Kültür mirası alanında komşu ülkeler arasında işbirliği Kırmıtlı Kuş

Transkript

Kültür mirası alanında komşu ülkeler arasında işbirliği Kırmıtlı Kuş
Sayı: 15
Mart 2007
Kültür mirası alanında komşu
ülkeler arasında işbirliği
Kırmıtlı Kuş Cenneti
UNDP ve ILO
güçlerini birleştiriyor
UNDP 'Elmas Savaşları'nı
sona erdirmek için çalışıyor
Tenisçi Sharapova UNDP
İyiniyet Elçisi oldu
Kültür mirası alanında komşu
ülkeler arasında işbirliği
Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü (Black Sea Economic
Cooperation) ile Küresel Miras Fonu (Global Heritage Fund) 910 Şubat 2007 tarihinde İstanbul’da, “sınır-ötesi kültürel miras”
konulu bir çalıştay düzenledi.
Ankara, Mart 2007
TCDC (Kalkınmakta olan Ülkeler Arasında Teknik İşbirliği) programı
çerçevesinde UNDP ve Norveç Elçiliği’nin desteklediği çalıştayda, özellikle
Karadeniz ülkelerine odaklanıldı. Arnavutluk’tan Azerbaycan’a birçok
ülkeden geniş bir katılım oldu.
TCDC (Technical Cooperation Among Developing Countries), UNDP
tarafından Güney-Güney işbirliğini ve sınır ötesi ortaklıkları geliştirmek
amacıyla geliştirilen dünya çapında bir girişim. Türkiye’de TCDC, Devlet
Planlama Teşkilatı tarafından yürütülüyor; teknoloji ve insani kalkınma
alanlarını da içeren birçok konuda akademik çevre ile hükümet kuruluşları
arasındaki işbirliğini güçlendirmeye odaklanıyor.
İstanbul’daki çalıştay, komşu ülkeler arasında kültür mirası programlarının
bölgesel ekonomik kalkınmayı nasıl tetikleyebileceği ve Karadeniz
Bölgesi’nin sınır bölgelerine nasıl politik istikrar getirebileceği hakkında bir
diyalog yaratmayı amaçladı. Çalıştay üç ana konuya odaklandı:
Kültürel Mirasın Korunması ve Sürdürülmesi;
Kültürel Değerler ve Bölgesel Ekonomik Kalkınma;
Kültürel Değerleri İçeren İş Fırsatları.
Hükümet organlarından, iş sektöründen ve sivil toplum kuruluşlarından
birçok temsilcinin katıldığı oturumlarda, dünya çapındaki deneyimler
paylaşıldı.
UNDP Türkiye Temsilcisi Mahmood Ayub, ‘Kültürel Değerler ve Bölgesel
Ekonomik Kalkınma’ oturumunun açılış konuşmasını yaptı. Ayub, görece
geri kalmış bölgelerin ekonomik kalkınmasında kültüre dayalı turizmin
rolüne ve kültürel kimliğin bir bölgeyi dünyaya nasıl tanıtabileceğine
dikkat çekti. Konya’nın tarih mirasından bir örnek vererek, bu orta Anadolu
kentinin Mevlana Celaleddin Rumi’den nasıl yararlandığını ve dünyanın
değişik yerlerinden çok sayıda turisti çektiğini belirtti. Aynı şekilde, Mardin
ve Van’ın kültürel miraslarının, turizm aracılığıyla nasıl bir ekonomik
kalkınma potansiyeli oluşturduğunu anlattı. Ayub, özellikle insani
kalkınma yaklaşımını vurgulayarak, bu bölgeleri kendi toplumları için
yaşanabilir hale getirerek, turizmden gelen ekonomik faydanın
artırılabileceğini ekledi.
UNDP Türkiye Temsilciliği, Kültürel Değerler ve Bölgesel Ekonomik
Kalkınma oturumunda, Doğu Anadolu Bölgesinde başlattığı turizmi
geliştirme girişimlerini sundu; diğer sunumlara da, yerel düzeyde toplum
ihtiyaçları ve potansiyeli üzerine odaklanan insani kalkınma yaklaşımıyla
katkıda bulundu.
Toplantılar hazırlanan Tebliğ’in okunmasıyla sona erdi. Tebliğ’de,
Karadeniz Bölgesi’nin kültürel anıt ve sit yerleri mirasının korunması için
komşu ülkeler arasında sınır ötesi programlar yapılmasının önemi
vurgulandı. Uzman, bilimsel araştırmacı ve öğrencilerin bölgede
çalışmasını zorlaştıran bürokratik engellerin, çakışan yasal mevzuat, vize
ve diğer erişim belgeleri gibi zorlukların giderilmesine dikkat çekildi.
