Alevi Dernekleri: Biz Söylemiştik

Transkript

Alevi Dernekleri: Biz Söylemiştik
35 YKR
YIL:3 SAYI:671
18 HAZÝRAN 2008 ÇARÞAMBA
Alevi Dernekleri:
Biz Söylemiþtik
Reha Çamuroðlu'nun, Baþbakan Recep
Tayyip Erdoðan'ýn danýþmanlýðýndan ayrýlmasý
Alevi kesimden olumlu tepki aldý.
Cem Vakfý Baþkaný Ýzzettin Doðan, Alevi
açýlýmýnýn "kandýrmaca" olduðu konusunda
Çamuroðlu'nu uyardýðýný bildirerek, "Bu
açýlýmý Sayýn Baþbakan'ýn yapamayacaðýný,
Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý'nýn buna müsaade
etmeyeceðini, Diyanet'e de Suudi Arabistan'ýn
müsaade etmeyeceðini söylemiþtim.
Baþbakan'a yetki verenler Alevi açýlýmýný
istemiyorlar" dedi. AKP'deki Alevi
milletvekillerinden de istifalar beklediðini
belirten Doðan, þöyle konuþtu:
HACIBEKTAÞ ECZANESÝ
Ecz. Tel: 441 35 62
Ev. Tel: 441 31 75
YEREL YÖNETÝMLERE
SOL BAKIÞ
Seçimler yaklaþtý.Erken seçim
gündemde. Sol’un inandýrýcý olmasý yerel
seçimlere nasýl baktýðý ile de ilgili.
Yerel seçimlere “soldan bakýþ” a fikri
katký oluþturmasý düþüncesi ile gazetemiz
de yayýnlanmak üzere yazýlarýnýzý
bekliyoruz.
Göndermeyi düþündüðünüz
yazýlarýnýnýzý
Bilgisayar ortamýnda yazmanýz önemli.
Yazýlarýnýzý “
[email protected]
elektironik postasýna gönderebilirsiniz.
"Baþka milletvekillerinin ayrýlmasýný da
bekliyorum. Milletvekili arkadaþlar aday
olduklarý dönemde Alevi yurttaþlara çýkýp
sözler verdiler. Alevi yurttaþlar o sözlerin
arkasýnda. Zannediyorum ümidini kesti
Çamuroðlu da. Aklý baþýnda bir arkadaþýmýzdýr.
Geliþmeyi olumlu bir geliþme olarak
7’DE
niteliyorum."
Kaim: “Maraþ ve Sivas Katliamlarýnýn
mimarlarý yeniden iþ baþýnda!”
Kemal
Bülbül
Madýmak
katliamcýlarý iþ
baþýnda
Köþe yazýsý
5’DE
'Hasret
Gültekin(Annesinin
mektubu)
Köþe yazýsý
5’DE
Þakir Þenol
www.sakirsenol.ws.tc
Eðitim Sen Hacýbektaþ Þube Baþkaný
Ali Kaim “Maraþ ve Sivas Katliamlarýnýn
Mimarlarýnýn yeniden iþ baþýnda!” olduðunu
belirterek ; Sivas Madýmak Otel’de 2
Müdür odasýnda namaz “Nazým Hikmet’e
kýlmayana kýrýk not! yapýlanlar Fetullah
Hoca’ ya
yapýlmamalý”
izin Fethullah
Gülen’e yakýn
olduðunuz
söyleniyor...
Lise müdürünün, öðrencileri müdür
odasýnda namaz kýlmaya zorladýðý iddialarý
ortalýðý karýþtýrdý...
BURDUR'un Yeþilova Ýlçesi'ndeki çok
programlý lisenin müdürü Din Kültürü
2’DE
[email protected]
Temmuz 1993’te gerçekleþen ve 35 aydýnýn
ölümüyle sonuçlanan gerici katliamýn
yýldönümünün yaklaþtýðý bugünlerde, gerek
Eðitim Sen gerekse diðer demokratik kitle 7’DE
Fethullah
Hoca’yý tanýrým. Saydýðým bir insan.
Onu Ýslam’la ilgilenen bir düþünür, bir
filozof olarak görüyorum. Birkaç defa
görüþtük, konuþtuk, kendisi geldi.
2’DE
Mutfakta ki yangýn
Köþe yazýsý
Hasan Bayram
[email protected]
2’DE
Mehmet Ali
Yazýcý
[email protected]
Açýk sözlülük
erdemdir
Köþe yazýsý
Burjuva
Demokrasisi Rýza
Üretir (1)
6’DA
4’DE
2
18 Haziran 2008 Çarþamba
Þakir Þenol
www.sakirsenol.ws.tc
[email protected]
Mutfakta ki yangýn
Aslýnda herkesin haberi var bu yangýndan ama
kimse oralý olmuyor. Avrupa’nýn en pahalý benzin
ve mazotunu insanlarýna reva gören hükümet, zamlarý
ben mi yapýyorum diye soruyor. Gübrede, zirai ilaçta,
yakýt ve tarýmsal alet ve ekipmanlarda aile çiftçilerine
her türlü desteði kaldýran hükümet destekleme
alýmlarýna da son vermiþtir. Kýsaca tüm tarým girdi
ve çýktýlarý piyasa koþullarýna göre ayarlanmýþtýr.
Aile çiftçiliðini bitirmek için adeta ant içen hükümet,
piyasanýn kapitalist aktörlerine her türlü desteði
vermekte beis görmüyor. Amaç belli, yiyecek ekmeðe
içecek suya muhtaç hale getirilmek isteniyor tüm
ülke. Topraðýmýzda maraba, iþimizde düþük ücretli
köle, ülkenin tümünündü parya olmamýz hedefleniyor
herhalde.Ondan sonrasý kolay ellaham.
Sývý yað ve pirinçte baþlayan zam furyasý kuru
bakliyatý buðdaygilleri ve tüm unlu mamulleri
etkiledi. Ülkede en çok üretilen, tüketilen ve israf
edilen ekmeðe olaðan üstü zamlar yapýldý. Ekmek
elli beþ kuruþ oldu ilimizde. Ekmek kasalarýnýn
hijyenine ve ekmeðin taþýnma koþullarýna halen kafa
yoran bir yetkili çýkmadý. Üç yüz gramlýk ekmeðin
hamur mu, kömür mü olduðuna da bakan yok. TIK
YOK.
Ülkenin gündemi yoksulluk, pahalýlýk ve iþsizlik
olmasý gerekirken; adeta mecliste bir orta oyunu
sergilenmekte. Halk ise erkler arasý sürdürülen
mücadelede taraf olmaya zorlanmakta; pahalýlýðý,
zamlarý, yoksulluðu, yolsuzluðu,savaþý, iþsizliði
kanýksar hale getirilmekte. Bu kötü gidiþata dur
diyecek güçlü bir siyasi yapýlanmada görülmemekte.
Ödepelilerin Trabzon, Antalya, Kocaeli gibi bazý
büyük illerde yaptýklarý lokal mitinglerle ise ne
sevgili yoksul halkým ne de basýnýmýz ilgilenmekte.
Müdür odasýnda namaz
kýlmayana kýrýk not!
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Lise müdürünün, öðrencileri müdür
odasýnda namaz kýlmaya zorladýðý iddialarý
ortalýðý karýþtýrdý...
BURDUR'un Yeþilova Ýlçesi'ndeki çok
programlý lisenin müdürü Din Kültürü ve
Ahlak Bilgisi öðretmeni Yusuf Urhan'ýn,
öðrencileri müdür odasýnda namaz kýlmaya
zorladýðý, doðru kýlamayanlara zayýf sözlü
notu verdiði iddia edildi. Urhan hakkýnda
bir öðretmen ve bir veli kaymakamlýða
þikayet dilekçesi verdi.
Okul Müdürü Yusuf Urhan ise
iddialarla ilgili olarak, "Benim mevzuat
gereði konuþmam yanlýþ olur. Görüþ
belirtmek istemiyorum" dedi.
Yeþilova Çok Programlý Lisesi
öðretmenlerinden Y.Y., okul müdürü olan
Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öðretmeni
Yusuf Urhan'ý kaymakamlýða þikayet etti.
Y.Y.'nin 18 maddelik þikayet dilekçesinde,
Müdür Urhan'ýn, Okul Aile Birliði'nin her
öðrenciden topladýðý 15 YTL'lik aidatý
ödeyemeyen öðrencileri okula almadýðýný,
velilerinin okulda zannettiði köylerden gelen
çocuklarýn bir gün boyunca sokaklarda
kaldýklarýný öne sürdü. Þikayetçi öðretmenin,
din derslerinde öðrencileri sýnýf önünde
namaz kýlmaya zorladýðýný da belirttiði
Urhan'ýn, arkadaþlarýnýn önünde namaz
hareketlerini yapmak istemeyen kýz ve erkek
Sevgili yoksul halkým suyun tonunun tüm ülkede
en az on lira olunca, abdest almaya, banyo yapmaya,
çamaþýr yýkamaya fiyatlar yüzünden elin titremeye
baþlayýnca mý tepki gösterecek sokaklara, alanlara
çýkacak? Ýçine dahil olmaya çalýþtýðýmýz AB
ülkelerinden Fransa’da ki balýkçýdan, Yunanistan’da
ki eðitimciden, Ýspanya’da ki kamyoncudan hiç mi
ders almazsýn? Örgütlenmeye ve hak aramaya halen
sýcak bakmýyor musun?
Okulun 11/TM sýnýfý öðrencilerinden
F.'nin babasý Ziya Kiper ile D.'nin babasý
Yýlmaz Türkoðlu da ayný iddiayý dile getirdi.
Öðretmen Y.Y. gibi kaymakamlýða þikayet
dilekçesi veren Ziya Kiper, kýzýnýn kendisine
ve annesine, "Okul müdürümüz, çoðunuz
din dersinde sýnýfta kalacaksýnýz. Eðer sýnýfta,
öðrencilerin önünde yanlýþsýz namaz
kýlarsanýz, sözlü notundan iyi alýr ve sýnýfý
geçersiniz" dediðini öne sürdü.
Kiper, müdürün odasýnda namaz
kýlmayan öðrencilerin düþük not aldýðýný,
namaz kýlanlarýn ise 90- 100 aldýðýný iddia
etti. Odada namaz kýlmayan kýzýnýn düþük
sözlü notu aldýðý için teþekkürnameyi
kaçýrdýðýný iddia eden Kiper, bunun üzerine
eþi Hülya Kiper'in yolda karþýlaþtýðý okul
müdürüne, "Ne yapmaya çalýþýyorsun. Erkek
öðrencilerin önünde kýzýma niye namaz
kýldýrmaya kalktýn?" dediðini ve buna
karþýlýk Müdür Urhan'ýn "Ne var bunda?
Dinimizi öðretiyoruz" karþýlýðýný aldýðýný
kaydetti.
