de kullanıcıların en fazla şaşıracağı nokta ise yeni nesil iPad’in daha ağır ve daha kalın olması. Zira yüksek çözünürlüğe enerji sağlayabilmek için cihazın üzerinde daha büyük ve daha güçlü pil bulunuyor. Yeni işlemci, yüksek çözünürlük ve daha hızlı bağlantı seçeneklerine rağmen cihazın pil ömrü yine 10 saat. Apple’ın verdiği bilgilere göre, eski modele göre yeni nesil tabletin pil kapasitesi yüzde 70 daha fazla. Yani eğer eski ekran çözünürlüğü korunsaydı tabletin pil ömrü 17 saate kadar çıkacaktı. Yeni iPad 9.4 milimetre kalınlığı ile 8.8 milimetre kalınlığında iPad 2’den biraz daha kalın. Yeni nesil iPad’in ağrılığı 0.6 ila 0.65 kilogram arasında değişiyor. Fiyatı ve çıkış tarihi Tabletin fiyatıysa önceki serilerdekilere benzer şekilde açıklandı. 16 GB WiFi bulunan model 499 dolara 16 Mart’ta satışa sunulacak. 64 GB sürümünün 4G ile buluştuğu model ise 829 dolara satın alınabilecek. Önsiparişler şimdiden ABD, Kanada, Britanya, Fransa, Almanya, İsviçre, Japonya, Hong Kong, Singapur ve Avustralya’dan verilebiliyor. 23 Mart’ın ardından dünyanın geri kalanında da cihazın sipariş edilebileceği bilgisi verildi. 13 Teknoloji İ Windows 8 şletim sistemi piyasasında Apple ve Google’a karşı kaybettiği nüfuzu yeniden kazanmayı amaçlayan Windows, Windows 8’in demo sürümünü yayımladı. Microsoft Windows Bölüm Başkanı Steven Sinofsky, Barselona’da düzenlenen Mobil Dünya Kongresi 2012’de Windows 8’i tanıttı. Sinofsky, Windows 8’in Consumer Preview sürümünün, geçtiğimiz yıl yayımlanan Developer Preview’dan bu yana 100 bin değişikliğe uğradığını belirtti. Sinofsky, “Windows işletim sisteminde nesil değişikliği yaptıklarını ve akıllı telefonlar, tablet ve masa üstü bilgisayarlar arasındaki bağlantıyı çok daha uyumlu bir hale getireceklerini” söyledi. Consumer Preview’ın en dikkat çekici özelliklerinden biri, bugüne kadar tüm Windows işletim sistemlerinde yer alan başlangıç tuşunun olmaması. Başlangıç ikonu, fareyi veya parmağınızı ekranın sol alt köşesinde kaydırmanızla beliriyor. Kişisel, diz üstü ve tablet bilgisayarlara uyumlu olan Windows 14 8, kullanıcıların tüm verilerini bulutta saklayacak. Microsoft, bulut teknolojisi sayesinde kullanıcılara internet uygulamalarını farklı elektronik cihazlarında da kullanma imkanı verecek. Windows 8 “Metro” ara yüz kullanırken, Internet Explorer 10 ve çok sayıda Metro tarzı uygulama içeriyor. Windows 8’in hayata geçmesiyle, yeni işletim sistemiyla çalışacak Windows Store’da açıldı. Kullanıcılar, Windows Store’da yer alan uygulamaların ön izlemesini bedava olarak indirebiliyor. Tablet bilgisayarlar için hazır olarak sunulması beklenen Windows 8’e, hız artırımı ve optimizasyon günncellemeleri yapılacak. Tabletler için optimize edilmiş Windows 8’in 2012 sonuna kadar piyasaya sürülmemesi bekleniyor. Microsoft, Windows 7 ile aynı sistem gereksinimlerinde çalışan Windows 8’in, eski sürümüne kıyasla çok daha iyi bir pefromans, güvenirlik ve uzun pil ömrü sunduğunu belirtiyor. Teknoloji Commodere 64 Canon EOS 5D Mark III DSLR K 16 J apon fotoğraf teknolojileri devi Canon, merakla beklenen Canon EOS 5D Mark III DSLR modelini tanıttı. CMOS sensörü ve DIGIC 5+ görüntü işlemcisi bulunan Mark III, 22.3 mega piksel çözünürlüğe sahip. Bir önceki moeli 5D Mark II’de olduğu gibi Full Frame (36x24) sensöre sahip olan Mark III’ün, 102.400 maksimum ISO, 1080 piksel HD video kayıt ve saniyede altı fotoğraf çekme özelliği bulunuyor. SD ve CompactFlash hafıza kartlarıyla uyumlu olan Mark III, ABD’de 3,500 dolardan satışa çıktı. Mark III’ün Türkiye’deki fiyatının ise 7-8 bin TL civarında olması bekleniyor. Yüksek çözünürlüğüyle film ve dizi yapımcılarının da beğenisi toplayan Canon 5D Mark serisi, ABD’de yayımlanan “House” dizisinin çekimlerinde kullanılmıştı. Dizinin altıncı sezon finalinin tümü, 5D Mark II ile çekilmişti. işisel bilgisayarların hızla popülerleştiği 80'li yıllarda pek çok eve giren Commodore 64, eski yüzü ama yeni donanımı ve yeni özellikleriyle piyasaya sürüldü. Eski tasarımını koruyan Commodore 64′de bazı klavye değişiklikleri ile beraber içindeki işlemcisi de değişiyor. 1.8GHz Intel işlemci, maksimum 4GB RAM ve Windows 7 işletim sistemiyle gelen yeni Commodore 64, Blue-ray diskleri de okuyabiliyor. Commodore 64, içinde Commodore emülatörüyle beraber geliyor ve böylece eski Commodore oyunları da oynanabiliyor. Commodore’un ABD fiyatları 250 ile 895 dolar arasında. 895 dolarlık versiyonunda NVIDIA ION2 Grafik Kartı DDR3 512MB bulunurken, WiFi, Bluetooth destekliyor ve hard diski boyutu ise 1 terrabyte. Angkor Wat Dünyanın 8. Harikası 18 Gezi A ngkor Wat, 12 yüzyıl'ın başlarında Kral II. Suryavarman icin tapınak ve başkent olarak inşa edilmiştir. Buradaki en büyük ve en iyi korunmuş tapınak, kuruluşundan beri önce Hindu, sonra Budist olarak hizmet vermek üzere daima önemli bir dini merkez olarak kalmıştır. Tapınak, klasik Khmer mimarisinin en somut örneğidir ve Kamboçya'nın sembolü olmakla birlikte, (herhangi bir ülke bayrağı üzerinde bulunan tek yapıdır) ülkenin en önde gelen turistik cazibe merkezidir. Angkor Wat, Khmer mimarisinin iki temel özelligini barındırır: tapınak dağı ve asma koridorlu tapınaklar. Yapısı, Hindu mitolojisindeki tanrıların evi olan Meru Dağı'nı çağrıştırmak üzere planlanmıştır. Bir hendeğin etrafındaki 3.6 kilometrelik bir dış duvarın içinde, her biri diğerinin üzerinde inşa edilmiş üç dikdörtgen galeri bulunur. Tapınağın tam merkezinde her biri dikdörtgenin birer köşesine, bir adedi de tam ortaya gelecek şekilde yerleştirilen beş kule vardır. Diğer birçok Angkor tapınağının aksine, Angkor Wat batıya bakar ki bunun önemi de uzmanlar arasında tartışma ve bölünme konusu teşkil etmektedir. 19 Gezi Yapı, mimarisinin ihtişamı ve uyumu haricinde aynı zamanda, geniş duvar heykelleri ve duvarlarını süsleyen birçok Hindu koruyucu meleği ile de hayranlık uyandırır. Guiness Rekorlar Kitabı'na göre, Angkor Wat dünyadaki en büyük dini yapıdır. Angkor Wat klasik Khmer mimarisinin en üst örneği ve Angkor Wat Stili'ne adını veren tarzdır. 12 yüzyılda Khmerli mimarlar, ana yapı malzemesi olarak tuğla ya da laterit yerine kumtaşı kullanımında eskisinden 20 daha tecrübeli hale gelmişlerdir. Angkor Wat Stili, çoğunlukla nitelik yerine nicelik kurbanı olan Bayon dönemini takiben gelmiştir. Bu tarzdaki diğer tapınaklar Angkor'daki Preah Pithu, Angkor dışındaki Beng Mealea ve Phimai'daki Phanom Rung'dur. Antik Yunan ve Roma mimiarisi ile kıyaslanan Angkor Wat, en fazla övgüyü dizaynındaki uyum için alır. Tarzının mimari açıdan karakteristik özellikleri: kemerler, lotus çiçeği goncası şekilli kuleler, geçiş yollarını geniş tutmak icin inşa edilmiş yarı asma katlar, eksenel galeriler, bağlantılı çıkıntılar, haç seklindeki teraslardır. Görülen alanların büyük kısmı kumtaşı bloklarından, dış duvarlar ve gizli mimari kısımlar ise lateritten oluşur. Blokları yapıştırmak için kullanılan materyal henüz tanımlanamamakla birlikte, doğal reçineler ya da sulandırılmış kireç olabileceği önerilmiştir. Dizaynın diğer parçaları zaman etkileri ve yağmalanma suretiyle yıkılmıştır; yağmalananların arasında kulelerin üstündeki altın alçı ya da bazı duvar heykelleri ya da ahşap figürlerin üstündeki Gezi varaklar ve duvar ve tavan panelleri ile kapılar da vardir. Tipik dekoratif unsurlar; koruyucu melekler, duvar heykelleri, yükseltiler üzerinde uzanan taçsı çelenkler ve hikaye mizansenleridir. Heykelcilik muhafazakardır ve daha önce yapılan diğerleri ile kiyaslandiginda daha statik bir yapı ve daha az zarafet icerir. Tapınağın ilk dizayn ve inşası 12. yy'ın ilk yarısında Kral II. Suryavaman hükümdarlığı sırasında (1113-1150), Vishu'ya adanmak suretiyle başlamıştır. Kralın tapınağı ve devletinin başkenti olarak inşa edilmiş, yapının dizaynı ya da inşası üzerine yazılmış herhangi bir belgeye ise rastlanmamıştır. Yapının orijinal ismi ise bilinmemektedir. Tapınak günümüz şehri Siem Reap'in 5.5 kilometre kuzeyinde, 22 kısa bir mesafe güneyinde ve eski başkent Baphuon'un doğusunda bulunur. İnşaatı Kral'ın ölümüyle durmuş ve bazı duvar heykelleri yarım kalmıştır. Angkor 1177'de Khmerlerin geleneksel düşmanları Chamlar tarafından talan edilmiş ve birkaç kilometre kuzeyde yeni bir başkent inşa eden yeni Kral VII. Jayavarman tarafından yeniden inşa edilmiştir. 14 ya da 15. yüzyılda, tapınak Theravada Budist kullanımı için değiştirilmis ve günümüze kadar da bu sekilde kalmıştır. 16. yüzyıldan sonra ihmal edilmiş olmasına rağmen, Angkor Wat diğer Angkor tapınakları arasında değişik bir yere sahiptir ve hiçbir zaman tamamen terk edilmemiştir. Hendeği sayesinde orman tarafından gelebilecek tehlikelere karsi korunmuştur. Bu sıralarda tapınak Prah Pisnulok olarak bilinmekte, modern ismi ise 16 yüzyıldan beridir Shir Tapınağı anlamında kullanılmaktadır. Tapınağa ilk gelen batılılardan biri, 1586'da gelmis Portekizli keşiş Antonio da Magdalena'dır ve kendisi yapıyı bir kalemin yazabilecekleri ile tasvir etmenin imkansız olduğunu ve yapının dünyadaki diğer hiçbir şeye benzemediğini söylemiştir. Ancak yapının Batı'da populer hale gelmesi Fransız gezgin Henri Mouhot'nun seyahat notlarını yayınlamasını takiben, 19. yüzyılın ortasını bulmuştur. 