Çalıştay tebliğinde, kültürel mirasın korunmasındaki her aşamada, ayrıca
gerek bölgesel, gerek yerel düzeyde halkın bu konudaki bilincini artırmak
için, Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü’ne taraf olan ülkelerde daha iyi
eğitim verilmesi tavsiye edildi. Ayrıca, Karadeniz ülkelerini tanımlayacak
ortak bir bölge imajına ihtiyaç olduğu da vurgulandı.
Kırmıtlı Kuş Cenneti
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ile Bakü-Tiflis-Ceyhan
(BTC) Boru Hattı Şirketi’nin or taklaşa oluşturdukları Küçük
Yatırımlar Fonu’ndan destek alan ve Doğa Derneği tarafından
yürütülen proje kapsamında, kuş gözlem turizmini ar ttırmak
amacıyla Osmaniye Kırmıtlı Sulakalanı’nda yeni bir kuş cenneti
açılıyor.
Ankara, Mart 2007
Türkiye’nin doğal sergileri arasına bir yenisi ekleniyor. Birleşmiş Milletler
Kalkınma Programı ile Bakü-Tiflis-Ceyhan (BTC) Boru Hattı Şirketi’nin
ortaklaşa oluşturdukları Küçük Yatırımlar Fonu’ndan destek alan ve Doğa
Derneği tarafından yürütülen proje kapsamında, kuş gözlem turizmini
arttırmak amacıyla Osmaniye Kırmıtlı Sulakalanı’nda yeni bir kuş cenneti
açılıyor. “Kırmıtlı Kuş Gözlem Turizmi Projesi”, BTC boru hattının geçtiği
bölgelerde doğal kaynakları kullanan yoksul halkın ihtiyaçlarına farklı
alternatiflerle cevap vermeyi ve doğal yaşamın korunmasına katkıda
bulunmayı hedefleyen yerel projelerden biri.
“Kırmıtlı Kuş Cenneti” gözlem yerleri, yürüyüş yolları ve kuş gözlem kulesi
inşaatının da bitirilmesiyle, 2007 Mart sonunda halka açılacak. Kukumav,
ishakkuşu ve peçeli baykuşun da aralarında bulunduğu 100’ün üzerinde
kuş türünün barındığı bu cennette en ilgi çekenler kuşkusuz üç farklı
türüyle yalıçapkınları olacak. Bu üç türün aynı ortamda görülebildiği tek
yer olan Kırmıtlı Kuş Cenneti henüz açılmadan meraklılarının ilgisini
çekmiş durumda. Eski avcılardan oluşan Kırmıtlı halkı ve gençleri
bugünlerde gözlem teknikleri, rehberlik, hatta fotoğrafçılık eğitimleri bile
alıyor. Eğitimlerin sonunda, ziyaretçileri bilgilendirecek rehberler ve
fotoğrafçılar yetişmiş olacak.
Kırmıtlı Kuş Cenneti’ne gitmek kolay. Kırmıtlı kasabasına sadece 15 dakika
yürüme mesafesinde bulunan merkeze Osmaniye beldesinden otobüsler
de kalkıyor ve 20 dakika içinde Kırmıtlı Kuş Cenneti’nin bulunduğu
Kadirli’ye ulaşıyorlar.
Toplam 67,460 Dolar bütçeli proje, daha önce yok olma tehdidi altında
bulunan Kırmıtlı bölgesi doğal hayatını ulusal ve uluslararası platformda
tanıtmayı amaçlıyor ve yöre halkına alternatif geçim kaynağı yaratıyor.
UNDP ile BTC’nin ortaklaşa yürüttüğü Küçük Yatırımlar Fonu hakkında
daha fazla bilgi için buraya tıklayın.
UNDP ve ILO güçlerini birleştiriyor
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) ile Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO)
yoksulluğu azaltmak ve insanlar için daha kaliteli işler yaratmak amacıyla yeni bir
işbirliği ve or taklık anlaşması imzaladı.
Ankara, Mart 2007
Anlaşma, ILO Başkanı Juan Somavia ve UNDP Başkanı Kemal Derviş tarafından, 9 Şubat’ta Cenevre’de yapılan bir
törenle imzalandı. İşbirliği ve ortaklık anlaşmasının amacı, ülkelerde nüfusun en yoksul %20-40’lık kesimine yönelik
kapsamlı bir ekonomik büyüme ve sosyal kalkınma sağlamak, ve 2015 yılına kadar Binyıl Kalkınma Hedeflerine ulaşma
konusundaki BM gayretlerini desteklemek.