Diðer veli Yýlmaz Türoðlu da olayý
doðruladý. Türkoðlu, ayrýca okula aidat
götürmediði için kendi kýzýnýn da bir gün
boyunca okula alýnmadýðýný söyledi.
DHA - VATAN - 16 Haziran 2008
“Nazým Hikmet’e yapýlanlar
Fetullah Hoca’ya yapýlmamalý”
Ekmeðin, kuru gýdanýn, sývý yaðýn, doðal gazýn,
mazotun, benzinin, kiralarýn artýþýndan sanki bir tek
Ödepeliler etkileniyor. Akepe saðlýða, eðitime ve
ülkeye zararlý da, anlayanlar inat ediyor anlamamakta.
Ama merak etmeyin az kaldý yakýnda tüm su
kaynaklarýmýzda devlet eliyle özelleþtirilecek. Hem
de uluslar arasý dev þirketlere satýlacak suyumuz.
Fiyatý sabit olacak tüm ülkemde.
Dünya Su Formu ülkemizde toplanacak 2009’da.
Bakalým baþýmýza hangi çoraplarý örecekler?
Kullaným suyunun bir tonu ilk aþamada 10 TL olursa
þaþmayýn. Ýlimizde köylerdeki binalara da su saati
takýlmaya baþlanmýþ. Ýlk aþamada köy idareleri için
bir gelir temin edebilir ama sonrasý muamma.
Üniversitelerde katký payý ve harçlar ilk çýktýðýnda
bir Marlbora sigara fiyatýydý. Þimdi ise haraç haline
getirildi. Parasý olanýn okuyacaðý günler ise çok
yakýnda.
öðrencileri müdür odasýnda namaz kýlmaya
zorladýðýný, doðru namaz kýlamayanlara
düþük sözlü notu verdiðini iddia etti.
manevi olarak savunmuþtur; ‘Cemevleri
olmalý’ diye... Bu önemli bir olaydýr. Artý,
tartýþmaya açýk bir insan. Ben o açýdan
Fethullah Hoca’nýn düþüncelerinden hiçbir
zaman çekinmedim. Zaten bizdeki yanlýþ o.
Fethullah Hoca ile konuþmak, dost olmak
bence bir sakýnca deðil, tam tersine insanlar
konuþarak anlaþýr. Onun öcü gibi
gösterilmesi yanlýþ. Fethullah Hoca kendi
alanýnda bilge bir kiþi. Ben düþüncelerini
paylaþmasam da öyle...
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Sizin Fethullah Gülen’e yakýn
olduðunuz söyleniyor...
Fethullah Hoca’yý tanýrým. Saydýðým bir
insan. Onu Ýslam’la ilgilenen bir düþünür,
bir filozof olarak görüyorum. Birkaç defa
görüþtük, konuþtuk, kendisi geldi.
Cemevlerinin yapýmýnda olumlu bir katkýsý
vardýr. Hatýrlarsýnýz, yýllar önce ’Camilerin
yanýnda cemevleri de yapýlmalý’ diye
beyanat vermiþti.
Manevi desteðin yanýsýra maddi bir
desteði de oldu mu cemevleri yapýmý için?
Hayýr. Maddi bir destek yok. Ama
ECEVÝT DE SORMUÞTU
Fethullah Gülen’in AKP üzerinde
etkisi ne sizce?
Onu bilmiyorum. Doðrusunu isterseniz
10 yýl önce Fethullah Hoca’nýn gücü neydi?
Bunu rahmetli Ecevit de bana sormuþtu.
’Fethullah Hoca’yý nasýl buluyorsunuz?’
diye... ’Fethullah Hoca’nýn düþüncesi açýk
ve net. Eðitim yoluyla, demokratik yolla
15-20 yýl içersinde Türkiye’yi bir Müslüman
devlet haline dönüþtürmek istiyor. Amacý
bu’ dedim. ‘Gerçekten öyle mi
düþünüyorsun?’ dedi. ’Evet, ben öyle
düþünüyorum, öyle görüyorum’ dedim.
Bugün de o konudaki kanaatim deðiþmiþ
deðil. 10 yýl geçti. Kendisi deðiþti mi, neler
düþünüyor onu bilemiyorum. Ama bence
bir Nazým Hikmet’i düþünün... Nazým
Hikmet’i sevmeyebilirsiniz, Marksist’ti diye,
komünistti diye... Ama Nazým Hikmet’in
büyük bir þair olduðunu reddedebilir
misiniz? Ne oldu? Yurtdýþýnda öldü. Hâlâ
da mezarý getirilemiyor. Türkiye bu tip
þeyleri aþmalý.
Yani Nazým Hikmet’e yapýlanlar
Fethullah Gülen’e yapýlmamalý mý
diyorsunuz?
Elbette... Fethullah Gülen konusu da,
onun Türkiye’ye gelmesi konusu da
müsamaha görmeli. Eðer varsa iþlediði
suçlar, adil bir þekilde yargýlanmalý. Yani
Fethullah Hoca olduðu için deðil, bir
insandýr o da ve insan gibi yargýlanmalý...
Alevihaber ajansý
18 Haziran 2008 Çarþamba
Kaim: “Maraþ ve Sivas
Katliamlarýnýn mimarlarý
yeniden iþ baþýnda!”
sendikalardan BTS’ye ait tabela
sökülmüþtür.”dedi.
kaim konu ile ilgili olarak þu açýklamalarda
bulundu:
Provokatif eylem
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Eðitim Sen Hacýbektaþ Þube Baþkaný Ali
Kaim “Maraþ ve Sivas Katliamlarýnýn
Mimarlarýnýn yeniden iþ baþýnda!” olduðunu
belirterek ; Sivas Madýmak Otel’de 2 Temmuz
1993’te gerçekleþen ve 35 aydýnýn ölümüyle
sonuçlanan gerici katliamýn yýldönümünün
yaklaþtýðý bugünlerde, gerek Eðitim Sen gerekse
diðer demokratik kitle örgütlerinin ve siyasi
partilerin anma hazýrlýklarý içinde olduðu bir
evrede Eðitim -Sen Sivas Þube binasýna 13
Haziran günü sabah saatlerinde provokatif bir
eylem gerçekleþtirildiðine dikkat çekti. Kaim
ayrýca 2 Temmuz Madýmak katliamýyla ilgili
olarak bir tehdit yazýsýnýn býrakýldýðýna vurgu
yaparak “Konfederasyonumuz KESK’e baðlý
“Sivas Madýmak Otel’de 2 Temmuz 1993’te
gerçekleþen ve 35 aydýnýmýzýn ölümüyle
sonuçlanan gerici katliamýn yýldönümünün
yaklaþtýðý bugünlerde, gerek Eðitim Sen gerekse
diðer demokratik kitle örgütlerinin ve siyasi
partilerin anma hazýrlýklarý içinde olduðu tüm
kamuoyu tarafýndan bilinmektedir. Tam da bu
hazýrlýklarýn sürdüðü bir dönemde, sendikamýzýn
Sivas þube binasýna 13 Haziran günü sabah
saatlerinde provokatif bir eylem
gerçekleþtirilmiþ, 2 Temmuz Madýmak
katliamýyla ilgili olarak bir tehdit yazýsý
býrakýlmýþ ve yine konfederasyonumuz KESK’e
baðlý sendikalardan BTS’ye ait tabela
sökülmüþtür.
Görülen o ki, ülkemizin ve halklarýmýzýn
umudu ve aydýnlýk geleceði aydýn, yazar ve
sanatçýlarýnda içinde olduðu 35 insanýmýzýn
ýrkçý-gerici güçlerce katlediliþinin 15.
yýldönümünde ayný odaklar; hâlâ ýrkçý ve gerici
politikalarýný sürdürerek halklarýn kardeþçe bir
arada yaþamasýný engellemeye çalýþmaktadýrlar.
Yaþanan provokatif saldýrý, bu hedefi açýk
biçimde kanýtlamaktadýr.
Sendikamýzýn ve BTS’nin Sivas þubesinin
giriþ kapýsýna asýlan yazýda, 2 Temmuz’un
KAYIP ÝLANI
Nüfus Cüzdanýmý kaybettim.
Madýmak Katliamýný bayram
ilan ettiler
Ülkeyi gerilim ve çatýþma ortamýna
sürüklemek isteyen derin, ýrkçý ve gerici
çevrelerin bugün gelinen noktada, Madýmak
anmasý yapacak demokratik kitle örgütlerini
rahatlýkla tehdit edebildiði, provokasyon sinyali
verdiði görülmektedir. Aydýnlarýn diri diri
yakýlmasýný savunan bu zihniyet, kendisini son
derece rahat hissetmekte ve siyasi ve ideolojik
atmosferden cesaret alarak Madýmak katliamýný
meþru göstermekte ve ayný katliamlarý vatan ve
din adýna yapmaktan kaçýnmayacaklarýný ilan
etmektedir. Kaldý ki, Madýmak katliamýný
bayram günü ilan eden bu karanlýk odaklarýn,
SÝPARÝÞ ÝLE KESÝM YAPILIR
Kesilmiþ Kuzu 1 Kg.: 10 YTL.
Kamil ÖNTAÞ
Ýlicek Köyü
Hacýbektaþ-Nevþehir
ATKAYA MERMER
HALKIMIZA
DEVREN SATILIK
Danacý Kundura
uygun fiyata satýlýktýr.
Müraacat:
Tel: 0384 441 31 69
MEZAR - MUTFAK ÝÞLERÝ
YAPILIR
Þahin ATKAYA
Tel: 0542 646 05 81- 0546 515 60 04
Sanayi Sitesi F Blok No:2
Hacýbektaþ / NEVÞEHÝR
geçmiþte Maraþ’ta katliamlar gerçekleþtiren,
Sivas Madýmak katliamýnda parmaðý olan ve
son olarak Malatya’daki cinayetlerde imzasý
olan güçlerle ayný yerde bulunduklarýný, ayný
anlayýþý paylaþtýklarýný da gayet iyi biliyoruz.
Ülkeyi ýrkçýlara teslim
etmeyeceðiz, Madýmak’ da
olacaðýz
Bütün bu geliþmelerden sonra, Eðitim Sen
olarak kararlýlýðýmýzý bir kere daha ifade etmek
istiyoruz. Söz konusu tehdit mesajýný býrakanlar
KURBANLIK
SATIÞLARIMIZ BAÞLAMIÞTIR
Hükümsüzdür.
Süleyman Baydýr
Müslümanlarýn bayramý olduðu, bu anmayý
gerçekleþtirenlerin de “vatan haini” olduklarý
ifade edilmiþtir. Öte yandan saldýrýnýn, olaydan
bir gün önce yerel gazete Anadolu’da Fikret
Ünsal imzasýyla yayýmlanan “2 Temmuz
Vurguncularý” adlý yazýnýn ve 2 Temmuz Anma
Programý için valiliðe yapýlan baþvurunun
hemen ertesine denk gelmesi de son derece
manidardýr.