20. yüzyılda Angkor Wat'in ciddi bir restorasyona ihtiyaç duymuş ve asırlardır toplanmış toprak ve vahşi otların temizlenmesi gerekmiştir. Gezi 24 Bu konuda yapılan çalışma 1970 ve 80'lerdeki Kızıl Khmerler yönetiminde durmuş, ancak yapı yağmalanma ve hırsızlık açısından nispeten daha az zarar görmüştür. 1990'lardan başlamak suretiyle, Ankgor Wat, koruma çalışmalarına yeniden hız verilmiş, turizmin artmasıyla daha da önem kazanmıştır. Yapı 1992'de kurulmuş Angkor Dünya Mirası yapıları arasına girmiş, Kamboçya hükümeti tarafından da desteklenmiştir. Alman Apsara Koruma Projesi (GACP) koruyucu melek heykelleri ve duvar heykellerini koruma altına almıştır. Organizasyonun araştırması sonucunda koruyucu melek heykellerinin %20'si doğal aşınmadan dolayı çok kötü durumda olduğu ve daha önceki restorasyon çalışmalarının da taşlara zarar vermiş olduğu belirtilmiştir. Diğer çalışmalar, yıkılmış bölümlerin onarımı ve gelecek yıkılmaların önlenmesi olarak devam etmekte, batı çatısının üst kısmı 2002'de desteklenmiş, kuzey kütüphanesinin restorasyonu ise bir Japon ekibi tarafından tamamlanmıştır. Biyografi Mehmet Günsür 28 M ehmet Günsür, 8 Mayıs 1975'te İstanbul'da doğdu. İtalyan Lisesi'ni bitirdi. Ardından Marmara Üniversitesi Reklamcılık bölümünü bitirdi ancak bu alanda hiç çalışmadı. Çocuk yaşta kameralar önüne geçse de oyunculuk eğitimini 25 yaşından sonra almaya başladı. İlk kameralar önüne geçişi 7 yaşındayken rol aldığı "Sana" reklam filmi ile oldu. Daha sonra Coca Cola, Mavi Jeans, Hotiç gibi markalarda çalışıp reklam ve kataloglarda yer aldı. Mankenliğin oyunculuktan zor olduğunu söyleyen Günsür, Cansu Dere'den bu konuda ders aldığını açıkladı. 1988 yılında ilk kez profesyonel oyuncuğula adım atıp TRT'de yayınlanan "Geçmiş Zaman Mimozaları" adlı dizide rol aldı. Bu dizide evin küçük oğlu Sabih'i canlandırmıştı. Bir süre oyunculuğa ara verdi ve bu dönemde Roxy isimli mekanı işletti. Aynı zamanda "The Dawn" isimli müzik grubunda çalıyordu. Oyuncu olarak ilk farkedildiği ve çıkış yaptığı film Ferzan Özpetek'in 1997 yılı yapımı "Hamam" oldu. Bu filmin ardından oyunculuk kariyerini geliştirmeye karar verdi. 1998 yılında Star TV'de yayınlanan "Sır Dosyası" adlı dizide çaylak dedektif rolünde görüldü. 2000 yılına gelindiğinde bir Yavuz Özkan filmi olan "Hayal Kurma Oyunları" adlı filmde Tarık Akan ile birlikte rol aldı. Aynı yıl İtalya'da "Bent" adlı tiyatro oyununda başrol oynadı. Kariyerine İtalya'da devam eden Günsür, 2001 yılında "Tommaso" ve "Guida", 2002 yılında "L'Italiano" ve 2003 yılında "Papa Buono,II" adlı İtalyan yapımların yer aldı. 2003 yılında Mustafa Altıoklar'ın yönettiği "O Şimdi Asker" adlı sinema filminde alkolik bir genci canlandırdı. Aynı yıl ATV'de yayınlanan "Pilli Bebek" adlı televizyon dizisinde rol aldı. "Anlat İstanbul" adlı filmde Ümit Ünal'ın çektiği bölümde mahalle fotoğrafçısını canlandırdı. Televizyon dünyasında 2004 yapımı "Kasırga İnsanları" ve 2005 yapımı "Beyaz Gelincik" adlı dizilerle tanındı. Beyaz Gelincik adlı dizide "Mustafa" karakterini canlandıran Günsür, bu rol onu çok heyecanlandırdığı için İtalya'dan ayrılmıştı ve yine bu rol ile hayran kitlesi büyüdü. 2007 yılında "Fall Down Dead" adlı sinema filminde Dominique Swain, David Carradine gibi isimlerle birlikte rol aldı. Muhteşem Yüzyıl 'da Şehzade Mustafa rolünü üstlendiği için İstanbul'a yerleşti. Katerina Mongio ile evlidir. Ali adında bir oğlu ve Maya adında bir kızı vardır. 29 Ödülleri Biyografi I Ankara Uluslararası Film Festivali Umut Veren Yeni Erkek Oyuncu Ödülü Filmografisi 30 I Antalya Altın Portakal Film Festivali 40. Yıl Özel Ödülü I Sadri Alışık Ödülleri Jüri Özel Ödülü I Gökçeada Film Festivali En İyi Erkek Oyuncu Ödülü 1989 Geçmiş Bahar Mimozaları - Sabih - Tv dizisi 1989 Cahide - Televizyon dizisi 1997 Hamam - Mehmet 1999 Sır Dosyası - Ayhan - Televizyon dizisi 1999 Hayal Kurma Oyunları 2001 Don Matteo - Televizyon dizisi 2001 Tommaso Giovanni - Televizyon filmi 2001 Guida Giovanni - Televizyon filmi 2002 İtalyan - Giorgio 2003 Pilli Bebek - Tarık - Televizyon dizisi 2003 Il papa buono - Don Paolo - Televizyon filmi 2003 O Şimdi Asker Nihat Denizer 2003 Stregeria - Kısa film 2004 Kasırga İnsanları- Sinan - Televizyon dizisi 2004 Non ci sarebbe niente da fare! - Kısa film 2005 Anlat İstanbul - Rıfkı 2005-2007 Beyaz Gelincik- Mustafa Aslanbaş - Tv dizisi 2007 Fall Down Dead - Stefan Kerchek 2007-2008 Bıçak Sırtı- Mehmet Ertuğrul - Televizyon dizisi 2008 Se chiudi gli occhi 2010 Ses - Onur 2010 Matrimoni e altri disastri - Andrea 2011 Aşk Tesadüfleri Sever - Özgür 2012 Muhteşem Yüzyıl Kariyer İçin Artık Adres : LinkedIn 32 Sosyal Medya S on dönemde belki de en çok ziyaret ettiğimz ve göz atmadan duramadığımız internet sitelerinden biri tabi ki Facebook. 800 milyon’dan fazla üyesi ile dünyanın en büyük 3. ülkesinden daha fazla nüfusa sahip. Twitter ise bir diğer popüler sosyal ağ. Ancak biz bu defa bu ikisinin ardından gelen popüler sosyal ağlardan birine, kariyer odaklı sosyal ağ (Business Social Network de desek olur) olan LinkedIn’e göz atacağız. Yeni kişilerle tanışmak isteğinin biraz daha profesyonel hale geldiği ve iş başvuruları için firmaların artık sıklıkla tercih etmeye başladığı sosyal ağ LinkedIn etkin kullanım halinde kariyer için önemli bir yer şu an ve ilerleyen zamanda özellikle ülkemizde çok daha önemli bir hale gelecek. Yakın zamana kadar ülkemizde, “Türkçe hizmet vermenin” ve “Çember.net’in sahip olduğu kullanıcı kitlesi”nin avantajına sahip Xing.com’un algı olarak da tercih olarak da gerisinde kalmış görünen, dil seçenekleri arasına Türkçe’nin katılmasıyla ülkemizde kullanımı ciddi şekilde artmaya başlamış olan LinkedIn’de kullanıcı yönelimlerine şekildeymiş bir göz atalım; (istatistikler Team42 araştırma firmasının 2011’de yaptığı bir araştırmaya dayanmaktadır İlk olarak Araştırmaya katılan LinkedIn kullanıcılarına yöneltilen “Profesyonel çevre için öncelikli olarak hangi ağı kullanıyorsunuz?” sorusuyla başlayalım. Araştırmaya katılanların %61′i beklendiği gibi bu soruya “LinkedIn” cevabını vermiş. Profil yapısını LinkedIn vari bir yapıya çeviren Facebook ise %22 ile 2.sırada. Twitter %4 ve “D) Hiçbiri” cevabını verenler de %13 olarak belirtiliyor. Zaten “Professional Social Network” olarak kendini konumlandıran bir sosyal ağ iseniz bu oran gayet normal, hatta olması gereken bir düzeyde.LinkedIn’i en çok ne amaçlı kullanıyoruz diye düşündüğümüzde ilk cevap “İş Ağımızı Genişletmek” olur muhtemelen. İnfografikte verilen istatistikler de bu yönde. Farklı kademelerden kişilerin LinkedIn’i kullanım amaçlarına bakıldığında hepsinde “Endüstriyel Ağ” yani bahsettiğim “İş Ağı” %20′lik bir oranda. Bunun yanında yönetim kadrosundan aşağı kademelere doğru inildikçe azalan şirket bağlılığı hissi LinkedIn üzerinde de görülüyor. Kariyerinde ya da çalıştıkları yerde kabaca başlangıç seviyesinde diyebileceğimiz kesim, haliyle daha iyi bir iş imkanı çıkar mı hissiyle dolup taştığı için, LinkedIn’i en çok iş aramak için kullanıyor ki bu oran %24 olarak karşımıza çıkmış. Orta ve Üst düzey yöneticilerde ise kabaca “iş bulma değil işin onu bulması” söz konusu olduğu için iş aramayla çok ilgilenmedikleri görülüyor. Bu kesim için LinkeIn’de iş arama, %8-9 ile en az yaptıkları şeylerden biri. Önceliği iş aramak olarak koyan kesimin “LinkedIn’i işimi geliştirmek için de kullanıyorum” demesini, en azından bu amaçta yoğun kullanımın olmasını beklemek yanlış olurdu zaten. Bunun aksine üst düzey yöneticilerin LinkedIn kullanımının en yoğun olduğu ikinci seçenek olmuş “İşimi geliştirmek“, %20lik bir oran ile. “”Eski işverenlerle etkileşim LinkedIn kullanıcılarının öncelikleri arasında son sırada yer alıyor.” Araştırmaya katılanların %90′ı LinkedIn’i kullanışlı buluyor. Bunun sebepleri arasında öne çıkan 3 cevap olmuş. Bunlardan biri “Facebook’tan daha profesyonel bir ağ” görüşü olmuş ki bu Blackberry ile iPhone’u karşılaştırıp, “Blackberry profesyonel kullanımda iPhone’dan daha iyi” demek gibi bir şey olmuş, zira LinkedIn’in varlığının sebebi bu. Diğer seçenekler ise LinkedIn’in sunduğu en önemli imkanlardan bahsediyor, eleman alımını ve çalıştığınız sektördeki ağınızı genişletmeyi kolaylaştırması. Reklamlar hakkında konuşursak da, araştırma sonucunda %18 lik kullanıcı bölümünün LinkedIn’de reklam olduğunun farkında olmaması da, site üzerinde reklam yerleşimi ve sunumunun gayet başarılı şekilde yapıldığına işaret. Buna ek olarak da araştırmaya katılanların %40′ının henüz hiç reklamlara tıklamadığını görüyoruz. Burada benim için ilginç gelen nokta, sık sık reklamlara tıklarım diyenlerin oranının %20 olması. Bu bana sanki biraz sanal bir yüzdeymiş gibi geldi. Tabi özellikle son döneme kadar gerek Facebook’taki “işlevi kadar boyu da önemli” türünden reklamların, gerekse “Ayça_22 oturum açtı!” tadındaki reklamların gözümüze gözümüze sokulmasıyla reklam tıklamaz hale geldiğimiz için objektif bakamıyor da olabilirim, o da ayrı bir nokta. Son olarak da paralı üyelik konusundaki tercihlere bakılmış. Olmasını da beklediğimiz gibi ücretsiz üyelik tercihinde bulunanlar açık ara ilk sıradalar.Her ne kadar profiline bakanlar kısmında ücretli üyeliğe teşvik için bir miktar çarpıtma olduğu söyleniyor olsa da ücretli – ücretsiz hesap kapsamlarının dengesini oldukça güzel belirlediklerini söylemek yanlış olmaz. Artık özellikle çok uluslu şirketlerde iş başvurularında LinkedIn hesabınızın da istenir duruma geldiği, hatta bazı firmalarda işe alımlarda sadece 1-2 paragraflık ön yazı ve LinkedIn profilinizin istendiği bir dönemdeyiz. Durum bu noktadayken LinkedIn’i etkin kullanmak da daha fazla önem kazanır oldu. Bu sebeple profilinizi sık güncellemenizi ve bu araştırmada yeralan tercihleri iyice gözden geçirmenizi tavsiye ederim. Şayet bir LinkedIn hesabınız yoksa söylememe gerek kalmadan şu anda hesabınızı açmış olduğunuzu düşünüyor, yazıyı da sonlandırıyorum. Hoşçakalın Kaynak : İnfografya 33 Kızılderililer Tarih K 34 ızılderililer, Amerika’nın yerlileridir. Derileri kızıla çaldığından «Kızılderili» adı verilmiştir. Kristof Kolomb, Hindistan’a varmak üzere çıktığı deniz yolculuğunda Amerika’ya ayak basınca burasını Hindistan sanmış, yerli halka «Hintliler» adını vermişti. Bu yüzden, .Hindistan’la ilgileri olmadığı halde, Kızılderililere bugünkü Amerikalılar da «İndian» (Hintli) derler. Kızılderililer’ in tarihî bugün bile iyice aydınlanamamıştır. Arkeoloji bilginleri, tarihçiler bu konu üzerinde çalışmakta, onların yaşadıkları yerlerde kazılar yaparak geçmişlerini incelemektedirler. Kazılarda elde edilen iskelet kalıntıları, kemikler, taşıllar (fosiller), taş âletler, kamp yerlerinde yakılmış kömür artıkları, Kızılderililer’ in tarihini, kısmen de olsa, aydınlatmaya yaramaktadır. Bundan 15-20 bin yıl önce, İnsanlar Eski Dünya’nın birçok bölgelerinde yayılmaya başladıkları zaman, Yeni Dünya daha bilinmeyen bir ülkeydi. Dünya, Kuzey Kutbundan, Amerika kıtasının doğu yörelerine, bugünkü Wisconsin’e kadar buzlarla kaplıydı. Yalnız, kıtanın batısında bazı yöreler, dağlarla kuzeye karşı korunduğundan, buzulsuzdu. Buralarda, bugünkü Nebraska’dan, Kanada’daki Mackenzie vadisine, Alaska’daki Yukon’a kadar uzanan bölgede vadiler yer almaktaydı. Bu vadiler ise bir yerde, Sibirya’yı kaplayan vadilerle birleşiyordu, çünkü o zamanlar, Sibirya’yı, Alaska’dan ayırmakta olan Bering Boğazı henüz açılmamıştı. Eski Dünya ile Yeni Dünya birbirlerinden denizle ayrılmıyorlardı. Böylece hayvanlar, Asya’daki vadilerin otunu bitirince yollarını uzatarak Yeni Dünya’daki vadilere ot aramaya gidiyorlardı. Alaska’da yapılan birçok kazılarda,’ bu sırada yasamış olan hayvanlardan, tüylü’ bir file benzeyen mamutların dişleri bulunmuştur. Ot aramak için Eski Dünya ile Yeni Dünya arasında gidip gelerek kendilerine bir yol açan hayvanların arasında, mamutlardan başka büyük geyikler, ya- ban sığırları da vardı. Bu hayvanlar tek başlarına değil, sürüler halinde göç ederlerdi. Asya’dan Yeni Dünya’ya göç etmiş olduğu sanılan Kızılderililer de belki bu hayvan sürülerinin açmış oldukları yollardan geçmişler, ya da onların peşinden giderek Yeni Dünya’ya varmışlardı. Yeni Dünya’ya göç edenlerin, Eski Dünya’ da yaşamış ırklardan hangisine mensup olduklarını bulmak çok güçtür, çünkü bunlar zamanla birçok değişmelere uğramışlardır. Belki de bunlar değişik ırkların birleşmesinden meydana gelmişlerdi. Yalnız, Kızılderililer’ in en çok Moğol ırkına benzemeleri. Yeni Dünya’ya göç eden insanlardan çoğunu Moğolların meydana getirdiği fikrini ortaya koymaktadır. Kızılderililer’ in de, Moğollar gibi, koyu siyah saçları, kahverengi derileri, çıkıntılı elmacık kemikleri vardır. Yıllar geçtikçe, buzulla kaplı ülkelerdeki buzlar yavaş yavaş çözülmeye başladı. Kuzey Amerika, ırmakların aktığı, göllerin ve ormanların meydana geldiği verimli bir yöre halini aldı. Günümüzden aşağı yukarı 10 bin yıl önce, Asya ile Kuzey Amerika’yı birleştiren toprakları sular kapladı. Böylece Eski Dünya’dan ayrılan Yeni Dünya’ya artık hiç kimse geçemez oldu. Her Kızılderili topluluğunun az çok ayrı bir dili varsa da, genel olarak hepsi, bir şey anlatmak için kelime, ya da cümle değil, tek tek kelimelerin birleştirilmesiyle türetilen bileşik kelimeler kullanılır. Örneğin, «o kadın çizgili bir elbise giyiyordu» cümlesinin yerine «kadın – çizgi – elbise» derler. Kızılderililer bir tek tanrıya, cennete, cehenneme inanmazlar. Onlara göre dünyaya «Kuvvet» hâkimdir. Bu «kuvvet» bütün canlı varlıklarda kendini gösterir. İyi kullanılırsa, bu kuvvet iyilik doğurur; kötü kullanılırsa, kötülük doğurur. İyi yaşayabilmek için insanların bu kuvvete erişmeleri, ona yaranmaları gerekir. Amerika’nın keşfi, Beyazların buraya yerleşmeleri sırasında Kızılderililer’ in birçoğu ölmüştür. Yalnız, hayat şartları gittikçe düzeldiğinden sayıları gene de artmaktadır. Kuzey Amerika’daki Kızılderililer, Amerika hükümeti tarafından Amerikan vatandaşı olarak kabul edilirler. Bunlar, kendileri için açılmış özel okullarda okuyabilirler; hükümetin satın aldığı topraklarda yaşayıp çalışabilirler. Başlıca işleri, çiftçilik, hayvan yetiştiricilik, fabrika ve maden işçiliğidir. Kızılderililer, Maya, İnka, Aztek devletleri gibi gelişmiş devletler kurmuşlar, kendilerine öz medeniyetler yaratmışlardır. Örneğin, XV. yüzyılın son yıllarında şimdiki Meksika’ daki Aztek imparatorluğunun nüfusu o zamanki İngiltere’nin nüfusundan, başkentleri olan bugünkü Mexico’nun nüfusu Londra’dan çoktu. Kızılderililer, İspanyollar ve Anglo- Saksonlar tarafından Kuzey ve Güney Amerika’da sistemli şekilde hayvan avlanır gibi imha edilmişler, birçok ırkları ortadan kalkmıştır. Komançi ve Siu gibi ünlü ırklar bunların arasındadır. Melez Kızılderililer, tamamen İspanyalılaşmıştır; İspanyolca konuşurlar, Katolik’tirler. Safkan olanlar arasında da Hıristiyanlık ve Batı dilleri yayılmaktadır. 35 Tarih Kızılderililer bugün Kuzey Amerika’dan çok Güney Amerika’da bulunmaktadırlar. Başlıca ırk-dil toplulukları ve nüfusları şunlardır: Peru, Ekvator ve Bolivya’da Keuçular (5,2 milyon), Peru ve Bolivya’da Aymaralar (3,5 milyon), Paraguay’da Amerindi, ya da Guara- niler (1,1 milyon), Şili’de Araukaniler (0,2 milyon), gene Şili’de Çingaslar (12.000) ve hemen hepsi melezleşen Ateş-Adalı’lar (6.0) , Guyana’da Guyanalılar (0,1 milyon), Brezilya’da AmazonIular (0,4 milyon), Kolombiya, Venezuela ve Panama’da Kuzeybatı Irkları (0,6 milyon), Guatemala, Salvador, Nikaragua, Honduras, İngiliz Hondurası, Dominikana ve Kosta Rika’da Orta Amerika Irkları (3 milyon), Meksika’da Aztekler (1 milyon), Kanada ve Alaska’da Kuzey Irkları (0,2 milyon), A. B. D.’de Apaşlar (450. 000). Bunların hepsi 16 milyon kadardır. 36 İspanyol – Kızılderili melezleri ise 32 milyonu bulur. Hele Meksika’da nüfusun esasını teşkil ederler (25 milyon). Başlıçaları: Kolombiya’da (6,5 milyon), Şili’de (4,5 milyon), Peru’da (4,2 milyon), Venezuela’da 2,9 milyon), Ekvador’da (1,8 milyon), Salvador’da (1,6 milyon), Bolivya’da (1,4 milyon), Honduras’ta (1,2 milyon), Guatemala’ da (1 milyon), Nikaragua’da (0,7 milyon), Paraguay’da (0,5 milyon), Panama’da (450. 000), Uruguay’da (150.000), Surinam’da (10.0) , Kosta Rika’da (10.000). Son yıllarda birçok Kızılderili boyu, Amerikan hükümetinin kendilerine karşı güttüğü düşmanca davranışa karşı tepki göstermişler, bu arada silahlı çatışmalar da olmuştur. Kızılderililer kendilerine tam bir eşitlik tanınmasını, insanlık haklarına saygı gösterilmesini istemektedirler. Müzik Bruno Mars 38 B runo Mars, Amerikalı şarkıcı, söz yazarı ve prodüktördür. B.o.B’nin “Nothin’ on You” ve Travie McCoy’un “Billionaire” şarkılarına yaptığı katkılarla bilinmektedir. Gerçek adı Peter Gene Bayot Hernandez, Filipinler ve Porto Riko kökenli Pete ve Bernadette “Bernie” San Pedro Hernandez çiftinin oğlu olarak Hawaii’de dünyaya geldi. Altı kardeşten biri olarak Hernandez, küçük yaşlardan itibaren Michael Jackson ve Elvis Presley gibi isimlerin şarkılarını seslendirmeye başladı. 