İki kuruluşun başkanları tarafından imzalanan ortak mektupta, “Acilen, çok daha kapsamlı bir büyümeye ihtiyacımız
var. Her ne kadar daha önce görülmemiş düzeyde yüksek bir refah ortamında yaşıyorsak da, çağımız yoksulluğun
azaltılmasını engelleyen şiddetli eşitsizliklerle dolu. Demokratik katılımın yanısıra, herkese saygın işler sağlayacak bir
ekonomik güce de ihtiyacımız var”, ifadesi yer alıyor.
UNDP-ILO anlaşması, kaliteli ve topyekun istihdam konusunda 2006’da yayınlanan ‘BM Bakanlık Düzeyinde Ekonomik
ve Sosyal Konsey Bildirisi’nin doğrudan bir devamı niteliğinde, ve BM çalışmalarının tek koldan yürütülmesi
konusunda pratik bir adım oluşturuyor.
İki kuruluş, BM ülke programlarının temel bir unsurunu oluşturan kaliteli istihdam yaratılması konusunda UNDP-ILO
ortak desteğini almaya en uygun fırsatları sunan ülkeleri şimdiden belirlemiş durumdalar.
Anlaşma başka BM kuruluşlarına, fonlarına ve programlarına da açık olacak, ve devam eden BM reform gayretlerine
katkıda bulunacak.
Yeni ortaklık, 130’dan fazla ülkede görev alan BM Koordinatörlerine, BM gündeminin güçlü ve etkin savunucuları
olarak ihtiyaç duydukları alanlarda yardımcı olacak. Aynı zamanda, kuruluşlararası geniş kapsamlı çalışmalar için,
özellikle yeni ‘Ülke Koordinatorlük’ sistemi çerçevesi içinde, uzmanlaşmış örgütlerin katılımı ve rolleri konusunda bir
model oluşturabilecek.
Anlaşma, UNDP’nin koordinasyonu altında, BM üye devletlerinde ‘Kaliteli İstihdam Gündemi’nin geliştirilmesinde rol
oynayacak, ve ILO’nun BM ülke programlarında daha fazla yer almasını sağlayacak.
ILO, seçilmiş bazı ülkelerde görev yapan BM Koordinatörlerine ve birlikte çalıştıkları ILO temsilcilerine, Turin’deki
merkezinde, bir eğitim programı düzenleyecek. Seminerlerde, ‘Kaliteli İstihdam Gündemi’nin ilkeleri tanıtılacak; bu
alandaki ülke programlarını BM programları ve ulusal koordinasyon ve programlama çerçeveleri ile birleştiren
stratejiler anlatılacak.
Uluslararası Çalışma Örgütü ILO (International Labour Organization), tüm kadın ve erkek çalışanların özgürlük, eşitlik
ve güvenlik içinde, insan haysiyetine uygun koşullar altında verimli ve saygın işlere sahip olma fırsatlarını geliştirmek
için çalışan bir BM kuruluşu. Başlıca amacı işyerinde çalışanların haklarını güçlendirmek, kaliteli istihdam fırsatları
yaratmak, sosyal güvenceyi teşvik etmek ve işle ilgili konularda diyalogu artırmak.
UNDP ise, Birleşmiş Milletler’in küresel ağı olarak insanların kalkınma ihtiyaçları için, daha iyi yaşamlar kurmaları için
çalışıyor. 166 ülkede bizzat faaliyet göstererek, hükümetlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve özel sektörün güvenilir bir
ortağı olarak toplumların ulusal ve küresel kalkınma mücadelelerinde kendi çözümlerini üretmelerine yardımcı
oluyor.
UNDP 'Elmas Savaşları'nı sona
erdirmek için çalışıyor
90’lı yılları iç savaş içinde geçiren Batı Afrika’nın Sierra Leone
ülkesinde uzun yıllardır yoğun silahlı çatışmalara neden olan
elmas ticaretinin ardındaki gerçeklere ışık tutan “Bling” (Parıltı)
adlı filmin yapımcı or taklarından biri de Birleşmiş Milletler
Kalkınma Programı’ydı.
Ankara, Mart 2007
Kısa bir süre önce gösterime giren 90 dakikalık bu belgesel film, “kanlı
elmas” ticaretinin içerdiği karmaşık ilişkilere, savaşlara, Hip-Hop müzik
kültürünün etkisine ve yerel/toplumsal kalkınma dinamiklerine dikkat
çekiyor. VH1 Rock Docs, Article 19 Films ve UNDP’nin birlikte
gerçekleştirdikleri filmde, Sierra Leone’lu ve Amerikalı ünlü Hip-Hop
yıldızları rol alıyor.