SATILIK DAÝRE
TOKÝ 1’ci ETAP 1’ci BLOK
5’ci KAT 23 Numaralý Daire
satýlýktýr.
Hikmet BOZDAÐ
Tel: 0543 590 80 81
ve BTS tabelasýný sökenler derhal bulunmalýdýr.
Biz, ülkemizi gericiliðe ve ýrkçý-þoven odaklara
asla teslim etmeyeceðiz. Her yýl çoðalarak
Madýmak’ta olacaðýz ve ülkemizin yüz aký
aydýnlarýmýzýn katledilmesinin hesabýný
soracaðýz. Bu amaçla, insan hak ve
özgürlüklerinden, eþitlikten, barýþtan ve
kardeþlikten yana olan tüm yurttaþlarýmýzý,
demokratik kitle örgütlerini ve siyasi partileri
2 Temmuz 2008 Çarþamba günü Madýmak’ta
yaþanan katliamý lanetlemeye ve gerici-ýrkçý
saldýrý ve tehditler karþýsýnda dimdik ayakta
olduðumuzu göstermeye davet ediyoruz.”
GEREKLÝ TELEFONLAR
Kaymakam
Kaymakamlýk Yazý Ýþ.
Sos. Yar. ve Day.
Özel Ýdare
Nüfus
Belediye Baþkanlýðý
Milli Eðitim Müd.
Halk Eðitim Müd.
Askerlik Þubesi
Kapalý Spor Salonu
Devlet Hastanesi
Ýlçe Saðlýk Grup Bþk.
Tapu Sicil
C.Savcýlýðý
Adliye
Adliye
Kütüphane
H.B.V Kültür Merkezi
Müze
Turizm Danýþma
Emniyet Amirliði
Karakol Amirliði
Jandarma
Ýlçe Tarým
Lise
Kýz Meslek Lisesi
Mal Müdürlüðü
Kadastro
Karaburna Belediye
Kýzýlaðýl Belediye
PTT.
T.M.O.
Türkiye Ýþ Bankasý
Ziraat Bankasý
Þoförler Cemiyeti
Esnaf Odasý
Tarým Kredi Koop.
TEDAÞ
Çiftci M.K.Baþkanlýðý
Rýfat Kartal Huzurevi
Sulucakarahöyük Gzts
Taþýyýcýlar koop
Nevþehir Seyahat
Þanal
Seyahat
Mermerler Seyehat
Dergah Taksi Duraðý
Terminal Taksi
441 30 09
441 34 10
441 39 77
441 31 01
441 31 02
441 37 44
441 30 16
441 30 48
441 30 10
441 35 20
441 30 15
441 36 32
441 32 49
441 35 38
441 35 38
441 30 18
441 30 19
441 33 94
441 30 22
441 36 87
441 26 97
441 36 66
441 38 08
441 30 20
441 37 74
441 31 08
441 30 56
441 35 37
453 51 30
455 61 29
441 35 55
441 30 11
441 35 07
441 33 26
441 30 74
441 37 42
441 32 76
441 31 42
441 36 80
4413338
441 39 47
441 20 06
441 30 43
441 33 59
441 21 73
441 25 25
441 27 97
18 Haziran 2008 Çarþamba
Burjuvazinin, insanlýk için en ideal yönetim
þekli olarak ileri sürdüðü ve savunduðu
demokrasi, bilindiði gibi burjuva
demokrasisidir. Fransa’da ortaya çýkmýþ ve
burjuvazinin sýnýf egemenliðinin aracý olarak
oturtulduktan sonra yaygýnlaþmýþtýr.
Uygulanma biçimi, temsil sistemine dayanýr.
Bu sistemin özü, bireyleri, azami olarak
siyasetin dýþýnda tutarak toplumu
apolitikleþtirmeden baþka bir þey deðildir.
Ýnsanlarýn aktif politika içinde olmalarý
istenmez. Egemen sýnýflara göre politik insan
tehlikeli insandýr. Söz, yetki ve karar hakkýný
kullanmak ister. Sürekli sorgulayan ve hesap
soran kitleleri yönetmek zorlaþýr. Bundan
dolayý, kitleler siyasetin genellikle dýþýnda
tutulur ve dört beþ yýlda bir yapýlan seçimlerle
toplumun kendi yöneticilerini seçme
özgürlüðüne sahip olduðu imajý verilir.
Burjuvaziye göre en güzel yönetim biçimi
budur ve baþka bir modeli denemeye gerek
yoktur. Bu, sözde özgürlüðün iþlevsel olmadýðý
artýk anlaþýlmýþtýr.
Burjuva demokrasisinin geçerli olduðu
ülkelerde siyaset çok kârlý bir sektör halini
almýþtýr. Sermaye birikimi yaratmanýn ciddi
bir aracý durumuna getirilmiþtir. Parasal olarak
karþýlýðý, örneðin milletvekili seçildikten sonra
alýnmasý düþünülen büyük ihale ve yatýrýmlara,
rüþvete, kara paraya vb. dönüþmüþtür. Parasý
olmayan milletvekili seçilemez ve toplumsal
kesimler içerisinde temsil ve seçilme hep
zengin kesimler arasýndan olur. Bu nedenle,
“Egemenlik Kayýtsýz Þartsýz Milletindir” ibaresi
safsatadan baþka bir þey deðildir. Ya da büyük
sermaye kesimleri, temsilcilerini, kendileriyle
iþbirliðine giren diðer sýnýflarýn içerisinden
atarlar. Bir tür yetkilendirme iþlemidir bu ve
bu iþin finansmanýný da kendileri yaparlar.
Ülkemizden örnek verecek olursak, bugün
TBMM üyelerinin bir dökümü yapýldýðýnda,
halký temsil ettiði iddia edilen milletvekillerinin
neredeyse tamamý, orta ve üst sýnýflardan
gelmektedir. Ýþadamý, sivil ve askeri
bürokrasiden gelenler aðýrlýktadýr. Bunlarýn
seçim finansmanýný ayarlayan da güçlü sermaye
tekelleridir. Cumhuriyet tarihi boyunca (buna
CHP’nin tek parti dönem de dâhil),çalýþanlarýn,
iþçi ve emekçilerin Mecliste temsil oraný %3’ü
geçmemiþtir. Bazý dönemler, kimi partiler
tarafýndan göstermelik olarak denense de, ön
seçim ya da aday adayý seçimi diye bir süreç,
siyaset kültüründe kabul görmemiþtir. Parti
tabanlarýnýn bu konuda hiçbir yetkisi
bulunmamaktadýr. Genel baþkanlar ya da parti
merkezleri atamalarý yapmýþlardýr. “Seçilecek
olanlarýn atanmasý” gibi tuhaf bir durum
yaþanýr, hemen hemen her seçim döneminde.
Bu ve benzeri nedenlerden dolayý bugün
dünyada temsili demokrasi ömrünü
tamamlamak üzeredir ve doðrudan demokrasi
arayýþlarý kitleler için cazip bir durum haline
gelmiþtir. Buna teknolojinin ve kitle iletiþim
araçlarýnýn geliþmiþliðinin de büyük bir etkisi
vardýr. Kitlelerde, uzaktan ve iletiþim araçlarýyla
da olsa merkezlere müdahale etme talepleri
geliþmektedir.
Demokrasi, son tahlilde bir devlet biçimidir.
Devlet ise bir sýnýflý toplum gerçekliðidir ve
egemen olan sýnýfýn yönetme aygýtýdýr. Burjuva
demokrasisi demek, bir baþka açýdan burjuva
devleti demektir. Burjuva demokrasisi en ideal
noktasýna temsili demokrasiyle ulaþmýþtýr ve
içinde bulunduðumuz dönemde temsili
demokrasi, dolayýsýyla burjuva devlet kriz
içerisindedir.. Seçme-seçilme hakkýnýn olmasý,
pratikte ise insanlarýn kendi iradeleri
doðrultusunda bu haklarýný istedikleri gibi
kullanamamalarý, bu sistemin “özgürlükçü bir
yönetim biçimi” olduðu tezini de sorgular hale
getirmiþtir. Sorun, bunun yerine koyulacak
olan “doðrudan demokrasi”nin nasýl olacaðý
ve hangi araçlarla gerçekleþtirileceði noktasýnda
düðümlenmektedir.
Son yýllarda yapýlan tartýþmalarda ortaya
çýkan sonuçlardan biri de, düþüncenin kontrol
altýna alýnmasýnda despotik ve militarist
rejimlerden daha çok, sözde özgürlükçü ve
halka dayalý yönetimlere ihtiyaç olduðu
Burjuva
Demokrasisi
Rýza Üretir (1)
gerçeðidir. Genel görüntü, medya, basýn-yayýn
ve kanaat önderleri aracýlýðýyla “her þeyin”
konuþulduðu ama hiç bir þeyin
konuþulmadýðýdýr. Burada ki amaç sadece,
geliþmelerden ve yaþananlardan rahatsýzlýk
duyan kesimlere bir rahatlýk vermek ve
tansiyonu düþürmektir.
Burjuva demokratik toplum, maniplasyon,
yanýltma gibi ve bunlara dayalý olarak rýza
üretmede çok baþarýlý bir toplum modelidir.
Aynen seçim dönemlerinde ki temsil olayýnda
olduðu gibi, kitlelerin bilinci, organize
alýþkanlýklarý ve kanaatleri, bilerek ve istenerek,
en akýlcý yollardan maniple edilir.
u, demokratik toplum için son derece
önemlidir. Egemenler bunun propagandasýný
sistemli olarak, aydýnlara ve önde gelen
entelektüellere yaptýrýrlar ve kitleleri
politikadan yalýtmaya çalýþýrlar. Örneðin bugün
ülkemizde ki burjuva medya ve televizyonlar
da 'kanaat önderleri' olarak ortaya çýkarýlanlarýn,
bu toplumsal rýzanýn oluþmasý için kullanýlan
birer araç olduklarý ve bu görevi severek,
isteyerek üstlendikleri ve yerine getirdikleri
açýk bir biçimde görülmektedir. Hatta, bu
tartýþmalara katýlmanýn ve insanlara yalan
söylemenin, ahlâksýzlýk da olsa maddi anlamda
bir karþýlýðý da vardýr.
Bu model,'razý etme mühendisliði'nin iþini
rahat bir biçimde yapma ve kitleleri buna ikna
etme serbestliðidir. Bilindiði gibi,”ikna etmek”
,kitleleri her hangi bir konuda kandýrma
anlamýna da gelir.