1990 yılında MidWeek dergisinin bir sayısında “Little Elvis” olarak yer aldı. 1992′de ise Honeymoon in Vegas filminde Little Elvis’i oynadı. President Theodore Roosevelt High School’a başlayan Hernandez, 2003′te buradan mezun oldu ve müzik kariyerine devam etmek için Los Angeles’a taşındı. Şarkıcı olarak tanınmadan önce Flo Rida, Alexandra Burke, Travie McCoy, Adam Levine, Brandy ve Sean Kingston gibi isimlerle çalışan bir prodüktör olarak isim yapmıştı. “Nothin’ on You”nun elde ettiği başarıdan sonra Hernandez, 11 Mayıs 2010′da It’s Better If You Don’t Understand adında bir EP yayımladı. Ödülleri: I Uluslararası Erkek Şarkıcı 2012 BRIT Awards I En iyi Erkek Şarkıcı 2012 Halk Ödülü I En İyi Erkek Pop Vokal Performansı 2011 Grammy Ödülü I Favorite Male Artist - Pop/Rock 2011 American Müzik Ödülleri I BEST PUSH 2011 MTV Avrupa Ödülleri I En iyi Radio Şarkısı2011 Billboard Müzik Ödülleri I BEST NEW 2011 MTV Avrupa Ödülleri I En iyi Uluslararası Sanatçı 2011 BT Digital Müzik Ödülleri I Yaz Müzik Yıldızı: Male 2011 Teen Choice Ödülleri Albümleri: I It Will Rain Eylül 2011 I The Lazy Song (Official Remix) Eylül 2011 I Georgia Haziran 2011 I The Grenade Sessions Şubat 2011 I Doo-Wops & Hooligans Ekim 2010 I Just The Way You Are Temmuz 2010 39 Müzik Bruno Mars Hakkında... I 8 Ekim 1986 tarihinde dünyaya geldi. I Florida'nın Kesha vokalli Right Round parçasının sözlerini o yazdı, bu şarkı bir çok ülkede listelerde 1. olmayı başardı. I Kullandığı enstrümanlar gitar, bateri, klavye. I Bruno Mars adı onun sahne adı ismini çok etkilendiği Bruno Samartino ve soyadını ise kız arkadaşları onun bu dünyadan olamayacağını iddia ederek koymuşlar yani Marslı! I Michael Jackson ve Elvis Presley hayranı. I Babası ve annesi bir showda tanışmış annesi dansçı babası perküsyonist. I Bu yıl 7 kere Grammy’e aday gösterildi ve Just The Way You Are şarkısı ile en iyi erkek vokal ödülünü aldı. I 4 Yaşında iken ailesinin grubu The Love Notes ile bir hafta 5 gün performans sergiledi. I Grenade single Billboard listesinde 1 numara olmayı başardı. I Dövme yaptırmayı çok seviyor ve dövmeleri. 40 Kenan Sofuoğlu 42 Çılgın Türkler 2 002’de Avrupa pistlerine adım atmıştı Kenan Sofuoğlu. Sadece yeteneğine güvenerek gaza basıyor, çok daha tecrübeli rakiplerini geçmeye çalışıyordu. 17 yaşındaydı, Türkiye dışına ilk kez çıkıyordu, yabancı dil bilmiyordu, ailesinin parasal desteğiyle yarışlara katılabiliyordu. Ama uluslararası bir motosiklet yıldızına dönüşme rüyasından hiç vazgeçmedi. Artık, Avrupa’nın önemli takımlarının peşinde koştuğu, bu işten para kazanan, Dünya Supersport Şampiyonası’nda birbiri ardına yarış kazanan bir sürücü. ÖDÜNÇ KARAVANLA SEYAHAT EDİYORDU Beş yıl önce Kenan: “Motosa’nın verdiği ödünç karavanla yarışlara gidiyorum. Takımım sadece bu karavan ve üç kişiden ibaret. Mutfağı, büroları bulunan üç TIR kamyonuna sahip Yamaha takımını görünce şoka girdim.” Bu kadar değil. Maddi imkansızlık nedeniyle yarışlar arasında Türkiye’ye dönmek yerine Avrupa şehirleri arasındaki otoyollarda karavanıyla seyahat ediyordu. Çünkü uçak seyahatlerini karşılayacak bir bütçesi yoktu. SADECE YETENEĞİYLE YARIŞIYORDU Avrupa pistlerine adım attığında motosiklet üzerindeki yeteneğine ve bu spora duyduğu heves ve sevgiye güveniyordu. Bu yeteneği sayesinde pistte her şeyi yapabileceğine inanıyordu. Bu yüzden çok sayıda kaza yaptı, ufak tefek sakatlıklar geçirdi. Halbuki altındaki motosikleti geliştirmek için mekanikerlerle iyi iletişim kurabilmeli, sürüşle ilgili onlara bilgi aktarmalıydı. 2004’te Avrupa Superstock Şampiyonası’nda yarışmak için alışık olduğu 600cc’lik motosikletten 1000cc’lik motosiklete geçince ilk önemli şoku yaşadı. 43 Çılgın Türkler TEKNİK BİLGİ AÇIĞINI KAPATTI Bugün hem 600cc hem de 1000cc’lik motosiklet üzerinde büyük bir ustalıkla yarışacak tecrübeye sahip. Her yarıştan veya deneme sürüşünden sonra garaj döndüğünde mekanikerlerin “Karşılaştığın sorunları anlat” komutuna rahatlıkla cevap verebiliyor. Motosikletten gelen her garip sesin hangi sorundan kaynaklandığını söyleyebiliyor. Zevk için yarışan bir motosikletçiden “Artık kaybedecek çok şeyim var” diyen bir profesyonele dönüştü. AİLE DESTEĞİYLE YARIŞIYORDU Türkiye şampiyonu olduktan sonra babasının desteğiyle ilk kez Avrupa’ya çıkmıştı. Hiçbir sponsoru yoktu. Tek kelime yabancı dil bilmiyordu. Yamaha mekanikerleriyle, Almanya’daki tanıdıklarının gönüllü tercümanlığı sayesinde anlaşabiliyordu. Üç yıl boyunca Yamaha-Almanya takımının desteğiyle boğaz tokluğuna yarıştı. Almanya’nın çeşitli kentlerinde arkadaşlarıyla paylaştığı ufak apartman dairelerinde yaşadı. Bu yüzden, Almanya’da 2002’de Hannover’de, sonra Braunschweig’de, 2003’ten 2005’e kadar Düsseldorf’ta ve geçen yıl Hollanda’nın Zwolle kentinde yaşadı. İLK KEZ PARA KAZANIYOR Winston sponsorluğuyla yarışırken maddi açıdan bir parça rahatladı. Daha sonra ise Hanspree’nin sponsorluğunda ilk kez para kazanıyor. Bu durumdan çok memnun: “Kazancım Türkiye’deki ünlü futbolcularla kıyaslanamaz bile. Ama ilk kez ailemin desteği olmadan yarışıyorum.” 2006’nın sonunda İtalya ve Fransa’daki yarışlardan sonra İspanya’da deneme sürüşlerine katıldı. ABD’de deneme sürüşü yaptı. Bu sezonun ilk yarışları ise Katar, Yeni Zelanda ve İngiltere’deydi. Kenan, artık iyi derecede İngilizce ve biraz Almanca bilen uluslararası bir sporcu. DÜNYA SUPERSPORT ŞAMPİYONASINA BİRİNCİLİKLE DÖNDÜ 44 Phılıp Island'da koşulan yarışta 2012 sezonunda ilk birincilik kupasını kaldıran Kawasaki Deltafin Takımı pilotu Kenan Sofuoğlu: "Kawasaki ile yeniden bu grupta yarışmak mutluluk verici. İlk yarışta motordan bu kadar iyi performans beklemiyordum fakat çok iyi çalıştı ve birinci olmayı başardım. Son turlara kadar lastiklerimi korumaya çalıştım o nedenle ataklarımı sona sakladım. Fabient Foret'in bana yaklaştığını bilmiyordum. Finiş çizgisinden birinci sırada geçtiğim için mutluyum" dedi. Çılgın Türkler KENAN SOFUOĞLU NİŞANLANDI Kenan Sofuoğlu, Hollanda’da tanıştıkları Üniversite öğrencisi 20 yaşındaki Julia Looman ile iyi anlaştıklarını belirterek, “Julia’yı çok seviyorum. Yanındayken mutlu oluyorum. Yarışmalara da birlikte gidiyorum” diyerek duygularını anlattı. Looman’ın ailesinin Hollanda’da turizmle ilgilendiğini ve genç motosikletçilerin yetiştirilmesi için de organizasyonlar düzenlediğini belirten Sofuoğlu, “Julia’dan sonra ailesiyle tanıştık. Birlikte yarışmalara gittik ve iyi bir diyaloğumuz oldu. Daha sonra benim ailemle tanıştılar. Aile arasında iyi bir uyum oldu ve Looman ile aileler arasında nişanlandık. Bu sezon içinde düğün yapmayı planlıyoruz” diye konuştu. 46 Looman’ın bir yıldır Türkçe kurslarına katıldığını ve artık Türkçe konuşabildiğini ifade eden Sofuoğlu, “Kendisi Hollanda’da organizatörlük öğrenimi alıyor. Şu an Motosiklet Federasyonu’nda bununla ilgili staj yapıyor. Gençlerle ilgili projeler geliştiriyor” dedi. Sarı Melekler Avrupa Şampiyonu Spor F 48 enerbahçe Universal, Kadınlar Avrupa Sampiyonlar Ligi 'Dörtlü Final' organizasyonunun final maçında Fransa'nın RC Cannes takımını 3-0 yenerek, şampiyon oldu. Yarı finalde güçlü rakibi Rus ekibi Dinamo Kazan'ı 3-1 yenerek adını finale yazdıran Sarı-Lacivertliler, şampiyonluk karşılaşmasında Fransa temsilcisini set vermeden geçerek, Avrupa şampiyonluğunu elde etti. Kanarya, ilk seti 25-14 kazandıktan sonra ikinci bölümde de iyi oyun ortaya koyarak 2. seti 25-22 kazanıp 2-0 üstünlük yakaladı. Üçüncü sete Cannes son şansını iyi kullanabilmek için etkili başladı ve ilk teknik molayı da 8-7 önde kapattı. Buna rağmen Fenerbahçe, oyundan kopmadı, yaptığı büyük mücadele ile ve rakibi durduran bloklarıyla seti 25-20, maçı da 3-0 kazarak tarih yazdı. Organizasyona Sarı-Lacivertli voleybolcular damga vurdu. Kim, turnuvanın "En Skorer Oyuncusu" ve "En Değerli Oyuncu" ödülünü kazanırken, Naz Aydemir de "En İyi Pasör" ödülünü kazandı. Bu arada şölenin 3.'lük maçında, İtalyan Villa Cortese'yi 3-1 yenen Rus Dinamo Kazan, Avrupa 3'üncüsü oldu. Geçtiğimiz yıl Vakıfbank Türk Telekom, Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde şampiyonluğa ulaşmayı başaran ilk Türk ekibi unvanı almıştı. Öte yandan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Gençlik ve Spor Bakanı Suat Kılıç, Fenerbahçe Universal'i kutladı. Formula 1 Avustralya Spor F 50 ormula 1’de sezonun ilk yarışı Avustralya Grand Prix'sini McLaren Mercedes'in İngiliz pilotu Jenson Button kazandı. Button, Melbourne kentindeki 5 bin 303 metrelik Albert Park pistinde 58 tur üzerinden yapılan 307 bin 574 metrelik yarışı, 1 saat 34 dakika 9 saniyelik derecesiyle ilk sırada bitirdi. Button'ı Red Bull Renault'nun Alman pilotu Sebastian Vettel ikinci, McLaren Mercedes'in İngiliz pilotu Lewis Hamilton ise üçüncü sıradan takip etti. Öte yandan aralarında Mercedes AMG'nin Alman pilotu Michael Schumacher ve Ferrari'nin Brezilyalı pilotu Felipe Massa'nın da aralarında bulunduğu 6 pilot yarışı tamamlayamadı. Sezonun ikinci yarışı olan Malezya Grand Prix'si, 24 Mart Cumartesi günü yapılan sıralama turlarının ardından 25 Mart Pazar günü gerçekleştirildi. Formula 1'de sezonun ilk yarışında pilotlar ve takımlar klasmanı şöyle: Pilotlar klasmanı 1. Jenson Button (İngiltere) McLaren-Mercedes 2. Sebastian Vettel (Almanya) Red Bull-Renault 3. Lewis Hamilton (İngiltere) McLaren-Mercedes 4. Mark Webber (Avustralya) Red Bull-Renault 5. Fernando Alonso (İspanya) Ferrari 6. Kamui Kobayashi (Japonya) Sauber-Ferrari 7. Kimi Raikkonen (Finlandiye) Lotus-Renault 8. Sergio Perez (Meksika) Sauber-Ferrari 9. Daniel Ricciardo (Avustralya) Toro Rosso-Ferrari 10. Paul di Resta (İngiltere) Force India-Mercedes 11. Jean-Eric Vergne (Fransa) Toro Rosso-Ferrari 12. Nico Rosberg (Almanya) Mercedes-AMG 13. Pastor Maldonado (Venezuela) Williams-Renault 14. Timo Glock (Almanya) Marussia-Cosworth 15. Charles Pic (Fransa) Marussia-Cosworth 16. Bruno Senna (Brezilya) Williams-Renault Takımlar klasmanı 1. McLaren-Mercedes 40 puan 2. Red Bull Racing-Renault 30 3. Sauber-Ferrari 12 4. Ferrari 10 5. Lotus-Renault 6 6. STR-Ferrari 2 7. Force India-Mercedes 1 51 Spor FIA'nın Dünya Motorsporları Konseyi, Formula 1 2012 sezonunda yürürlüğe girecek olan kural değişiklikleri Kış testleri öncesi tüm araçlara çarpışma testlerinden geçip onay alma şartı getirildi. Bununla birlikte konsey, sezon ortası testleri geri getirmeye karar verdi. Böylece takımlar sezon ortasında 3 günlük bir test programı uygulama şansına kavuşacaklar. Bir başka önemli değişiklik ise artık güvenlik aracı pistte iken tur bindirilmiş araçların turlarını geri alabilme imkanına sahip olmaları. Böylece güvenlik aracı sonrası oluşan trafik ve mavi bayrak kaosu engellenmiş olacak. Yağmurlu yarışlarda yaşanan aksamalar göz önüne alınarak maksimum yarış süresi 2 saatten 4 saate çıkartıldı. Yeni sezonda pilotlar savunma yapmak için çizgi değiştirdikten sonra yarış çizgisine geri dönemeyecekler. Artık kırmızı bayrak ile yarışın durdurulduğu anlarda pit yolunda bulunan pilotlar yarış tekrar başladığında o anda bulundukları pozisyondan devam edebilecekler. 