UNDP’nin desteklediği “Bling” belgesel filminin amacı, “parıltılı” mücevher
kullanmaktan hoşlanan insanları utandırıp, elmas takıları boykot etmeye
teşvik etmek değil. Elmas madenlerinde çalışan milyonlarca işçinin
seslerini duyurmasını sağlamak, ve yoksul yerel toplulukların ve
girişimcilerin ekonomik potansiyellerini gerçekleştirmelerine yardımcı
olmak. Bilinçli mücevher tüketimini savunan ve bu alanda hip-hop
kültürünün etkisini kullanan “Bling” belgeseli, tüketicileri “temiz” elmas
kullanmaya teşvik ediyor.
Ocak 2002’de Sierra Leone’daki çatışmaların resmen sona ermesiyle,
sürdürülmekte olan kanundışı elmas ticaretini ve kaçakçılığını dizginlemek
için uluslararası kuruluşlar devreye girdi. Kimberley Sertifikasyon Planı
(Kimberley Certification Scheme) ve UNDP tarafından Kalkınma için Elmas
(D4D) gibi girişimler başlatıldı.
Sierra Leone’da yaşanan şiddetin kökündeki nedenlerle mücadele etmek
ve kanlı olayların yeniden patlak vermesini önlemek için kaçak elmas
madenciliğinin gerçeklerini bilmek ve anlamak şart. On yıldan fazla süren
şiddetli savaş, elmas ticareti ile finanse ediliyordu. Çatışan taraflar bu karlı
maden yataklarının kontrolünü ele geçirmek için savaşı uzattıkça
uzatıyordu.
“Bling” filminin konusu UNDP’nin D4D girişimine odaklanıyor. “Kalkınma
için Elmas” girişimi, yerel yönetişim reformunu destekleyerek ve elmas
üretimi için (hem küçük zanaatkarları, hem uluslararası madenciliği içine
alan) yeni bir örgütlenme şeması önererek, önce elmas üretim
bölgelerinde olmak üzere, yerel kalkınmayı hızlandırmayı amaçlıyor.
“Bling” filmi, aynı zamanda başarılı bir Birleşmiş Milletler barış çabası
örneği olarak Sierra Leone’daki gelişmelere dünya kamuoyunun dikkatini
çekiyor. Bu, Batı Afrika ülkesinde 2007 yılı içinde yapılacak başkanlık
seçimlerinde UNDP önemli bir rol oynayacak.
Temmuz 2006’da Sierra Leone’daki çekimler sırasında, hip-hop sanatçıları
Pall Wall ve Wu-Tang Clan’dan Raekown ve reggae idolü Tego Calderon
elmas madenlerini, sığınmacıların ve el/ayakları kesilmiş insanların
yaşadıkları kampları ziyaret ettiler; savaş kurbanı çocuklarla tanıştılar;
hükümet yetkilileri ve Sierra Leone’li hip-hopcularla bir araya geldiler.
UNDP, UNAIDS, Avrupa Birliği ve sivil toplum kuruluşları yetkililerinden
“kanlı” elmas ticareti ve onun Afrika’da yol açtığı savaşların tarihçesi
hakkında bilgiler aldılar; Kimberley Süreci, D4D ve Elmas Kalkınma
Girişimi’ni (DDI) öğrendiler. Partnership Africa Canada, Global Witness ve
De Beers Elmas Şirketi tarafından başlatılan DDI girişimi, “temiz” elmas
ticaretinin kurallarını düzenlemek, istikrar kazandırmak ve kalkınmadaki
rolünü güçlendirmek için çalışıyor.
Belgesel filmde rol alan ve daha önce elmas takıları bilinçsizce satın
almakta olan sanatçılar, Hip-hop müziğinin herkesçe az bilinen zayıf bir
noktasına da dikkat çekmiş oldular. Müzisyenler, Sierra Leone ziyaretinden
derinden etkilenmiş olarak döndüler.
Bling filminin, genç izleyicilerin dikkatini hemen çeken kendine özgü bir
tarzı ve havası var. Gençleri sorumlu tüketiciler olmaya teşvik ediyor, ve
hip-hopun insanları birleştirici bir potansiyel rol oynayabileceğini
gösteriyor.
Yönetmen: Raquel Cepeda,
Or tak yapımcılar: Djali Rancher Productions, VH1, Article 19 Films
Tenisçi Sharapova UNDP İyiniyet Elçisi oldu
Ünlü tenis yıldızı Maria Sharapova, UNDP’nin Belarus, Rusya Federasyonu ve
Ukrayna’da yürütülmekte olan Çernobil yardım projeleri için 100 bin Dolar bağışta
bulundu.
Ankara, Mart 2007
14 Şubat 2007'de Birleşmiş Milletler Merkezi’nde yapılan bir törenle, dünyanın bir numaralı tenis oyuncularından
Maria Sharapova, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın (UNDP) İyi niyet Elçisi tayin edildi.