Burjuva demokrasisi ile yönetilen
demokratik toplumlarda demokrasi adýna
yapýlan þudur:'Çoðunluk elini eteðini
gerçeklerden çekmeli, bir hayal alemine
dalmalýdýr.Fukaralara zenginlik hikâyeleri,baský
altýnda tutulanlara özgürlük masallarý,üstelik
güçsüz olup,yenik düþmüþ bulunanlara zafer
hayalleri satýlmalýdýr.'(N.Chomsky)
Ýçinden geçtiðimiz süreçte, çarpýk bir
burjuva demokrasisine sahip olan ülkemizde,
yaþananlarý bu çerçevede deðerlendirmek
gerekiyor. Yukarýdan aþaðý geliþtirilen çarpýk
demokrasi denemesi rýza üretmeye ve kitleleri
telkin etmeye çalýþýyor. Ancak, sistemin
sakatlýðý rýza biçimlerine de yansýyor. Bundan
dolayý, örneðin, “ulusalcý güçler”,”kýzýl elma
ittifaký” gibi bir araya geliþler bizleri fazla
þaþýrtmamalýdýr. Bu tür kümeleþmeler ve bir
araya geliþler, yukarýdan aþaðýya geliþtirilmeye
çalýþýlan çarpýk burjuva demokrasisinin resmi
rýza üretme biçimlerinden baþka bir þey deðildir.
Sürekli dillendirilen, “saðcýlýk”, “solculuk”
kalmadý, “bütün toplum bir arada duruyor”
tezi bunlarýn baþýnda gelmektedir.
“Toplumsal rýza üretme” sisteminin iþlevini
yerine getirmesi için yýðýnla iþ yapýlmaktadýr.
Kültürden sanata, edebiyattan spora birçok
alanda iþlevsel bir mekanizma kurulmuþ
durumdadýr. Kitlelerin köþelerine çekilmeleri
ve sessiz kalmalarý için her türlü araç (baský
araçlarý da dahil) kullanýlmaktadýr.
Chomsky, bu iþ görmeyi þu þekilde ifade
ediyor:”Hedeflerinden biri salalar ve cahillerdir.
Bunlar deliklerinde tutulmalý, anlayabilecekleri
kadar basitleþtirilmiþ martavallarla
uyutulmalýdýr... izole edilmelidir. En ideali,
bunlarýn her birini ve tek baþýna olmak üzere
TV ekranýnýn karþýsýna oturtmak, spor
müsabakalarýný, Brezilya dizilerini
seyrettirmektir. Organize olmalarýna izin
verilmemelidir. Bir araya gelirlerse nelere sahip
olabileceklerini düþünmeye fýrsatlarý
olmamalýdýr.”
Toplumsal rýzayý kabul etmeyen ve
telkinlere kanmayanlara ise neler yapýldýðý,
özellikle bizim gibi yeni-sömürge ülkelerde
çok net bir þekilde bilinmektedir.
ÝNSANLIÐIN SORUNLARININ
ÇÖZÜMÜ MARKSÝZÝMDE YATIYOR
Çoðumuz tanýk olmuþuzdur; egemen
ideolojilerin ve emperyalist-kapitalist dünyanýn
sözcüleri her yýl istisnasýz en az bir defa
marksizmin, dolayýsýyla sosyalizmin insanlýðýn
sorunlarýna bir çözüm getir(e)mediðini,
öldüðünü ve tarihin derinliklerine
gömüldüðünü ilân ederler. Bu ilân ediþle ilgili
açýklamalara, sermaye tekellerinin yayýn
organlarýnda, televizyonlarda, gazetelerde
geniþçe yer verilir. Baþka bir dünyanýn
olamayacaðý/ kurulamayacaðýna dair uzun
erimli saldýrý ve karalama kampanyalarý
düzenlenir. Böylelikle, kapitalist düzeni
acýmasýzca eleþtiren, çeliþkilerini gözler önüne
seren ve insanlýða alternatif olarak kendi
sýnýfsýz-sömürüsüz toplum modelini sunan
marksizmi “öldürmüþ olma” nýn rahatlýðýyla
yeni bir kampanya dönemini beklerler. Bir kez
“ölen” bir þeyin dirilme ihtimali olmadýðýna
göre neden, dönem dönem buna ihtiyaç
duyulur?
Anlamak kolaydýr; çünkü, insanlýðýn
önünde biriken sýkýntý ve sorunlarýn tek çözüm
yolu, dün olduðu gibi bugün de marksizmde
yatmaktadýr ve sosyalizm, kapitalist düzenin
tek alternatifi olmaya devam etmektedir.
Ekonomik, toplumsal ve siyasal yapýda ortaya
çýkan krizlerin nihai olarak aþýlmasý,
marksizmin çözümlerini beklemektedir. Sorun,
bu çözümlerin oluþturulmasýnda, geçmiþ
deneyimlerde göz önüne alýnarak teorik
çerçevenin kurulmasý ve bugünün analizlerinin
doðru biçimde yapýlmasýnda
düðümlenmektedir. Ardýndan da,ülke ve
dünyayý doðru kavrayan ve hedeflerini net bir
þekilde ortaya koyan politik bir programa
ihtiyaç duyulacaktýr.Bu yüzden,tekrardan
marksizmin okunmasý,kavranmasý ve insanlýðýn
yaþadýðý sorunlara, örgütlü bir yapý ekseninde,
enerji kaynaðý hiç bitmeyen bir fener gibi
tutulmasý gerekmektedir.
Ýnsanlýk tarihi incelendiðinde, kriz
dönemleri ayný zamanda, sonraki dönemlerin
kararlarýný da içinde barýndýrdýðý görülür. Daha
doðru bir deyiþle, insanlýk deðerleri
mücadelesinde yaþanan kriz dönemleri ayný
zamanda karar dönemleridir. Bu dönemlerde
oluþturulan kararlar, tarihi ileriye taþýyan doðru
kararlar olabileceði gibi, insanlýðý yýkýma ve
toptan yok olmaya sürükleyecek yanlýþ kararlar
da olabilmektedir. Örneðin, Hitler Faþizminin
ortaya çýkýþý ve yükseliþi Alman halkýnýn yanlýþ
kararýdýr ve çok büyük acýlara malolmuþken,
diðer yandan, 1917 Ekim Devrimi ise Çarlýk
Rusya’sýnda yaþayan halklarýn doðru bir
kararýdýr ve insanlýk hazinesine çok önemli
deðerler katmýþtýr.
Dünya da bugün, kapitalizm çok ciddi bir
kriz içerisindedir. Bu krizden kapitalist
yöntemlerle kurtulma alternatiflerinin sayýsý
her geçen gün biraz daha azalmaktadýr. Ýçinden
geçtiðimiz dönem de alýnacak kararlar, bütün
bir insanlýðýn geleceðini tayin edebilir.
Krizlerin derinleþtiði ve sorunlarýn
karmaþýklaþtýðý dönemlerde marksizmin yol
göstericiliðine duyulan ihtiyaç daha da artar.
Marksizm, insanlýðýn bütün sorunlarýna eðildiði
gibi, daha karmaþýk problemlerin çözümünü
kendine konu edindiði ölçüde de, somuta
indirgenme ve giderek geliþtirilme olgusu
aðýrlýk kazanýr. Hayatýn canlý pratiði içinde,
doðru bir yöntem dahilinde müdahale edilen
sorunlar ve geliþtirilen çözümler, marksizmin
geliþmesine katkýda bulunurken; insanlýðýn
kurtuluþ sürecini hýzlandýrýr ve özgür bir dünya
kurma seçeneðini de güçlendirir. Diðer taraftan,
yanlýþ yöntemler üzerine kurulan bir pratik,
bilim yolundan sapmanýn önünü açarken,
marksist dünya görüþüne ve dolyýsýyla da
sosyalizme büyük zararlar verir.
Marksizm, ona düþman olanlarýn ileri
sürdüðü gibi, olay ve olgulara dair hazýr
çözümler içeren bir reçeteler yýðýný deðildir.
Kapitalizmin ideologlarýnýn iddia ettikleri
þekilde, modasý geçmiþ ve tarihin çöplüðüne
atýlmýþ düþünceler yýðýný da deðildir. Bilimsel
yönteme dayalý olarak “somutun somut tahlili”
marksizimin en temel ilkesidir.
Devam edecek
18 Haziran 2008 Çarþamba
Kemal
Bülbül
Madýmak
katliamcýlarý
iþ baþýnda
2 Temmuz 1993 günü Sivas'ta tekbir
getirerek aydýn ve sanatçýlarýmýza saldýran
besleme güruh yine iþ baþýnda. Bilime,
sanata ve insanlýða düþman katil güruh bu
kez Eðitim-Sen Sivas þube binasýna
saldýrarak kendini gösterdi. Yýllardýr korku
salmak ve katliam yaparak toplumu
susturmaktan baþka bir amaç taþýmayan
güçler 2 Temmuz'un 15. yýlý öncesinde 2
Temmuzu kendileri için "bayram" ilan etme
cürretinde bulundular. Eðitim - Sen'in
bulunduðu binaya gece giren ve sendikanýn
kapýsýna "2 Temmuz Müslümanlarýn
bayramý, kahrolsun Hrant Dink, kahrolsun
Aziz Nesin." yazanlar kimlerdir?
2 Temmuz öncesinde yeni bir katliam
organizasyonunun planýný yapanlarý Ýçiþleri
Bakanlýðý, Sivas Valiliði ve Emniyet
Müdürlüðü derhal ortaya çýkarmalýdýr.
Eðitim - Sen Sivas Þubesi'ne yapýlan bu
saldýrý "münferit bir olay" olarak
geçiþtirilemeyecek kadar önemlidir. 2
Temmuz 1993'te organize edilen katliam
da bu tür sözlü ve yazýlý saldýrý ve
kýþkýrtmalarla baþlamýþtý. Katliamý organize
eden güçler elini kolunu sallayarak Sivas
caddelerinde dolaþmýþ ve televizyonlarýn
canlý yayýlarýnda tekbir getirerek katliamý
adeta "naklen" yapmýþlardý.
O gün aydýn ve sanatçýlarýmýza, Pir Sultan
Abdal Kültür Derneði üyelerine ve 12
yaþýndaki Koray Kaya'mýzýn yakýlmasýna
seyirci kalan, destek sunan güç, bu gün
Eðitim - Sen Sivas Þubesi'nin kapýsýna bu
yazýyý kimin yazdýðýndan haberdardýr.
Yaþanan olayý küçümsemek, geçiþtirmek
veya yaþanmamýþ gibi görmezden gelmek
yeni saldýrýlar planlayanlara cesaret
verecektir. Bir kere daha Ýçiþleri Bakannýný
ve Sivas Valisini bu saldýrýyý yapanlarý
ortaya çýkarmaya ve 2 Temmuz
Þehitlerimizi anabilmemiz için gerekli
ortamý saðlamaya davet ediyoruz.
PÝR SULTAN ABDAL
KÜLTÜR DERNEÐÝ
GENEL SEKRETERÝ
'Hasret
Gültekin(Annesinin
mektubu)
Sevgili Oðul !
Gazeteciler randevu isteyince önce
korktum ;ola ki senden 'rahmetli' diye söz
ederler.