2012'de pilotlar ilk antrenmanlardan itibaren istedikleri lastik setlerini kullanabilecekler. Daha önceden sadece 3 sete izin veriliyordu. Son olarak FIA artık antrenman veya sıralama turları esnasında boş turlarını atan pilotların şikanları kesmelerine müsade etmeyecek. Konsey kural değişikleri ile beraber Tek-Koltuk Araçlar Komisyonu başına Gerhard Berger'in getirildiğini açıkladı. 52 Spor Formula 1'de 2012 sezonu takvimi şöyle: Avustralya Grand Prix'si Malezya Grand Prix'si Çin Grand Prix'si Bahreyn Grand Prix'si İspanya Grand Prix'si Monaco Grand Prix'si Kanada Grand Prix'si Avrupa Grand Prix'si İngiltere Grand Prix'si Almanya Grand Prix'si Macaristan Grand Prix'si Belçika Grand Prix'si İtalya Grand Prix'si Singapur Grand Prix'si Japonya Grand Prix'si Kore Grand Prix'si Hindistan Grand Prix'si Abu Dabi Grand Prix'si ABD Grand Prix'si Brezilya Grand Prix'si 54 16-18 Mart (Melbourne) 23-25 Mart (Kuala Lumpur) 13-15 Nisan (Shangai) 20-22 Nisan (Sakhir) 11-13 Mayıs (Katalunya) 24-27 Mayıs (Monte Carlo) 08-10 Haziran (Montreal) 22-24 Haziran (Valencia) 06-08 Temmuz (Silverstone) 20-22 Temmuz (Hockenheim) 27-29 Temmuz (Budapeşte) 31-02 Eylül (Spa-Francorchamps) 07-09 Eylül (Monza) 21-23 Eylül (Singapur) 05-07 Ekim (Suzuka) 12-14 Ekim (Yeongam) 26-28 Ekim (Yeni Delhi) 02-04 Kasım (Yas Marina) 16-18 Kasım (Austin) 23-25 Kasım (Sao Paulo) Eurovision 2012 Yarışma 2 56 012 Eurovision Şarkı Yarışması, yarı finalleri 22 ve 24, büyük finali ise 26 Mayıs 2012 tarihinde Azerbaycan'ın başkenti Bakü'de yapılacak olan 57. Eurovision Şarkı Yarışması'dır. 2011 Eurovision Şarkı Yarışması'nda Eldar & Nigar'ın seslendirdiği "Running Scared" şarkısı ile birinci olan Azerbaycan, Eurovision Şarkı Yarışması kuralları gereği ev sahipliği yapmaya hak kazandı. Yarışma her yıl olduğu gibi OAZD 21.00'de başlayacaktır. Karadağ, iki yıl aradan sonra yarışmaya tekrar katılacağını açıklamıştır. Polonya, 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası'na ev sahipliği yapacağını gerekçe göstererek yarışmadan çekilmiştir. Ermenistan, Azerbaycan ile olan siyasi gerginliği neden göstererek yarışmadan çekildiğini açıklamıştır. Yarışmaya 42 ülke katılacaktır. Can Bonomo'nun müzik macerası 8 yaşında komşuya özenip gitar çalmasıyla başladı.Lise ve üniversite yıllarında amatör müzik gruplarıyla İzmir ve İstanbul'da birçok konser veren Bonomo, sonunda 'Hazırım' diyerek ilk albümü için kolları sıvadı. Yaklaşık iki yıllık hummalı bir hazırlıktan sonra da Ocak 2011’de ilk albümü “Meczup”u yayınladı. İzmirli Can Bonomo, ortaokul ve lise yıllarından bu yana müzikle ilgileniyor. 17 yaşında İstanbul semalarına açılmaya karar veren Bonomo, müzik dünyasına ses prodüksiyonculuğu yaparak atıldı. Bilgi Üniversitesi’nde Sinema-Televizyon Bölümü’nde okudu. Üniversite yıllarında Radyo Klas, Number One FM ve Radio N101’de radyoculuk yaptı. Daha sonra televizyona geçerek Number One TV ve MTV’de televizyon programları hazırladı. Can Bonomo'nun müzik kariyeri, bir kitabının ilk yaprağına sardığı demosunu Can Saban’a göndermesiyle yeni bir boyut kazandı. Meczup albümünün yapımcısı, müzik direktörü ve aranjörü olan Can Saban aynı zamanda albümdeki kliplerin yönetmenliğini yapıyor. Albüm hazırlıkları sırasında başlayan dostluklarını, kurdukları Can Biraderler isimli şirkette kurucu ortaklar olarak devam ettiriyorlar. Yarışma EUROVISION 2012, CRYSTAL HALL'DE YAPILACAK! 22-26 Mayıs 2012 tarihlerinde Bakü'de yapılacak Eurovision Şarkı Yarışması'nın hangi alanda yapılacağı merak konusuydu. Ev sahibi İçtimai TV, yarışmanın Cyrstal Hall'de yapılacağını açıkladı. Toplamda 3 ayrı mekan alternatifi üzerinde duran İçtimai TV, halen inşaatı süren Cyrstal Hall'de karar kıldı. 23.000 seyirci kapasiteli Cyrstal Hall'ün inşaatının zamanında yetişmemesi yönündeki endişelerin sona ermesiyle arena kesinleşmiş oldu. Eurovision Şarkı Yarışması (İngilizce: Eurovision Song Contest; Fransızca: Concours Eurovision de la Chanson), Avrupa Yayın Birliği (EBU)'nun her yıl Avrupa ülkeleri arasında düzenlediği dünyanın en ünlü ve uzun soluklu şarkı yarışmasıdır. 1956'da başlayan Eurovision macerası, San Remo Şarkı Festivali'nde doğdu. 24 Mayıs 1956'da İsviçre'nin Lugano kentindeki Kursaal Theatre'da gerçekleştirilen ilk gecede Hollanda, İsviçre, Belçika, Almanya, Fransa, Lüksemburg ve İtalya iki kez yarıştılar. Gecenin birincisi Lys Assia'nın söylediği "Refrain" şarkısı ile İsviçre oldu. Eurovision Şarkı Yarışması'nın yapılmasında ana amaç ülke televizyonları arasında ortak canlı yayın yapabilme kabiliyetini gerçekleştirme ve kaliteyi arttırmaktır. Bugüne değin İrlanda tam 7 kez birinci olarak en çok kazanan ülke oldu. En çok ev sahipliği yapan ülke ise 5 birinciliği bulunan Birleşik Krallık'tır ve tam 8 defa ev sahipliği yapmıştır. Türkiye, bu yarışmada bir kez birinciliğe ulaşmıştır. EBU'nun tahminine göre Eurovision, her yıl ortalama 400 ile 600 milyon izleyici tarafından izlenmekte ve bu sayı her yıl giderek artmaktadır. Ülkelerin çoğu Eurovision'a göndereceği şarkıyı seçmek için her yıl ulusal yarışma düzenliyor ve şarkının belirlenmesi için halk oylamasına başvuruyor. Buna karşın bazı ülkeler doğrudan sanatçıyı seçerek 58 beste siparişi vermeyi tercih ediyor. Televote (yani halk oylaması), 1997'de ilk kez uygulamaya konulan ve 2003 yılından itibaren de yarışmaya katılan tüm ülkeler için zorunluluğu olan bir kuraldır. 2004 yılında katılım önceki yıllara göre yüksek olduğu için, 12 Mayıs'ta yarı-final ve 15 Mayıs'ta final olmak üzere, Eurovision tarihinde ilk kez iki aşamalı olarak gerçekleştirildi. Avrupa'da olmamalarına karşın, Eurovision Şarkı Yarışması, ABD, Avustralya, Güney Kore, Hindistan, Hong Kong, Kanada, Mısır, Ürdün ve Yeni Zelanda'da yayımlandı. 2000'den itibaren, Eurovision internette de yayımlanıyor. Almanya Arnavutluk Avusturya Azerbaycan Belarus Belçika BosnaHersek Bulgaristan Danimarka Estonya Yarışmaya katılacak ülkeler Finlandiya Fransa Gürcistan Hırvatistan Hollanda İngiltere İrlanda İspanya İsrail İsveç İsviçre İtalya İzlanda Karadağ Kıbrıs Rum Kesimi Letonya Litvanya Macaristan Makedonya Malta Moldova Norveç Portekiz Romanya Rusya San Marino Sırbistan Slovakya Slovenya Türkiye Ukrayna Yunanistan Yarışma BAKÜ Bakü, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin, Hazar Denizi'nin batı kıyısında yer alan başkentidir. Kafkaslar’ın en büyük şehri, en önemli kültür ve ticaret merkezidir. Ülkenin en doğusundaki ve en önemli sanayi, ticaret ve kültür merkezi olmanın yanı sıra bir liman kenti olarak da önemlidir. 2006 yılında faaliyete geçen Bakü Tiflis Ceyhan Petrol Boru Hattı'nın (BTC) çıkış noktasıdır. Bakü Limanı, Hazar Denizi nin en önemli limanıdır. Şehirde tiyatro, kütüphane, sinema ve diğer kültürel mekânlara sık rastlanır. Şehir, Avrupa'da 2010 yılının en güzel sekizinci şehri seçilmiştir 60 Hava Ulaşımı Bakü'nün uluslararası havalimanı, şehir merkezinden yaklaşık 25 kilometre doğuda bulunan Haydar Aliyev Havalimanı'dır. Bu havalimanı, Azerbaycan Hava Yolları şirketinin merkezidir. İklim Bakü'nün iklimi karasal iklimdir. Kışları soğuk ve yağmurlu veya kar yağışlıdır, yazları ise sıcak ve kurak. Yıl boyunca sert rüzgarlar eser. Fakat güney kısımlarında hava yazın serin, kışın ise ılık ve yağışlıdır. Bu nedenle güney bölümünün bir kısmı çok ormanlıktır. S Sanat Vandalizmi Sanat anat vandalizmi bir sanat eserine kasten hasar verilmesi ya da eserin imha edilmesidir. Bir kişiyi sanat eserine saldırıya yönelten etkenler çeşitlilik gösterebilir. Bu etkenler akıl hastalığı, dikkat çekme, kendini ifade etme, sosyal veya siyasi protesto, ahlaki ya da dinsel saikler olabilir. Saldırı sırf eğlence olsun diye veya sanat eserinin beğenilmemesinden de kaynaklanabilir. 