“UNDP tüm dünyada insanların yaşamlarında olumlu farklılıklar yaratan çalışmalar yapıyor. Bu çabalara benim de bir
katkım olacağı için gurur duyuyorum”, diyen Sharapova, küresel yoksullukla mücadele kampanyasına daha fazla
destek sağlamak için çalışacak. “UNDP’nin yoksullukla mücadele gayretleri, dünyanın her yerindeki genç insanların
potansiyel kapasitelerini gerçekleştirebilmeleri için hayati önem taşıyor. UNDP ile birlikte çalışmayı heyecanla
bekliyorum.”
Bu çalışmalar arasında Binyıl Kalkınma Hedefleri’ne ulaşma yolunda uluslararası faaliyetlerin tanıtılması ve
yaygınlaştırılması da var. 2000 yılında 189 ülke tarafından benimsenen bu hedefler, belli bir takvime bağlı olarak,
dünyanın en yoksul halklarının yaşam koşullarının belirgin ve ölçülebilir oranlarda iyileştirilmesini amaçlıyor.
Yoksulluğun ortadan kaldırılmasını, tüm çocukların okula gitmesini, kadın haklarının güçlendirilmesini, ölümcül
hastalıklarla mücadele edilmesini ve herkese temiz içme suyunun ulaştırılmasını hedefliyor. UNDP, tüm dünyanın bu
hedeflere 2015 yılına kadar erişmesi için çalışıyor.
UNDP Başkan Yardımcısı ve BM Genel Sekreter Yardımcısı Ad Melkert, “Bayan Sharapova’yı ‘İyi niyet Elçimiz’ olarak
aramıza katmaktan gururluyuz. Kendisi, hayatın zorlu koşullarıyla yüz yüze bulunan pek çok genç insan için örnek bir
rol oynuyor. Zirveye çıkmış bir sporcu olarak elde ettiği başarıyı, dezavantajlı gençlere yaşam koşullarını iyileştirme
imkanları yaratmak için kullanıyor”, dedi.
Maria Sharapova New York’taki törende, 1986’da meydana gelen Çernobil felaketinin yan etkilerini hala yaşamakta
olan Belarus, Rusya Federasyonu ve Ukrayna’daki kırsal topluluklara yönelik olan sekiz adet gençlik-odaklı proje için
100.000 Dolar bağışta bulunduğunu da açıkladı.
Yeni kurulan Maria Sharapova Vakfı’ndan aktarılacak olan bu fon, Çernobil’den en fazla etkilenen bu üç ülkede,
gençlerin bilgisayar kullanımını ve ekolojik farkındalığını artırmayı amaçlayan faaliyetlerde, ayrıca spor ve sağlık
tesislerini geliştirme projelerinde kullanılacak. Bu projeler, Birleşmiş Milletler’in Çernobil’den etkilenen toplumların
kendine-yeterlilik gücünü yeniden kazanmaları, yeni geçim kaynakları oluşturmaları ve yıkıma uğramış bu bölgelerin
yeniden hayata dönmesi için yürütülen geniş çaplı çalışmaların bir parçasını oluşturuyor.
Sharapova, “İlk adımım, kendi aile köklerimin de bulunduğu Çernobil bölgesine odaklanmak olacak. Günümüzde
Çernobil bölgesindeki gençleri tehdit eden en büyük tehlike yoksulluk ve fırsat eksikliğidir” diye vurguladı.
UNDP Genel Sekreter Yardımcısı Melkert ise, “Bayan Sharapova’nın, yardım yapan donör kuruluşların çoğu zaman göz
ardı ettikleri bir bölgeyi hedeflemesinden özellikle memnunuz. Cömert bağışı ile desteklediği yerel topluluk
projelerinden başarılı sonuçlar alacağımıza inanıyoruz”, diye ekledi.
Son olarak Maria Sharapova’nın aralarına katıldığı UNDP İyi niyet Elçileri arasında Brazilya’dan futbol yıldızı Ronaldo,
Fransa’dan Zinedine Zidane, Fildişi Sahili’nden Didier Drogba, Japon aktris Misako Konno ve Norveç Prensi Haakon
Magnus da var.
Maria Sharapova, Çernobil kazasının ertesinde ailesinin Belarus’taki Gomel kentini terk ederek yerleştiği Sibirya’nın
Nyagan kasabasında, 19 Nisan 1987’de doğdu. Nygan’da iki yıl yaşadıktan sonra, ebeveynlerinin doğup büyümüş
olduğu Karadeniz kıyı şehri Sochi’ye yerleştiler. Maria 1995’te Rusya’dan ayrılarak, IMG/Nick Bolletieri Tenis
Akademisi’nde tam günlü öğrenci oldu. İlk WTA (Bayan Tenisçiler Derneği) turnuvasına 2002’de katıldı. 2004’te
Wimbledon’da ilk Grand Slam ödülünü kazandı ve yılın kadın tenisçisi ilan edildi. 2006’da U.S. Open Kupasını aldı.