Meðer bugün Anneler Günü'ymüþ. Hani
, hep ünlü bir iþadamýnýn, ya da milletin
anasýný aðlatan bir politikacýnýn annesini
seçerler ya , bu kez yarýþýn kulvarýný
deðiþtirmiþler. Bu yýl Sivas'ta yobazlarýn
yaktýðý tüm çocuklarýn analarýný seçmiþler
"Yýlýn Annesi" .
Hasret'im biliyor musun? Sana sormadan
bunlarý anlattým diye bana kýzmadýn ya? En
sevdiðin arkadaþlarýndan Kadir'le Ali Rýza
çok ýsrar ettiler. Dayanamadým konuþtum.
Bak Oðul! Sana sormadan bir iþ daha
yaptým. 2 Temmuz'dan bu yana açamadýðým
odana da girmelerine izin verdim. Ben
bakamadým sýrtýmý döndüm , kardeþin
Güler'le Kadir gezdirdiler odaný. Biliyorum
sen odana el sürülmesine hatta toplanmasýna
bile kýzardýn. Ben görmedim, ama el
sürmediler hiçbir þeyine. Kitaplarýna ve
resimlerine bakmýþlar sadece, rahat ol.
Fotoðrafta çektiler Hasret'im. Sen gittin
gideli üzerimden çýkarmadýðým siyah
elbiselerimle 'iyi çýkmam' dediysem de
dinlemediler. Bana kýr çiçekleri getirmiþler
Anneler Günü diye. Sivas'ta senin yanýnda
olan, hani mýzýka çalýp eðlendirdiðin
çocuklar var ya, onlarýn analarý adýna da
kabul ettim. Serkan Doðan'ýn, Huriye'nin
,Yeþim'in, Muammer'in, Ýnci' nin, þu ufak
oðlanýn adý neydi? 11 yaþýndaydý hani. Hah
hatýrladým Koray iþte. Onun da anasýyým
ben bugün. Hepsinin anasýyým. Madýmak
Otel' inde kim varsa Asaf' ýn , Nesim' inin,
Muhlis' le Leyla' nýn , adýný
hatýrlayamadýðým diðerlerinin. Sen
kýzmazsýn biliyorum oðul. Paylaþmayý
seversin. Ana Sevgisinide paylaþýrsýn.
Hasret yavrum , Anneler Günü' nü
kutlamazdýk deðil mi biz? Yanlýþ
hatýrlamýyorum, kutlamazdýk. Geçen yýl
hariç, oda yine senin muzurluðundan. A
oðul, a çocuk, bana çamaþýr makinesi
alacaksýn diye, çok kýzdýðýn Parti' nin
gecesine çýkmaya deðer miydi? Baban ayýn
baþýnda nasýlsa alacaktý. Eskisini de tamir
ettirirdik ne olacak. Bir süre daha idare
ederdik. Kim bilir sana nasýl zul gelmiþtir
o gece çalýp söylemek. Anneler Günü'nü
bahane edip o parayla çamaþýr makinesi
almanýz için Güler'e gizlice vermiþsin parayý.
Caným oðlum,
Senin gibi þelpeyle güzel baðlama çalan
biri hala çýkmadý. Sen 'Rüzgarýn Kanatlarý'
na' binip gittikten sonra türkülerin dilden
dile dolaþtý. Bütün sanatçýlar senin
türkülerini okuyor. Ama çok bozuluyorum
biliyor musun? Birçoðu bu türkülerin sana
ait olduðunu söylemiyor. Bazý büyük
baðlama ustalarý da senin müziklerini alýp
kendileri bulmuþ gibi çalýyorlar. Deli
Derviþ'i senin gibi çalan yok hala. Sivas'a
gitmeden önce 'Enel Hak' adýnda yeni
çalýþmalar yapýyordun. Yarým kaldý diye
üzülme. Arkadaþlarýn o kaseti býraktýðýn
kadarýyla seni sevenlere ulaþtýracaklar. Senin
þair yönünü bilmeyenler de yakýndan
tanýyacaklar. Çünkü arkadaþlarýn senin adýný
sonsuza dek taþýyacak bir kültür merkezi
kuruyor. Sinema , Tiyatro, Müzik, Edebiyat
ve Folklor alanýnda araþtýrmalar ve
çalýþmalar yapacaklar. þiirlerini de bir kitapta
topluyorlar.
Haberin var mý bilmem ? Ankara DGM
de görülen Sivas Davasý'ný basýna kapattýlar.
Ýyice unutturmak istiyorlar herhalde.
Baþkalarýnýn hafýzasýndan silebilirler
Madýmak Oteli'nde olanlarý. Peki ya benim
yüreðimden, ya diðer çocuklarýn analarýnýn
yüreðinden nasýl söküp atacaklar? Gazeteye
niye konuþtum biliyor musun? Mahkeme o
kara yobazlara ne ceza verir bilmem, halkýn
vicdanýnda bir kez daha mahkum olsunlar
istedim. Þimdilik Hoþça kal yavrum.
Annen Hace Gültekin.
**********************
VE DÜNYA
ALIÞKANLIKDAN DEÐÝL,
SEVGÝ ve MUTLULUKTAN
DÖNSÜN DÝYOR.
HEPÝNÝZÝ YÜREÐÝNÝZDEN
ÖPÜYORUM....
HASRET GÜLTEKÝN
kizilbasforum.com
18 Haziran 2008 Çarþamba
Hasan Bayram
Domatese kimyasal ilaç takibi
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
[email protected]
Açýk sözlülük erdemdir
Gazeteci- yazar, program yapýmcýsý
Sayýn Fatih Altaylý' nýn son
programýnýn konuklarý genç
kýzlarýmýz,bize büyük bir gerçeði
görme fýrsatý verdi. Bu gerçek
toplumun çoðu kesimleri tarafýndan
bilinmekte,gerekli uyarýlar da
býkmaksýzýn yapýlmaktaydý, fakat
yine toplumun bazý kesimleri, bu
uyarýlarý ön yargý olarak
algýlamakta,yaklaþan
tehlikeyi,ciddiye almamakta ýsrarcý
davranmaktaydý,"dinci" kesimin bu
denli abartýlacak bir seviyede aþýrýya
kaçamayacaklarý, bazý talepleri
karþýlandýðýnda orada kalacaklarý
söyleniyordu, bu umursamaz kesim
tarafýndan. Ben onlara aymazlar
diyorum, safdilliðin bu kadarý
aymazlýk olsa gerek.
Programýn konuklarýnýn görüþleri,
hedefleri Milli Görüþ çýkýþlý olup,
tarihsel kökenleri; padiþahlýðýn ve
hilafetin kaldýrýlmasýyla baþlayan
devrimlere dayanýr, henüz final
yapýlmamýþtýr,and içilmiþ, zaman ve
kiþiler deðiþmiþ, fakat
mücadele,"cihat" sonuçlanmamýþtýr,
bugün sonuca dünden daha yakýn bir
pozisyonda olanlar,rövanþýn alýnacaðý
günü iple çekmektedirler, ip
bulamadýklarý yerlerde, ip atarak,
neye destek verdiklerini tam olarak
kavrayamamýþ çevreler tarafýndan da
desteklenmektedirler.
Televizyon aracý ile evimize konuk
olan güzel kýzlarýmýz, olanca
masumiyetleri ile, kendilerine verilen
eðitimin, onlara kazandýrdýðý
deðerleri tam ve doðru olarak
anlatmýþlardýr,bu nedenle dürüst
davranmýþlardýr, dürüstlük de
erdemdir, açýksözlü
davranmýþlardýr,bu da en önemli
erdemlerdendir, oysa onlarýn
aðababasý olan ABD ikametli
þahýs;"zafere ulaþacaðýmýz son ana
kadar, sessiz ve derinden,tüm
çalýþmalarýmýzda takiyye yaparak ve
rejimle çatýþmadan iþleri yürüteceðiz"
taktiðini vermiþtir.Verilen bu taktiðin
hiçbir erdem taþýmadýðý, ahlak dýþý
olduðu kolayca söylenebilir. Öyleyse
bu programa çýkan kýzlarýmýz ne
yapmýþtýr? Sadece, sadece gerçeði
söylemiþlerdir, iþte tam da bu nedenle
büyük bir erdemlilik göstermiþlerdir.
Lakin,dava deþifre edilmiþ,gerçekler
ortaya dökülmüþ, davaya ihanet suçu
iþlenmiþtir.
Devam eden bir dava hakkýnda
görüþ bildirmenin suç olduðu
dönemde, býrakýnýz dava hakkýnda
beynat vermeyi, Hukuk Sistemini
tümden hedef alan söylemler içerisine
giren, davanýn ayný zamanda tarafý
da olan iktidar çevreleri aðýza
alýnmayacak sözler ve þeytani
yöntemlerle,satýn aldýklarý medya ile
birlikte,Türk Silahlý Kuvvetleri'ni de
iþin içine katýp bir taþla iki kuþ vurma
hevesinde görünmektedir.
Bazý çevreler olaylarý, þu hale
gelmiþ ortamda bile siyasi iktidarý
elde bulundurma, yaðmalama,
hortumlama gibi sýradan gerekçelere
baðlamaktalar.Temel hata budur,
televizyon programýnda dile gelen,
kýzlarýmýzýn açýklamalarý doðru
olandýr,o nedenle Sayýn Fatih Altaylý
ertesi gün kaleme aldýðý yazýsýnda
"ilk defa dehþete kapýldýðýný,
gelecekle ilgili ciddi endiþeler
duyduðunu" açýklamaktadýr,yani o
güne kadar Bayýmýz
aymamýþtýr,kendisine "Günaydýn"
diyor,tüm aymazlarý da ayný þekilde
uyanmaya davet ediyoruz. Kýzlarýmýz
büyük bir uyanýþýn mümessili olarak
tarihteki yerlerini alacaklardýr,bugüne
kadar iktidarýn hedefleri konusunda
endiþe duymayanlarýn da bundan
sonra ne denli duyarlý olmasý
gerektiði bu vesile ile ortaya
çýkmýþtýr.
Tamamen doðrudur, kýzlarýmýzýn
aldýðý eðitim; Atatürk'ü "Deccal" ilan
eder, Cumhuriyet; O'nun halkýmýza
yüklediði çok aðýr bir yüktür,Laiklik
ise,Ýslama uygulanan "Büyük
Zulüm", Hukuk Devleti; Laik
Cumhuriyet'in "Zilleti" , Türk
Ordusu; býrak korumasýn
milleti,Millet; gereksiz bir
kavramdýr,"Ümmet" daha münasip,
birlik ve beraberliði de ancak bu
ümmet kavramý saðlayacaktýr, çünkü;
hepimiz" Müslümanýz Elhamdülillah
".Verilen eðitim bu olunca gelmesi
arzu edilen rejime ramak kalmýþtýr,
þu kýzlarýmýz saf- saf dile getirmese
beklentileri, beyler saman altýndan
götürseler Cumhuriyeti,"Ne enayi bir
rejim þu Cumhuriyet,hiç bir rejim
yoktur ki kendisini kullandýrarak,
baþka bir rejimi ortaya çýkarsýn, biz
demokrasiyi kullanarak, hiç de
savaþmadan,tereyaðýndan kýl çeker
gibi kaydýrývereceðiz Cumhuriyeti
halkýn elinden ve arzu ettiðimiz rejimi
kuracaðýz cillop gibi". Derken...
olmadý be kýzlar, aðabeylerin,
amcalarýn düþlerini serdiniz orta yere,
bu kadar da açýksözlülük... Pes yani,
erdemlilik yakýþýyor mu size?