62 Akıl hastası bir jeolog olan Laszlo Toth 21 Mayıs 1972 tarihinde, “Ben İsa Mesih’im” diye bağırarak Michelangelo’nun muhteşem eseri Pieta’ya elindeki çekiçle saldırmıştır. Akıl hastası olduğu için cezalandırılmayan Toth 2 yıl bir akıl hastanesinde kalmıştır. 1987 yılında ise Robert Cambridge isimli bir İngiliz 35 milyon dolar değer biçilen Leonardo da Vinci’nin Bakire, Çocuk, Aziz Anne ve Vaftizci Yahya isimli tablosuna müzeye gizlice soktuğu silahla 2 metre mesafeden ateş etmiştir. Cam muhafaza ardında bulunan tabloya kurşun isabet etmemiş ancak muhafazada bir delik oluşmuştur. Bu delikten tabloya doğru sıçrayan cam ve plastik parçaları resme büyük zarar vermiştir. Zarar gören kısımdaki parçalar zor bir restorasyon sürecinden sonra birleştirilmiştir. Akıl hastanesine yatırılan saldırgan, eylemi İngiltere’deki siyasi, sosyal ve ekonomik sorunlara dikkat çekmek için gerçekleştirdiğini söylemiştir Dünyada belki de en bilinen tablo olan Mona Lisa’nın başına gelenler ise tabiri caizse pişmiş tavuğun başına gelmemiştir. Mona Lisa 1911 yılında müzeden çalınmış; geriye ise tablonun asılı durduğu metal aksamlar kalmıştır. Tablo, müzede çalışan bir İtalyan vatansever Vincenzo Peruggia tarafından çalınmıştır. Peruggia’yı buna iten neden ise tablonun anavatanına dönmesi gerektiğine inanmasıydı. Peruggia, resmi İtalya’ya götürmüş ve bir galeriye satmaya çalışmıştır. Galeri sahibinin polise haber vermesi üzerine yakalanmıştır. 1956 yılında bir kişi Mona Lisa’ya asit dökmüştür ve tablo ciddi hasar görmüştür. Aynı sene bir başka kişi ise tabloya kaya parçası fırlatmıştır. Bu saldırılar üzerine Mona Lisa, kurşun geçirmez bir cam muhafaza arkasında sergilenmeye başlamıştır. 1974 yılında tablo Japonya’da sergilenirken bir kadın, müzenin engelliler tarafından ziyaret edilemediği gerekçesiyle protesto amaçlı olarak sprey boya sıkmıştır. 2009 yılında ise Fransız vatandaşlığı başvurusu reddedilen bir Rus kadın elindeki seramik bardağı tabloya fırlatmıştır. Her iki saldırıda da kurşun geçirmez cam sayesinde tablo zarar görmemiştir. Ocak 2006’da 12 yaşındaki bir çocuk Helen Frankenthaler’in 1,5 milyon dolar değer biçilen soyut tablosu The Bay’e sakız yapıştırmıştır. Hemen restorasyona alınan tablo 6 ay sonra tekrar sergilenmeye başlamıştır. Rembrandt’ın De Nachtwacht isimli tablosu iki kez saldırıya uğrayarak sanat vandalizminden payını almıştır. 1975 yılında Wilhelmus de Rijk isimli işsiz bir öğretmen ekmek bıçağıyla resme saldırmıştır. Restore edilen resimde hala saldırının izleri görülmektedir. De Rijk ise ertesi yıl intihar etmiştir. 1990 yılında ise bir kişi tabloya asit dökmüştür ancak güvenlik görevlileri tuvale hemen suyla müdahale etmişlerdir ve saldırı az hasarla atlatılmıştır. Yine Rembrandt’ın çıplak bir kadını tasvir ettiği Danae isimli eseri 1985 yılında bir akıl hastasının saldırısına uğramıştır. Saldırgan tabloyu önce bıçaklamış ardından da yaklaşık bir litre sülfürik asiti tabloya dökmüştür. Tablonun restorasyonu 12 yıl sürmüştür. Temmuz 2007 tarihinde ise Avignon’da bir müzede gerçekleşen olay ise gerçekten ilginçtir. Cy Twombly (Edwin Parker) isimli sanatçının 2 milyon doların üzerinde değer biçilen üçlü tablosu Phaedrus’un tamamen beyaz olan birinci tablosunu Rindy Sam isimli bir Fransız kadın öperek tabloda ruj izi bırakmıştır. Yargılama esnasında Rindy Sam, ressamın kendisini anlayacağını, tablonun o kısmının beyaz bırakılmasının bir anlamı olduğunu ve sanatın gücünden kaynaklanan bir aşkla bu hareketi yaptığını söylemiştir. Yargılama sonucunda sanık 4500 Euro para cezasına mahkum olmuştur. Perulu tarihi eser kaçakçıları ise antik Peru çömleklerini akıl almaz bir yöntemle ülke dışına kaçırmaktadır. Kaçakçılar bu antik çömlekler üzerinde oynama yaparak sanki yeni yapılmış gibi gösterip hediyelik eşya gibi Bolivya’ya oradan da ABD’ye kaçırmaktadır. İsviçre’ye Etrüsk vazolarının parçalanarak valizlerde sokulup daha sonra birleştirildiği de bilinmektedir. 63 Sanat Who's Afraid of Red, Yellow and Blue IV Sanat eserlerine zarar vermeyi kafaya takanlar da vardır. 1987 yılında Hollanda’da Gerard Jan van Bladeren, Barnett Newman’ın Who's Afraid of Red, Yellow and Blue III isimli tablosunu bıçaklamıştır ve tablonun restorasyonu 5 yıl sürmüştür. Restorasyon için ise yüzbinlerce dolar harcanmıştır. Hapse atılan sanık tahliye olduktan sonra aynı sanatçının 12 milyon dolar değer biçilen başka bir eserine de saldırmıştır. Bu tablonun restorasyonu ise 4 yıl sürmüştür. Saldırgan eylemini soyut sanattan intikam almak için yaptığını söylemiştir. Ressamın aynı ismi taşıyan IV numaralı tablosu da 1982 yılında bir veterinerlik fakültesi öğrencisi tarafından saldırıya uğramıştır. Hans Joachim Bohlmann Vak ’ası Who's Afraid of Red, Yellow and Blue III Homeros nasıl tarihin babası olarak kabul ediliyorsa Joachim Bohlmann’a da sanat vandalizminin babası demek yanlış olmayacaktır. 1937 yılında Almanya’da doğan Bohlmann gençliğinden itibaren psikiyatrik tedavi görmüştür. Vandalizm kariyeri boyunca tahmini değeri 140 milyon Euro olan 50’den fazla sanat eserine zarar vererek seri sanat vandalı ünvanını kazanmıştır. Bohlmann’ın zarar verdiği eserler arasında Dürer, Rembrandt, Rubens gibi ünlü ressamların tabloları da bulunmaktadır. Bohlmann yöntem olarak tabloların ortasına ya da tablodakilerin yüzüne sülfürik asit dökmeyi benimsemiştir. Verdiği zararlar sebebiyle defalarca hapse giren Bohlmann en sonunda akıl hastanesine yatırılır. 1988 yılında 64 hastaneden izinli olarak çıktığı bir gün ise Münih’te Dürer’e ait üç tabloya yaklaşık iki litre asit dökerek 35 milyon Euroluk bir zarara neden olur ve bunun üzerine 1989 yılında iki yıl hapis cezasına çarptırılarak yine akıl hastanesine yatırılır. Transfer edildiği bir başka akıl hastanesinde dokuz yıl boyunca terapi görür; resim dersleri alır, yüzlerce resim yapar. 16 yıl hapishane ile akıl hastanesi arası mekik dokuyan Bohlmann, 2005 Ocak ayında iyileştiği düşünülerek serbest bırakılır. Bir sene sonra Haziran 2006’da Amsterdam Rijksmuseum’da sergilenen Van der Helts’in Münster Barışının Kutlaması isimli tablosuna çakmak benzini dökerek yakar; tablonun dış kısmı zarar görür. 3 sene hapis cezasına çarptırılan Bohlmann tahliyesinin ardından ölür. Kaynak: Yrd.Doç.Dr.Timuçin KÖPRÜLÜ Reklam Sanatı En İyi Gerilla Reklamlar 66 G erilla pazarlama, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin yaratıcılık ve hayal gücünü kullanarak ve hızlı hareket ederek piyasadaki diğer rakiplerini demoralize edip kendine bir yer edinmesi veya pazar payını genişletmesi şeklindeki bir pazarlama tekniğidir. Gerilla pazarlamada zamanlama çok önemlidir. Amaç az yatırımla çok iş yapmaksa piyasaların ve içinde bulunulan şartların çok iyi değerlendirilmesi gerekmektedir. İyi bir alt yapı çalışmasıyla reklama ayrılacak zaman ve bütçe minimumda tutulabilir. Öncelikle bu tip çalışmanın amacı ve bu amacın getireceği yararlar belirlenmelidir. Daha sonra hedef kitlenin ve özelliklerinin net bir şekilde ortaya konması gerekir. Gelişen teknoloji, hızla akan zaman, yeni aile düzenleri ve yaşam biçimlerinin çeşitlenmesi pazarın sürekli değişim içinde olmasını ve devamlı farklılaşmasını sağlamaktadır. Hızla geçen zaman, insanların devamlı bir şeylerin peşinden koşuyor olması gösterilen reklamların çok kısa sürelerde etkinliğinin kaybolmasına sebep olmaktadır. Bu da sürekli ve etkili reklamcılık için hayal gücü ve yaratıcılığın şart olduğunu göstermektedir. Gerilla reklamcılığının ve gerilla pazarlamanın temelinde de tam da bu vardır. 67 H How I Met Your Mother Dizi ow I Met Your Mother, ABD'de yayın yapan CBS kanalında 19 Eylül 2005'ten beri yayınlanmakta olan, yapımcılığını Carter Bays ve Craig Thomas'ın üstlendiği Amerikan durum komedisidir. Türkiye'de CNBC-e tarafından yayınlanmaktadır. Ana karakter Ted Mosby, 2030 yılında, kızı ve oğluna anneleriyle nasıl tanıştıklarını anlattığı dizinin diğer karakterleri ise şöyledir: Marshall Eriksen, Lilly Aldrin, Robin Scherbatsky ve Barney Stinson. 68 Dizinin yapımcıları Bays ve Thomas dizideki arkadaşlığı kendi arkadaşlıklarından yola çıkarak yazmışlardır. Buna göre Ted karakterinde daha çok Carter Bays öne çıkarken Marshall ve Lilly karakterleri ise Craig Thomas ve eşinden esinlenilmiştir. Konusu Dizi Ted Mosby'nin eşi ile nasıl tanıştığını çocuklarına anlatmasını konu alır. Dizi 2030 yılında başlar. Bob Saget'in seslendirmesiyle asıl karakteri Ted size annenizle nasıl tanıştığımı anlatacağım der ve dizi 2005 yılına döner. Ted arkadaşları ile kendisine küçük bir dünya yaratmış mimardır. En iyi arkadaşı Marshall'ın 9 yıllık sevgilisi Lily'e evlenme teklif etmesinin ardından yalnız kalacağı korkusu ile kendisine o kızı aramaya başlar. Barda Robin ile tanışır. Fakat ilk randevularında ona onu sevdiğini söyler ve randevuları son bulur. Bunların yanında esprili karakteri ile Barney Stinson eklenmesi izleyicileri keyiflendirmektedir.Barney'nin hayatındaki en önemli iki şey cinsellik ve Ted ile olan kankalıklarıdır. 