Halen dünyanın bir numaralı kadın tenisçisi sıfatını taşıyor.
UNDP, Birleşmiş Milletler’in küresel ağı olarak insanların kalkınma ihtiyaçları için, daha iyi yaşamlar kurmaları için
çalışıyor. 166 ülkede bizzat faaliyet göstererek, hükümetlerin, sivil toplum kuruluşlarının ve özel sektörün güvenilir bir
ortağı olarak toplumların ulusal ve küresel kalkınma mücadelelerinde kendi çözümlerini üretmelerine yardımcı
oluyor.
UNDP Avrupa ve BDT Bürosu
yeni Direktörü Udovicki
UNDP’nin Avrupa ve Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT )
Bürosu Başkanlığına Kori Udovicki tayin edildi. Udovicki aynı
zamanda BM Genel-Sekreter Yardımcısı ve UNDP Başkan
Yardımcısı görevlerini de üstleniyor.
Ankara, Mart 2007
UNDP Başkanı Kemal Derviş, “Kori Udovicki, sivil toplum örgütleri, devlet
kurumları ve IMF deneyimlerinden oluşan etkileyici birikimini UNDP’ye
kazandırıyor” dedi.
Udovicki, Sırbistan Hükümeti’nde birçok üst düzey yöneticilik
pozisyonlarında bulundu. Temmuz 2003’ten Mart 2004’e kadar Sırbistan
Ulusal Bankası Başkanı olarak görev yaptı. Haziran 2002-Temmuz 2003
arasında ülkenin Enerji ve Madencilik Bakanı idi. Bu görevler öncesinde,
2001 itibariyle Finans ve Ekonomi Bakanlığı Özel Danışmanı olarak çalıştı.
Udovicki’nin güçlü uluslararası deneyimi, Uluslararası Para Fonu (IMF)
ekonomisti olarak eski Yugoslavya, Bosna-Hersek, Zimbabwe ve
Mozambik üzerine odaklanan çalışmaları da kapsıyor.
Udovicki yeni göreviyle ilgili şunları söyledi: “Birleşmiş Milletler sistemine,
evrim geçirmekte olan yeni bir küresel düzeni oluşturma ve uyum sağlama
çalışmaları sırasında dahil olduğum için görevim daha da zorlu. UNDP’nin
Avrupa ve BDT ülkelerindeki güçlü varlığı, geçiş sürecinde daha ilerlemiş
ülkelerin yaşadığı karmaşık deneyimlerden, daha geride kalmış ülkelerin
yararlanmasına yardımcı oluyor. Amacımız, bu bölgede çıkardığımız
dersleri, dünyanın kalkınmayı hızlandırma kapasitesini güçlendirmek için
kullanmak.”
Udovicki’nin UNDP’ye tayininden önceki son görevi, Güneydoğu
Avrupa’da ekonomik bilgilenmeyi geliştirme konusunda çalışmalar yapan
Belgrat merkezli bir sivil toplum kuruluşu olan İleri Ekonomik Çalışmalar
Merkezi’nin Başkanlığı idi.
Kori Udovicki, Yale Üniversitesi’nden Ekonomi dalında Doktora derecesine
sahip. Udovicki yeni görevini, 2001-2006 yılları arasında Avrupa ve BDT
Bölge Bürosu Başkanı olan Kalman Mizsei’den devraldı.
Kori Udovick i
BM Genel-Sekreter Yardımcısı, UNDP
Başkan Yardımcısı ve UNDP’nin
Avrupa ve Bağımsız Devletler
Topluluğu (BDT) Bürosu Başkanı
Sekiz pilot ülke BM reformunda başı çekiyor
Kemal Der viş, Birleşmiş Milletler Kalkınma Grubu (UNDG) Başkanı sıfatıyla verdiği
demeçte, BM’nin ülkeler düzeyinde bağlılığını ve uyumunu güçlendirme çabasında
Arnavutluk, Cape Verde, Mozambik, Pakistan, Ruanda, Tanzanya, Uruguay ve
Vietnam’ın öncü rol oynayacağını bildirdi. Bu ülkelerin hükümetleri, geçen yıl
başlatılan ve “ Tek BM” diye adlandırılan girişime pilotluk etmeye gönüllü
olmuşlardı.
Ankara, Mart 2007
“Sekiz pilot ülke hem büyüklük, hem gelir düzeyi açısından geniş bir yelpaze içinde yer alıyor ve hepsi çeşitli BM
faaliyetlerine ev sahipliği yapıyor” diyen Kemal Derviş, Birleşmiş Milletler’in kalkınma alanındaki çalışmalarının
güçlendirilmesi konusunun tartışıldığı şu dönemde, bu pilot ülkelerde elde edilecek başarılardan önemli pratik
dersler çıkarmayı umduklarını ekledi.