Bir kez daha tekrar
ediyorum,"Kutsal Amaç" halkýmýz
tarafýndan bilinmektedir, þu anda
kendini hedefte gören, tedirgin olan;
kiþi, kurum ve kuruluþlar
bilmelidirler ki, halklarý her zaman
onlarýn yanýndadýr, içinde
bulunduklarý sýkýntýyý
paylaþmaktadýr, þimdi onlarýn
direnme, ayakta durma çabalarý, yarýn
saygý ile anýlacaktýr. Kolay
kabullenilecek, sineye çekilecek
þeyler deðildir onlara yapýlanlar,
Anayasal çerçeveden çýkmadan, yasal
süreç tamamlanmadan söylenecek
her þey yanlýþ anlaþýlmaya
uygundur.Yine de son söz
söylenmemiþtir. Hep birlikte sabýr
ve metanet göstererek, geleceðe
umutla bakacaðýmýz kararlarýn
çýkmasýný beklemeliyiz. Çýkacak
kararýn,"Kutsal Amacý" ortaya
koyacaðý gün yakýndýr. Bu
açýksözlülüðü,erdemi halkýmýz
beklemektedir.
Bilimin ýþýðý yolumuzu aydýnlatsýn.
Saygýlarýmla.
Ankara Tarým Ýl Müdürlüðü, domates üretiminde
kimyasal ilaç kullanýmýný takip için proje baþlattý. Proje
kapsamýnda 400 domates ve üreticisine defter
daðýtýlýrken, denetimi tarým danýþmanlarý ve il müdürlüðü
elemanlarý yapýyor.
Görünüþü, tadý ve lezzetiyle ünlü Ayaþ domatesine
kimyasal ilaç takibi baþlatýldý. Ankaralý tüketiciler, artýk
Ayaþ domatesini kimyasal ilaç kalýntýsý endiþesi
duymadan yiyebilecek.
Tarým Ýl Müdürlüðü yetkililerinden edinilen bilgiye
göre, domates üretimi sýrasýnda kimyasal ilaç
kullanýmýnýn kontrolü amacýyla, Ankara’da 400 üreticiye
"kimyasal ilaç takip defteri" daðýtýldý.
Çiftçilerin domates üretimi sýrasýnda hangi tarihlerde
hangi kimyasallarý kullandýðý, bu deftere yazýlacak.
Uygulamanýn kontrolünü ise köylerde görevli tarým
danýþmanlarý ile Tarým Ýl Müdürlüðü ekipleri yapacak.
Tarým Ýl Müdürü Mustafa Ýslamoðlu, Tarým ve
Köyiþleri Bakanlýðý’nýn, bitkisel üretimde zirai mücadele
ilaçlarýnýn kontrolü amacýyla geçen yýl pilot proje
baþlattýðýný, bu yýl projenin kapsamýnýn geniþletildiðini
belirtti. Ýslamoðlu, þunlarý anlattý:
Takip domateste
"Proje kapsamýnda her il, kendi yöresindeki spesifik
ürünlerde kimyasal ilaç takip projesi baþlattý. Biz de
takip amacýyla domatesi seçtik. Domates üretiminin
yoðun olarak yapýldýðý Güdül, Nallýhan, Ayaþ, Beypazarý
ve Kalecik’te 400 çiftçiye kayýt defteri daðýtýldý.
Çiftçilerin, domates üretiminde kullandýklarý her türlü
kimyasal bu defterde yazýlacak. Kontrolünü de tarým
danýþmanlarý ve il müdürlüðü ekipleri yapacak. Tüketim
aþamasýnda yapýlan denetimlerde ise domateste limitlerin
üzerinde kalýntý belirlenirse, ilgili üreticiye ulaþmak
mümkün olacak. Tüketicinin, yediði gýdanýn hangi
þartlarda üretildiðini bilmesi gerekir. Biz, tüketicinin
endiþe etmeden gýda tüketmesini saðlamaya çalýþýyoruz.
Sadece ihraç edilen ürünler için deðil, yurtiçinde
tüketilecek ürünlerde de tüketicilerin endiþelerini
gidermek zorundayýz."
Akkaya Köyü Muhtarý ve ayný zamanda köydeki
en büyük domates üreticilerinden biri olan Mustafa
Uður, köyde 89 üreticinin ortalama 4-5 bin dekar alanda
domates ürettiðini söyledi. Dekardan 5-9 ton arasýnda
domates aldýklarýný, ortalama verimin 8 ton civarýnda
olduðunu anlatan Uður, þu bilgiyi verdi:
"Mevsiminde Ankara Hali’nin domates ihtiyacýnýn
yüzde 80-85’ini biz karþýlýyoruz. Domates ekimi için
Ayaþ ve Güdül’den de toprak kiralýyoruz. Üretim 30
bin tonun üzerinde. Geçen yýl kuraklýk nedeniyle
domates üretimi azaldý, kilosunu 80-90 kuruþa sattýk.
Bu nedenle bu yýl üretim alanlarýný geniþlettik. Ben 80
dekardan 100 dekara çýkardým. Bundan dolayý domates
üretiminde artýþ bekliyoruz. 36 bin ton olur. Ýnþallah
kilosunu 50 kuruþa satabiliriz." AA
MUCU
YERALTI TEKÝNDÜÐÜN SALONU
Siz Deðerli Halkýmýzýn
Orijinal Ayaþ domatesi yok
DOMATES yanýnda havuç, soðan gibi sebzeler de
ürettiklerini anlatan Akkaya Köyü Muhtarý Mustafa
Uður, artýk Ankaralýlar tarafýndan bilinen orijinal Ayaþ
domatesinin üretilmediðini açýkladý. Bu domatesin
tohumunun orijinalliðinin kalmadýðýný, ince kabuklu,
sulu domatesin pazarlama açýsýndan dayanýklý olmamasý
nedeniyle alýcýlar tarafýndan tercih edilmediðini, ancak
yerli tüketiciler tarafýndan arandýðýný anlatan Uður,
"Artýk, Antalya’da hangi domates tohumu, fidesi ,
burada da ayný tohum ve fide kullanýlýyor. Ancak,
Ayaþ’ýn toprak, su ve iklim özellikleri ile lezzet ve
görüntüde fark ortaya çýkýyor. Tüketici tarafýndan tercih
ediliyor" dedi.
Adres:TEKÝN
TÝCARET Ýkinci Pazar
Yeri - MUCUR
Tel:0.386 812 56 62
TEKÝN TÝCARET & KURUYEMÝÞ
Üretimde artýþ bekliyoruz
Düðün,Niþan,Sünnet,Mevlüt,Cenaze
Toplantýlarýnýzda Masa Sandalye Çadýr ve
Tüm Düðün Malzemeleri Kiraya Verilir.
Ayrýca Alkol kuruyemiþ Çeþitlerimizle Hizmetinizdeyiz.
Ramazan TEKÝN ve Oðullarý
Merkez:2.Pazar Yeri MUCUR/KIRÞEHÝR Tel:812 56 62
Gsm:0532 394 88 85
Þube:Karaburna Yolu Üzeri Cafer Baðýþ Apt. Altý
Hacýbektaþ/NEVÞEHÝR
YAÞAM
PÝDE RESTORAN
HALKIMIZIN HÝZMETÝNE AÇILMIÞTIR
Uygun Fiyalarýmýzla, tüm halkýmýzýn damak zevkine hitap etmek prensibimizdir.
Pide çeþitleriý, tava çeþitleri, çorba çeþitleri ve sulu yemek, çeþitlerimizle
Halkýmýzýn hizmetindedir .
Ýþyerlerine Paket servisimiz vardýr.
Adres: Eski Pazar yeri Ýþ Bankasý yaný Hacýbektaþ
Tel:0384 441 30 38
7
18 Haziran 2008 Çarþamba
Alevi Dernekleri:
Biz Söylemiþtik
"Baþka milletvekillerinin ayrýlmasýný da
bekliyorum. Milletvekili arkadaþlar aday
olduklarý dönemde Alevi yurttaþlara çýkýp sözler
verdiler. Alevi yurttaþlar o sözlerin arkasýnda.
Zannediyorum ümidini kesti Çamuroðlu da.
Aklý baþýnda bir arkadaþýmýzdýr. Geliþmeyi
olumlu bir geliþme olarak niteliyorum."
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Reha Çamuroðlu'nun, Baþbakan Recep
Tayyip Erdoðan'ýn danýþmanlýðýndan ayrýlmasý
Alevi kesimden olumlu tepki aldý.
Cem Vakfý Baþkaný Ýzzettin Doðan, Alevi
açýlýmýnýn "kandýrmaca" olduðu konusunda
Çamuroðlu'nu uyardýðýný bildirerek, "Bu açýlýmý
Sayýn Baþbakan'ýn yapamayacaðýný, Diyanet
Ýþleri Baþkanlýðý'nýn buna müsaade
etmeyeceðini, Diyanet'e de Suudi Arabistan'ýn
müsaade etmeyeceðini söylemiþtim. Baþbakan'a
yetki verenler Alevi açýlýmýný istemiyorlar"
dedi. AKP'deki Alevi milletvekillerinden de
istifalar beklediðini belirten Doðan, þöyle
konuþtu:
'Gitti, gördü, döndü'
Alevi Bektaþi Federasyonu Baþkaný Ali
Balkýz da "Gitti, gördü, döndü. Böyle bir sonuca
ulaþacaðý belliydi" dedi. Çamuroðlu gibi
düþünenlerin AKP'nin gerçek yüzünü
gördüðünü kaydeden Balkýz, "AKP kendine
demokrasi istiyor. Ýnanç özgürlüðü, kendi
arzuladýðý Türkiye'ye ulaþmasý için bir maske.
Reha eliyle baþaramadýysa, bunu kimse
baþaramaz" diye konuþtu. Pir Sultan Abdal
Kültür Derneði Baþkaný Fevzi Gümüþ ise
AKP'nin Alevi açýlýmý giriþiminin samimi
olmadýðý konusunda Çamuroðlu'nu
uyardýklarýný belirterek, "AKP'nin niyetini
açýkça görmüþ olmalý" dedi.