69 Dizi Yapım "Haydi arkadaşlarımız ve New York'ta yaptığımız aptalca şeyler hakkında yazalım." fikri, Bays ve Thomas'ın How I Met Your Mother'ı oluştururkenki düşünceleriydi. İkili karakterleri yaratırken kendi arkadaşlıklarından esinlendiler: Bays esnetilerek Ted, Thomas ve eşi esnetilerek ise Marshall ve Lily yaratıldı. Thomas'ın eşi Rebecca, kendinden ilham alınarak yaratılacak bir karakter konusunda gönülsüzdü, sadece bir şartla izin verecekti: 70 Kendisini Alyson Hannigan'ın canlandırmasını istiyordu. Şanslarına, Hannigan o sıralar boştu ve o da komedi dizilerinde daha fazla yer almak istiyordu. Dizinin setlerinden biri olan "MacLaren's", Bays ve Thomas'ın ikisinin de sevdikleri ve dizide yer almasını istedikleri, New York'taki "McGee's" adlı bir bardan esinlenerek yaratılmıştır. Barın adını ise barın çalışanlarından birine de adını veren, Bays'in yardımcısı Carl MacLaren vermiştir. Oyun Diablo III 74 D iablo III, Diablo serisinin yapımcısı Blizzard'ın 28 Haziran 2008'de duyurduğu ve serinin üçüncü oyunudur. Oyunun Diablo ve Diablo II gibi rol yapma oyunu türünde olacağı duyurulmuştur. Ayrıca oyun alanına yeni yerlerin ekleneceği söylenmiştir. Bunlardan birisi olan Caldeium isimli şehir oyunun resmi sitesinde duyurulmuştur. Ayrıca Tristram (ilk oyunun geçtiği mekân) oyun için yeniden tasarlanmaktadır. Oyun haritasının eski oyunlara nazaran daha geniş olacağı söylenebilir. Oyuna yeni düşmanlar ve boss'lar da eklenmiş durumda. Oyunun giriş sinematiğinin sonundaki büyük ihtimalle son ve en güçlü düşman olacak yaratık da bunlardan bir tanesi. En son haberlere dayanılarak da birçok yeni yetenek olduğu söylenebilir. Ayrıca oyunun genişletme paketinin çıkış tarihi, Diablo III çıkış tarihinden sonraki gelecek üç yıl içinde olacağı açıklandı. Diablo III'ün yıllardır sabırsızlıkla beklenen çıkış tarihi 15 Mayıs 2012 olarak duyuruldu. Hikaye Dünya taşını yok eden Tyrael ortadan ikiye ayrılır. Diablo, Mephisto ve Baal olarak adlandırılan 3 büyük iblisin ruhtaşları yok edileli 20 yıl olmuştur. Artık her şey unutulmaya yüz tutmuş ve insanlar gündelik yaşamlarına gömülmüşken cennet ve cehennem arasında bir savaş başlar. İki taraf da birbirine son sürat saldırır. Bu arada dünyada da garip şeyler olmaya başlamıştır. Sebepsiz ölümler ve açıklanamaz olaylar eskileri yaşamış ve görmüş olan birini şüpheye düşürür. Deckard Cain tüm bunları araştırmak için yeniden Tristram'a gelir. Başka bir iblisin dünyaya geldiğini düşünen Cain Tristram Katedralinin yıkıntıları arasında ipuçları arar. Bu sırada cennet ve cehennem arasındaki savaş iyice kızışır ve Diablo'nun savaşı ölümlüler dünyasına sıçrar. Gökyüzünden ateş ve dumanlar içinde bir meteor düşer ve insanları dehşete düşürür. Sancutary'nin bir çok yerinden insanlar ve kahramanlar bu garip olayları araştırmak için Tristrama gelirler. İşaretler açıktır. Diablo bir kez daha dünyaya gelmiştir. 75 Sinema Loraks Vizyon tarihi: 13 Nisan 2012 Yönetmen: Chris Renaud Oyuncular: Zac Efron, Danny DeVito, Taylor Swift Özet: 12 yaşındaki Ted, hayallerindeki kız Ashley'in ilgisini çekmek için hayatta tek bir şeyin peşinden koşar. Aradığı şeye ulaşması için de garip ama bir o kadar da sevimli bir yaratık olan Loraks'ın hikayesini keşfetmek, gizemini çözmek zorundadır... Dr. Seuss’un klasikler arasına giren hikayesinden esinlenen Loraks, 20122nin bahar aylarında 3 boyutlu olarak çocuk seyirciler için sinemalarda olacak. Filmin orijinal seslendirme ekibinde ise Danny DeVito, Ed Helms, Zac Efron, Betty White gibi isimler yer alıyor... 76 Film Vizyon tarihi: 13 Nisan 2012 Yönetmen: Kerem Topuz Oyuncular: Öznur Kula, Özgür Emre Yıldırım, Cumali Karakaya Özet: Kemal Mutlu bir sinema filmi çekmeyi kafasına koyan, yönetmenlik heveslisi bir gençtir. Amatör bir kamera alıp, sürekli çevresini çekmeye başlar. Beraber yaşadığı ev arkadaşı Nuri'nin yetimhane yıllarından olan arkadaşı İzzet hapisten çıktıktan sonra bir gün çıkagelir. Nuri ne kadar naif, sakin kendi halinde bir insansa İzzet o kadar tersine bıçkın ve bela dolu bir adamdır. Kemal doğal hayatım akışında filmi için tam da aradığı adamı bulduğuna inanır ve onun her anını kameraya almaya başlar. Beraber o akşam dışarı çıkmalarıyla İzzet'in gittikleri mekanlarda olay çıkartması bir olur. 21 Jump Street Vizyon tarihi: 27 Nisan 2012 Yönetmen: Phil Lord, Chris Miller Oyuncular: Channing Tatum, Jonah Hill, Ellie Kemper Özet: Polis okulundan yeni mezun olan iki kafadar, kılık değiştirerek bir liseye stajyer polis olarak gönderilirler. Buradaki görevleri liselilerin karıştığı alkol, uyuşturucu vb. suçları izlemek, rapor etmek ve engellemekken her ikisi de liseli olmanın cazibesine kendilerini kaptırırlar. 1980'li yılların sevilen komedi-polisiyelerinden olan aynı adlı Amerikan dizisinin beyazperde versiyonu olan yapımda başrolleri Jonah Hill ve Channing Tatum paylaşıyor. Phil Lord ve Chris Miller'ın beraber yönettiği filmin senaryosunda oyuncu Hill'in yanı sıra Michael Bacall'ın da imzası var... Hayatımın Tatili Vizyon tarihi: 27 Nisan 2012 Yönetmen: John Madden Oyuncular: Judi Dench, Maggie Smith, Tom Wilkinson Özet: İngiliz bir grup emekli arkadaş emekliliklerinde lüks ama daha ekonomik bir tatil geçirmek isterler. Reklam broşürlerinden Hindistan'daki Marigold Hotel'i keşfeden arkadaşlar, uzak doğuya yaptıkları bu seyahatlerinde beklediklerinden çok daha farklı deneyimlerle karşılaşacaklardır. Zira Marigold Hotel sandıkları kadar lüks değildir ama Hindistan insanlarının sıcaklığı, misafirperverliği ve bu renkli ülkenin sevecen egzotikliği Amerikalı turistlerin yepyeni duygularla tanışmasına aracı olacaktır. Deborah Moggach'ın "These Foolish Things" adlı romanından Ol Parker tarafından senaryolaştırılan filmin yönetmenliğini John Madden üstleniyor. . Filmin Amerika'daki gösterim tarihi 9 Mart 2012 77 Sizden Gelenler ekşisözlük bazı otobüslerinde bulundurdukları priz ile internet üzerinden leyla ile mecnun izlememe imkan veren, küçük çaplı bir pinpon maçına müsaade edebilecek koltuk arası mesafesine sahip olan ve bununla yetinmeyip yanında şahane sandviçleri ile mideme bayram ettiren otobüs firması. zorunda olmadıkça başka firma kullanmam artık. @Pamukkale İstanbul esenler otogarının kargaşası ve karmaşasından bizi kurtaran servislerini Alibeyköy’den kaldıran Pamukkale gözdesin:) Türkiye’de ilk defa usb giriş olanağı olan koltuk ekranları uygulaması başlatılır. bu sayede yolcular kendi tercihleri olan film, fotoğraf, müzik gibi dokümanlarını seyahat esnasında diledikleri gibi kullanabilirler. in fo @ pa m uk ka le 78 sö itü .c o m .tr hayırlı günler Pamukkale ailesi 26.03.2012 yani bugün şu anda Ankara dan Afyon a seyahat ediyorum ve araç içindeki personeliniz Fırat Aktaş’tan çok memnunum bizi güler yüzlü karşılaması ile başlayan yolculuğum daha neşeli bir şekil de devam ediyor ben Pamukkale ile seyahatin hep tadını çıkartıyorum içerdeki güler yüzlü hizmeti başka bir firmada bulmak zor oluyor gerek güler yüzlü hizmet gerek ilgi alaka ve şımartılmak her insanın hoşuna giden en güzel şeydir şu anda Fırat arkadaşımızın yaptığı gibi durmadan bir isteğiniz var mı diye sorup duruyor ve herkesin isteğini gülerek yerine getiriyor ben olsam bana gına gelir gerçekten çok itinalı bir iş yapıyor ve her çeşit insanla uğraşıyor. Herkes çok iyi bilir ki insanlarla uğraşmak bu dünyadaki en zor şey ama Pamukkale için zevkli bir iş olduğu açıkça orta da bende afyonda muhasebe okuyorum ve ben bile bazen işimde yorulunca kaçacak yer arıyorum ama sizin personeliniz daha da yapacak şey arıyorlar bizi şımartmak için gerçekten Pamukkale ile seyahat etmek çok büyük bir ayrıcalık bize bu ayrıcalığı sağladığınız için ilk başta Pamukkale’ye sonra da personeliniz Fırat Aktaş a teşekkür ederim bizi böyle şımarttığı için kusura bakmayın satırlarımı sonlandırmak istiyorum çünkü Fırat bey türk kahvemi getiriyor :) teşekkürler Pamukkale :) zl ük @pamukkale araçlarınızdaki android sistemden dolayı teşekkür ederim. D Pamukkale otobüslerinde Lig Tv HD var . Bildiğin bilet bulamadığım maçlarda Zonguldak’a gitme bahanesiyle otobüste maç izleyebilirim. ekşisözlük sabah saatlerinde attığım bir twit için az önce telefonla ulaşarak bilgi vermeleri takdire şayan bir halkla ilişkiler örneği. müşteriyi nasıl mutlu edeceklerini biliyorlar. ben aydın Çine’den Hakan Arı cumartesi günü firmanıza ait Pamukkale otobüsüyle İzmir’e bir hastamın yanına gittim saat 06/15 arabasıyla. İzmir’e vardığımda hastam Ankara’ya sevk edilmiş ve onu görmem için sadece 45 dakikam vardı. size ait servis araçlarının yanına gittim ve Balçova servisi yerine yanlışlıkla Karşıyaka servisine binmişim son anda indim ama Balçova servisi çoktan gitmişti. benim hastama yetişmem için başka bir servise bindirildim ve beni yetiştirmek için bu gayreti ve çabayı gösteren 0307 PLAKALI servis şoförü HAKKI YAMANUS’A çok teşekkür eder