“Tek BM” girişimine pilotluk eden ülkelerde, BM sisteminin çalışmalarını ülke düzeyinde daha eşgüdümlü yürütmenin
yolları sınanacak. Hedef, kalkınma faaliyetlerini hızlandırmak ve daha etkin hale getirmek, ve tek bir program/bütçe
çerçevesi içinde güçlendirilmiş bir BM varlığı yaratarak, Binyıl Kalkınma Hedefleri doğrultusundaki ilerlemeye ivme
kazandırmak. Bu kapsamda, BM ülke Koordinatörlerinin rolü artırılacak, ve BM ailesi ülkelerinin farklı özellikteki güçlü
ve avantajlı yönlerinden faydalanılacak.
Pilot ülkeler uygulaması, Birleşmiş Milletler’in 21. yüzyılın sorunlarına çare bulma yeteneğini artırma yollarını arayan
bir grup devlet başkanı ve siyasi liderin oluşturduğu ‘BM Sistemi Tutarlılığı için Yüksek Düzey Paneli’ tarafından
önerilmişti.
Girişimin amacı, ortak ülkelerin bürokratik işlem maliyetlerini azaltarak, BM kaynaklarını kalkınma hedeflerine ulaşmak
için kullanmalarını sağlamak. Yardım yapan donör ülkelerden bazıları, BM çalışmalarını desteklemek için, bağışlarını
ülke düzeyinde ortak bir fonda birleştirerek, daha bağdaşık ve eşgüdümlü bir yöntem benimsiyorlar.
“Pilot ülkeler, ulusal kalkınma stratejilerinin desteklenmesi için tüm BM ailesinin uzmanlık, deneyim ve kapasitesini
biraraya getirmedeki kararlılığını gösteriyor” diyen Kemal Derviş, uzmanlaşmış kuruluşların zengin bilgi birikimine
sahip olduğunu, ve BM Fonları ile Programları arasında daha sıkı işbirliği yaparak daha büyük faydalar elde
edilebileceğini sözlerine ekledi.
BM Kalkınma Grubu (UNDG) ve üye devletler, önümüzdeki yıl içinde pilot programların gidişatını değerlendirecek ve
daha fazla ülkede uygulanma olasılığını görüşecekler.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Grubu (United Nations Development Group),BM Genel Sekreteri tarafından 1997 yılında,
ülke düzeyinde BM kalkınmasının etkinliğini artırmak için kurulan bir BM reform kurumu. Kalkınma konusunda çalışan
kuruluşları biraraya getiriyor. Grubun başkanlığını, Genel Sekreteri temsilen Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı
(UNDP) yöneticisi yürütüyor.
UNDG, üye kuruluşların birlikte çalışmasına imkan veren politika ve prosedürleri geliştiriyor, destek stratejilerini
planlıyor, destek programlarını uyguluyor ve sonuçları izleyerek değişiklikler öneriyor. Bu girişimler, ülkelerin Binyıl
Kalkınma Hedeflerine (MDG) ulaşmasında ve yoksulluğun azaltılmasında BM’nin daha etkin rol almasını sağlıyor.
UNDP-UNEP Ortaklığı "Yoksulluk ve Çevre
Fonu" ile güçleniyor
Birleşmiş Milletler Çevre Programı (UNEP) ile Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı
(UNDP), UNEP Yönetim Konseyi’nin Nairobi’de gerçekleştirilen 24üncü
oturumunda, “Yoksulluk ve Çevre Fonu” or taklığını ilan ederek, yoksullukla
mücadeleyi çevre korumacılığı ile birleştiren yolda güçlü bir işbirliğini başlattılar.
Ankara, Mart 2007
Birleşmiş Milletler reformunun eyleme geçirildiği ilk somut örneklerden biri olan bu fon, gelişmekte olan ülkelerin
yoksulluğu azaltma ve kalkınma politikalarını, sağlam bir çevre yönetimi planı ile bütünleştirmelerine yardımcı olmak
için kuruldu. Girişim, BM’nin tüm dünyada, özellikle Afrika ve Asya ülkelerinde, çevre korumacılığı çalışmalarının
yaygınlaştırılmasında temel bir rol oynayacak.
Nairobi toplantısında konuşan UNDP Başkanı Kemal Derviş, “Yoksulluğu ortadan kaldırmak ve doğal çevreyi korumak
birbirinden ayrılmaz hedeflerdir. Dolayısıyla, tüm Birleşmiş Milletler camiası çevre sorunları üzerine odaklanmak
zorundadır”, dedi.