Fevzi Gümüþ, Reha Çamuroðlu'nun Sivas
katliamýnýn gerçekleþtiði Madýmak Oteli'nin
kebapçý olmasýndan da büyük rahatsýzlýk
duyduðu, istifa nedenleri arasýnda bunun da
olduðu yönünde duyumlar bulunduðunu
kaydetti. Milliyet
CHP'de Seçim Havasý
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
CHP lideri Baykal: "AKP kapatýlýrsa erken
seçim kaçýnýlmaz olacak. "
CHP lideri Baykal'ýn MYK toplantýsýnda
'AKP kapatýlýrsa erken seçim kaçýnýlmaz olacak.
Seçim her an olacakmýþ gibi hazýr olun' dediði
öðrenildi. CHP'li Özyürek de, 'Seçim olursa
sonbaharda olur. Çalýþmalarýmýz bu ihtimal
çerçevesinde olacak' diye konuþtu
Üniversitelerde türbana serbestlik öngören
anayasa deðiþikliðinin Anayasa Mahkemesi'nce
iptal edilmesi ve AKP'nin kapatýlmasý istemiyle
açýlan dava bitene kadar TBMM'nin
çalýþtýrýlmasýna karar verilmesi üzerine baþlayan
siyasi hareketlilik sonrasý CHP erken çifte
seçim için çalýþmalara baþlama kararý aldý.
Genel Baþkan Deniz Baykal, önceki gün
yapýlan MYK toplantýsýnda AKP'nin
kapatýlmasý olasýlýðý bulunduðunu anýmsattý.
Edinilen bilgilere göre Baykal þöyle konuþtu:
"Eðer kapatma kararý verilirse Meclis'ten
bir erken genel seçim kararý çýkmasý kaçýnýlmaz
olur. Bu durumda erken seçimin 2009'daki
yerel seçimle birleþtirilmesi de güçlü olasýlýk.
Seçime her an olacakmýþ gibi hazýr olun.
Bizim bu olasýlýðý düþünerek yaz boyunca
örgütlerimizi çalýþtýrýp seçime hazýr hale
getirmemiz gerek. Genel merkez olarak bütün
planlamamýzý bunun üzerine kuracaðýz."
CHP Genel Saymaný Mustafa Özyürek de
MYK çýkýþýnda, "Olasý erken genel seçim için
alarm verildi mi?" sorusuna þu yanýtý verdi:
"Büyük ihtimalle erken genel seçim
gündemde. Bu karar alýnýrsa yerel seçimlerle
birlikte yapýlýr. CHP bu ihtimali de gözeterek
çalýþma yapacaktýr, yapmaktadýr. Olursa
sonbahar gibi görünüyor. Özel bir programýmýz
yok, Genel Baþkan'ýn hafta sonu çalýþmalarý
sürecek, bu kapsamda 18 Haziran'da Antalya'da
olacak."
Öte yandan erken genel seçimin yerel
seçimlerle birleþtirilmesi olasýlýðý üzerine
belediye baþkaný adaylarýnýn belirlenmesi
çalýþmalarýna da hýz verilecek. Baykal nisandaki
kurultay sonrasý, yerel seçimde adaylarý
belirleme kriter ve sürecini þu þekilde
tanýmlamýþtý:
"Adaylar için araþtýracaðýz, nabýz
yoklayacaðýz, vatandaþýn düþüncesini
deðerlendireceðiz, gerekirse önceden eðilim
yoklamasý yapacaðýz. Seçim kazanabilecek
adaylarý bulacaðýz.
Geçmiþteki gibi seçim sürecinin son 20
gününde adaylarý belirlemeyeceðiz. Aylar
öncesinden belirleyip açýklayacaðýmýz
adaylarýmýza gerekli çalýþma zamaný
tanýyacaðýz."
Ucuza
Telefon
Görüþmesi
Vücut Tek, Karne Çift
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Eðitim yýlýnýn sone ermesi nedeniyle okula
gelen Türkoðlu Kaymakamý Gazi Levent
Kurtoðlu'dan karnelerini alan ikizlerden Ayþe
doktor, Sema ise hemþire olmak istediðini
belirtti. Kaymakam Kurtoðlu, "Bu çocuklarýmýz
geçen yýla kadar evlerinden bile dýþarý
çýkamazken bugün diðer arkadaþlarýndan hiç
bir farklarýnýn olmadýðýný gördük. Bu bizleri
de çok mutlu oldu. Dersleri de baþarýlý. Ýnþallah
devamý gelir" diye konuþtu.
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Türkoðlu Ýlçesi'nde yaþayan siyam ikizleri
8 yaþýndaki Sema ve Ayþe Tanrýkulu, karne
sevinci yaþadý.
KAHRAMANMARAÞ'ýn Türkoðlu
Ýlçesi'nde yaþayan siyam ikizleri 8 yaþýndaki
Sema ve Ayþe Tanrýkulu, karne sevinci yaþadý.
Üçüncü sýnýfa geçen ikizlerden Ayþe doktor,
Sema ise hemþire olmak istiyor.
Merkeze 50 kilometre uzaklýktaki Kýrmaya
Köyü'nde yaþayan siyam ikizleri Sema ve Ayþe,
Kahramanmaraþ Valiliði ve Ýl Milli Eðitim
Müdürlüðü'nün katkýlarýyla evlerinde özel sýnýf
oluþturulmasýnýn ardýndan eðitim gördü. Siyam
ikizlerine ders vermekle görevlendirilen
Kýrmakaya Köyü Ýlköðretim Okulu
öðretmenlerinden Suat Güneþ her gün okuldan
eve gelerek Sema ve Ayþe ile yakýndan ilgilendi.
Bir dönem evlerinde eðitim gören siyam ikizleri
2007-2008 eðitim döneminde arkadaþlarý ile
birlikte okula gitmenin sevincini yaþadý.
Bedenlerinden yapýþýk olmalarý nedeniyle her
ikisinin de kollarý ve kafalarý ayrý olan siyam
ikizleri sadece 2 ayaklarýnýn bulunmasý
nedeniyle hareket etmekte güçlük çekiyor.
Öðretmenleri Suat Güneþ, Ayþe ve Sema'nýn
okuldaki bir çok çocuktan daha zeki olduðunu
ve çok çabuk öðrendiklerini söyledi.
Yunus ve Hatice Tanrýkulu çiftinin ilk
çocuklarý olarak 2000 yýlýnda dünyaya gelen
siyam ikizleri, ailenin maddi durumunun
yetersiz olmasý nedeniyle doðumun
gerçekleþtirildiði Adana Çukurova Üniversitesi
Balcalý Týp Fakültesi Hastanesi'nde uzun bir
süre kalmýþ, bakým masraflarý ise hastane
tarafýndan karþýlanmýþtý. Daha sonraki çocuklarý
normal olarak doðan Tanrýkulu çiftinin isteði
üzerine yapýþýk kardeþler, Kýrmakaya Köyü'ne
getirilmiþti. Bu arada týp uzmanlarý, siyam
ikizleri kardeþlerinin þu aþamada ayrýlmalarýnýn
mümkün olmadýðýna karar vermiþti.
Ucuzara sistemi, ziyaretçilerine yüzde 80'e
varan indirimler saðlýyor.
Telefonla konuþmadan önce bakýlmasý
gereken tek kaynak: Ucuzara.com
Son altý ay içinde televizyonlarda birbiri
ardýna reklamlarýný gördüðümüz VOIP
hizmetleri ve çeþitli tarifelere her geçen gün
yenisi eklenirken, artýk tüm seçenekleri tek
kaynaktan, yani ucuzara'dan takip edebileceðiz.
Sadece bilinçlendirerek, ziyaretçilerine yüzde
80'e varan indirimlerle konuþma fýrsatý saðlayan
ucuzara.com, yurtiçi, yurtdýþý ve cep telefonu
konuþmalarý yapmadan önce kontrol edilmesi
gereken, sürekli güncel ilk ve tek kaynak olarak
yayýnýna baþladý.
„Paran cebinde kalsýn" sloganýyla yayýnýna
baþlayan ucuzara, tüm VOIP servislerinin, Türk
Telekom'un ve GSM operatörlerinin yurtiçi ve
uluslararasý görüþmeler için uyguladýklarý
ücretleri, kullanýcýlarýna kolay kullanýlabilen
bir arabirim üzerinden, son derece hýzlý bir
þekilde sunuyor. ucuzara'yý ziyaret eden
kullanýcýlar ana
sayfada hemen
arayacaklarý ülkeyi
seçip, tüm tarife
seçeneklerini
ucuzdan pahalýya
doðru sýralanmýþ þekilde görebiliyorlar. Buna
ek olarak, sitede Türkiye'de yeni yeni
kullanýlmaya baþlanan ön numara sistemi ile
ilgili tüm sorulara yanýt bulmak mümkün.
VOIP hizmetlerinin yýllardýr kullanýldýðý
Almanya, Amerika gibi ülkelerde, ucuzara.com
benzeri örnekler kullanýcýlar arasýnda yaygýn
olarak tanýnýyor ve kullanýlýyor. Türkiye'de ise
son altý aydýr reklamlarýný televizyonda
görmeye baþladýðýmýz ön numaralar henüz çok
yeni bir servis. Hýzla çoðalan servisleri ve
deðiþebilen tarifeleri takip edebilmek gittikçe
zorlaþýrken, ucuzara.com sayesinde
Türkiye'deki internet kullanýcýlarý için bu bir
sorun olmayacak. ucuzara'nýn tek bir týk ile
ulaþýlabilen bu hizmeti ile bireysel veya
kurumsal kullanýcýlar faturalarýný kontrol altýnda
tutabilecek ve uzun vadede sitenin büyük
faydasýný görecekler.
ucuzara.com
Alevi Aydýn ve Sanatçýlarýndan SivilDemokratik Anayasa Çaðrýsý
vebali altýndadýr.
Peþ peþe gelen yargý muhtýralarýnýn ardýndan
Anayasa Mahkemesi’nin kararý, büyük
çoðunlukla iktidarda bulunan hükümeti de,
meclisi de bir “görüntü” haline getirmiþ, aslýnda
sistemin temel sorunu olan demokratikleþme
ve statükoculukta ýsrar probleminin olanca
açýklýðýyla ortaya çýkmasýna neden olmuþtur.
Sorunun “laikliðin korunmasý” olduðuna
inanmýyoruz. Çünkü bizler çok iyi biliyoruz
ki, “tehlikede” olduðuna inanmamýz istenen
ve bunun için ülke ve toplumun karþýtlaþmasý,
kutuplaþmasý saðlanmak istenen bir “laiklik”
sorunu gerçekte yoktur. Çünkü Türkiye’deki
sistem laik deðildir. Alevilerin varlýðýnýn dahi
tanýnmadýðý, istemlerinin görmezden gelindiði,
Baþbakanlýða baðlý Diyanet Ýþleri Baþkanlýðý
eliyle insanlarýmýzýn inançlarýnýn “kumanda”
edilmek istendiði bir sisteme gerçek manada
“laik” denemez. Çünkü laiklik; yasalarla
güvence altýna alýnmýþ bir düþünce, inanç ve
vicdan özgürlüðünden, devletin bütün inançlara
eþit mesafede olmasýndan ve kimsenin inanç
ve ibadetine müdahale edilmemesinden ayrý
düþünülemez.