başarılarının devamını dilerim. Pamukkale turizmide böyle değerli insanlarla çalıştığı için tebrik ederim. artık benim tüm seyahatlerimde tek tercihim Pamukkale firması olacaktır. hastamında size selamı vardı. Pamukkale'nin otobüslerinde "ekşi sözlük special list" diye bir müzik listesi var ve süper. Mutlu oldum. :) yine @pamukkale ile bir yolculuk yine nefis dardanel sandviçleri =) itü sö z lü k uzun zamandır yolculuk yapmadığım şirketti. bugün ise niye tercih etmemişim diyorum. en rahat ve güzel otobüs yolculuğumu yapmaktayım şu anda. sandviç uygulamasına geri dönülmüş çok iyi olmuş. mola yerine varmadan ikinci bir abur cubur ikramı da cabası. servis hizmeti de kaliteli. ayrıca twitterda yaptığım olumlu yorumları görmüşler ve etiketlemediğim halde cevap yazıp teşekkür etmişler. insan daha ne ister? umarım bozmazlar. montumu yastık niyetine kullanırken muavin bey bana 3 yastık bırakmış :D Pamukkale hizmette sinir tanımıyor @pamukkale ile Izmir yolculuğu başlar.. Amcalar teyzeler Ferihayı izliyor, gençler de Yalan Dünyayı. Pamukkale'den aldigim biletlerle sevgilime mektup yazicam.. Pamukkale ve muhtesem filmleri.. helal olsun be! Özer Demir Merhaba yıllardır farkı firmalarda yolculuk eden biriyim 10/03/2012 cumartesi 19:00 BURSAİSTANBUL yolculuğu için 46 numaralı bilet aldım . Otobüse daha binmeden kapıda karşılandım hoşgeldiniz diye. Yerime oturduktan sonra önümde USB girişini görünce çok sevindim şarjı biten telefonumu hemen şarj ettim . yolculuk boyunca yapılan ikramlar her şey çok güzeldi. ancak asıl önemlisi bence slogan gibi yan koltukta yaşanandı . 43 -44-45 numaralı koltuklara aile oturdu hepsi açtılar ekranlarda küçükler oyun oynuyor anne film izliyor baba haberlerde .Dudullu’ya geldik ailenin inmesi gerekiyor . eşine sesleniyor hanım hadi ineceğiz hazırlan diye ,eşin cevabı şu esenlere kadar gitsek olmaz mı geri döneriz adam gülüyor dönüp küçük kızı ile oğluna sesleniyor hadi çocuklar ineceğiz hazırlanın diye baba inmeyelim diye hep bir ağızdan konuşuyor bu ne ya hiç kimse inmek istemiyor diyor iş anlayacağınız uzun yolculuk sonrası şişen ayaklar ağrıyan beller sonrası herkes biran önce kendini atmak isterken dışarı siz inmek istemeyen yolcular kazanmışsın .hizmet kaliteniz için teşekkür ederim .Bu hizmet anlayışı herkese örnek olsun öyle bol paralar harcanıp reklamlar yapılarak değil kendini kanıtlayarak olur büyüklük. 79 Bilet Satış Noktaları Nerede olursanız olun: AFYON Otogar Ataköy Park Sandıklı Dazkırı Dinar Kolaylı Tesis Eski Otogar Yeşilyol AKÇAKOCA Otogar Merkez ANKARA AŞTİ KIZILAY KÜÇÜKESAT ULUS HEYKEL BAHÇELİEVLER AYDINLIKEVLER K.ÖREN TEPEBAŞI K.ÖREN DUTLUK ETLİK CEBECİ TUZLUÇAYIR ODTÜ KAMPÜS YÜZÜNCÜYIL ÇANKAYA ÇAYYOLU YENİMAHALLE DEMETEVLER BATIKENT ERYAMAN SİNCAN POLATLI ELVANKENT ETİMESGUT AYDIN Nazilli Otogar Çine Otogar Aydın Otogar Aydın Otogar II Ş.içi Terminal Söke Otogar Kuşadası Otogar Belediye Çevreyolu Güzelçamlı Akbük Altınkum Didim Otogar Mavişehir Yunusemre AYVALIK Otogar Altınova Merkez Sarımsaklı Ayvalık Merkez Altınova Çarşı BALIKESİR Otogar T.Taşıma Merkezi Çardaklı Çarşı Terminal BODRUM Otogar Yalıkavak 80 0.272 2299999 2174141 2153334 5151250 4213004 3534100 2299012 2151866 2121199 0.380 6187595 6117485 0.312 224 00 24 419 09 25 417 93 38 312 16 96 222 09 94 317 84 83 358 92 62 381 06 35 321 78 79 319 40 04 365 35 20 210 10 62 286 35 99 442 55 63 235 97 99 315 22 68 334 52 12 385 11 20 283 49 75 268 24 44 623 14 74 261 09 99 245 35 06 0.258 3131665 7116340 2251328 2132035 2251236 2150852 2254639 5184646 6141497 6120938 6149571 6142126 6127199 6463111 8564436 8131145 8113334 8112221 8257022 8113711 0.266 3313112 3381972 3242238 3121969 3382227 0.266 2466120 2466130 2433629 2411121 2443535 0.252 3161369 3160650 3852166 Turgutreis Gündoğan Güvercinlik Güllük Milas Üçyol Milas Otogar 3823085 3879609 3746048 5223888 5151015 5124835 5130330 BURDUR 0.248 Otogar 2333500 2335169 Ş.içi Terminal 2333526 Çavdır 4271011 Gölhisar Otogar 4115535 Bucak 3251174 BURSA 0.224 OTOGAR 2615171 2615200 ALTIPARMAK 2241535 BEŞEVLER 4521612 ÇARŞAMBA 2552616 DİKKALDIRIM 2398988 ESKİ FAKÜLTE 3661662 FSM BULVARI 2401625 GÖRÜKLE 4837130 GÜRSU 3713235 HEYKEL 2252002 HÜRRİYET 2473916 KENT MEYDANI 2501613 KORUPARK 2421624 KÜKÜRTLÜ 2348990 NİLÜFER BLD T. 2400033 SETBAŞI 3260500 KAMPÜS 4428988 YEŞİLYAYLA 3610186 GEMLİK-OTOGAR 5120025 GEMLİK-ÇARŞI 5120083 GEMLİK-MERKEZ 5120082 İNEGÖL 7134775 DALAMAN 0.252 Dalaman Otogar 6923939 DATÇA 0.252 Otogar 7124148 Merkez 7123101 Aktur 7246242 DENİZLİ 0.258 Acıpayam 5182122 Buldan 4313604 Çivril Otogar 7139940 Çivril Şehiriçi 7139930 Otogar ( 3 Hat ) 2424000 Honaz 8113577 Kale 6711313 Karahayıt 2714973 Pamukkale Kasaba 2722458 Sarayköy 4156020 Tavas 6131911 Bağbaşı 2662089 Çamlık 2110491 Kampüs 2117177 Pamukkale Petrol 2424000 Tedaş 3610110 Yenişehir 3738106 DİKİLİ 0.232 Salihleraltı 6765080 Dikili Otogar 6710074 6715588 Dikili Çarşı 6713142 6713242 Çandarlı 6731112 6730555 EDREMİT 0.266 Otogar 3730071 Edremit Çarşı 3742712 Akçay Otogar 3847853 Altınoluk Otogar Küçükkuyu Otogar ESKİŞEHİR Otogar 3967373 7521080 0.222 2271020 2271314 Bağlar 3239543 Kızılay 2212535 Osman Gazi Üniv. 2399595 Kızılcıklı 2343823 Sedef Turizm 2331497 FETHİYE 0.252 Otogar 6141451 6141919 Çarşı Terminal 6142437 Günlükbaşı Term. 6137110 Göcek Terminal 6452647 ISPARTA 0.246 Otogar 2273434 2273535 2273636 Mimar Sinan 2330376 Aksu 2187701 Tural 2181568 Köy Yazıhanesi 2186262 Senirkent 5113050 Uluborlu 5313207 Gelendost 3812828 İSTANBUL (AVRUPA) 0.212 Esenler Otogar (9ht) 6582222 Alibeyköy 6273535 Avcılar 6763266 Bağcılar 6346020 Bakırköy 5703654 Balat 5232623 Beşiktaş 2584854 Beşyüzevler 5377729 Beylikdüzü 8722562 Büyükçekmece 8820488 Camlıkahve 6431900 Cennet 5403103 Esenyurt 4501754 Gaziosmanpaşa 6152366 Gültepe 2812733 İkitelli 4701375 İstinye 2772281 KocaMustafaPaşa 5879777 Levent 2783535 Mecidiyeköy 2743536 Okmeydanı 2211120 Sefaköy 5800391 Sirkeci 5271250 Şehremini 5852674 Şişli 2300015 Taksim 2452946 Yayla 5075377 Yenibosna 5512434 Yeşilpınar 6500550 Zeytinburnu Adliye 6659878 İSTANBUL (ANADOLU) 0.216 Ataşehir 3800929 Kavacık 5371823 Harem 3340998 Bostancı 5770250 Cevizli 4414930 Çekmeköy-Çamlık 3149555 Çekmeköy- Şahinbey 6428954 Çiftehavuzlar 3508812 Kadıköy 3365413 Kartal 4884255 Kaynarca 3907267 Kozyatağı 3857192 Kuyubaşı 4189092 Maltepe 3839961 Pendik 3900788 444 35 35‘i arayın biletinizi alın. Sancaktepe Sarıgazi Soğanlık Sultanbeyli Tepeüstü Tuzla Uğur Mumcu Ümraniye Çarşı Ümraniye Sondurak Ümraniye Meydan Üsküdar İZMİR İzmir Otogar Atakent Balçova Bornova Park Bornova Stad Bostanlı Buca Heykel Buca Üçkuyular Çiğli Dokuzeylül Ege Üniv.Hastanesi Efes F.Altay Gaziemir Girne KSK Yalı KSK Çarşı Kolej Narlıdere Nokta Özkanlar Şirinyer Üçyol Yeni Girne Yeşilyurt Aliağa Menemen Yeni Şakran Selçuk KOCAELİ Çarşı Darıca Gebze Otogar İzmit Otogar KÖYCEĞİZ Otogar Köyceğiz Terminal KÜTAHYA Otogar Müftülük Vazo Yoncalı Altıntaş Simav MARMARİS Marmaris Otogar Marmaris Merkez İçmeler MUĞLA Otogar Kurşunlu Kötekli Akyaka ORTACA Otogar UŞAK Otogar 5611357 6211393 4515061 6691131 6140190 7011066 4761835 3292184 5238746 3168689 3433805 0.232 4720313 3305201 2784838 3733131 3887272 3305201 4407576 4420442 3764554 2788638 3736767 4454360 2477799 2513323 3644618 3644673 3237373 2470555 2390440 2446449 3426797 4391346 2618980 3636693 2271422 6161913 6160009 8321285 6289285 8923961 0.262 3220711 6557770 6443956 6443957 3113034 3115551 0.252 2624164 2623066 0.274 2251135 2251235 3330073 2740022 2494099 3112772 5131276 0.252 4125586 4131369 4553535 0.252 2141692 2141596 2130813 2239119 2435518 0.252 2825264 0.276 2230064 Otogar Cadde Dörtyol Banaz Sarayaltı Sivaslı Devlet Hastanesi Eşme Şekerevleri YALOVA Otogar Cumhuriyet Çiftlik Köy YATAĞAN Otogar ZONGULDAK Otogar Çarşı Yazıhane Kozlu KDZ.Ereğli Otogar Kilimli Yazıhane Demirpark AVM Çatalağzı Alaplı MANİSA Manisa Otogar ANTALYA 100.YIL Alanya Alanya Şehiriçi Altınkum Antalya Otogar Avsallar Burhanettin Onat Kolej Çalkaya Çallı Çimtur Doğu Garajı II Dokuma Düden Faysal Fener ( Astur ) Işıklar Kalekapı Kalkan Kampüs Kemer Konaklı Korkuteli Liman Mahmutlar Meltem Metropol Meydan Muratpaş Örnekköy Plaza 2000 Serik Şirinyalı Tekirova TRT Uncalı Yenigün Finike Kumluca Serik Otogar Manavgat Kalkan Otogar Kaş Otogar 2247800 2156008 2245044 3156406 2235070 6182020 2273780 4143468 2317522 0.226 8128400 8133939 3520505 0.252 5722272 0.372 2910167 2910267 2010167 2661198 3220202 2656253 2578807 2641011 3785592 0.236 2320626 0.242 2410643 5133606 5123566 2295585 3311020 3311021 5173536 3119736 2427776 4631246 3441070 5274646 3110517 3451765 3610466 3391645 3234732 2420858 2449614 8442777 2261045 8142600 5653001 6430090 2262923 5280801 2375900 3217271 3223595 2471600 3492431 3210804 7224495 3168262 8215093 2420857 2262923 3225656 8552900 8874161 7224495 7461914 8442777 8443756 8361310 [email protected] köftezade iyifikir 0 258 242 05 65 'HQL]OLnQLQ \ H Q L E X O X í P D merkezi