UNEP Direktörü Achim Steiner ise, “Bu ortaklığın ilanı ile, UNEP ve UNDP’nin, sadece Birleşmiş Milletler reformu
kavramı için değil, aynı zamanda eyleme-dönük somut adımlarla üye devletlerimizin desteklenmesi için birlikte
çalışma kararlılığının net bir mesajını vermiş oluyoruz”, dedi.
Bu iki BM örgütü arasında güçlendirilen ilişki, geniş bir dizi konuda pratik uygulamaları beraberinde getirecek.
Örneğin, ‘UNDP-UNEP İklim Ortaklığı’ işbirliği altında, önümüzdeki aylar içinde, yoksul ülkelerin ‘Kyoto Protokolu
Temiz Kalkınma Mekanizması’ (TKM) doğrultusunda yol almalarını kolaylaştıracak yeni bir proje ile, Afrika’nın beş
ülkesinde doğal çevrenin geleceğine ilişkin kararlar alınmasında daha fazla sorumluluk üstlenmeleri sağlanacak. TKM,
kalkınmış (sanayileşmiş) ülkelerin, az gelişmiş ülkelerdeki sera gazı salınımını azaltan projelere mali destek sağlayarak,
kendileri için ayrılmış bulunan sera gazı salınım kotasına kredi aktaran piyasa-bazlı bir sistem.
İspanya ve İsveç hükümetleri tarafından desteklenen yeni TKM projesi, önümüzdeki aylarda Kenya, Mozambik,
Tanzanya, Zambiya ve henüz belirlenmemiş bir diğer Afrika ülkesinde uygulamaya konacak. Başlangıçta sınırlı bir
kapsamda uygulanacak olan proje, gelecekte birçok başka ülke ve bölgeyi kapsayacak bir potansiyele sahip.
İklim değişikliği alanında daha fazla işbirliğine ihtiyaç olduğu gerçeği, ‘İklim Değişikliği Konusunda Yapılan
Hükümetler-arası Panel (IPCC)’den sonra daha net biçimde ortaya çıkmış oldu. Panelin değerlendirmesine göre,
atmosferde, okyanuslarda, buzullarda ve buzul başlıklarında kaydedilen değişimler dünyanın ısındığını tartışmaya yer
vermeyecek biçimde ortaya seriyor.
Kemal Derviş, “IPCC raporu gösteriyor ki, iklim değişikliği apaçık bilimsel bir gerçektir. Sorun sadece çocuklarımızın
geleceğini korumak da değil, zira doğa unsurlarına en çok maruz kalan ve doğal çevreye en dolaysız şekilde bağımlı
olan yoksullar için gelecek şimdiden gelmiştir bile”, dedi.
“Gelişmekte olan ülkelere doğal çevrelerini korumak ve iklim değişimine adapte olmak için yardım etmezsek, onlara -kelimenin tam anlamıyla-- ‘kendi başınızın çaresine bakın’ demiş oluruz.”
UNEP Başkanı Achim Steiner ise, “TKM temiz ve yeşil enerji teknolojileri geliştirmek için milyarlarca dolarlık yatırımlar
gerçekleştiriyor. Bu yatırımlarda aslan payı halen hızla gelişmekte olan ülkelere gidiyor. Diğer gelişmekte olan
ülkelerin de bu yatırımlardan adil bir pay almaları gerekir, ki bu yeni girişimimizin temel amacı budur”, dedi.
‘İklim Ortaklığı’ ve ‘Yoksulluk ve Çevre Fonu’, güçlendirilmiş UNDP-UNEP işbirliği şemsiyesi altındaki çalışmaları
tamamlayıcı nitelikteki girişimler. ‘Yoksulluk ve Çevre Fonu’, çevre yönetiminin iyileştirilmesini ve çevreye daha çok
yatırım yapılmasını amaçlıyor. ‘İklim Ortaklığı’ ise, kalkınmakta olan ülkelerin iklim değişimi ile baş edebilmek için
daha fazla kapasite geliştirmelerine yardımcı olmak için çalışıyor.

Benzer belgeler

BASIN AÇIKLAMASI Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı

BASIN AÇIKLAMASI Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Wimbledon’da ilk Grand Slam ödülünü kazandı ve yılın kadın tenisçisi ilan edildi. 2006’da U.S. Open Kupasını aldı. Halen dünyanın bir numaralı kadın tenisçisi sıfatını taşıyor. UNDP, Birleşmiş Mill...

Detaylı

ile Küresel Miras Fonu (Global Heritage Fund) 9-10

ile Küresel Miras Fonu (Global Heritage Fund) 9-10 14 Şubat 2007'de Birleşmiş Milletler Merkezi’nde yapılan bir törenle, dünyanın bir numaralı tenis oyuncularından Maria Sharapova, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı’nın (UNDP) İyiniyet Elçisi ta...

Detaylı