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
(Alevi Haber Ajansý) Aralarýnda Ferhat
Tunç, Nilüfer Akbal, Nesimi ADAY, Haydar
IÞIK, Umur HOZATLI, Doðan
MUNZUROÐLU, Hasan SAÐLAM, Cafer
SOLGUN ve Cemal TAÞ'ýnda bulunduðu Alevi
aydýn ve sanatçýlarý bugün yayýnladýklarý bir
bildiri ile "Sivil ve Demokratik bir Anayasa"
Çaðrýsý yaptýlar. Açýklama þu þekilde;
YASAKSIZ, KOÞULSUZ
DEMOKRASÝ, SÝVÝL VE DEMOKRATÝK
ANAYASA…
Anayasa Mahkemesi’nin üniversitelerdeki
türban/baþörtüsü yasaðýný kaldýran düzenlemeyi
“esastan” bozarak iptal etmesi, uzun süredir
ciddi bir týkanma yaþayan sistemin demokratik
bir reformasyona tabi tutulmasýný, daha fazla
kaçýnýlamaz bir zorunluluk haline getirmiþtir.
Anayasa Mahkemesi’nin kararý, sistemin,
kamuoyunun demokrasi istem ve beklentilerine
verdiði “ültimatom” içeriðinde bir “mesaj”
niteliðindedir. Bu nedenle sorunu tek baþýna
“türban sorunu” olarak görmek ciddi bir
yanýlgýdýr. Sorun, sistemin, deðiþim-dönüþüm
ihtiyacýna karþý sistemin gösterdiði muhafazakar,
statükocu bir dirençle karþý karþýya
olmamýzdýr…
“Derin” çetelerle baðlantýlarý açýða çýkmýþ
“kaos çýkarma” amaçlý provokasyonlar, Kürt
sorununda çözümsüzlük ve inkar zihniyetinde
ýsrar, Alevilerin ve bir bütün olarak
kamuoyunun demokratik istem ve
beklentilerinin görmezden gelinmesi, toplumun
yapay “laik-anti-laik” kutuplara bölünmek
istenmesi ve milliyetçilik; “belirli” güç
odaklarýnýn özlemi içerisinde olduklarý Türkiye
tablosu hakkýnda yeterince fikir vermektedir.
Buna karþýlýk AKP hükümeti, adeta “can
derdine” düþmüþ bir parti görünümü
içerisindedir. Kendisini “derin” güçlere
beðendirmek pahasýna, Kürt sorununda yeni
bir þiddet ve çatýþma döneminin baþlamasýna
neden olan politikalarýn ve Türkiye’nin hiçbir
temel sorununu çözme iradesi gösterememenin
Yýllarca toplumumuzu inançlarý, etnik ve
kültürel deðerleriyle birbirine “karþýt” hale
getirenlerin, birbirine karþý konumlandýranlarýn,
bu yöndeki hesap ve beklentilerini bozmak
zorundayýz. Çünkü söz konusu olan ortak
geleceðimizdir
Yasaklardan, “ama”lardan arýndýrýlmýþ sivildemokratik bir anayasa, Kürt sorunu baþta
olmak üzere ülkemizin temel sorunlarýnýn
çözümünün güvencesi olacak, din ve vicdan
özgürlüðünü ve diðer temel hak ve özgürlükleri
sistemin varlýk gerekçesi haline getirecek,
gerçek bir laiklik ve demokrasi düzeyine
ulaþmamýzýn önünü açacaktýr.
Bizler aþaðýda imzasý bulunan hayatýn çeþitli
alanlarýndan Alevi yurttaþlar olarak, rejimin,
varlýðýný ve misyonunu “tartýþýlýr” hale getirdiði
TBMM’den bir an dahi zaman yitirmeden bir
sivil-demokratik anayasa giriþimi baþlatmasýný,
bir “kurucu meclis” gibi çalýþarak kamuoyunun
desteðini arkasýnda bulacaðý bir demokrasi
seferberliðine öncülük etmesini istiyoruz.
Tarih ve kamu vicdaný karþýsýnda “suçlu”
olmamak için…
Nesimi ADAY, þair-yazar
Sinan AKÇÝÇEK, yönetmen
Nilüfer AKBAL, sanatçý
Hüseyin AYRILMAZ, sendikacý
Ali BARAN, sanatçý
Barlas BEYAZTAÞ, gazeteci
Mehmet BÝDAV, proje danýþmaný
Emirali ÇELEBÝ, DTP PM Üyesi
Ýlhan DÖÐÜÞ, Yüzleþme Derneði Gn.
Sekreteri
Serdar ERDOÐAN, Ziraat Mühendisi
Haydar IÞIK, yazar
Umur HOZATLI, yazar-yönetmen
Deniz KARAKAÞ, eðitmen
Doðan MUNZUROÐLU, yazar
Hasan SAÐLAM, sanatçý
Cafer SOLGUN, Yüzleþme Derneði
Baþkaný-yazar
Cemal TAÞ, araþtýrmacý-yazar
Ferhat TUNÇ, sanatçý-yazar
Handan ÜNAL, öðrenci
ALEVÝ HABER AJANSI
17 Haziran 2008
Alevi köyüne cami
yapýlmasýna tepki
Sulucakarahöyük/HACIBEKTAÞ
Malatya’nýn Akçadað ilçesine baðlý Kürecik
nahiyesinin Alevi köylerinden olan
Kasýmuþaðý’na cami temeli atýlmasý köylülerin
tepkisiyle karþýlandý.
Malatya merkeze 70 kilometre uzaklýkta
olan Kasýmuþaðý köyü, Kürecik nahiyesinin
yaklaþýk 200 nüfuslu köylerinden biri. Kýþýn
15 civarýnda ailenin yaþadýðý, yazýn ise nüfusun
300’e kadar çýktýðý köyde herhangi bir
ibadethane bulunmuyor.
Yolu ve kanalizasyonu olmayan, her yýl
temmuz ayý baþýndan itibaren sularýn da kesik
olduðu köyde, hiçbir köylü cami yapýlmasýný
istemiyor.
“YAPILACAKSA CEMEVI YAPILSIN”
Malatya Yenigün’e konuþan köylülerden
Musa Güven, Alevi olduðunu, camiye
ihtiyaçlarýnýn olmadýðýný belirtirken,
“Kasýmuþaðý bir Alevi köyü olarak bilinir.
Bizim bugüne kadar camimiz yoktu, hiç ihtiyaç
da duymadýk. Ancak köye cami temeli atýldý.
Bunu anlayabilmiþ deðiliz. Eðer yapýlacaksa
köyümüze cemevi yapýlmasý gerekir” diye
konuþtu.
Musa Güven, köyde birkaç tane Sünni
ailenin yaþadýðýný, onlarýn da cami yapýlmasýný
istemediðini ifade ederken, “Köyümüzde sadece
birkaç kiþi Cuma günleri namaz kýlýyor. Ama
onlar da cami yapýlmasýný istemiyor.
Köyümüzün daha önemli sorunlarý var. Önce
onlar çözülmelidir” dedi.
olduðunu belirterek, “Ben Sünni olduðum halde
köyümüze cami yapýlmasýný istemiyorum. 3
kýzým Alevilerle evlendi. Biz burada kardeþçe,
hiçbir sorun yaþamadan bir arada hayatýmýzý
sürdürüyoruz. Bugüne kadar cami diye bir
sorunumuz olmadý. Yolumuz yok,
kanalizasyonumuz yok. 10 gün sonra köyde
içecek su bulamayacaðýz, çevre mezralardan
kovalarla su getirmeye baþlayacaðýz.
Tüm bu sorunlar dururken, köyümüze cami
yapýlmasý çok garip bir durum. Sadece
muhtarýmýz Þemsi Narin cami yapýlmasýný
istiyor. Tüm köylüler olarak muhtara karþýyýz.
Muhtar kendisi de Alevi olduðu halde neden
cami yaptýrmak için uðraþtýðýný anlayabilmiþ
deðiliz” diye konuþtu.
MÜFTÜLÜKTEN CAMIYE DESTEK
Konu ile ilgili görüþtüðümüz Malatya Müftü
Yardýmcýsý Ünal Tan ise caminin müftülüðün
desteðiyle yapýldýðýný belirterek, “Kasýmuþaðý
köyüne yapýlacak olan cami Diyanet’in cami
programýna alýndý. Köy muhtarý ve Akçadað
ilçe müftümüz bize baþvurarak caminin temelini
kendi imkanlarýyla atmak istediklerini söylediler
ve temel attýlar” dedi.
Köylülerden Bekir Canyurt ise Sünni
Tan, köye yapýlacak cami için Diyanet’in
varsa kitap gelirleri ve hac gelirleriyle bir miktar
yardýmcý olunacaðýný kaydederken, Diyanet’in
bu cami için ayrýca bir fon da ayýrdýðýný
vurguladý.
Aleviler TR
SATILIK DAÝRE
ÝNÞAAT ÝÞLERÝNÝZDE KOLAYLIK!
YOL YOK, SU YOK, KANALIZASYON
YOK!
TOKÝ, 1. Etap, 2. Kat daire
satýlýktýr. (Güneydoðu
Cephe)
Hayrettin Ünsal
TEL: 0 384. 441 26 06
Çep: 0 542 772 74 49
KAYIP ÝLANI
Hacýbektaþ Nüfus Müdürlüðü’nden aldýðým
Nüfus Cüzdanýmý kaybettim. Hükümsüzdür.
Dursun Sapmaz
Elektiriksiz çalýþma imkaný ile bilimum
beton, mozaik, iþleri ve kaya kýrma,
kuyu acma iþlerinizde gerekli donaným
ile iþlerinizi kolaylaþtýralým.
7 deðiþik boydan hilti, jeneratör, Karot
Makinasý, 20 mm’den 200 mm’ye kadar
tozsuz beton delme makinalarý kiraya
verilir..
Mehmet Güldiken
Cep: 0 537 39 83 728
Ev : 0 384 814 40 19
Altýnyazý (Aflak) Köyü

Benzer belgeler

SAYI 148

SAYI 148 Yani Nazým Hikmet’e yapýlanlar Fethullah Gülen’e yapýlmamalý mý diyorsunuz? Elbette... Fethullah Gülen konusu da, onun Türkiye’ye gelmesi konusu da müsamaha görmeli. Eðer varsa iþlediði suçlar, adi...

Detaylı

Demokrat Parti Adaylarının Ziyareti

Demokrat Parti Adaylarının Ziyareti olduðumuzu göstermeye davet ediyoruz.” GEREKLÝ TELEFONLAR Kaymakam Kaymakamlýk Yazý Ýþ. Sos. Yar. ve Day. Özel Ýdare Nüfus Belediye Baþkanlýðý Milli Eðitim Müd. Halk Eðitim Müd. Askerlik Þubesi Kap...

Detaylı